Göçmen Kuşların Kanatları Oldu
Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'ndeki veteriner kliniğinde 2 yıldır görev yapan Paria Tabatabaei, 183 yaralı göçmen kuşu tedavi ederek yeniden uçmalarını sağladı Tabatabaei: 'Veteriner hekimlik hayallerimin mesleği' 'Göçmen kuşların küçücük yaraları bile olsa ciddi bir tedavi aşamaları var. Bu hayvanlara az ilgi bile tekrar doğaya dönmesi için ikinci bir şans' 'Yavru kuşlara ayrı bir ilgi gösteriyorum çünkü küçük yavrular, sizi anneleri gibi görüyorlar. Tabii ki yaban hayvanı olduğu için bir duygusal bağ kurmamaya çalışıyoruz ama bazen bir şekilde bu kurulabiliyor'
İLYAS GÜN - Samsun'da, Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'nde bulunan veteriner kliniğinde görev yapan veteriner hekim Paria Tabatabaei, kliniğe getirildiğinde ölmek üzere olan 183 yaralı göçmen kuşu tedavi ederek yeniden doğal ortamlarına saldı.
Samsun Büyükşehir Belediyesince, 352 göçmen kuş türüne ev sahipliği yapan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'nde 2 yıl önce klinik kuruldu. Yaklaşık 140 kuş türünün ürediği ve 100 bin dolayında su kuşunun bulunduğu deltada veteriner hekim olarak tek başına çalışan Paria Tabatabae, çeşitli sebeplerle ölmek üzereyken kendisine getirilen 183 göçmen kuşu tedavi ederek yeniden doğaya bıraktı.
Yuvaları rüzgar nedeniyle yıkılan ve annelerinden ayrı kalmış kuş yavrularına da sahip çıkan Tabatabae, beslediği yavrulara uçmayı da öğretti.
Veteriner hekim Tabatabae, veteriner hekimliğin hayallerinin mesleği olduğunu ve yaban hayvanlarına şifa vermenin kendisini mutlu ettiğini söyledi.
Klinik açıldığında heyecan duyduğunu aktaran Tabatabae, şunları dile getirdi:
'Klinik ilk açıldığı yıl 170 tane göçmen kuş tedavi için getirildi. Bu yılın başından itibaren ise 133 tane göçmen kuş getirildi. Göreve ilk başladığım dönemde klinik çok bilinmediği için günde bir tane göçmen kuş getirilirken şimdi günde 3 ila 5 arasında kuş getiriliyor. Kliniğe çeşitli sebeplerle yaralanan, uzun göç yolculuğu esnasında bitkin düşen veya enfeksiyona yakalanan kuşlar getiriliyor. Özellikle yırtıcı kuş olarak yaralanan şahinler kliniğe getiriliyor. Bunun dışında su kuşlardan, gümüş martılar da kanatlı hayvanlar arasında en sık getirilen kuşlar. Ayrıca kızıl şahinler, kuğu, deli doğanca, atmaca, gri akbalıkçıl, küçük akbalıkçıl, dikkuyruk, leylekler, patka türleri ve sakarmeke kuşları getiriliyor.'
- 'Göçmen kuşların küçücük yaralarının bile çok ciddi bir tedavi aşaması var'
Kliniğe özellikle çevre illerden başta olmak üzere Türkiye'nin her tarafından göçmen kuş getirildiğini vurgulayan Tabatabae, 'Göçmen kuşların küçücük yaraları bile olsa ciddi bir tedavi aşamaları var. Bu hayvanlara az ilgi bile tekrar doğaya dönmesi için ikinci bir şans. Geçen yıl bize getirilen göçmen kuşlarından 133'ünü iyileştirerek tekrar doğaya döndürdük. Bu yıl ise 50'sini iyileştirdik. Diğerlerinin yaraları çok ciddi olduğu için tedavi sürecinde öldüler. Tabii hangi kuş türü olursa olsun tedavi sürecinde ölmesi beni çok üzüyor.' diye konuştu.
Kendilerine yavru ve annelerinden ayrı düşmüş yaban hayvanlarının da geldiğini aktaran Tabatabae, şunları kaydetti:
'Bu yavrulara, kuşlara ayrı bir ilgi gösteriyorum çünkü küçük yavrular, sizi anneleri gibi görüyorlar. Tabii ki yaban hayvanı olduğu için bir duygusal bağ kurmamaya çalışıyoruz ama bazen bir şekilde bu kurulabiliyor. Yavrular büyüdükten sonra onları yeniden doğaya bırakmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum. Ayrıca her doğaya bıraktığım yavruyu videoya alıyorum. Geldikleri tarihten doğaya bıraktığımız ana kadar çektiğimiz videoları anı olarak klinikte saklıyorum.'
Kaynak: AA
Samsun Büyükşehir Belediyesince, 352 göçmen kuş türüne ev sahipliği yapan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'nde 2 yıl önce klinik kuruldu. Yaklaşık 140 kuş türünün ürediği ve 100 bin dolayında su kuşunun bulunduğu deltada veteriner hekim olarak tek başına çalışan Paria Tabatabae, çeşitli sebeplerle ölmek üzereyken kendisine getirilen 183 göçmen kuşu tedavi ederek yeniden doğaya bıraktı.
Yuvaları rüzgar nedeniyle yıkılan ve annelerinden ayrı kalmış kuş yavrularına da sahip çıkan Tabatabae, beslediği yavrulara uçmayı da öğretti.
Veteriner hekim Tabatabae, veteriner hekimliğin hayallerinin mesleği olduğunu ve yaban hayvanlarına şifa vermenin kendisini mutlu ettiğini söyledi.
Klinik açıldığında heyecan duyduğunu aktaran Tabatabae, şunları dile getirdi:
'Klinik ilk açıldığı yıl 170 tane göçmen kuş tedavi için getirildi. Bu yılın başından itibaren ise 133 tane göçmen kuş getirildi. Göreve ilk başladığım dönemde klinik çok bilinmediği için günde bir tane göçmen kuş getirilirken şimdi günde 3 ila 5 arasında kuş getiriliyor. Kliniğe çeşitli sebeplerle yaralanan, uzun göç yolculuğu esnasında bitkin düşen veya enfeksiyona yakalanan kuşlar getiriliyor. Özellikle yırtıcı kuş olarak yaralanan şahinler kliniğe getiriliyor. Bunun dışında su kuşlardan, gümüş martılar da kanatlı hayvanlar arasında en sık getirilen kuşlar. Ayrıca kızıl şahinler, kuğu, deli doğanca, atmaca, gri akbalıkçıl, küçük akbalıkçıl, dikkuyruk, leylekler, patka türleri ve sakarmeke kuşları getiriliyor.'
- 'Göçmen kuşların küçücük yaralarının bile çok ciddi bir tedavi aşaması var'
Kliniğe özellikle çevre illerden başta olmak üzere Türkiye'nin her tarafından göçmen kuş getirildiğini vurgulayan Tabatabae, 'Göçmen kuşların küçücük yaraları bile olsa ciddi bir tedavi aşamaları var. Bu hayvanlara az ilgi bile tekrar doğaya dönmesi için ikinci bir şans. Geçen yıl bize getirilen göçmen kuşlarından 133'ünü iyileştirerek tekrar doğaya döndürdük. Bu yıl ise 50'sini iyileştirdik. Diğerlerinin yaraları çok ciddi olduğu için tedavi sürecinde öldüler. Tabii hangi kuş türü olursa olsun tedavi sürecinde ölmesi beni çok üzüyor.' diye konuştu.
Kendilerine yavru ve annelerinden ayrı düşmüş yaban hayvanlarının da geldiğini aktaran Tabatabae, şunları kaydetti:
'Bu yavrulara, kuşlara ayrı bir ilgi gösteriyorum çünkü küçük yavrular, sizi anneleri gibi görüyorlar. Tabii ki yaban hayvanı olduğu için bir duygusal bağ kurmamaya çalışıyoruz ama bazen bir şekilde bu kurulabiliyor. Yavrular büyüdükten sonra onları yeniden doğaya bırakmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum. Ayrıca her doğaya bıraktığım yavruyu videoya alıyorum. Geldikleri tarihten doğaya bıraktığımız ana kadar çektiğimiz videoları anı olarak klinikte saklıyorum.'