'İstanbul'da Su Sıkıntısı Olmaz'
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul'da su kesintisi olmayacağını 1995'te söylediklerini belirterek, "Şu ana kadar kesinti de olmadı, suyumuz var çok şükür. Nüfusumuz 15 milyona ulaştı ama suyumuz kesilmiyor. Kuraklık var ama bizim çalışmalarımız ve Allah'ın yardımıyla su kesintisi olmuyor" dedi.
Çeşitli temel atma törenlerine katılmak üzere kente gelen Eroğlu, Iğdır Valisi Davut Haner'i makamında ziyaret etti.
Daha sonra valilik binasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Eroğlu, bu yıl İstanbul'da yağış döneminde yeterli yağışın olmadığını söyledi.
Yaklaşık 5 ay boyunca yağış eksikliği yaşandığını ancak son dönemlerde güzel yağışların olduğunu belirten Eroğlu, "Tabii İstanbul ile ilgili herkes doluluk oranına bakarak ahkam kesiyor. İstanbul için çok şey yaptık. Şu anda 7 tane dere İstanbul'a akıyor, Yelişçay'dan su geliyor. Ağva tarafından iki nehir İstanbul'a su taşıyor. Büyük Melen Çayı'nı da İstanbul'a akıtıyoruz" diye konuştu.
Eroğlu, İstanbul'da kuraklık olacağı iddiasıyla Alibey Barajı'nın ön plana çıkarıldığına işaret ederek, "Bu baraj, bir noktadan sonra devre dışı bıraktığımız bir baraj çünkü kirlenen dereler bu baraja akıyordu. Alibey Barajı, bir aktarma barajıdır. O su direkt Kağıthane Arıtma Tesisine gidiyor. Sonra orada çekim yapılıyor" ifadelerini kullandı.
Bu tür konularda vatandaşların kandırılmaması gerektiğini vurgulayan Eroğlu, endişe edilecek bir durumun olmadığını dile getirdi. Eroğu, İstanbul'da yaşayan vatandaşların geçmiş yıllarda çok büyük su sıkıntısı çektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İstanbul'da büyük su sıkıntısı yaşandı. Geçmişte ben de akademisyen olduğum dönemde evimde su akmazdı. Sonra bu işin başına gelince suyu akıtmayı başardık. İstanbul'un nüfusu 1994'te 6,5 milyondu ve su akmıyordu. Bugün 15 milyon nüfusumuz var ve su akmaya devam ediyor.
İstanbul'da su kesintisi olmayacağını 1995'te söyledik. Şu ana kadar kesinti de olmadı, suyumuz var çok şükür. Nüfusumuz 15 milyona ulaştı ama suyumuz kesilmiyor. Kuraklık var ama bizim çalışmalarımız ve Allah'ın yardımıyla su kesintisi olmuyor. Millet böyle deştikçe Allah yağmurunu yağdırmaya devam ediyor."
- Araç yıkamama konusu
Eroğlu, gazetecilerin su tasarrufu için araç yıkanmaması konusundaki tartışmalara ilişkin sorusu üzerine kendi bakanlığındaki yetkililerine böyle bir görüş beyan etmediğini vurguladı.
Suyun israf edilmemesi gerektiğini kaydeden Eroğlu, "Aracınızı suyla yıkamayın desek su eksikliği var diye endişelenir millet. Ben de öyle bir şey demiyorum. O konuyu da başka bir bakanlıktaki arkadaşımız tasarruf amacıyla söylemiş. Neticede israf etmemek lazım" diye konuştu.
Eroğlu, İstanbul'daki vatandaşlara su getirebilmek için çok büyük enerji harcadıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:
"İstanbul'da Sarıyer'e su getirmek için kaç tane pompa kullanıyoruz. Bunların hepsi enerji. Su getirmek enerjidir. Arkadaşlarımız da tasarruf amacıyla söylemiş ama bizim bakanlıktan çıkmadı bu görüş. Ben tasarruf önerisi yaparsam başka taraflara çekilebilir. Bizim vatandaşımız izan sahibidir, suyunu israf etmez. Bununla ilgili Hadis-i Şerifler de var. İnsanımız da bu konuda çok duyarlı."
Kaynak: AA
Daha sonra valilik binasında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Eroğlu, bu yıl İstanbul'da yağış döneminde yeterli yağışın olmadığını söyledi.
Yaklaşık 5 ay boyunca yağış eksikliği yaşandığını ancak son dönemlerde güzel yağışların olduğunu belirten Eroğlu, "Tabii İstanbul ile ilgili herkes doluluk oranına bakarak ahkam kesiyor. İstanbul için çok şey yaptık. Şu anda 7 tane dere İstanbul'a akıyor, Yelişçay'dan su geliyor. Ağva tarafından iki nehir İstanbul'a su taşıyor. Büyük Melen Çayı'nı da İstanbul'a akıtıyoruz" diye konuştu.
Eroğlu, İstanbul'da kuraklık olacağı iddiasıyla Alibey Barajı'nın ön plana çıkarıldığına işaret ederek, "Bu baraj, bir noktadan sonra devre dışı bıraktığımız bir baraj çünkü kirlenen dereler bu baraja akıyordu. Alibey Barajı, bir aktarma barajıdır. O su direkt Kağıthane Arıtma Tesisine gidiyor. Sonra orada çekim yapılıyor" ifadelerini kullandı.
Bu tür konularda vatandaşların kandırılmaması gerektiğini vurgulayan Eroğlu, endişe edilecek bir durumun olmadığını dile getirdi. Eroğu, İstanbul'da yaşayan vatandaşların geçmiş yıllarda çok büyük su sıkıntısı çektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"İstanbul'da büyük su sıkıntısı yaşandı. Geçmişte ben de akademisyen olduğum dönemde evimde su akmazdı. Sonra bu işin başına gelince suyu akıtmayı başardık. İstanbul'un nüfusu 1994'te 6,5 milyondu ve su akmıyordu. Bugün 15 milyon nüfusumuz var ve su akmaya devam ediyor.
İstanbul'da su kesintisi olmayacağını 1995'te söyledik. Şu ana kadar kesinti de olmadı, suyumuz var çok şükür. Nüfusumuz 15 milyona ulaştı ama suyumuz kesilmiyor. Kuraklık var ama bizim çalışmalarımız ve Allah'ın yardımıyla su kesintisi olmuyor. Millet böyle deştikçe Allah yağmurunu yağdırmaya devam ediyor."
- Araç yıkamama konusu
Eroğlu, gazetecilerin su tasarrufu için araç yıkanmaması konusundaki tartışmalara ilişkin sorusu üzerine kendi bakanlığındaki yetkililerine böyle bir görüş beyan etmediğini vurguladı.
Suyun israf edilmemesi gerektiğini kaydeden Eroğlu, "Aracınızı suyla yıkamayın desek su eksikliği var diye endişelenir millet. Ben de öyle bir şey demiyorum. O konuyu da başka bir bakanlıktaki arkadaşımız tasarruf amacıyla söylemiş. Neticede israf etmemek lazım" diye konuştu.
Eroğlu, İstanbul'daki vatandaşlara su getirebilmek için çok büyük enerji harcadıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:
"İstanbul'da Sarıyer'e su getirmek için kaç tane pompa kullanıyoruz. Bunların hepsi enerji. Su getirmek enerjidir. Arkadaşlarımız da tasarruf amacıyla söylemiş ama bizim bakanlıktan çıkmadı bu görüş. Ben tasarruf önerisi yaparsam başka taraflara çekilebilir. Bizim vatandaşımız izan sahibidir, suyunu israf etmez. Bununla ilgili Hadis-i Şerifler de var. İnsanımız da bu konuda çok duyarlı."