Baykal'dan 'Afyon'daki Patlama' Değerlendirmesi

CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Afyonkarahisar’da yaşanan patlamaya ilişkin, "Patlamanın hangi şartlarda, ne zaman otaya çıktığının öğrenilmesine ihtiyaç var.Bunlar soru işaretleri" dedi.

Baykal'dan 'Afyon'daki Patlama' Değerlendirmesi
Antalya Barosu ve Ziraat Mühendisleri Odası'nın ardından CHP Antalya Milletvekilleri Yıldıray Sapan, Osman Kaptan, Arif Bulut ve CHP’lilerle Antalya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mevlüt Yeni’yi ziyaret eden Baykal, Şeref Defteri'ne duygu ve düşüncelerini yazdı. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Baykal, Türkiye’de pek çok alanda erozyon yaşandığını savunarak, "Bu erozyon sadece toprak erozyonu, coğrafi erozyon değil, hukuki, özgürlük, sosyal ve demokratik haklar konusunda erozyon yaşanıyor. Pek çok geçmiş kazanımların birikimlerin zarara uğratılmaya başlandığını, yavaş yavaş elden çıkartılmak istendiğini görüyoruz. Bu çerçevede de en somut kaybı yaşayan kesimlerin içerisinde de gazeteciler geliyor” dedi.

Gazetecilerin kazanılmış haklarının ciddi bir şekilde kayba maruz bırakıldığını söyleyen Baykal, bu doğrultuda ortaya çıkan her fırsatı sonuna kadar tam bir kararlılıkla sahipleneceklerini ve her konuda desteğe hazır olduklarını belirtti.

"PATLAMANIN HANGİ ŞARTLARDA ORTAYA ÇIKTIĞI SORU İŞARETİ"

Türkiye’nin bir süredir büyük sıkıntıların kuşattığı durumlarla karşı karşıya kaldığını söyleyen Baykal, konuşmalarını şöyle sürdürdü: “Milletçe büyük üzüntüler yaşıyoruz. Birbirinin ardından yaşanan terör olayları ve terör olaylarının yol açtığı can kayıpları hepimizi çok derinden sarstı. Bu acıları yaşarken birden bire şimdi çok büyük bir facia ile karşı karşıya kaldık. Afyon’daki cephanelik infilak etti. Çok ciddi bir can kaybı tablosu ile karşı karşıya kaldık. 25 kişinin kaybedildiği anlatılıyor. Korkunç bir facia. Türkiye’de binlerce aile tedirgin. Olayın bütün ayrıntıları ile ortaya çıkarılmasına, aydınlatılmasına ihtiyaç var. Olay yerinin kapsamlı, ciddi, güvenilir bir şekilde incelenmesine ihtiyaç var. Patlamanın hangi şartlarda, ne zaman otaya çıktığının öğrenilmesine ihtiyaç var. Bunlar soru işaretleri. Bu konu gerçekten normal bir çalışma bülteni içerisinde her an ortaya çıkabilecek bir tesadüfi olayla ilgilidir ya da değildir. Eger tesadüfi olayla ilgiliyse oradaki çalışma koşullarının yeniden düşünülmesi lazım. Bu kadar vahim bir sonuç ortaya koyacak çalışma düzenini kabul etmek mümkün değildir. Olağanüstü güvenlik önlemlerinin alınması gereken bir durum var demektir. Yani eğer bu gerçekten siyasi yönü olmayan bir kazadan ibretse, bu kazayı kabul etmek de mümkün değil. Bu kazanın sorgulanması lazım. Niçin ve nasıl ortaya çıktığı ve bir daha böyle bir kazanın olmaması için tedbirler alınması gereği vardır. Şimdiye kadar o tedbirlerin niye alınmadığının sorgulanmasına ihtiyaç vardır.”

"BİRÇOK KONU AYDINLATILMADI"

Türkiye’de bir çok konunun aydınlatılmadığını savunan Baykal, Suriye’deki uçağın düşme nedeninin de hâlâ net olarak öğrenilmediğine değindi. Baykal, “Türkiye’yi yönetenler, sorumluluk taşıyanlar, her birisi çok ciddi bir şekilde kendisini ve birbirini iyi bir niyetle irdelemelidir ve sorgulamalıdır. Türk Silahlı Kuvvetleri dahil olmak üzere. Türkiye’nin terörle mücadeledeki askeri yöntemleri dahil olmak üzere. Bu böyle gitmez, gitmemelidir. Bu güç durumu karşılıklı suçlamalar ve polemiklerle geçiştirmek mümkün değildir. 70 milyon her sabah ölüyoruz, tekrar diriliyoruz. Yeter artık, buna bir çare bulmak lazım” dedi.

Suriye politikasında Türkiye’nin tam bir hayal kırıklığına uğradığını iddia eden Baykal, "Acı bir gerçek ama Türkiye için tam bir hayal kırıklığıdır. ‘Dış politikada her hangi bir yanlış yapılabilir’ diye geçiştirilebilir bir konu değil. Çok önemli yansımaları olan, içeriyi derinden etkileyen ve iktidarın inandırıcılığını, güvenilirliğini, hesabını doğru yaptığını, ne yaptığını bildiği kanaatinin sarsılmasına yol açan bir etki yarattı. Bunlar bu kadar hesapsız, kitapsız mı yaptılar bu işi, bunun buraya varacağını görmediler mi.Hayret içinde insanlar. Burada çok ciddi bir hayal kırıklığı yaşanmıştır” diye konuştu.

"CİDDİ HAYAL KIRIKLIKLARI YERLEŞMEKTE"

Toplumda çok ciddi hayal kırıklıklarının ve karamsarlıkların yerleşmekte olduğunu gösteren işaretler aldığını kaydeden Baykal, "Seçmenin yeni bir psikoloji içerisine girmekte olduğu izlenimini almaya başladım. Güvendikleri yerlere kar yağmış da ne yapacağını şaşıran bir seçmen tablosunu görmeye başladık. Vatandaş bir arayışta gözüküyor. Dış politikadan başlayıp teröre kadar her alanda bunu görüyoruz" diye konuştu.

Baykal şöyle konuştu: “Bu hayal kırıklığının içeriye çok ciddi yansımaları olmuştur. O hatadan dolayı terör Türkiye’de çok ağır bedeller ödettirmeye başlamıştır. Yaşanmış olan Şemdinli’deki, Beytüşebap’taki olayların arkasında dış politikadaki yanlışların yattığını artık herkes biliyor. Hem İran’a, hem de Suriye’ye yönelik dış politika yanlışları. Terör konusunda çok ciddi sorgulama ihtiyacı var. 10 yıldır bu yönetim işbaşında. İşbaşına geldiği zaman terör denetim altına alınmışdı. On yılda nasıl bir grafik çizdi terör. Terörü sadece şehit sayısı ile ölçmek de doğru değil. Şehit sayılarındaki artış çok üzüntü ve kaygı verici, o bizi çok derinden sasıyor, ama olay ondan ibaret de değil, ötesi var. Yani niçin Türkiye belli coğrafyalarda bu sıkıntıları yaşamak durumunda kaldı. Bakanlar niye sokaklarda rahat dolaşamaz halde. Terör karşısında bu iktidarın ta başından beri bilinçli,tutarlı bir politikayı uyguladığını söylemek imkanımız var mı? Nasıl zikzakların çizildiğini bilmiyor muyuz?."

Milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması ile ilgili konuya da değinen Baykal, "Sayın başbakanın sözlerinde dikkatimi çeken bir ifade var 'Yargıya biz gerekeni söyledik' diyor. Yani bunu anlamakta biraz güçlük çekiyoruz. Ne demiş; 'Göreceğiz, bakalım ne olacak'. Bu bir dil sürçmesi midir, talimat başka bir mercide mi verilmiştir? Nedir? Önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak. 'Yargı üzerine düşeni yapacak, talimatı verdik, biz de gerekeni yapacağız'. Bunu bir anlamak lazım, bizim anlayışımıza uygun kavramlar değil bunlar" şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Baykal, Antalya Gazeteciler Cemiyeti Müzesi'ni gezdi .
Kaynak: İHA