Konukoğlu Deneyimlerini Yönet İcilerle Paylaştı
SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Gaziantep’in teşviklerden ve kamu yatırımlarından yeterince yararlanamamasına karşın örnek bir sanayileşme başarısı gösterdiğini belirterek, “Belki de böylesi iyi oldu.
Yapılan araştırmalar kamudan çok pay alan illerin gelişiminin ters orantılı olduğunu ortaya koymuştur” dedi.
Konukoğlu, Ankara’da yerleşik Uluslararası Yöneticiler Derneği (YÖNETDER) üyelerine deneyimlerini aktardı. Sevgi, hoşgörü ve fedakarlık anlayışı ile birlik, beraberlik içerisinde insana ve topluma hizmet etmek için, kamu, özel sektör ve üniversite yöneticilerini bir araya getirerek sinerji oluşturmayı amaçlayan YÖNETDER, ortak akıl anlayışını yönetim kademesindeki sağlamayı öngörüyor.
Özgeçmişinin görsel olarak sunulmasının ardından konuşmaya başlayan Konukoğlu, iş yaşamı, SANKO’nun tarihsel süreci ve Gaziantep’in sanayileşmesine ilişkin paylaşımda bulundu.
Eğitimini ortaokul düzeyinde yarıda bırakarak çalışmaya başladığını ifade eden Konukoğlu, yarım asırlık iş yaşamı sonrasında geldiği yeri, “hayalinde dahi tahmin edemeyeceğine” vurgu yaptı.
Çok çalışarak bu başarıyı elde ettiğini kaydeden Konukoğlu, “Babamın vefatı sonrasında kardeşlerimle kenetlenerek bugünlere geldik. Birlik ve beraberliğimiz, kenetlenmemiz, yatırım öngörülerimiz ve kentle bütünleşmemiz başarımızda etken oldu” diye konuştu.
GAZİANTEP’İN BAŞARISI
Gaziantep’te yeterli tarım alanı ve devlet yatırımı olmadığını anımsatan Konukoğlu, bunun da kent halkının girişimci kimlik kazanmasına vesile olduğunu bildirdi.
“Gaziantep’te devlet yatırımları olsaydı sanırım babalarımız gibi bizler de devlette işçi ya da memur olurduk, girişimci yönümüz ortaya çıkmaz, sanayileşmede Gaziantep örneği yaşanmazdı” diyen Konukoğlu, şöyle devam etti:
“Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Ermeniler çok uzun yıllar bu kentte bir arada yaşamışlar. Uzlaşma kültürü, sevgi ve hoşgörü, el sanatları, ticaret ve girişimci yapı bu tablonun sonucudur. Herkes birbirinden bir şeyler öğrenmiş. Dedelerimizin el sanatlarını babalarımız atölyelere, fabrikalara, bizler ise holdinglere dönüştürdük. Hiçbir dönemde teşviklerden hakkımız olan ölçüde yararlanamadık. Gerçi son teşvik kararnamesi diğerlerine göre çok adil hazırlanmış. Teşviksiz büyüdük. Teşvik alan illere baktığımızda bizim gösterdiğimiz performansı sergileyemediklerini çok net görüyoruz. Gaziantepli bu başarıyı girişimci ruhu ile elde etmiştir. Yapılan araştırmalar da bizi haklı çıkarıyor. Kamudan çok pay alan illerin gelişiminin ters orantılı olduğu ortaya konulmuştur. Biz teşvikle değil, gücümüzü bilerek, genlerimizde, DNA’larımızda olduğuna inandığımız girişimcilik ruhumuz ile sanayileşmede Gaziantep Modelini oluşturduk.”
Konukoğlu, son yıllarda bürokraside hakim olan “hızlı karar alma” anlayışının, sanayileşme ve gelişmeye hız kazandırdığına dikkati çekti.
“EL İYİSİYİZ”
Türkiye’nin krizleri yaşayarak “deneyim” kazandığını ve dünyada etkili olan ekonomik krizleri en az sarsıntı ile atlatma başarısını gösterdiğini vurgulayan Konukoğlu, “2000 yılında şirketlerimizi satın almak için gelenlerin ülkelerinde bugün şirket alımları için boy gösteriyoruz. Avrupa’daki şirketlere müşteri oluyoruz, alıyoruz, hatta ABD’den ‘gelin yatırım yapın’ davetleri geliyor” diyerek, mutluluğunu dile getirdi.
Konukoğlu, Türkiye’nin ekonomik krizler sürecinde dünyanın takdirine mazhar olan başarı sağladığını ve bunda sanayi üretiminin payı bulunduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
“Ancak biz millet olarak ‘el iyisiyiz ’. Yabancıların daha iyisini yapacağına olan ‘sarsılmaz inancımız’ ile yabancı ürünleri yerli ürüne tercih ediyoruz. Örneğin, SANKO olarak Gaziantep’teki modern üretim tesislerimizde, 30’un üzerinde ülkeye ihraç edilen iş makinalarını üretiyoruz. Ancak, Hükümetimizin yerli iş makinalarının tercih edilmesi yönündeki genelgesine rağmen, kamu sektörü genellikle ithal makinaları tercih ediyor. Genelgede yüzde 15’e varan oranda maliyet artışı olsa da yerli makinanın tercihinin yolu açılmış olmasına rağmen, kamu ithal makine alımına meyilli. Yerli makinalar da en az ithal makinalar kadar kaliteli, konforlu. Eğer var ise eksiklerimiz tercih edilme sıkl ığı ile birlikte hızla gideriliyor. İhracat yaptığımız ülkelerde tercih edilen yerli iş makinalarının ülkemizde öncelikle satın alınmaması hem üzücü hem de Ar-Ge yatırımlarının yeterince yapılmasını engelliyor. ”
TEKSTİLDE REKOR İSTİHDAM
“Türkiye’de tekstil sektörü cazibesini yitirdi” diye görüşler olduğu bir dönemde, kendilerinin de yoğun girişimleri sonucu Hükümetin iki yıl önce tekstil ithalatına ek vergiler getirdiğini hatırlatan Konukoğlu, bu sayede sektörde 125 bin yeni istihdam sağlandığını kaydetti.
İthalatın yerli üretimi engellediğini, bunun da yeterli Ar-Ge yatırımı yapılmasına ve istihdama olumsuz yansıdığını belirten Konukoğlu, Güneydoğu Anadolu’da, devlet ve özel sektör işbirliği ile kurulacak 2-3 milyar dolarlık tekstil yatırımının 50 bin kişiye istihdam sağlayacağını söyledi.
Sanayileşmede “komşunun yaptığ ı işi yapmaktan kaçınılması” ve yalnız Türkiye’deki değil, dünyadaki talebin dikkate alınması gerektiğini anlatan Konukoğlu, Gaziantep’in 6 milyar dolarlık ihracat başarısında bu anlayışa göre yapılanma ve eğitimli, yabancı dili olan gençlerin “çantasını kapıp mal satmak için adeta dünyayı dolaşmasının” büyük önemi bulunduğunu vurguladı.
YÖNETDER üyelerine, “çocukların ıza iyi İngilizce eğitimi aldırın” çağrısını yapan Konukoğlu, Gazianteplilerin eğitimini yurtdışında alsa da Gaziantep’e döndüklerine işaret etti. Gazianteplilerin sanayicilere, sanayicilerin de kente sahip çıktıklarını anımsatan Konukoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Türkiye’de işsizlik varken, başka ülkelere yatırım yapmaktan hep kaçındık. Yerli malı yerine ithal ürünlerin tercih edilmesi, o ürünü üreten ülkelerim işsizlerine iş, işçilerine maaş vermek demektir. Tekstil sektörü Türkiye için her anlamda büyük önem taşıyor. İhracattaki, istihdamdaki rolü yadsınamaz. Türkiye’nin istihdam alanı olan tekstil, pamuk üreticisi olmamız sayesinde daha uzun yıllar ülkemiz açısından önemini koruyacaktır. Diriye de, ölüye de tekstil gereklidir. Sokakta sorsanız, her 10 kişiden en az 3’ü tekstil ile doğrudan ilgilidir. Türk tekstili, kalite, moda ve marka anlamında da dünyada kendisini kabul ettirmiştir.”
YÖNETDER Genel Başkanı Önder Kıraç, konuşmasının sonunda SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu’na teşekkür plaketi takdim etti.
Kaynak: İHA
Konukoğlu, Ankara’da yerleşik Uluslararası Yöneticiler Derneği (YÖNETDER) üyelerine deneyimlerini aktardı. Sevgi, hoşgörü ve fedakarlık anlayışı ile birlik, beraberlik içerisinde insana ve topluma hizmet etmek için, kamu, özel sektör ve üniversite yöneticilerini bir araya getirerek sinerji oluşturmayı amaçlayan YÖNETDER, ortak akıl anlayışını yönetim kademesindeki sağlamayı öngörüyor.
Özgeçmişinin görsel olarak sunulmasının ardından konuşmaya başlayan Konukoğlu, iş yaşamı, SANKO’nun tarihsel süreci ve Gaziantep’in sanayileşmesine ilişkin paylaşımda bulundu.
Eğitimini ortaokul düzeyinde yarıda bırakarak çalışmaya başladığını ifade eden Konukoğlu, yarım asırlık iş yaşamı sonrasında geldiği yeri, “hayalinde dahi tahmin edemeyeceğine” vurgu yaptı.
Çok çalışarak bu başarıyı elde ettiğini kaydeden Konukoğlu, “Babamın vefatı sonrasında kardeşlerimle kenetlenerek bugünlere geldik. Birlik ve beraberliğimiz, kenetlenmemiz, yatırım öngörülerimiz ve kentle bütünleşmemiz başarımızda etken oldu” diye konuştu.
GAZİANTEP’İN BAŞARISI
Gaziantep’te yeterli tarım alanı ve devlet yatırımı olmadığını anımsatan Konukoğlu, bunun da kent halkının girişimci kimlik kazanmasına vesile olduğunu bildirdi.
“Gaziantep’te devlet yatırımları olsaydı sanırım babalarımız gibi bizler de devlette işçi ya da memur olurduk, girişimci yönümüz ortaya çıkmaz, sanayileşmede Gaziantep örneği yaşanmazdı” diyen Konukoğlu, şöyle devam etti:
“Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar ve Ermeniler çok uzun yıllar bu kentte bir arada yaşamışlar. Uzlaşma kültürü, sevgi ve hoşgörü, el sanatları, ticaret ve girişimci yapı bu tablonun sonucudur. Herkes birbirinden bir şeyler öğrenmiş. Dedelerimizin el sanatlarını babalarımız atölyelere, fabrikalara, bizler ise holdinglere dönüştürdük. Hiçbir dönemde teşviklerden hakkımız olan ölçüde yararlanamadık. Gerçi son teşvik kararnamesi diğerlerine göre çok adil hazırlanmış. Teşviksiz büyüdük. Teşvik alan illere baktığımızda bizim gösterdiğimiz performansı sergileyemediklerini çok net görüyoruz. Gaziantepli bu başarıyı girişimci ruhu ile elde etmiştir. Yapılan araştırmalar da bizi haklı çıkarıyor. Kamudan çok pay alan illerin gelişiminin ters orantılı olduğu ortaya konulmuştur. Biz teşvikle değil, gücümüzü bilerek, genlerimizde, DNA’larımızda olduğuna inandığımız girişimcilik ruhumuz ile sanayileşmede Gaziantep Modelini oluşturduk.”
Konukoğlu, son yıllarda bürokraside hakim olan “hızlı karar alma” anlayışının, sanayileşme ve gelişmeye hız kazandırdığına dikkati çekti.
“EL İYİSİYİZ”
Türkiye’nin krizleri yaşayarak “deneyim” kazandığını ve dünyada etkili olan ekonomik krizleri en az sarsıntı ile atlatma başarısını gösterdiğini vurgulayan Konukoğlu, “2000 yılında şirketlerimizi satın almak için gelenlerin ülkelerinde bugün şirket alımları için boy gösteriyoruz. Avrupa’daki şirketlere müşteri oluyoruz, alıyoruz, hatta ABD’den ‘gelin yatırım yapın’ davetleri geliyor” diyerek, mutluluğunu dile getirdi.
Konukoğlu, Türkiye’nin ekonomik krizler sürecinde dünyanın takdirine mazhar olan başarı sağladığını ve bunda sanayi üretiminin payı bulunduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
“Ancak biz millet olarak ‘el iyisiyiz ’. Yabancıların daha iyisini yapacağına olan ‘sarsılmaz inancımız’ ile yabancı ürünleri yerli ürüne tercih ediyoruz. Örneğin, SANKO olarak Gaziantep’teki modern üretim tesislerimizde, 30’un üzerinde ülkeye ihraç edilen iş makinalarını üretiyoruz. Ancak, Hükümetimizin yerli iş makinalarının tercih edilmesi yönündeki genelgesine rağmen, kamu sektörü genellikle ithal makinaları tercih ediyor. Genelgede yüzde 15’e varan oranda maliyet artışı olsa da yerli makinanın tercihinin yolu açılmış olmasına rağmen, kamu ithal makine alımına meyilli. Yerli makinalar da en az ithal makinalar kadar kaliteli, konforlu. Eğer var ise eksiklerimiz tercih edilme sıkl ığı ile birlikte hızla gideriliyor. İhracat yaptığımız ülkelerde tercih edilen yerli iş makinalarının ülkemizde öncelikle satın alınmaması hem üzücü hem de Ar-Ge yatırımlarının yeterince yapılmasını engelliyor. ”
TEKSTİLDE REKOR İSTİHDAM
“Türkiye’de tekstil sektörü cazibesini yitirdi” diye görüşler olduğu bir dönemde, kendilerinin de yoğun girişimleri sonucu Hükümetin iki yıl önce tekstil ithalatına ek vergiler getirdiğini hatırlatan Konukoğlu, bu sayede sektörde 125 bin yeni istihdam sağlandığını kaydetti.
İthalatın yerli üretimi engellediğini, bunun da yeterli Ar-Ge yatırımı yapılmasına ve istihdama olumsuz yansıdığını belirten Konukoğlu, Güneydoğu Anadolu’da, devlet ve özel sektör işbirliği ile kurulacak 2-3 milyar dolarlık tekstil yatırımının 50 bin kişiye istihdam sağlayacağını söyledi.
Sanayileşmede “komşunun yaptığ ı işi yapmaktan kaçınılması” ve yalnız Türkiye’deki değil, dünyadaki talebin dikkate alınması gerektiğini anlatan Konukoğlu, Gaziantep’in 6 milyar dolarlık ihracat başarısında bu anlayışa göre yapılanma ve eğitimli, yabancı dili olan gençlerin “çantasını kapıp mal satmak için adeta dünyayı dolaşmasının” büyük önemi bulunduğunu vurguladı.
YÖNETDER üyelerine, “çocukların ıza iyi İngilizce eğitimi aldırın” çağrısını yapan Konukoğlu, Gazianteplilerin eğitimini yurtdışında alsa da Gaziantep’e döndüklerine işaret etti. Gazianteplilerin sanayicilere, sanayicilerin de kente sahip çıktıklarını anımsatan Konukoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Türkiye’de işsizlik varken, başka ülkelere yatırım yapmaktan hep kaçındık. Yerli malı yerine ithal ürünlerin tercih edilmesi, o ürünü üreten ülkelerim işsizlerine iş, işçilerine maaş vermek demektir. Tekstil sektörü Türkiye için her anlamda büyük önem taşıyor. İhracattaki, istihdamdaki rolü yadsınamaz. Türkiye’nin istihdam alanı olan tekstil, pamuk üreticisi olmamız sayesinde daha uzun yıllar ülkemiz açısından önemini koruyacaktır. Diriye de, ölüye de tekstil gereklidir. Sokakta sorsanız, her 10 kişiden en az 3’ü tekstil ile doğrudan ilgilidir. Türk tekstili, kalite, moda ve marka anlamında da dünyada kendisini kabul ettirmiştir.”
YÖNETDER Genel Başkanı Önder Kıraç, konuşmasının sonunda SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Konukoğlu’na teşekkür plaketi takdim etti.