Cezaevi Müdürüne Silahlı Saldırı Davası
Kandıra 1 No'lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi Müdürü Aktürk'ün yaşamını yitirdiği silahlı saldırıya ilişkin davada tutuklu 6 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Kocaeli'nin İzmit ilçesinde, Kandıra 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi Müdürü İsmet Aktürk'ün yaşamını yitirdiği silahlı saldırıya ilişkin davada tutuklu 6 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Tuncer Sobacı, Şerafettin Dadaş, İdris Demirel ve taraf avukatları ile maktulün eşi Gülay Aktürk katıldı.
Aktürk'ün öldürülmesinde azmettirici olduğu öne sürülen, daha önce işlediği suçtan dolayı mahkumiyeti olan Mustafa Taştan ise duruşmaya Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumundan, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı.
Cezaevi görevlilerinden 4 tanığı dinleyen mahkeme daha sonra sanık Taştan'a söz verdi.
Taştan, olayın gerçekleştiği sırada Kandıra 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevinde hükümlü olarak bulunduğunu, KOAH hastalığı nedeniyle cezaevi savcılığınca Çapa Hastanesine sevkinin yapıldığını belirterek, şöyle devam etti:
'Maktul olan cezaevi müdürü beni çağırdı. Çapa Hastanesinde hükümlü koğuşu bulunmadığını, hükümlü koğuşu bulunan Marmara Üniversitesine sevkimin yapılacağı söyledi. Ben de acele etmemelerini, avukatımın hastanede tanıdık doktor baktığını söyledim. Bir süre sonra cezaevi müdürü, savcının sıkıştırması sonucu hastaneye sevk yapmak zorunda olduğunu söyledi. Ben cezaevi müdürü ile bir kez görüştüm. Sadece, 'Beni öldürmek mi istiyorsunuz, ben ölürsem kim sorumlu olur?' gibi gibi sözleri kızgınlıkla söyledim. Kimseye yönelik bir tehdidim olmamıştır.'
Diğer sanıklar ise olayla ilgilerinin bulunmadığını ve suçsuz olduklarını öne sürerek, tahliyelerini talep etti.
Aktürk'ün eşi Gülay Aktürk, iddianameyi okuduğunu ve sanıkların suçlu olduklarına inandığını ifade ederek, zanlıların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi.
Cumhuriyet Savcısı İbrahim Özer, sanıkların üzerine atılı suçların vasıf ve mahiyetleri, mevcut delil durumu, tutuklu kaldıkları süre, sanıklar hakkında uygulanması muhtemel yasa maddelerinin ön gördüğü cezayı da dikkate alarak, tutukluluk hallerinin devam etmesi yönünde talepte bulundu.
Mahkeme Başkanı Yusuf Coşkun, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, eksik evrakların tamamlanması için duruşmayı erteledi.
- Olay
İsmet Aktürk, 16 Haziran 2015'te, görev yaptığı cezaevine giderken İzmit ilçesi Yeşilova kavşağında aracına düzenlenen silahlı saldırıda yaralanmıştı. Aktürk, şoförü tarafından kaldırıldığı Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde yaşamını yitirmişti.
Soruşturmayı yürüten ekipler, 17 Haziran'da, saldırıda kullanıldığı belirlenen sahte plakalı otomobili olay yerine yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki tarlada terk edilmiş bulmuştu. Emniyet Müdürlüğünce zanlıların yakalanması için kurulan ve istihbarat, terör, asayiş, kaçakçılık, muhabere ve olay yeri inceleme birimleri elemanlarından oluşan özel ekibin çalışmaları sonucu farklı illerde yapılana operasyonda gözaltına alınan 14 zanlıdan 6'sı tutuklanmıştı.
Kaynak: AA
Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Tuncer Sobacı, Şerafettin Dadaş, İdris Demirel ve taraf avukatları ile maktulün eşi Gülay Aktürk katıldı.
Aktürk'ün öldürülmesinde azmettirici olduğu öne sürülen, daha önce işlediği suçtan dolayı mahkumiyeti olan Mustafa Taştan ise duruşmaya Van F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumundan, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı.
Cezaevi görevlilerinden 4 tanığı dinleyen mahkeme daha sonra sanık Taştan'a söz verdi.
Taştan, olayın gerçekleştiği sırada Kandıra 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevinde hükümlü olarak bulunduğunu, KOAH hastalığı nedeniyle cezaevi savcılığınca Çapa Hastanesine sevkinin yapıldığını belirterek, şöyle devam etti:
'Maktul olan cezaevi müdürü beni çağırdı. Çapa Hastanesinde hükümlü koğuşu bulunmadığını, hükümlü koğuşu bulunan Marmara Üniversitesine sevkimin yapılacağı söyledi. Ben de acele etmemelerini, avukatımın hastanede tanıdık doktor baktığını söyledim. Bir süre sonra cezaevi müdürü, savcının sıkıştırması sonucu hastaneye sevk yapmak zorunda olduğunu söyledi. Ben cezaevi müdürü ile bir kez görüştüm. Sadece, 'Beni öldürmek mi istiyorsunuz, ben ölürsem kim sorumlu olur?' gibi gibi sözleri kızgınlıkla söyledim. Kimseye yönelik bir tehdidim olmamıştır.'
Diğer sanıklar ise olayla ilgilerinin bulunmadığını ve suçsuz olduklarını öne sürerek, tahliyelerini talep etti.
Aktürk'ün eşi Gülay Aktürk, iddianameyi okuduğunu ve sanıkların suçlu olduklarına inandığını ifade ederek, zanlıların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi.
Cumhuriyet Savcısı İbrahim Özer, sanıkların üzerine atılı suçların vasıf ve mahiyetleri, mevcut delil durumu, tutuklu kaldıkları süre, sanıklar hakkında uygulanması muhtemel yasa maddelerinin ön gördüğü cezayı da dikkate alarak, tutukluluk hallerinin devam etmesi yönünde talepte bulundu.
Mahkeme Başkanı Yusuf Coşkun, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, eksik evrakların tamamlanması için duruşmayı erteledi.
- Olay
İsmet Aktürk, 16 Haziran 2015'te, görev yaptığı cezaevine giderken İzmit ilçesi Yeşilova kavşağında aracına düzenlenen silahlı saldırıda yaralanmıştı. Aktürk, şoförü tarafından kaldırıldığı Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde yaşamını yitirmişti.
Soruşturmayı yürüten ekipler, 17 Haziran'da, saldırıda kullanıldığı belirlenen sahte plakalı otomobili olay yerine yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki tarlada terk edilmiş bulmuştu. Emniyet Müdürlüğünce zanlıların yakalanması için kurulan ve istihbarat, terör, asayiş, kaçakçılık, muhabere ve olay yeri inceleme birimleri elemanlarından oluşan özel ekibin çalışmaları sonucu farklı illerde yapılana operasyonda gözaltına alınan 14 zanlıdan 6'sı tutuklanmıştı.