Sakarya’da Dünya Kudüs Günü Etkinliği
Dünya Kudüs Günü nedeni ile Adapazarı AKM önünde bir açıklama yapan Sakarya Adalet Girişimi Filistin Özgürlüğünün gerekliliğine dikkat çekerken; 17 Ağustos’un yıldönümü dolayısıyla Sakarya’da bulunan orta hasarlı binalarında çözüme kavuşması çağrısı yaptı.
SAGİR adına Diriliş Saati Dergisi’nden Serdar Duman tarafından yapılan açıklamada, “Müslümanların üç kutsal mekanından biri olan Kudüs, Müslümanların üç kutsal mescidinden biri olan ve ilk kıblemiz Mescidi Aksa işgal altında” diyerek, İsrail’in Kudüs’ten İslam’ın tüm izlerini silmeye çalıştığını dile getirdi.
Duman açıklamasında, “Filistin’in diğer bölgelerinde de zulüm olanca şiddetiyle devam ediyor.İsrail zindanlarında her türden işkence ve eziyetin reva görüldüğü binlerce mahkum, elde kalmış bir avuç topraklarına, sularına kadar el koyulmaya çalışılan, açlığa mahkum edilmiş bir halk, Siyonist rejimin sürekli katliamları sonucu on binlerce şehit vermiş kutsal bir direniş, dünyanın dört bir yanına yayılmış milyonlarca mülteci, Filistin’in bugünkü gerçeği. Özgür Kudüs için, Filistin halkıyla dayanışma için, İslam ümmetinin izzeti için bugün Türkiye’nin ve dünyanın bir çok yerinde Müslüman ve mazlum halklar bir kez daha ayağa kalkarak Siyonist rejime ve onun doğal müttefiki büyük şeytan Amerika’ya karşı verdikleri mücadelede kararlılıklarını yineliyorlar” ifadelerine yer verdi.
Duman sözlerine şu şekilde devam etti: “Rahmetli İmam Humeyni’nin bizlere miras olarak bıraktığı Kudüs gününü bu kararlılıkla, her yıl Ramazan’ın son Cumasında anıyoruz.Şeyh Ahmet Yasin’in Rabbine şikayet ettiği ümmetin suskunluğuna son vermek adına toplandık bu meydanda.Rabbimize Kudüs özgürleşip, İsrail uru Ortadoğu’dan silinceye kadar mücadelemize devam edeceğimize dair verdiğimiz sözü bir kez daha haykırmak için bir araya geldik.” ‘Kudüs nasıl özgürleşecektir’ sorusunu doğru cevaplamak zorunda olduklarını ifade eden Duman, “Kudüs kapalı kapılar arkasında Siyonist ve emperyalist güçlere kulis yaparak, uzlaşarak özgürleşemez.Coğrafyamızın son yüzyılını değerlendirdiğimizde İsrail, Amerika ve diğer emperyal güçlerin uzlaşma, diyalog gibi kavramların arkasına sığınarak Müslümanları nasıl aldattığını, nasıl teslimeyete taşıdığını ve şahsiyetsizleştirdiğini çok net bir şekilde gözlemleyebiliriz” şeklinde konuştu.
“Bugün, Filistin davasından söz edebiliyorsak bunu tankların karşısında elinde taşlarla direnen Filistinli gençlere, siyonistlerin ağır silahlarına, uçaklarına rağmen bulunduğu mevzileri terk etmeyen Filistinli mücahitlere, şehadeti şiar edinmiş tüm Filistin halkının direnişine borçluyuz” diyen Duman son olarak şunları kaydetti: “Gazze’yi hatırlayalım. Yıl 2008. Siyonist İsrail tüm gücüyle Gazze’ye saldırdı. Amaç direnen güçleri imha etmekti. 21 gün boyunca Gazze karadan, denizden ve özellikle havadan bombalandı. Bin 500’ü aşkın insan şehit oldu. Ama Gazze halkı teslim olmadı. Siyonist güçler kara savaşında rezil olarak geri çekilmek zorunda kaldı.S onuçta direnen Filistin halkı kazandı. Net bir şekilde deklare ediyoruz ki, bizler direnişin yanında yer alıyoruz.Bizler Hamas’ın, İslami Cihad’ın, Hizbullah’ın ve diğer direniş cephelerinin yanındayız.Onların mücadeleleri bizim mücadelemizdir.” Açıklamada 17 Ağustos 1999 depremi de unutulmadı. Duman açıklamasında “Depremin acılarını bir daha yaşamamak adına alınması gerekli tedbirlerin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Depremin yıkımının kör bir kader olarak algılandığı bakış açısının yanlış olduğunu, alınacak tedbirlerle bu yıkımın minimize edilebileceğini ifade etmek istiyoruz. Orta hasarlı olduğu halde yeterince takviye edilmemiş binaların varlığı, şehrin zemini iyi olan alanlara kaydırılması gibi bir çok hususta zafiyetler olduğunu gözlemliyor ve yetkilileri uyarıyoruz. Aynı şiddette bir depremde Japonya’da birkaç kişi ölürken Sakarya’da 10 bine yakın insanın ölmesinin ciddi anlamda yanlışlıklarının var olduğunu ve bu yanlışların giderilmemesi durumunda yeni bir depremin yol açacağı yıkımın vebalini hiçbir yetkilinin kaldıramayacağını tekrar tekrar hatırlatmak istiyoruz” dedi.
Açıklama sonrası vatandaşlara helva ikram edildi .
Kaynak: İHA
Duman açıklamasında, “Filistin’in diğer bölgelerinde de zulüm olanca şiddetiyle devam ediyor.İsrail zindanlarında her türden işkence ve eziyetin reva görüldüğü binlerce mahkum, elde kalmış bir avuç topraklarına, sularına kadar el koyulmaya çalışılan, açlığa mahkum edilmiş bir halk, Siyonist rejimin sürekli katliamları sonucu on binlerce şehit vermiş kutsal bir direniş, dünyanın dört bir yanına yayılmış milyonlarca mülteci, Filistin’in bugünkü gerçeği. Özgür Kudüs için, Filistin halkıyla dayanışma için, İslam ümmetinin izzeti için bugün Türkiye’nin ve dünyanın bir çok yerinde Müslüman ve mazlum halklar bir kez daha ayağa kalkarak Siyonist rejime ve onun doğal müttefiki büyük şeytan Amerika’ya karşı verdikleri mücadelede kararlılıklarını yineliyorlar” ifadelerine yer verdi.
Duman sözlerine şu şekilde devam etti: “Rahmetli İmam Humeyni’nin bizlere miras olarak bıraktığı Kudüs gününü bu kararlılıkla, her yıl Ramazan’ın son Cumasında anıyoruz.Şeyh Ahmet Yasin’in Rabbine şikayet ettiği ümmetin suskunluğuna son vermek adına toplandık bu meydanda.Rabbimize Kudüs özgürleşip, İsrail uru Ortadoğu’dan silinceye kadar mücadelemize devam edeceğimize dair verdiğimiz sözü bir kez daha haykırmak için bir araya geldik.” ‘Kudüs nasıl özgürleşecektir’ sorusunu doğru cevaplamak zorunda olduklarını ifade eden Duman, “Kudüs kapalı kapılar arkasında Siyonist ve emperyalist güçlere kulis yaparak, uzlaşarak özgürleşemez.Coğrafyamızın son yüzyılını değerlendirdiğimizde İsrail, Amerika ve diğer emperyal güçlerin uzlaşma, diyalog gibi kavramların arkasına sığınarak Müslümanları nasıl aldattığını, nasıl teslimeyete taşıdığını ve şahsiyetsizleştirdiğini çok net bir şekilde gözlemleyebiliriz” şeklinde konuştu.
“Bugün, Filistin davasından söz edebiliyorsak bunu tankların karşısında elinde taşlarla direnen Filistinli gençlere, siyonistlerin ağır silahlarına, uçaklarına rağmen bulunduğu mevzileri terk etmeyen Filistinli mücahitlere, şehadeti şiar edinmiş tüm Filistin halkının direnişine borçluyuz” diyen Duman son olarak şunları kaydetti: “Gazze’yi hatırlayalım. Yıl 2008. Siyonist İsrail tüm gücüyle Gazze’ye saldırdı. Amaç direnen güçleri imha etmekti. 21 gün boyunca Gazze karadan, denizden ve özellikle havadan bombalandı. Bin 500’ü aşkın insan şehit oldu. Ama Gazze halkı teslim olmadı. Siyonist güçler kara savaşında rezil olarak geri çekilmek zorunda kaldı.S onuçta direnen Filistin halkı kazandı. Net bir şekilde deklare ediyoruz ki, bizler direnişin yanında yer alıyoruz.Bizler Hamas’ın, İslami Cihad’ın, Hizbullah’ın ve diğer direniş cephelerinin yanındayız.Onların mücadeleleri bizim mücadelemizdir.” Açıklamada 17 Ağustos 1999 depremi de unutulmadı. Duman açıklamasında “Depremin acılarını bir daha yaşamamak adına alınması gerekli tedbirlerin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Depremin yıkımının kör bir kader olarak algılandığı bakış açısının yanlış olduğunu, alınacak tedbirlerle bu yıkımın minimize edilebileceğini ifade etmek istiyoruz. Orta hasarlı olduğu halde yeterince takviye edilmemiş binaların varlığı, şehrin zemini iyi olan alanlara kaydırılması gibi bir çok hususta zafiyetler olduğunu gözlemliyor ve yetkilileri uyarıyoruz. Aynı şiddette bir depremde Japonya’da birkaç kişi ölürken Sakarya’da 10 bine yakın insanın ölmesinin ciddi anlamda yanlışlıklarının var olduğunu ve bu yanlışların giderilmemesi durumunda yeni bir depremin yol açacağı yıkımın vebalini hiçbir yetkilinin kaldıramayacağını tekrar tekrar hatırlatmak istiyoruz” dedi.
Açıklama sonrası vatandaşlara helva ikram edildi .