Afrikalı Mültecilerin Umudu Güney Afrika
Güney Afrika Cumhuriyeti, son zamanlarda yaşanan yabancı düşmanlığına karşın Afrikalı mültecilerin umut kapısı olmaya devam ediyor
HASSAN ISILOW- Güney Afrika Cumhuriyeti, son zamanlarda yaşanan yabancı düşmanlığına karşın Afrikalı sığınmacıların umut kapısı olmaya devam ediyor.
Ülkenin idari başkenti Pretoria’daki Göçmenlik Bürosu önünde bekleyen yüzlerce kişi, ülkeden bir sığınma hakkı almak için aylarca bekliyor. Afrika’nın gelişmiş ülkeleri arasında yer alan Güney Afrika’da yaşama umuduyla hayatlarını riske atarak sınırlar ve nehirler aşan sığınmacılar, binlerce kilometrelik yolu göze alıyor. Sığınmacıların pek çoğu ülkesini terk ederken gerekli belgeleri almadan, kaçak yollardan ülkeye giriş yapıyor.
AA muhabirine yaşadıklarını anlatan sığınmacılar binbir zorlukla Güney Afrika’ya ulaşıp iltica talep ediyor.
“Elimizde hiçbir şey olmadığı için çok zorlu ve pahalı bir yolculuktu benim ve arkadaşlarım için” diyen 22 yaşındaki Somali uyruklu mülteci Mustafa Hüseyin, Kenya’dan Güney Afrika’ya gelmek için 5 ülke sınırından geçmek zorunda kaldıklarını, kendilerine aracılık yapan kişinin bin 500 Amerikan doları karşılığında onlara yardımcı olduğunu söyledi.
Küçük bir mini otobüste kendisiyle beraber çok sayıda mülteciyle birlikte Tanzanya’ya ulaştıklarını anlatan Hüseyin, her sınırı geçişlerinde arabadan inip kilometrelerce yolu çalılıklar arasından geçmek zorunda kaldıklarını aktardı.
Zambiya’nın başkenti Lusaka’ya vardıklarında, aracının onları bir otele yerleştirip bütün eşyalarını alıp kaçtığını söyleyen Hüseyin, Lusaka’da zor durumda kaldıklarını, yerel bir camiden yardım istediklerini ifade etti.
-Timsahlarla mücadele etmek zorundalar
Somalili genç, bir hafta sonra başka bir kaçakçının yardımıyla Güney Afrika ve Zimbabve sınırıyla kesişen Limpopo nehrini aşabildiklerini anlattı.
Güçlü şelaleleri ve akıntısıyla bilinen Limpopo, aynı zamanda çok sayıda göçmenin timsahlar tarafından saldırıya uğradığı tehlikeli bir nehir olarak biliniyor.
18 yaşındaki bir diğer Somali kökenli Nur Salaat ise “Somali’de yaşamak çok tehlikeli, bu yüzden bu kadar riski göze alıyoruz” diye konuştu.
-“Taciz ve yabancı düşmanlığı”
Bu riskli yolculuğu tek başına göze alan çok sayıda kadın göçmen ya da mülteci, kendilerine yardım eden kaçakçıların kendilerinden faydalanmak istediklerinden de şikayet ediyorlar.
İsmini vermek istemeyen, travma geçirmiş Brundili bir kadın sığınmacı ise, Mozambik’ten gelirken kaçakçının para istediğini, veremeyince de tecavüze yeltendiğini gözyaşları içinde anlatıyor.
-Umut kapısı Güney Afrika
Afrikalı göçmenlere karşı artan yabancı düşmanlığına rağmen Güney Afrika’nın hala umut kapısı olmaya devam ediyor. Bu yılın başlarında patlak veren olaylarda Johannesburg ve Durban kentlerinde 7 kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi ise ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştı.
AA Muhabirine konuşan Witwatersrand Üniversitesi Afrika Göç ve Toplum Merkezi’nden Prof. Dr. Loren Landau, Güney Afrika’nın mültecilere hala bir umut olduğunu vurguladı. “İnsanlar düşmanca bile olsa, hala burada çalışma imkanın var” diyen Landau, Güney Afrika’nın mültecilere bazı haklar tanıdığını da kaydetti. Mültecilerin çoğunun Güney Afrika’da yaşamalarını sağlayacak belgeleri edinebileceklerini ve de Avrupa’ya da yine buradan başvurup sığınma hakkı alabileceklerini düşündüklerini söyledi.
BM Mülteci anlaşmasına uyan Güney Afrika’da mülteciler kazandıkları haklar ile çalışmak, eğitim haklarının yanısıra bazı kamu hizmetlerinden faydalanabiliyorlar.
Afrika’nın pekçok ülkesinde kamplarda yaşamaya mahkum olan çoğunluğu Zimbabve, Malavi ve Mozambik vatandaşı yaklaşık 2 milyon sığınmacı bulunuyor.
Buna karşın, Güney Afrika’nın yoksul semtlerinde iş kuran Somali, Etiyopya ve Bangladeş kökenli mültecilerin varlığı da biliniyor. Güney Afrika Somali Cemiyeti Başkanı Amir Sheikh, Somalililerin Güney Afrika’ya ulaşmak için riskli yolculuklara kalkışmalarını, vize ve pasaport olmadan yola çıkmamalarını önerdi.
Kaynak: AA
Ülkenin idari başkenti Pretoria’daki Göçmenlik Bürosu önünde bekleyen yüzlerce kişi, ülkeden bir sığınma hakkı almak için aylarca bekliyor. Afrika’nın gelişmiş ülkeleri arasında yer alan Güney Afrika’da yaşama umuduyla hayatlarını riske atarak sınırlar ve nehirler aşan sığınmacılar, binlerce kilometrelik yolu göze alıyor. Sığınmacıların pek çoğu ülkesini terk ederken gerekli belgeleri almadan, kaçak yollardan ülkeye giriş yapıyor.
AA muhabirine yaşadıklarını anlatan sığınmacılar binbir zorlukla Güney Afrika’ya ulaşıp iltica talep ediyor.
“Elimizde hiçbir şey olmadığı için çok zorlu ve pahalı bir yolculuktu benim ve arkadaşlarım için” diyen 22 yaşındaki Somali uyruklu mülteci Mustafa Hüseyin, Kenya’dan Güney Afrika’ya gelmek için 5 ülke sınırından geçmek zorunda kaldıklarını, kendilerine aracılık yapan kişinin bin 500 Amerikan doları karşılığında onlara yardımcı olduğunu söyledi.
Küçük bir mini otobüste kendisiyle beraber çok sayıda mülteciyle birlikte Tanzanya’ya ulaştıklarını anlatan Hüseyin, her sınırı geçişlerinde arabadan inip kilometrelerce yolu çalılıklar arasından geçmek zorunda kaldıklarını aktardı.
Zambiya’nın başkenti Lusaka’ya vardıklarında, aracının onları bir otele yerleştirip bütün eşyalarını alıp kaçtığını söyleyen Hüseyin, Lusaka’da zor durumda kaldıklarını, yerel bir camiden yardım istediklerini ifade etti.
-Timsahlarla mücadele etmek zorundalar
Somalili genç, bir hafta sonra başka bir kaçakçının yardımıyla Güney Afrika ve Zimbabve sınırıyla kesişen Limpopo nehrini aşabildiklerini anlattı.
Güçlü şelaleleri ve akıntısıyla bilinen Limpopo, aynı zamanda çok sayıda göçmenin timsahlar tarafından saldırıya uğradığı tehlikeli bir nehir olarak biliniyor.
18 yaşındaki bir diğer Somali kökenli Nur Salaat ise “Somali’de yaşamak çok tehlikeli, bu yüzden bu kadar riski göze alıyoruz” diye konuştu.
-“Taciz ve yabancı düşmanlığı”
Bu riskli yolculuğu tek başına göze alan çok sayıda kadın göçmen ya da mülteci, kendilerine yardım eden kaçakçıların kendilerinden faydalanmak istediklerinden de şikayet ediyorlar.
İsmini vermek istemeyen, travma geçirmiş Brundili bir kadın sığınmacı ise, Mozambik’ten gelirken kaçakçının para istediğini, veremeyince de tecavüze yeltendiğini gözyaşları içinde anlatıyor.
-Umut kapısı Güney Afrika
Afrikalı göçmenlere karşı artan yabancı düşmanlığına rağmen Güney Afrika’nın hala umut kapısı olmaya devam ediyor. Bu yılın başlarında patlak veren olaylarda Johannesburg ve Durban kentlerinde 7 kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi ise ülkeyi terk etmek zorunda kalmıştı.
AA Muhabirine konuşan Witwatersrand Üniversitesi Afrika Göç ve Toplum Merkezi’nden Prof. Dr. Loren Landau, Güney Afrika’nın mültecilere hala bir umut olduğunu vurguladı. “İnsanlar düşmanca bile olsa, hala burada çalışma imkanın var” diyen Landau, Güney Afrika’nın mültecilere bazı haklar tanıdığını da kaydetti. Mültecilerin çoğunun Güney Afrika’da yaşamalarını sağlayacak belgeleri edinebileceklerini ve de Avrupa’ya da yine buradan başvurup sığınma hakkı alabileceklerini düşündüklerini söyledi.
BM Mülteci anlaşmasına uyan Güney Afrika’da mülteciler kazandıkları haklar ile çalışmak, eğitim haklarının yanısıra bazı kamu hizmetlerinden faydalanabiliyorlar.
Afrika’nın pekçok ülkesinde kamplarda yaşamaya mahkum olan çoğunluğu Zimbabve, Malavi ve Mozambik vatandaşı yaklaşık 2 milyon sığınmacı bulunuyor.
Buna karşın, Güney Afrika’nın yoksul semtlerinde iş kuran Somali, Etiyopya ve Bangladeş kökenli mültecilerin varlığı da biliniyor. Güney Afrika Somali Cemiyeti Başkanı Amir Sheikh, Somalililerin Güney Afrika’ya ulaşmak için riskli yolculuklara kalkışmalarını, vize ve pasaport olmadan yola çıkmamalarını önerdi.