Bahçeli: Alçak bir terör saldırısı
Olağanüstü toplanan TBMM'de konuşma yapan MHP lideri Devlet Bahçeli, "Bu bir darbe girişimi olduğu alçak bir terör saldırısıdır" dedi.
Devlet Bahçeli'nin yaptığı açıklamalar şöyle:
Muhterem heyetinizle birlikle, bir ferdi olmakla onur duyduğum aziz milleti selamlıyorum. Her bir vatandaşıma şükranlarımı sınuyorum.Dün gece demokrasiye darbe indirilmek istenmiştir. Milli varlığın tümden yıkılması maksadıyla, TSK içine sızmış bir avuç düşman işbirlikçisi milletimizin karşısına çıkmıştır. Genelkurmay Karargahı işgal edilmiş, Genelkurmay Başkanı yakalanmıştır. Düşmanlar gecemizi zehir etmiştir. Türk demokrasisi çok çetin bir imtihandan geçmiştir. Çatısı altında bulunduğumuz Gazi Meclis havadan bombalanmıştır. Emniyet binaları, devlet televizyonu, yollar, köprüler, havalimanları, askeri üsler ablukaya alınmış, saldırıya uğramıştır.
Tanklar sokaklara çıkmıştır. TBMM'nin bombalanması korkunçu bir hainliktir. Böylesi bir çılgınlığı milli mücadele yıllarında yedi düvel bile yapmamıştır. Bu barbarlığa hiçbir odak cüret edememiştir. Gazi Meclis'e isabet eden her bomba 79 milyona değmiştir. Bu şerefsiz kalkışma yalnızca seçilmiş hükümeti değil, Türk milletini hedef almıştır. Kanı bozuk çevre ve odaklar son kozlarını oynayarak, ülkemizi kaosa mahkum etmek istemişlerdir. Bu kanlı, kalleş bir terör saldırısıdır. Bu saldır Türk askerinin içinden devşirilmiş, küçük bir grup tarafında icra edilmiştir. Demokrasi uçurumdan dönmüştür. Milli iradeye sürülmek istenen kara leke, milletimiz tarafından temizlenmiştir.
İhtilaller, muhtıralar, cunta dönemleri tarihin çöplüğüne atılmıştır. Hiçbir çete, hiçbir paralel yapı, hiçbir darbe hevesli mihrak bu zemini çatalyamayacaktır. Parti aidiyetimiz ne olursa olsun, siyasi görüşümüz ne olursa olsun hepimiz Türk milletinin mensubuyuz. Anda birsek atide de bir olacağız. Başka bir Türkiye yok. Başka bir vatan coğrafyası da yok. Nereye varacaksak demokasi içinde kalarak varacağız.Türkiye Cumhuriyeti her musibeti defedecek kuvvettedir. Gazi Meclis'e bomba atacak kadar gözü dönmüş çürümüşler, TSK'nın parçası olamaz. Bunların yediğini içtiğini burnundan getirmek boynumuzun borcudur. Devlet tektir, bayrak tektir, dil tektir, vatan tektir, millet birdir, diridir, zalimlere karşı tavizsizdir.
Masum vatandaşlarımıza kurşun sıkan, 161 evladımızın şahadetine neden olan darbecileri şiddetle lanetliyorum. 15 Temmuz darbe girişiminde hayatlarını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Kardeşliğimiz yara almasın. TSK bünyesinde kanserleşmiş hücreleri yok etmek hepimize düşen milli bir sorumluluktur. Hiçbir şeyden haberi olmayan Mehmetçiği sokağa çıkaranlar, işledikleri suçların son zerresine kadar hesabını vermelidir. Aziz milletimiz sabırlı ve soğukkanlı olmalıdır. Demokrasiden en ufak ödün verilmesi mümkün değildir. Kararımızdan dönmeyeceğiz, yerli veya yabancı operasyonlara karşı sarsılmaz iradeyle cevap vereceğiz. Hepimize geçmiş olsun diliyorum. Herkesin hissesine düşen dersi çıkarmasını umuyorum.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken: 15 Temmuz akşamı saat 10 sularında başlayan, hala bu saate kadar tehdit olarak varlığını devam ettiren bir darbe girişimiyle karşı karşıyayız. Bu darbeci anlayışını partim adına en sert şekilde kınadığımı ifade ediyorum. Hiçbir darbenin hiçbir gerekçesi olamayacağını ifade etmek istiyorum.Bu darbe girişiminin de kontrol altına alınması en büyük temenni ve amaç olarak ortaya konulmuştur. Bu pervasız saldırılar sonucu 161 yurttaşımız yaşamını yitirmiş, Meclisimiz bombalanmıştır. Bu demokrasimizin ne büyük tehlike altında olduğunu ortaya koymaktadır. Ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum.Böylesi saldırılar asla başarıya ulaşamayacaktır. Bu tarz saldırı yapmayı planlayanlar bilmelidir ki, Türkiye halkları darbeye asla boyun eğmedi, bundan sonra da asla eğmeyecektir. 1969, 1971, 1980'de ve 28 Şubat'ta görüşdüğü üzere askeri ve diğer yollarla gerçekleşen tüm darbelere karşı dimdik durulmuştur.
HDP bugüne kadar olduğu gibi tarihi direnişin misyonu olarak görevini yerine getirecektir. Her türlü işbirliğini gerçekleştireceğimizi ifade ediyoruz. Siyaseti dizayn etmek isteyen hiçbir yöntem kabul edilmeyecektir. Dün akşamki darbe girişimi tipik bir askeri darbeyi aşan vahşet, katlima, kaosu hedefleyen komplike bir planlamayı ortaya koymuştur.Devleti ele geçirmeye çalışan iktidar kavgaları ülkeyi uçurumun kenarına sürüklemekteydi. Bu gerginliğe karşı tek çıkış noktasının Kürt meselesi başta olmak üzere, hukuk devletinin güçlendirilmesi, demokrasinin geliştirilmesini her platformda ifade ettik. İşleyen darbe mekaneğine ilişkin her türlü uyarıyı yaptık. Ancak her uyarımıza rağmen iktidar, halkımızın beklentilerini tam olarak karşılayamamıştır.
2013 yılına kadar güçlendirilen paralel yapı, 7 Haziran seçim sonuçlarının tanınmaması, siyasetçilerin dokunulmazlıklarının kaldırılarak askere verilmesi, demokratik siyaset alanını daraltmıştır. Bizler HDP olarak bu darbe girişimine zemin hazırlayan 7 Haziran sonrası devreye konan savaş politakaları olduğunu ifade ederiz. Demokrasi dışı güçlere yasal güçler katarak darbe mekaneğini güçlü tutumuştur. Darbe ihtmali üzerinden düşündüğümüzde, darbelere yol açan zemin yok edilmeden bu sonlanmayacaktır. 15 Temmuz saldırısı umduğunu bulamamış, halkımızın ve siyaset kurumunun doğru tavırlarıyla yok edilmiştir. Siyaset kurumuna önemli görevler düşmektedir. Dün olduğu gibi bugün ve gelecekte de darbenin panzehirinin barış ve demokrasi olduğunu ifade ediyoruz.
Dün Ankara'da tankları ve savaş uçaklarını ortaya çıkan tehlikeyi böyle değerlendirmek gerekiyor. Cizre'de, Silopi'de, Yüksekova'da yaşananların diğer bölgelerde yaşanma ihtimaline dikkat çektik, ancak bunun anlanması için dün beklendi. Başta siyasi iktidar olmak üzere tüm siyaset kurumları bu hayati aciliyeti gündemlerine almalıdır. Ayırştırıcı, kutuplaştırıcı dilden vazgeçerek insan haklarına dayalı bir hukukun oluşması, antidemokratik arayışların sonlanması ülkeye barış getirmesi için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.
Bu katliamcı saldırıları amasız fakatsız kınıyoruz. Hükümetin demokratik siyasetin güçlendirilmesi için muhalefet partileri ile hareket etmesi son derece önemlidir. Ülkemizi demokrasi adasına dönüştürmek için önemli bir adımla karşı karşıyayız. Tüm siyasetin emek güçlerin tavrını olumlu bulduğumuzu ifade etmek istiyorum."
Muhterem heyetinizle birlikle, bir ferdi olmakla onur duyduğum aziz milleti selamlıyorum. Her bir vatandaşıma şükranlarımı sınuyorum.Dün gece demokrasiye darbe indirilmek istenmiştir. Milli varlığın tümden yıkılması maksadıyla, TSK içine sızmış bir avuç düşman işbirlikçisi milletimizin karşısına çıkmıştır. Genelkurmay Karargahı işgal edilmiş, Genelkurmay Başkanı yakalanmıştır. Düşmanlar gecemizi zehir etmiştir. Türk demokrasisi çok çetin bir imtihandan geçmiştir. Çatısı altında bulunduğumuz Gazi Meclis havadan bombalanmıştır. Emniyet binaları, devlet televizyonu, yollar, köprüler, havalimanları, askeri üsler ablukaya alınmış, saldırıya uğramıştır.
Tanklar sokaklara çıkmıştır. TBMM'nin bombalanması korkunçu bir hainliktir. Böylesi bir çılgınlığı milli mücadele yıllarında yedi düvel bile yapmamıştır. Bu barbarlığa hiçbir odak cüret edememiştir. Gazi Meclis'e isabet eden her bomba 79 milyona değmiştir. Bu şerefsiz kalkışma yalnızca seçilmiş hükümeti değil, Türk milletini hedef almıştır. Kanı bozuk çevre ve odaklar son kozlarını oynayarak, ülkemizi kaosa mahkum etmek istemişlerdir. Bu kanlı, kalleş bir terör saldırısıdır. Bu saldır Türk askerinin içinden devşirilmiş, küçük bir grup tarafında icra edilmiştir. Demokrasi uçurumdan dönmüştür. Milli iradeye sürülmek istenen kara leke, milletimiz tarafından temizlenmiştir.
İhtilaller, muhtıralar, cunta dönemleri tarihin çöplüğüne atılmıştır. Hiçbir çete, hiçbir paralel yapı, hiçbir darbe hevesli mihrak bu zemini çatalyamayacaktır. Parti aidiyetimiz ne olursa olsun, siyasi görüşümüz ne olursa olsun hepimiz Türk milletinin mensubuyuz. Anda birsek atide de bir olacağız. Başka bir Türkiye yok. Başka bir vatan coğrafyası da yok. Nereye varacaksak demokasi içinde kalarak varacağız.Türkiye Cumhuriyeti her musibeti defedecek kuvvettedir. Gazi Meclis'e bomba atacak kadar gözü dönmüş çürümüşler, TSK'nın parçası olamaz. Bunların yediğini içtiğini burnundan getirmek boynumuzun borcudur. Devlet tektir, bayrak tektir, dil tektir, vatan tektir, millet birdir, diridir, zalimlere karşı tavizsizdir.
Masum vatandaşlarımıza kurşun sıkan, 161 evladımızın şahadetine neden olan darbecileri şiddetle lanetliyorum. 15 Temmuz darbe girişiminde hayatlarını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Kardeşliğimiz yara almasın. TSK bünyesinde kanserleşmiş hücreleri yok etmek hepimize düşen milli bir sorumluluktur. Hiçbir şeyden haberi olmayan Mehmetçiği sokağa çıkaranlar, işledikleri suçların son zerresine kadar hesabını vermelidir. Aziz milletimiz sabırlı ve soğukkanlı olmalıdır. Demokrasiden en ufak ödün verilmesi mümkün değildir. Kararımızdan dönmeyeceğiz, yerli veya yabancı operasyonlara karşı sarsılmaz iradeyle cevap vereceğiz. Hepimize geçmiş olsun diliyorum. Herkesin hissesine düşen dersi çıkarmasını umuyorum.
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken: 15 Temmuz akşamı saat 10 sularında başlayan, hala bu saate kadar tehdit olarak varlığını devam ettiren bir darbe girişimiyle karşı karşıyayız. Bu darbeci anlayışını partim adına en sert şekilde kınadığımı ifade ediyorum. Hiçbir darbenin hiçbir gerekçesi olamayacağını ifade etmek istiyorum.Bu darbe girişiminin de kontrol altına alınması en büyük temenni ve amaç olarak ortaya konulmuştur. Bu pervasız saldırılar sonucu 161 yurttaşımız yaşamını yitirmiş, Meclisimiz bombalanmıştır. Bu demokrasimizin ne büyük tehlike altında olduğunu ortaya koymaktadır. Ölenlere Allah'tan rahmet diliyorum.Böylesi saldırılar asla başarıya ulaşamayacaktır. Bu tarz saldırı yapmayı planlayanlar bilmelidir ki, Türkiye halkları darbeye asla boyun eğmedi, bundan sonra da asla eğmeyecektir. 1969, 1971, 1980'de ve 28 Şubat'ta görüşdüğü üzere askeri ve diğer yollarla gerçekleşen tüm darbelere karşı dimdik durulmuştur.
HDP bugüne kadar olduğu gibi tarihi direnişin misyonu olarak görevini yerine getirecektir. Her türlü işbirliğini gerçekleştireceğimizi ifade ediyoruz. Siyaseti dizayn etmek isteyen hiçbir yöntem kabul edilmeyecektir. Dün akşamki darbe girişimi tipik bir askeri darbeyi aşan vahşet, katlima, kaosu hedefleyen komplike bir planlamayı ortaya koymuştur.Devleti ele geçirmeye çalışan iktidar kavgaları ülkeyi uçurumun kenarına sürüklemekteydi. Bu gerginliğe karşı tek çıkış noktasının Kürt meselesi başta olmak üzere, hukuk devletinin güçlendirilmesi, demokrasinin geliştirilmesini her platformda ifade ettik. İşleyen darbe mekaneğine ilişkin her türlü uyarıyı yaptık. Ancak her uyarımıza rağmen iktidar, halkımızın beklentilerini tam olarak karşılayamamıştır.
2013 yılına kadar güçlendirilen paralel yapı, 7 Haziran seçim sonuçlarının tanınmaması, siyasetçilerin dokunulmazlıklarının kaldırılarak askere verilmesi, demokratik siyaset alanını daraltmıştır. Bizler HDP olarak bu darbe girişimine zemin hazırlayan 7 Haziran sonrası devreye konan savaş politakaları olduğunu ifade ederiz. Demokrasi dışı güçlere yasal güçler katarak darbe mekaneğini güçlü tutumuştur. Darbe ihtmali üzerinden düşündüğümüzde, darbelere yol açan zemin yok edilmeden bu sonlanmayacaktır. 15 Temmuz saldırısı umduğunu bulamamış, halkımızın ve siyaset kurumunun doğru tavırlarıyla yok edilmiştir. Siyaset kurumuna önemli görevler düşmektedir. Dün olduğu gibi bugün ve gelecekte de darbenin panzehirinin barış ve demokrasi olduğunu ifade ediyoruz.
Dün Ankara'da tankları ve savaş uçaklarını ortaya çıkan tehlikeyi böyle değerlendirmek gerekiyor. Cizre'de, Silopi'de, Yüksekova'da yaşananların diğer bölgelerde yaşanma ihtimaline dikkat çektik, ancak bunun anlanması için dün beklendi. Başta siyasi iktidar olmak üzere tüm siyaset kurumları bu hayati aciliyeti gündemlerine almalıdır. Ayırştırıcı, kutuplaştırıcı dilden vazgeçerek insan haklarına dayalı bir hukukun oluşması, antidemokratik arayışların sonlanması ülkeye barış getirmesi için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.
Bu katliamcı saldırıları amasız fakatsız kınıyoruz. Hükümetin demokratik siyasetin güçlendirilmesi için muhalefet partileri ile hareket etmesi son derece önemlidir. Ülkemizi demokrasi adasına dönüştürmek için önemli bir adımla karşı karşıyayız. Tüm siyasetin emek güçlerin tavrını olumlu bulduğumuzu ifade etmek istiyorum."