Bir Garip Arazi Davası
Türkiye’nin turizm başkenti Antalya’nın Serik ilçesindeki bir grup vatandaş, yaklaşık 40 tatil köyü, bir çok 5 yıldızlı otel ile golf tesisinin bulunduğu Belek Turizm Merkezi’nin tapulu arazileri olduğunu iddia ederek, haklarının verilmesini istedi.
Basın mensuplarına açıklamalarda bulunan vatandaşlar, arazi üzerindeki hak sahiplerinin sayısının 300 civarında olduğunu söylediler.
Türkiye’nin ve Antalya’nın en önemli turizm merkezlerinden Serik ilçesi Belek beldesinde yaşayan bir grup vatandaş, yaklaşık 40 tatil köyü, 5 yıldızlı otel ve golf tesislerinin bulunduğu 16 bin dekarlık Belek Turizm Merkezi’nin tapulu arazileri olduğunu ileri sürdü. 1952 yılına ait, dava ile kazanılmış tapularının ellerinde olduğunu iddia eden vatandaşlar, Serik 2.Sulh Ceza Mahkemesi’ne tapu tescil davası açtı. Mahkeme, 1952 yılında kazanılan davanın dosyası bulunamadığını belirleyerek davayı redderken, arazinin ellerinden alındığını öne süren vatandaşlar, haklarını sonuna kadar arayacaklarını kaydettiler.
1952 YILINA AİT TESCİLLİ TAPU
Arazinin hissedarlarından olduğunu iddia eden ve Antalya’da şoförlük yapan Ahmet Akyar, 5 bin dekarlık bir arazinin 1952 yılında tescili yapılarak, tapusunun atalarına verildiğini söyledi.
Zamanla atalarının ellerindeki arazinin orman olması nedeniyle dava açıldığını ve ellerinden alındığını ifade eden Akyar, “Açılan bu davayı büyüklerimiz kazanmıştır. Davayı kazanmalarına rağmen burası 49 yıllığına tahsil edilmiştir.Kanunen kendi yerimizi, hakkımız olanı arıyoruz. Çam fıstığı ve meyve ağacı orman alanına girmez.Burası ticari amaçlıdır. Ağaçların hepsi dikilmedir. Ormanın ağaç dikmesi söz konusu değildir. Eskiden burada çam fıstığı ticareti yapılırmış” dedi.
BURASI ORMANSA, BOYNUMUZ KILDAN İNCE
Akyar, “Elimdeki belgelerle beraber bizim tapumuz 5 bin dekar arazinin tescili yapılmıştır.Ve biz bu arazinin sahipleriyiz. Şu an bu arazimizin içine 5 yıldızlı oteller kurulmuş.Yaklaşık 25-26 otel vardır. 49 yılığına tahsil edilmiş ama neye dayanılarak. Mirasçı olarak anlamış değiliz. Burası bir ‘ormandır’ diye bir evrak varsa boynumuz kıldan ince. Ama bizim elimizdeki belgelere göre kanunen hak bizim.Mirasçıların burası.Hakkımızı sonuna kadar arayacağız. 33 ana mirasçı var. Çoğu vefat etmiştir. Biz de yaklaşık 200’e yakın mirasçısıyız” şeklinde konuştu.
DAVA KARARI BULUNAMADI
Akyar, 2012 yılında Serik Asliye Hukuk Mahkemesi’ne Turizm ve Maliye Bakanlıkları ile Serik Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’ne karşı tapu tescil davası açtıklarını belirterek, 1952 yılındaki mahkeme kararının aslını bulunamaması nedeniyle davanın reddedildiğini belirtti.
Akyar, Serik Adliyesi gibi küçük bir yerde o döneme ait dava kararının bulunamamasını ise eleştirdi.
Bölgede tapunun 33 kişi adına olduğunu fakat hissedar sayısının çocuklarla birlikte arttığını belirten Akyar, amaçlarının bölgedeki otelleri zor durumda bırakmak olmadığını sadece haklarını aradıklarını sözlerine ekledi.
TAPUDA 'MEYVADAR FISTIK ÇAMLIĞI' DİYE GEÇİYOR
Arazinin hissedarlarından olduğunu savunan Hüseyin Koçak ise, 1952 yılında 33 kişiye bu arazinin tapusunun tescillendiğini kaydetti.
Tescilin ardından köylülerin gelir getirmesi amacıyla araziye çam fıstığı ağacı diktiğini ifade eden Koçak, “Çamfıstıkları toplayıp satılıyor. Ardından Orman burası, ‘ormandır’ diyor. Bu köylüler bu ormana bir şey yapamıyor. Tapuda burası ‘meyvadar fıstık çamlığı’ olarak geçiyor. Ardından orman buradan hiçbir şey toplattırmıyor. Daha sonra köylüler orman karşısında boyunlarını eğerek mücadelelerinden vazgeçiyorlar. Ama 33 hissedarın da tapuları elinde. Bir türlü bu sonuçlanmıyor. 1990’lı yıllarda turizm sektörü başlıyor. Devlet burayı otellere 49 yıllığına kiraya veriyor. Ve bizim bu ebeveynlerimizden kalan arazi.Biz torunlarıyız.Torunlar olarak mücadelemize devam ediyoruz” dedi.
1952 YILINA AİT TAPU
Dava hakkında bilgi veren avukat Gültekin Enver Araslı ise dava konusu alanın, çok sayıda otel ve golf tesisinin bulunduğu 16 bin dekarlık bir araziyi içerdiğini kaydetti.
Arazinin 1950 yılında 33 kişiye tescil edildiğini kaydeden Araslı, “Burada yaşayan vatandaşlar 1952 yılında dava açarak arazinin tapusunu alıyor. Ancak tapuya doğru ölçüm yapılamadığı için alan ‘tahminen 5 bin dekar’ olarak yazılıyor. Hazine aynı yıl içerisinde bölgenin orman alanı olduğunu öne sürerek tapu iptal davası açıyor. Mahkeme bu tapuyu iptal ediyor fakat hisse sahiplerine bunu tebliğ etmiyor. Bu nedenle karar kesinleşmiyor” dedi.
TAPU TESCİL DAVASINA RED
Bölgenin 1984 yılında ‘turizm merkezi’ ve 1986 yılında ‘turizm yatırım alanı’ ilan edildiğini belirten Araslı, “Bölge, turizm yatırım alanı olduktan sonra yatırımcılara 49 yıllığına tahsis ediliyor ancak Serik Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’nde 33 kişinin tapusu duruyor. Bunun üzerine Serik Asliye Hukuk Mahkemesi’ne Turizm ve Maliye Bakanlıkları ile Serik Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’ne karşı tapu tescil davası açtık. Arazi üzerindeki işgallerin ve ne kadar fıstık çamı kesildiğinin tespitini istedik. Mahkeme adli arşivde 1952 yılındaki dava dosyası bulunamayınca davayı reddetti” diye konuştu.
BELEK TURİZM MERKEZİ HAKKINDA
Antalya’nın Serik ilçesinde yer alan Belek Turizm Merkezi’nin, fıstık çamlarıyla kaplı yaklaşık 20 kilometre uzunluğunda sahili bulunuyor. 1984 yılında turizm merkezi olan bölge, 1986 yılında turizm yatırım alanı olarak ilan edildi. 1987 yılında uluslararası turizm yatırımlarına açık hale getirilen bölgede, 1989 yılında 49 yıllığına tahsisler başladı.
Antalya’nın en fazla turist çeken merkezlerinin başında gelen Belek Turizm Merkezi, yılda yaklaşık 1.5 milyon turist ağırlıyor. Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAB) tarafından yönetilen merkezde 40’ın üzerinde tatil köyü, otel ve golf tesisi bulunuyor.
Kaynak: İHA
Türkiye’nin ve Antalya’nın en önemli turizm merkezlerinden Serik ilçesi Belek beldesinde yaşayan bir grup vatandaş, yaklaşık 40 tatil köyü, 5 yıldızlı otel ve golf tesislerinin bulunduğu 16 bin dekarlık Belek Turizm Merkezi’nin tapulu arazileri olduğunu ileri sürdü. 1952 yılına ait, dava ile kazanılmış tapularının ellerinde olduğunu iddia eden vatandaşlar, Serik 2.Sulh Ceza Mahkemesi’ne tapu tescil davası açtı. Mahkeme, 1952 yılında kazanılan davanın dosyası bulunamadığını belirleyerek davayı redderken, arazinin ellerinden alındığını öne süren vatandaşlar, haklarını sonuna kadar arayacaklarını kaydettiler.
1952 YILINA AİT TESCİLLİ TAPU
Arazinin hissedarlarından olduğunu iddia eden ve Antalya’da şoförlük yapan Ahmet Akyar, 5 bin dekarlık bir arazinin 1952 yılında tescili yapılarak, tapusunun atalarına verildiğini söyledi.
Zamanla atalarının ellerindeki arazinin orman olması nedeniyle dava açıldığını ve ellerinden alındığını ifade eden Akyar, “Açılan bu davayı büyüklerimiz kazanmıştır. Davayı kazanmalarına rağmen burası 49 yıllığına tahsil edilmiştir.Kanunen kendi yerimizi, hakkımız olanı arıyoruz. Çam fıstığı ve meyve ağacı orman alanına girmez.Burası ticari amaçlıdır. Ağaçların hepsi dikilmedir. Ormanın ağaç dikmesi söz konusu değildir. Eskiden burada çam fıstığı ticareti yapılırmış” dedi.
BURASI ORMANSA, BOYNUMUZ KILDAN İNCE
Akyar, “Elimdeki belgelerle beraber bizim tapumuz 5 bin dekar arazinin tescili yapılmıştır.Ve biz bu arazinin sahipleriyiz. Şu an bu arazimizin içine 5 yıldızlı oteller kurulmuş.Yaklaşık 25-26 otel vardır. 49 yılığına tahsil edilmiş ama neye dayanılarak. Mirasçı olarak anlamış değiliz. Burası bir ‘ormandır’ diye bir evrak varsa boynumuz kıldan ince. Ama bizim elimizdeki belgelere göre kanunen hak bizim.Mirasçıların burası.Hakkımızı sonuna kadar arayacağız. 33 ana mirasçı var. Çoğu vefat etmiştir. Biz de yaklaşık 200’e yakın mirasçısıyız” şeklinde konuştu.
DAVA KARARI BULUNAMADI
Akyar, 2012 yılında Serik Asliye Hukuk Mahkemesi’ne Turizm ve Maliye Bakanlıkları ile Serik Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’ne karşı tapu tescil davası açtıklarını belirterek, 1952 yılındaki mahkeme kararının aslını bulunamaması nedeniyle davanın reddedildiğini belirtti.
Akyar, Serik Adliyesi gibi küçük bir yerde o döneme ait dava kararının bulunamamasını ise eleştirdi.
Bölgede tapunun 33 kişi adına olduğunu fakat hissedar sayısının çocuklarla birlikte arttığını belirten Akyar, amaçlarının bölgedeki otelleri zor durumda bırakmak olmadığını sadece haklarını aradıklarını sözlerine ekledi.
TAPUDA 'MEYVADAR FISTIK ÇAMLIĞI' DİYE GEÇİYOR
Arazinin hissedarlarından olduğunu savunan Hüseyin Koçak ise, 1952 yılında 33 kişiye bu arazinin tapusunun tescillendiğini kaydetti.
Tescilin ardından köylülerin gelir getirmesi amacıyla araziye çam fıstığı ağacı diktiğini ifade eden Koçak, “Çamfıstıkları toplayıp satılıyor. Ardından Orman burası, ‘ormandır’ diyor. Bu köylüler bu ormana bir şey yapamıyor. Tapuda burası ‘meyvadar fıstık çamlığı’ olarak geçiyor. Ardından orman buradan hiçbir şey toplattırmıyor. Daha sonra köylüler orman karşısında boyunlarını eğerek mücadelelerinden vazgeçiyorlar. Ama 33 hissedarın da tapuları elinde. Bir türlü bu sonuçlanmıyor. 1990’lı yıllarda turizm sektörü başlıyor. Devlet burayı otellere 49 yıllığına kiraya veriyor. Ve bizim bu ebeveynlerimizden kalan arazi.Biz torunlarıyız.Torunlar olarak mücadelemize devam ediyoruz” dedi.
1952 YILINA AİT TAPU
Dava hakkında bilgi veren avukat Gültekin Enver Araslı ise dava konusu alanın, çok sayıda otel ve golf tesisinin bulunduğu 16 bin dekarlık bir araziyi içerdiğini kaydetti.
Arazinin 1950 yılında 33 kişiye tescil edildiğini kaydeden Araslı, “Burada yaşayan vatandaşlar 1952 yılında dava açarak arazinin tapusunu alıyor. Ancak tapuya doğru ölçüm yapılamadığı için alan ‘tahminen 5 bin dekar’ olarak yazılıyor. Hazine aynı yıl içerisinde bölgenin orman alanı olduğunu öne sürerek tapu iptal davası açıyor. Mahkeme bu tapuyu iptal ediyor fakat hisse sahiplerine bunu tebliğ etmiyor. Bu nedenle karar kesinleşmiyor” dedi.
TAPU TESCİL DAVASINA RED
Bölgenin 1984 yılında ‘turizm merkezi’ ve 1986 yılında ‘turizm yatırım alanı’ ilan edildiğini belirten Araslı, “Bölge, turizm yatırım alanı olduktan sonra yatırımcılara 49 yıllığına tahsis ediliyor ancak Serik Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’nde 33 kişinin tapusu duruyor. Bunun üzerine Serik Asliye Hukuk Mahkemesi’ne Turizm ve Maliye Bakanlıkları ile Serik Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’ne karşı tapu tescil davası açtık. Arazi üzerindeki işgallerin ve ne kadar fıstık çamı kesildiğinin tespitini istedik. Mahkeme adli arşivde 1952 yılındaki dava dosyası bulunamayınca davayı reddetti” diye konuştu.
BELEK TURİZM MERKEZİ HAKKINDA
Antalya’nın Serik ilçesinde yer alan Belek Turizm Merkezi’nin, fıstık çamlarıyla kaplı yaklaşık 20 kilometre uzunluğunda sahili bulunuyor. 1984 yılında turizm merkezi olan bölge, 1986 yılında turizm yatırım alanı olarak ilan edildi. 1987 yılında uluslararası turizm yatırımlarına açık hale getirilen bölgede, 1989 yılında 49 yıllığına tahsisler başladı.
Antalya’nın en fazla turist çeken merkezlerinin başında gelen Belek Turizm Merkezi, yılda yaklaşık 1.5 milyon turist ağırlıyor. Belek Turizm Yatırımcıları Birliği (BETUYAB) tarafından yönetilen merkezde 40’ın üzerinde tatil köyü, otel ve golf tesisi bulunuyor.