Niğde'de Yılda 600 Bin Ton Ham Deri İşleniyor
Türkiye'de deri üretiminde 3. sırada yer alan Niğde'nin Bor ilçesinde faaliyet gösteren fabrikalarda yıllık 600 bin ton ham deri işleniyor. Deriler, 11 günlük sürecin ardından çanta, kemer ve ayakkabıya dönüştürülmek üzere hazır hale getiriliyor.
Niğde Valisi ve Bor Karma Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Necmeddin Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte 10 yıl öncesine kadar dericilik faaliyetinin çok sayıda işletme tarafından klasik yöntemlerle yapıldığını belirterek, "Yaklaşık 4 bin yıllık geçmişe sahip kadim bir yerleşim olan Niğde, geleneksel el sanatlarını ve dericilik faaliyetini günümüze kadar taşımıştır. Bor ilçemizde dericiliğin geçmişi bin 550 yılına dayanmaktadır" diye konuştu.
Kılıç, 10 yıl önce İl Özel İdaresi ve Bor Belediyesinin girişimleriyle temin edilen arazi üzerine Dericilik Organize İhtisas Bölgesi kurulduğunu ifade ederek, "Bölgede 18 firma faaliyet göstermektedir. 8 işletme faaliyete geçmek üzere ve birinin de yapım çalışmaları devam etmektedir" dedi.
Türkiye'nin deri ihtiyacının yüzde 30'unun Dericilik Organize İhtisas Bölgesi'nden karşılandığını belirten Kılıç, "Üretilen deriler, birinci sınıf olup ithal edilmemektedir. Yıllık 600 bin ton atık deri işlenen İhtisas Sanayi Bölgesinin geçen yıl cirosu 30 milyon liradır. Bu yıl da yine cironun 30 milyon lira civarında olacağı tahmin ediliyor. OSB'nin yanına küçük çaplı sanayi kurulması faaliyetleri devam etmektedir" ifadelerini kullandı.
Derici Ayhan Erzin ise Türkiye'de kaliteli deri üretiminde söz sahibi olduklarını, ayakkabı, çanta ve kemer üreten önemli firmalara ürün verdiklerini söyledi.
İstanbul, Konya, Adana, Gaziantep, Hatay başta olmak üzere Türkiye'de ayakkabı üretimi yapılan bütün illere hitap ettiklerini belirten Erzin, işledikleri derinin birinci sınıf kalite olduğuna dikkati çekti.
Kaliteli deri elde etmenin yolunun ham deri alırken başladığını ifade eden Erzin, "Türkiye'nin her bölgesinde kesim yapılıyor ama ham deri alırken yörenin iklimine ve hayvanın beslenmesine kadar dikkat ediyoruz. Özellikle İçel, Manisa, Burdur ve Kayseri'den alıyoruz. Erkek büyükbaş hayvanın derisi kullanıyoruz çünkü ilçe olarak sadece ayakkabı, çanta ve kemer yapımına yönelik deri üretiyoruz" dedi.
Ham deriyi çok yüksek maliyetlerle ekonomiye kazandırdıklarını, insanların tabakhaneleri görerek, giydikleri ayakkabının değerini bilmesi gerektiğini belirten Erzin, "Dericilik çok riskli bir meslek. Ham deriyi kiloyla alıyoruz, desimetrekareyle satıyoruz. 1 kilo deriden kaç desimetre deri alacağınızı tahmin edemezsiniz. O derinin kalınlığına ve hayvanın yaşam yerine bağlıdır. Günlük 5 bin kişinin ayakkabı ihtiyacını karşılayacak ham deriden mamul deri üretiyoruz" şeklinde konuştu.
Erzin, sağlık açısından özellikle ayakkabının deri olmasına dikkat edilmesi gerektiğini ancak tüketicinin ucuz olduğu için imitasyon ürünlere yöneldiğini söyledi.
Kurban derilerini çok fazla kullanmamaya gayret ettiklerini dile getiren Erzin, "Vatandaş tarafından bilinçsizce yüzülen kurbanlıkların derisinin kalitesi çok düşüyor. Milli servete zarar vermememiz lazım" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Kılıç, 10 yıl önce İl Özel İdaresi ve Bor Belediyesinin girişimleriyle temin edilen arazi üzerine Dericilik Organize İhtisas Bölgesi kurulduğunu ifade ederek, "Bölgede 18 firma faaliyet göstermektedir. 8 işletme faaliyete geçmek üzere ve birinin de yapım çalışmaları devam etmektedir" dedi.
Türkiye'nin deri ihtiyacının yüzde 30'unun Dericilik Organize İhtisas Bölgesi'nden karşılandığını belirten Kılıç, "Üretilen deriler, birinci sınıf olup ithal edilmemektedir. Yıllık 600 bin ton atık deri işlenen İhtisas Sanayi Bölgesinin geçen yıl cirosu 30 milyon liradır. Bu yıl da yine cironun 30 milyon lira civarında olacağı tahmin ediliyor. OSB'nin yanına küçük çaplı sanayi kurulması faaliyetleri devam etmektedir" ifadelerini kullandı.
Derici Ayhan Erzin ise Türkiye'de kaliteli deri üretiminde söz sahibi olduklarını, ayakkabı, çanta ve kemer üreten önemli firmalara ürün verdiklerini söyledi.
İstanbul, Konya, Adana, Gaziantep, Hatay başta olmak üzere Türkiye'de ayakkabı üretimi yapılan bütün illere hitap ettiklerini belirten Erzin, işledikleri derinin birinci sınıf kalite olduğuna dikkati çekti.
Kaliteli deri elde etmenin yolunun ham deri alırken başladığını ifade eden Erzin, "Türkiye'nin her bölgesinde kesim yapılıyor ama ham deri alırken yörenin iklimine ve hayvanın beslenmesine kadar dikkat ediyoruz. Özellikle İçel, Manisa, Burdur ve Kayseri'den alıyoruz. Erkek büyükbaş hayvanın derisi kullanıyoruz çünkü ilçe olarak sadece ayakkabı, çanta ve kemer yapımına yönelik deri üretiyoruz" dedi.
Ham deriyi çok yüksek maliyetlerle ekonomiye kazandırdıklarını, insanların tabakhaneleri görerek, giydikleri ayakkabının değerini bilmesi gerektiğini belirten Erzin, "Dericilik çok riskli bir meslek. Ham deriyi kiloyla alıyoruz, desimetrekareyle satıyoruz. 1 kilo deriden kaç desimetre deri alacağınızı tahmin edemezsiniz. O derinin kalınlığına ve hayvanın yaşam yerine bağlıdır. Günlük 5 bin kişinin ayakkabı ihtiyacını karşılayacak ham deriden mamul deri üretiyoruz" şeklinde konuştu.
Erzin, sağlık açısından özellikle ayakkabının deri olmasına dikkat edilmesi gerektiğini ancak tüketicinin ucuz olduğu için imitasyon ürünlere yöneldiğini söyledi.
Kurban derilerini çok fazla kullanmamaya gayret ettiklerini dile getiren Erzin, "Vatandaş tarafından bilinçsizce yüzülen kurbanlıkların derisinin kalitesi çok düşüyor. Milli servete zarar vermememiz lazım" ifadelerini kullandı.