Tuğgeneral Çitil'in Yargılanması
ÇORUM - 1993-1994 yılları arasında Derik Jandarma Komutanı olarak görev yaptığı dönemde 13 kişinin öldürülmesiyle ilgili hakkında dava açılan Ankara Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Musa Çitil'in yargılanmasına devam edildi.
Çorum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, sanık Çitil ve tarafların avukatları ile müştekiler katıldı.
BDP Mardin Milletvekili Erol Dora da duruşmayı izledi.
Hakkında 765 sayılı eski TCK'nın "Birden fazla adam öldürmek" suçundan 13 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen sanık Çitil, kimlik tespitinin adından savunması için hazırladığı bir klasörü mahkeme başkanına sundu.
Daha sonra sözlü olarak savunmasını yapan Çitil, 15 Temmuz 1992 ile 2 Ağustos 1994 yılları arasında Derik Jandarma Komutanı olarak görev yaptığını belirterek, üst teğmen ve yüzbaşı olarak görev yaptığı dönemde, sorumluluk bölgesinde 942 terör olayı meydana geldiğini söyledi.
Görev yaptığı dönemde, terör olaylarının yoğun yaşandığını dile getiren Çitil, terör örgütünce çok sayıda kaçırma, araç yakma, yaralama ve öldürme olayının gerçekleştirildiğini anlattı.
Söz konusu dönemde Derik bölgesinde 100-150 civarında terör örgütü mensubunun faaliyet gösterdiğini ifade eden Çitil, "O dönemde terör örgütüne büyük zarar verdik. Mülki amirlerimizden habersiz hiçbir iş yapmadık. Polis ve korucularla tek yürek olarak Mehmetçiğin sağ salim evine dönmesi için çalıştık. Yasaların bize verdiği yetki çerçevesinde, insan haklarına saygılı şekilde görev yaptık. Kanun ve konuların dışındaki hiçbir eylem ve fiili çalışmanın içerisinde olmadık" diye konuştu.
-"Sivilleri öldürecek bir insan camiden anons yaptırır mı?"
İddianamede yer alan suçlarla ilgili ayrı ayrı savunma yapan Çitil, 16 Şubat 1993'te Dumanlı köyünde 9 kişinin öldürülmesiyle ilgili ayrıntıları anlattı.
Bir istihbarat üzerine Tabur Komutanlığı'nın sevk ve idaresinde operasyon için köye gittiklerini ve terör örgütü mensuplarının saklandığı evlerden çıkması ve sivil vatandaşların güvenli bölgeye ayrılması için köy camisinden anons yaptırdıklarını belirten Çitil, şöyle devam etti:
"Teröristler teslim ol çağrımıza ateşle karşılık verince çatışma çıktı. Sabah saatlerinde başlayan çatışma ikindi vaktine kadar devam etti. Evlerde bulunan sivillerin güvenli bölgeye ayrılmaları için köy camisinden anonslar yaptırmıştık. Çatışma bölgesinde öldüğü iddia edilen sivil vatandaşların, teröristlerce bize ateş açılan ev ve ahırlarda öldüğünü hatırlıyorum. Bu olayda anlatıldığı gibi hiçbir sivil vatandaş tarafımızdan ahırlara sokularak öldürülmemiştir. Sivilleri öldürecek bir insan camiden anons yaptırır mı? Ayrıca operasyon başından itibaren mülki amirlerimizin idaresinde yürütülmüştür."
"Bu dosya, terör örgütüne yakınlığı ile bilinen tanık ve müştekilerin ifadesine dayanarak hazırlanmıştır" diyen Çitil, olaylarda adı geçen ve kendisini suçlayan şahıslardan bazılarını hiç görmediğini ve tanımadığını öne sürdü.
Söz konusu dönemde terör örgütünce birçok kaçırma ve öldürme olayının yaşandığının altını çizen Çitil, bazı isimlerin terör örgütünce öldürüldüğü konusunda yargıya başvurular yapıldığını, ölen 13 kişiden Mehmet Baysal adlı kişinin öldürüldüğü tarihte ise Yüzbaşı olarak Ankara Güvercinlik'te görev yaptığını söyledi.
Bugüne kadar Tunceli, Tokat ve Şırnak'ta görevde bulunduğunu ve terör örgütüyle etkin şekilde mücadele ettiğini ifade eden Çitil,sözlerini şöyle sürdürdü:
"O dönemlerde PKK ve Hizbullah terör örgütleri ile çatışmalar yaşanmış ve birçok vatandaş terör örgütlerince öldürülmüştü. Biz de terörle mücadele ederken çok sayıda şehit verdik. Bu konularla ilgili gerekli bilgi ve belgeleri yazılı savunmamda sizlere sundum. Eğer ek savunma isterseniz onları da temin edebilirim. Hiçbir tarihte o dönemdeki kadar teröristi ve işbirlikçilerini yakalayıp adalete teslim etmedik. Şahsım terörist gibi hedef gösterilmekte, basın yoluyla itibarsızlaştırma ve yıpratma kampanyası yapılmaktadır. Üzerime atılı tüm suçları reddediyor, hakkımda berat kararı verilmesini arz ve talep ediyorum."
Savunmasının ardından müşteki avukatları tarafından Çitil'e çeşitli sorular yöneltti. Çitil, kendisine yönelik soruları cevaplaması sonrasında duruşmaya müştekilerin dinlenmesi için mahkeme başkanı tarafından kısa bir ara verildi.
-Geniş güvenlik önlemleri alındı
Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından güvenlik gerekçesiyle Çorum'a alınan davanın görüldüğü Çorum Adliyesi'nde geniş güvenlik önlemleri alındı. Adliye çevresinde alınan güvenlik tedbirlerinin yanı sıra adliye binası ile mahkeme salonuna girecek kişiler detaylı aramadan geçirildi.
-Davanın geçmişi
Mardin Ağır Ceza Mahkemesi, Derik ilçesinde 1993-1994 yılları arasında 13 köylünün öldürülmesiyle ilgili olarak o tarihlerde yüzbaşı rütbesiyle Derik İlçe Jandarma Komutanı olan Ankara Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Musa Çitil hakkında 13 kez ağırlaştırılmış hapis cezası istemiyle dava açmıştı. Davanın ilk duruşması, 11 Ekim 2012 günü Mardin'de görülmüştü.
Kaynak: AA
BDP Mardin Milletvekili Erol Dora da duruşmayı izledi.
Hakkında 765 sayılı eski TCK'nın "Birden fazla adam öldürmek" suçundan 13 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen sanık Çitil, kimlik tespitinin adından savunması için hazırladığı bir klasörü mahkeme başkanına sundu.
Daha sonra sözlü olarak savunmasını yapan Çitil, 15 Temmuz 1992 ile 2 Ağustos 1994 yılları arasında Derik Jandarma Komutanı olarak görev yaptığını belirterek, üst teğmen ve yüzbaşı olarak görev yaptığı dönemde, sorumluluk bölgesinde 942 terör olayı meydana geldiğini söyledi.
Görev yaptığı dönemde, terör olaylarının yoğun yaşandığını dile getiren Çitil, terör örgütünce çok sayıda kaçırma, araç yakma, yaralama ve öldürme olayının gerçekleştirildiğini anlattı.
Söz konusu dönemde Derik bölgesinde 100-150 civarında terör örgütü mensubunun faaliyet gösterdiğini ifade eden Çitil, "O dönemde terör örgütüne büyük zarar verdik. Mülki amirlerimizden habersiz hiçbir iş yapmadık. Polis ve korucularla tek yürek olarak Mehmetçiğin sağ salim evine dönmesi için çalıştık. Yasaların bize verdiği yetki çerçevesinde, insan haklarına saygılı şekilde görev yaptık. Kanun ve konuların dışındaki hiçbir eylem ve fiili çalışmanın içerisinde olmadık" diye konuştu.
-"Sivilleri öldürecek bir insan camiden anons yaptırır mı?"
İddianamede yer alan suçlarla ilgili ayrı ayrı savunma yapan Çitil, 16 Şubat 1993'te Dumanlı köyünde 9 kişinin öldürülmesiyle ilgili ayrıntıları anlattı.
Bir istihbarat üzerine Tabur Komutanlığı'nın sevk ve idaresinde operasyon için köye gittiklerini ve terör örgütü mensuplarının saklandığı evlerden çıkması ve sivil vatandaşların güvenli bölgeye ayrılması için köy camisinden anons yaptırdıklarını belirten Çitil, şöyle devam etti:
"Teröristler teslim ol çağrımıza ateşle karşılık verince çatışma çıktı. Sabah saatlerinde başlayan çatışma ikindi vaktine kadar devam etti. Evlerde bulunan sivillerin güvenli bölgeye ayrılmaları için köy camisinden anonslar yaptırmıştık. Çatışma bölgesinde öldüğü iddia edilen sivil vatandaşların, teröristlerce bize ateş açılan ev ve ahırlarda öldüğünü hatırlıyorum. Bu olayda anlatıldığı gibi hiçbir sivil vatandaş tarafımızdan ahırlara sokularak öldürülmemiştir. Sivilleri öldürecek bir insan camiden anons yaptırır mı? Ayrıca operasyon başından itibaren mülki amirlerimizin idaresinde yürütülmüştür."
"Bu dosya, terör örgütüne yakınlığı ile bilinen tanık ve müştekilerin ifadesine dayanarak hazırlanmıştır" diyen Çitil, olaylarda adı geçen ve kendisini suçlayan şahıslardan bazılarını hiç görmediğini ve tanımadığını öne sürdü.
Söz konusu dönemde terör örgütünce birçok kaçırma ve öldürme olayının yaşandığının altını çizen Çitil, bazı isimlerin terör örgütünce öldürüldüğü konusunda yargıya başvurular yapıldığını, ölen 13 kişiden Mehmet Baysal adlı kişinin öldürüldüğü tarihte ise Yüzbaşı olarak Ankara Güvercinlik'te görev yaptığını söyledi.
Bugüne kadar Tunceli, Tokat ve Şırnak'ta görevde bulunduğunu ve terör örgütüyle etkin şekilde mücadele ettiğini ifade eden Çitil,sözlerini şöyle sürdürdü:
"O dönemlerde PKK ve Hizbullah terör örgütleri ile çatışmalar yaşanmış ve birçok vatandaş terör örgütlerince öldürülmüştü. Biz de terörle mücadele ederken çok sayıda şehit verdik. Bu konularla ilgili gerekli bilgi ve belgeleri yazılı savunmamda sizlere sundum. Eğer ek savunma isterseniz onları da temin edebilirim. Hiçbir tarihte o dönemdeki kadar teröristi ve işbirlikçilerini yakalayıp adalete teslim etmedik. Şahsım terörist gibi hedef gösterilmekte, basın yoluyla itibarsızlaştırma ve yıpratma kampanyası yapılmaktadır. Üzerime atılı tüm suçları reddediyor, hakkımda berat kararı verilmesini arz ve talep ediyorum."
Savunmasının ardından müşteki avukatları tarafından Çitil'e çeşitli sorular yöneltti. Çitil, kendisine yönelik soruları cevaplaması sonrasında duruşmaya müştekilerin dinlenmesi için mahkeme başkanı tarafından kısa bir ara verildi.
-Geniş güvenlik önlemleri alındı
Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından güvenlik gerekçesiyle Çorum'a alınan davanın görüldüğü Çorum Adliyesi'nde geniş güvenlik önlemleri alındı. Adliye çevresinde alınan güvenlik tedbirlerinin yanı sıra adliye binası ile mahkeme salonuna girecek kişiler detaylı aramadan geçirildi.
-Davanın geçmişi
Mardin Ağır Ceza Mahkemesi, Derik ilçesinde 1993-1994 yılları arasında 13 köylünün öldürülmesiyle ilgili olarak o tarihlerde yüzbaşı rütbesiyle Derik İlçe Jandarma Komutanı olan Ankara Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Musa Çitil hakkında 13 kez ağırlaştırılmış hapis cezası istemiyle dava açmıştı. Davanın ilk duruşması, 11 Ekim 2012 günü Mardin'de görülmüştü.