Ak Parti'nin Artvin Mitingi
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "1944'te Stalin zulmü altında olan Azeriler'den 146'sı, Iğdır, Aras üzerinden Türkiye'ye geldi. Şimdiki Kılıçdaroğlu zihniyetinin o günkü ağa babası olan tek parti, İnönü zihniyeti, 146 Azeriyi Ruslara teslim etti ve 146 kardeşimiz teslim edildikleri anda köprüde şehit edildi" dedi.
Davutoğlu, partisinin Artvin mitinginde yaptığı konuşmada, sözlerine, "Artvinlilere aziz hemşehrilerime selam olsun, bizi çok mutlu ettiniz tam da Artvin'e yakışır bir manzara. Artvin'in o güzel yokuşlarında sıra sıra dizilmiş kardeşlerime selam ediyorum" diyerek başladı.
Evliya Çelebi'nin, Artvin için söylediği "Artvin'e gittim, dünya güzeli yeşillik, kahve ikram ettiler, fincanın tabağını koyacak düz bir yer bulamadım" sözlerini anımsatan Davutoğlu, "Bu güzel diyarların bekçisi olan, vatanperver Artvinliler, bizi bağrına basmak için bu sokaklarda evlerin damlarında ve şimdi binaların çatılarında bize selam veren Artvinliler, siz bizi bağrınıza bastınız, biz de bu bağırda Artvin'in sevdasını, aşkını taşıyacağız" dedi.
Başbakan Davutoğlu, Artvin'in kendisinde çok özel hatıraları olduğunu belirterek, Artvin'e son olarak Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce, 15-16 Ağustos'ta geldiğini söyledi.
Artvin ziyaretinden 11-12 gün sonra, Başbakanlık ve AK Parti Genel Başkanlığı görevini devraldığını ifade eden Davutoğlu, Şavşat'ın yaylalarında iki gün kaldığını, Meydancık Yaylası'na çıktığını bildirdi.
Artvinlilerin çok şanslı olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Artvin'de kaldığım iki günde öyle bir enerji depolamışım ki o günden bugüne kadar, bir gün dahi tatil yapmadım ama o enerji, Artvin'in dağlarının, suyunun enerjisi bana yetti. 16 Ağustos 2014'ten bugüne kadar, bir tek gün dahi tatil yapmadım ama Artvin'in verdiği enerji bana yetti. Ne zaman kendimi yorgun hissedersem-genelde hissetmem ama hadi hissettim-ilk soluk alıp geleceğim yer, Artvin olacak inşallah" diye konuştu.
- "Artvin çıkmaz sokak olmaktan çıktı"
Başbakan Davutoğlu, 1987'de, eşi Sare Davutoğlu'nun, mecburi hizmete tayin edildiğini dile getirerek, şunları kaydetti:
''Kars'a gittik, dönüşte de Artvin'de bir müddet kaldık. O zaman, Kars'tan Artvin'e gelirken ne çileli yolculuk yapmıştık. Artvin'den Hopa'ya, Sarp'a inerken de çok çetindi. Sarp'ta bir doktor arkadaşımızı ziyaret ettiğimizde, Sarp'ın karşı yakasındaki komşularıyla, akrabalarıyla sadece el işaretleriyle haberleşiyorlardı. O zaman dua etmiştim, 'Yarabbi öyle bir güç ver ki bize şu ayrılan Sarp'ı birleştirelim, yaylaları birleştirelim, Kafkas'ın kapısı olan Artvin'i bir Kafkas merkezi yapalım.' Hamdolsun, Dışişleri Bakanı olduğum günlerde, en büyük onur duyduğum hizmetlerimizden birisi, Türkiye ile Gürcistan arasında vizelerin kaldırılması gibi, pasaportların dahi kaldırılması oldu. Artvin çıkmaz sokak olmaktan çıktı, Hopa karşı tarafa, Batum'a bağlandı, pasaporta bile ihtiyaç yok. Bizim için Artvin'in yaylaları, Kafkas Dağları'na seslenen bir türküdür. Artvin'in yaylaları bizim için Kafkasların habercisidir. Selam olsun Kafkaslara, selam olsun Kafkaslardaki kardeşlerimize.
Bugün Kafkasları tekrar nefret, öfke bölgesi yapmak isteyenler, 100 yıllık hesabın peşindeler. Biz ise buradan Kafkaslara sesleniyoruz: Bırakın bu öfke kültürünü, bırakın bu tarihi siyasete alet etmeleri, bırakın bu soykırım gibi asılsız iddiaları. Gelin dost olalım, gelin Kafkasları bir dostluk ve refah bölgesi yapalım hep beraber."
Başbakan Davutoğlu, meydanda toplananlara, "Artvinliler, Kafkaslara barış çağrısı yapmaya var mısınız? Kapıları kaldırdığımız gibi, yaylaları Gürcüstan ve daha ötesi ile hep beraber barış diyarı yapmaya var mısın?" soruları yönelterek, olumlu cevap almasının ardından, "Bizim için Artvin serhat şehridir, turizm, enerji, tarım şehridir ama her şeyden önce gönül şehridir" dedi.
AK Parti Genel Başkanı, Başbakan Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Suriye'den gelenleri en kısa zamanda ülkelerine geri göndereceğiz" dediğini anımsattı.
Kılıçdaroğlu'nun bu sözlerinin, kendisine 1944 yılını hatırlattığını belirten Davutoğlu, "1944 yılında, Kafkaslar'da yüreği Türkiye aşkı ile dolu Azeriler, Kafkasyadaki kardeşlerimiz, Stalin zulmü altındayken, 146 tanesi, Iğdır, Aras üzerinden Türkiye'ye geldi. Şimdiki Kılıçdaroğlu zihniyetinin o günkü ağa babası olan İnönü zihniyeti, tek parti zihniyeti, bu 146 Azeriyi Ruslara teslim etti ve 146 kardeşimiz teslim edildikleri anda köprüde şehit edildi. Bu tarihimizde öyle büyük bir acıdır ki aziz Artvinliler, bu kardeşlerimiz Ruslara teslim edilip öldürülünce, bir Azeri şair şöyle haykırdı: 'Bizi siz öldürün vermeyin Rus'a, yakışmaz Türklüğe, sığmaz namusa, men ne diyem o vefasız dağlara, öz gardaşı dönek olan ağalara.' Bakınız, o çağrı, o feryat Azerilerin Ruslara teslim edilmesi ile onurumuza, alnımıza bir kara leke çalmıştı. Şimdi Kılıçdaroğlu diyor ki 'Bayır Bucak'tan gelen Türkmenleri zalim Esad'a teslim edeceğiz.' Yani diyor ya 'Bizi siz öldürün, vermeyin Rus'a. Yakışmaz Türklüğe, sığmaz namusa...' Artvinliler, bize sığınan kardeşlerimizi zalimlere vermek bize yakışır mı? Mazlumları zalimlerin eline teslim etmek Türklüğe yakışır mı? 1944 lekesini üzerimize çalan Kılıçdaroğlu zihniyetine bugün biz fırsat verir miyiz? İster Kafkasya'dan ister Balkanlardan ister Ortadoğu'dan, nereden kim gelirse gelsin, biz mazlumlara bağrımızı açtık, açmaya devam ediyoruz" diye konuştu.
- "7 Haziran'da iki sıfır yapmaya hazır mısınız?"
Artvinlilere yönelttiği "Zalimlerle işbirliği yapanlara ders olsun diye 7 Haziran'da iki sıfır yapmaya hazır mısınız?", "İki milletvekili gönderiyor musunuz? Kılıçdaroğlu'na bir ders verecek misiniz?" sorularına olumlu yanıt alan Davutoğlu, şunları söyledi:
"Kılıçdaroğlu duysun. Dün Balıkesir'de, 'Hiç merak etmeyin AK Parti 330'u aşamaz' demiş. Yani bütün meselesi AK Parti 330'u aşacak mı aşmayacak mı? Ey Kılıçdaroğlu, 'Zenginin malı, züğürdün çenesini yorarmış...' Sen bizim 330'u ne yapacaksın, biz onu aşarız da sen 100'ü bulacak mısın onu söyle. Bulur mu, bulamaz. Bizim 330'a karışıyor. Bu millet bize 330 da verir 350 de verir 400'de verir, Allah'ın izniyle. Artvin, sen iki sıfır yap, gerisini inşallah diğer vilayetlerimize bırak. Aramızdaki fark şu: 2014 Mart seçimlerinde, buranın eski CHP'li Belediye Başkanı gelip size söz vermiş: 'Bir daha küfür etmeyeceğim, hakaret etmeyeceğim' diye. Bunların tek vereceği söz, 'Size hakaret etmeyeceğim' sözü. Biz ise Artvin'in yaylalarını, dağlarını, bayırlarını, her yerini cennet gibi gibi kılmaya, cennete hizmet etmeye geliyoruz.
Bu bizim altıncı mitingimiz. İlk hafta 'Artvin' dedim. Çünkü geçen sene gönlüm Artvin'de kalmıştı. İki, Artvinli söz verdi mi Kaçkar Dağları gibi Kafkas Dağları gibi sözünün arkasında durur. Ayrıca Kılıçdaroğlu gibi sözü için notere gitmez. Siz söz verdiniz mi, sözünüz noterdir. Ama kendisine güvenmeyenler, millete güvenmeyenler notere gider. Eskiden, 70'li yıllarda fötr siyaseti vard,ı bununki de noter siyaseti. Fötr siyasetinden noter siyasetine. Siz buna prim verir misiniz? Eğer cesaret eder Artvin'e gelirse ne olur bir gösterin. Diyor ya '12 yılda AK Parti ne yaptı?' Bir kere Artvin'in güzel yaylalarını, dağlarını hepimiz biliriz. Bir gösterin Artvin'de yapılanları. Deriner Barajı'nı gösterin. Dünyanın altıncı yüksek barajı."
(Sürecek)
Kaynak: AA
Evliya Çelebi'nin, Artvin için söylediği "Artvin'e gittim, dünya güzeli yeşillik, kahve ikram ettiler, fincanın tabağını koyacak düz bir yer bulamadım" sözlerini anımsatan Davutoğlu, "Bu güzel diyarların bekçisi olan, vatanperver Artvinliler, bizi bağrına basmak için bu sokaklarda evlerin damlarında ve şimdi binaların çatılarında bize selam veren Artvinliler, siz bizi bağrınıza bastınız, biz de bu bağırda Artvin'in sevdasını, aşkını taşıyacağız" dedi.
Başbakan Davutoğlu, Artvin'in kendisinde çok özel hatıraları olduğunu belirterek, Artvin'e son olarak Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce, 15-16 Ağustos'ta geldiğini söyledi.
Artvin ziyaretinden 11-12 gün sonra, Başbakanlık ve AK Parti Genel Başkanlığı görevini devraldığını ifade eden Davutoğlu, Şavşat'ın yaylalarında iki gün kaldığını, Meydancık Yaylası'na çıktığını bildirdi.
Artvinlilerin çok şanslı olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Artvin'de kaldığım iki günde öyle bir enerji depolamışım ki o günden bugüne kadar, bir gün dahi tatil yapmadım ama o enerji, Artvin'in dağlarının, suyunun enerjisi bana yetti. 16 Ağustos 2014'ten bugüne kadar, bir tek gün dahi tatil yapmadım ama Artvin'in verdiği enerji bana yetti. Ne zaman kendimi yorgun hissedersem-genelde hissetmem ama hadi hissettim-ilk soluk alıp geleceğim yer, Artvin olacak inşallah" diye konuştu.
- "Artvin çıkmaz sokak olmaktan çıktı"
Başbakan Davutoğlu, 1987'de, eşi Sare Davutoğlu'nun, mecburi hizmete tayin edildiğini dile getirerek, şunları kaydetti:
''Kars'a gittik, dönüşte de Artvin'de bir müddet kaldık. O zaman, Kars'tan Artvin'e gelirken ne çileli yolculuk yapmıştık. Artvin'den Hopa'ya, Sarp'a inerken de çok çetindi. Sarp'ta bir doktor arkadaşımızı ziyaret ettiğimizde, Sarp'ın karşı yakasındaki komşularıyla, akrabalarıyla sadece el işaretleriyle haberleşiyorlardı. O zaman dua etmiştim, 'Yarabbi öyle bir güç ver ki bize şu ayrılan Sarp'ı birleştirelim, yaylaları birleştirelim, Kafkas'ın kapısı olan Artvin'i bir Kafkas merkezi yapalım.' Hamdolsun, Dışişleri Bakanı olduğum günlerde, en büyük onur duyduğum hizmetlerimizden birisi, Türkiye ile Gürcistan arasında vizelerin kaldırılması gibi, pasaportların dahi kaldırılması oldu. Artvin çıkmaz sokak olmaktan çıktı, Hopa karşı tarafa, Batum'a bağlandı, pasaporta bile ihtiyaç yok. Bizim için Artvin'in yaylaları, Kafkas Dağları'na seslenen bir türküdür. Artvin'in yaylaları bizim için Kafkasların habercisidir. Selam olsun Kafkaslara, selam olsun Kafkaslardaki kardeşlerimize.
Bugün Kafkasları tekrar nefret, öfke bölgesi yapmak isteyenler, 100 yıllık hesabın peşindeler. Biz ise buradan Kafkaslara sesleniyoruz: Bırakın bu öfke kültürünü, bırakın bu tarihi siyasete alet etmeleri, bırakın bu soykırım gibi asılsız iddiaları. Gelin dost olalım, gelin Kafkasları bir dostluk ve refah bölgesi yapalım hep beraber."
Başbakan Davutoğlu, meydanda toplananlara, "Artvinliler, Kafkaslara barış çağrısı yapmaya var mısınız? Kapıları kaldırdığımız gibi, yaylaları Gürcüstan ve daha ötesi ile hep beraber barış diyarı yapmaya var mısın?" soruları yönelterek, olumlu cevap almasının ardından, "Bizim için Artvin serhat şehridir, turizm, enerji, tarım şehridir ama her şeyden önce gönül şehridir" dedi.
AK Parti Genel Başkanı, Başbakan Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Suriye'den gelenleri en kısa zamanda ülkelerine geri göndereceğiz" dediğini anımsattı.
Kılıçdaroğlu'nun bu sözlerinin, kendisine 1944 yılını hatırlattığını belirten Davutoğlu, "1944 yılında, Kafkaslar'da yüreği Türkiye aşkı ile dolu Azeriler, Kafkasyadaki kardeşlerimiz, Stalin zulmü altındayken, 146 tanesi, Iğdır, Aras üzerinden Türkiye'ye geldi. Şimdiki Kılıçdaroğlu zihniyetinin o günkü ağa babası olan İnönü zihniyeti, tek parti zihniyeti, bu 146 Azeriyi Ruslara teslim etti ve 146 kardeşimiz teslim edildikleri anda köprüde şehit edildi. Bu tarihimizde öyle büyük bir acıdır ki aziz Artvinliler, bu kardeşlerimiz Ruslara teslim edilip öldürülünce, bir Azeri şair şöyle haykırdı: 'Bizi siz öldürün vermeyin Rus'a, yakışmaz Türklüğe, sığmaz namusa, men ne diyem o vefasız dağlara, öz gardaşı dönek olan ağalara.' Bakınız, o çağrı, o feryat Azerilerin Ruslara teslim edilmesi ile onurumuza, alnımıza bir kara leke çalmıştı. Şimdi Kılıçdaroğlu diyor ki 'Bayır Bucak'tan gelen Türkmenleri zalim Esad'a teslim edeceğiz.' Yani diyor ya 'Bizi siz öldürün, vermeyin Rus'a. Yakışmaz Türklüğe, sığmaz namusa...' Artvinliler, bize sığınan kardeşlerimizi zalimlere vermek bize yakışır mı? Mazlumları zalimlerin eline teslim etmek Türklüğe yakışır mı? 1944 lekesini üzerimize çalan Kılıçdaroğlu zihniyetine bugün biz fırsat verir miyiz? İster Kafkasya'dan ister Balkanlardan ister Ortadoğu'dan, nereden kim gelirse gelsin, biz mazlumlara bağrımızı açtık, açmaya devam ediyoruz" diye konuştu.
- "7 Haziran'da iki sıfır yapmaya hazır mısınız?"
Artvinlilere yönelttiği "Zalimlerle işbirliği yapanlara ders olsun diye 7 Haziran'da iki sıfır yapmaya hazır mısınız?", "İki milletvekili gönderiyor musunuz? Kılıçdaroğlu'na bir ders verecek misiniz?" sorularına olumlu yanıt alan Davutoğlu, şunları söyledi:
"Kılıçdaroğlu duysun. Dün Balıkesir'de, 'Hiç merak etmeyin AK Parti 330'u aşamaz' demiş. Yani bütün meselesi AK Parti 330'u aşacak mı aşmayacak mı? Ey Kılıçdaroğlu, 'Zenginin malı, züğürdün çenesini yorarmış...' Sen bizim 330'u ne yapacaksın, biz onu aşarız da sen 100'ü bulacak mısın onu söyle. Bulur mu, bulamaz. Bizim 330'a karışıyor. Bu millet bize 330 da verir 350 de verir 400'de verir, Allah'ın izniyle. Artvin, sen iki sıfır yap, gerisini inşallah diğer vilayetlerimize bırak. Aramızdaki fark şu: 2014 Mart seçimlerinde, buranın eski CHP'li Belediye Başkanı gelip size söz vermiş: 'Bir daha küfür etmeyeceğim, hakaret etmeyeceğim' diye. Bunların tek vereceği söz, 'Size hakaret etmeyeceğim' sözü. Biz ise Artvin'in yaylalarını, dağlarını, bayırlarını, her yerini cennet gibi gibi kılmaya, cennete hizmet etmeye geliyoruz.
Bu bizim altıncı mitingimiz. İlk hafta 'Artvin' dedim. Çünkü geçen sene gönlüm Artvin'de kalmıştı. İki, Artvinli söz verdi mi Kaçkar Dağları gibi Kafkas Dağları gibi sözünün arkasında durur. Ayrıca Kılıçdaroğlu gibi sözü için notere gitmez. Siz söz verdiniz mi, sözünüz noterdir. Ama kendisine güvenmeyenler, millete güvenmeyenler notere gider. Eskiden, 70'li yıllarda fötr siyaseti vard,ı bununki de noter siyaseti. Fötr siyasetinden noter siyasetine. Siz buna prim verir misiniz? Eğer cesaret eder Artvin'e gelirse ne olur bir gösterin. Diyor ya '12 yılda AK Parti ne yaptı?' Bir kere Artvin'in güzel yaylalarını, dağlarını hepimiz biliriz. Bir gösterin Artvin'de yapılanları. Deriner Barajı'nı gösterin. Dünyanın altıncı yüksek barajı."
(Sürecek)