Rusya'nın Kırım'ı İlhak Etmesi

Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, "Rusya, vahşi Türk karşıtlığı başlattı. Kırım'da Türk evliliklerinden oluşan aileleri sürgüne tabi tutuyorlar, işadamlarına baskı yapıyorlar. Türkiye'de öğrenim görmüş öğrencileri Türk istihbaratına çalışmakla suçluyorlar" dedi.

Kırım Tatar Milli Meclisi'nin önde gelenleri, Rusya'nın tek taraflı ilhak ettiği Kırım Yarımadası'nda gerçekleşen hak ihlallerini, uluslararası toplumda duyurmak için Ukrayna'da bulunan büyükelçi ve uluslararası organizasyon temsilcileriyle bir araya geldi.

Basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantı öncesinde Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko'nun Kırım Tatarlarından sorumlu yetkilisi Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu bir konuşma yaptı. Kırımoğlu, Türkiye hava sahasını ihlal eden Su-24 tipi savaş uçağının düşürülmesinden sonra Rusya'nın "vahşi bir Türk karşıtlığı" başlattığını söyledi.

Bu nedenle Rusya'nın Kırım yarımadasında ayrı bir baskı oluşturduğunu dile getiren Kırımoğlu, Kırım Tatarı-Türk evliliklerinden oluşan ailelerin sürgüne tabi tutulduğunu ve Türkiye ile ticari ilişkisi olan işadamlarının ağır baskılara maruz kaldığını anlattı. Kırımoğlu, Rus yönetiminin Türkiye'de öğrenim görmüş 500'den fazla öğrenciyi de Türk istihbaratına çalışmakla suçladığını aktardı.

Rusya'nın adayı işgal ederek tam bir felaket politikası izlediğini belirten Kırımoğlu, Rus yönetiminin Kırım Tatarlarını adadan göndermek için her türlü yolu deneyeceğini ifade etti. Kırımoğlu, uluslararası toplumun Rusya'ya karşı yaptırım ve baskılara devam etmesi gerektiğinin altını çizerek, "Bu sorun demokratik ve diplomatik yollarla çözülmelidir. Elbette savaşmayı düşünmüyoruz. Zaten eşit güce de sahip değiliz. Dolayısıyla Rusya'ya yönelik yaptırımların sonuç vereceğini umuyoruz" şeklinde konuştu.

Kırım Tatar Milli Meclis Başkanı ve Ukrayna Milletvekili Rifat Çubarov ise Ukrayna yönetimi ve Avrupa ülkelerinin, Kırım Tatar halkının haklarını korumak için olumlu faaliyetlerde bulunduğunu hatırlattı.

Kırım Tatar halkının haklarının nasıl ihlal edildiğinin Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı'nın (AGİT) raporlarında da yer aldığını belirten Çubaov, "İhlaller AGİT raporunda bile var, Minsk Anlaşması'na dahil edilmemesi anlaşılmaz bir durum" ifadesini kullandı. AGİT'in, bütün üyelerini Ukrayna topraklarındaki bu işgali tartışmaya çağırmasının memnuniyet verici olduğunu kaydeden Çubarov, konunun Kırım'ın işgal edilmesinden bu yana devlet başkanlarıyla ve uluslararası organizasyonların temsilcileriyle de ele alındığını kaydetti.

Buna rağmen Kırım meselesinin Minsk anlaşmasına dahil edilmediğini belirten Çubarov, "Kırım'ın Rusya tarafından işgal edilmesi konusu anlaşılmaz sebeplerle Minsk Anlaşması dışında bırakıldı. Bu, Kırım'ın gerçekten kaybı olur ve Kırım Tatarlarını Rus işgalcilerinin insafına terk etmek anlamına gelir" dedi.

Toplantı sonrasında Türkiye'nin Kiev Büyükelçisi Yönet Can Tezel, AA'ya yaptığı açıklamada, uluslararası toplumda Kırım meselesinin sıcak tutulması gerektiğini belirterek şunları kaydetti:

"Uluslararası her platformda Kırım meselesini ve Kırım Tatar halkının sorunlarını en başta Türkiye gündeme getirmektedir. Bu konuda en büyük görev Türkiye'ye düşüyor. Kırım'da yaşananlar asla kabul edilemez. Rusya ile ilişkilerimiz iyiyken de bunu söyledik. Bugün Rusya ile ilişkilerimiz düzelmiş olsa, bunu yine söyleriz. Doğruları söylemekten asla kaçınmayız."

Kaynak: AA