Coşkun Aral'dan Belgesel Semineri
Savaş fotoğrafçısı ve belgesel yapımcısı Coşkun Aral, Yunus Emre Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen Uluslararası Türkoloji Yaz Okulu katılımcılarına Dünya Belgeseli Semineri verdi.
Prof. Dr. Mümtaz Turhan Sosyal Bilimler Lisesi'ndeki etkinliğe katılan Aral, bu zamana kadar farklı kültürlerden ve savaşlardan derlediği bir fotoğraf sunumu yaptı.
Coşkun Aral, sokak savaşlarının kendisini savaş muhabirliğine çektiğini ifade ederek, "45 yaşına kadar evlenmeye karşıydım. Çocukları çok seviyorum. Onların başına birşey gelecek diye çok korkuyorum. Çünkü dünyanın 4'te 3'ündeki savaşlara şahit oldum. Savaş sırasında elimde ölen bebekler oldu" diye konuştu.
Suriye ve Liberya gibi ülkelerdeki savaşlardan çeşitli görüntüleri izleyiciyle paylaşan Aral, ilk gittiği savaşın İran-Irak Savaşı olduğunu dile getirdi.
Aral, ilk tanık olduğu grevin Gdansk Grevi olduğunu vurguladığı konuşmasına şöyle devam etti:
"İnsanın dilinden, renginden, inancından, birbirlerini yok etmesine tanık oldum. Bunların birkaç nesil boyunca sürdüğünü gördüm. O ötekileştirmenin neticesinde oluşan, insanların savaş dedikleri o vahşet iklimine tanık oldum. Bütün derdim savaşların tekrarlanmaması. Savaşları durduracak şey neyse o bedeli ben ödemeye razıyım."
Doğu Türkistan'ın kendisinde kanayan bir yara olduğunun altını çizen Aral, 1984-1997 yılları arasında çok kez bölgeye gittiğini ve bölgeyle ilgili yasaklı belgesellerinin olduğunu söyledi.
Aral, seminerin ardından, yabancı katılımcıların sorularını yanıtladı.
Yunus Emre Enstitüsü Türkçe Yaz Okulu'na bu yıl, 40'a yakın ülkeden, yaklaşık 150 kişi katıldı. Etkinlik, 22 Ağustos'a kadar devam edecek.
Kaynak: AA
Coşkun Aral, sokak savaşlarının kendisini savaş muhabirliğine çektiğini ifade ederek, "45 yaşına kadar evlenmeye karşıydım. Çocukları çok seviyorum. Onların başına birşey gelecek diye çok korkuyorum. Çünkü dünyanın 4'te 3'ündeki savaşlara şahit oldum. Savaş sırasında elimde ölen bebekler oldu" diye konuştu.
Suriye ve Liberya gibi ülkelerdeki savaşlardan çeşitli görüntüleri izleyiciyle paylaşan Aral, ilk gittiği savaşın İran-Irak Savaşı olduğunu dile getirdi.
Aral, ilk tanık olduğu grevin Gdansk Grevi olduğunu vurguladığı konuşmasına şöyle devam etti:
"İnsanın dilinden, renginden, inancından, birbirlerini yok etmesine tanık oldum. Bunların birkaç nesil boyunca sürdüğünü gördüm. O ötekileştirmenin neticesinde oluşan, insanların savaş dedikleri o vahşet iklimine tanık oldum. Bütün derdim savaşların tekrarlanmaması. Savaşları durduracak şey neyse o bedeli ben ödemeye razıyım."
Doğu Türkistan'ın kendisinde kanayan bir yara olduğunun altını çizen Aral, 1984-1997 yılları arasında çok kez bölgeye gittiğini ve bölgeyle ilgili yasaklı belgesellerinin olduğunu söyledi.
Aral, seminerin ardından, yabancı katılımcıların sorularını yanıtladı.
Yunus Emre Enstitüsü Türkçe Yaz Okulu'na bu yıl, 40'a yakın ülkeden, yaklaşık 150 kişi katıldı. Etkinlik, 22 Ağustos'a kadar devam edecek.