CHP İl Başkanı Akar’dan Özcan’a Destek

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Mersin İl Başkanı Mehmet Faruk Akar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan’a kurultay delegeliği konusunda destek verdi.

Divan Başkanlığı’nın, Özcan’ın istifa dilekçesini işleme koymadığını, İl Başkanı Adayı Bora Yorulmaz’ın da Özcan’ın ismini listesinden çıkarmadığını belirten Akar, “Kurultay delegeliği Macit Özcan’ın yasal hakkıdır. Bora Yorulmaz, seçimlerde Macit Özcan’ın ismini kullandı” dedi.

10 Haziran 2012 tarihinde yapılan CHP 34. Olağan İl Kongresi’nde, 4 yıl aradan sonra yeniden İl Başkanı seçilen Faruk Akar, yeni dönemdeki hedefleri ve gündemdeki konulara ilişkin İHA muhabirine açıklama yaptı. Mersin’de ilçe, il ve il gençlik kolları kongrelerinin ardından 2 Temmuz’da İl Kadın Kolları Kongresi ile kongre takvimini tamamlayacaklarını ifade eden Akar, 16-17 Temmuz’da yapılacak CHP Büyük Kurultayı’nın ardından da partiyi Mersin’de 2014 yerel seçimlerine hazırlayacaklarını söyledi.

CHP Mersin teşkilatında fiziki şartlar ve kadroların eğitimi konusunda eksiklikler bulunduğuna işaret eden Akar, bunları kendi dönemlerinde sonlandıracaklarını kaydetti.

Partinin özellikle bina ve araç-gereç olarak Mersin’de oldukça zayıf durumda bulunduğunu dile getiren Akar, 2014 yerel seçimlerine Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde gireceklerini, dolayısıyla partinin fiziki şartlarının tüm bölgede iyi ve donanımlı olması gerektiğini vurguladı. “Bizim ilk elden çok kısa sürede bunu çözmemiz gerekiyor” diyen Akar, 13 ilçe binası, bir il binası ve 13 aracın maddi boyutunu da bir kısmını üyelerden, bir kısmını da Genel Merkez’den karşılayacaklarını bildirdi. CHP’nin Mersin’de 28 bin civarında üyesi olduğunun, kendi dönemleri içinde bunu 100 bine çıkartmayı hedeflediklerinin altını çizen Akar, “Binalar ve araçlar için 28 bin üyemizden üçte bir oranında katkı sağlamayı, bir kısmını da Ankara’dan temin etmeyi düşünüyoruz. Böylece partinin şartlarını hem genel merkez düzeyinde hem üyeler düzeyinde düzeltme konusunda herkes kendi üzerine düşeni yapacak, taşın altına elini sokacak” diye konuştu.

Partinin gençlik ve kadın kollarını da 13 ilçede hızlı bir eğitime tabi tutacaklarını aktaran Akar, “Yarın köylere, mahallelere, işyerlerine çıkarken parti kadroları çok bilgili bir şekilde, ne yapmak istediğini bilen kişilerle yolda yürüdüğünü göstermek zorundadır. Biz de bu eksikliğimizi gideceğiz. İlçe başkanlarının hepsini eğitmen olarak değerlendireceğiz. Kalabalık bir şekilde partinin halkın içerisine girmesini sağlayacağız” ifadelerini kullandı. “EKSİKLİĞİMİZ, PARTİNİN SON DÖNEMLERDE ATIL KALMASIDIR” CHP’nin yerel seçimlerde 13 ilçeye de talip olduğuna vurgu yapan Akar, 13 ilçenin de CHP tarafından kazanılmaması için herhangi bir neden olmadığını söyledi.

“Çalışırsak bunu da başaracağımıza inanıyoruz” diyen Akar, geçmişte 13 ilçenin büyük çoğunluğunun CHP tarafından defalarca ve uzun süreli olarak yönetilmiş belediyeler olduğuna dikkat çekerek, bu konudaki eksikliğin, partinin son dönemlerde atıl kalmasından kaynaklandığını iddia etti. Partinin atıl kalmasını örgütlerin yeteri kadar gezmemesine bağlayan Akar, “Bir dönemler çok başarılı olduğumuz mahallelerde CHP son dönemlerde yok denecek kadar az. Aldığımız oydan da belli oluyor. Biran önce partinin o mahallelere tekrar girmesi gerekiyor. Eskisi kadar CHP işyerlerinde kendini temsil ettiremiyor. Bu da aldığımız oylardan kendini belli ettiriyor. Onun için CHP’nin kısa sürede sol politikalar üreterek hem mahallelere hem işyerlerine hem de köylere hızlı bir şekilde giriş yapması gerekiyor. Bizde bu kadro var ve bunu başaracağız” şeklinde konuştu.

Eski İl Başkanı Yılmaz Şanlı’nın, CHP’nin Mersin’de oylarını en fazla artıran parti olduğu yönündeki iddiasını ise Akar, “CHP’nin Mersin’de açık ara birinci olması gerekir. En yakın rakibine çok fazla oy farkı atması lazım. Diğer partilerle başa baş giden CHP Mersin’de pek başarılı değildir. Geçmişte arkadaşlarımız kendini başarılı görebilir, oy oranını artırmış gözükebilir. Geçmişteki arkadaşlarımıza yaptıkları katkılardan dolayı teşekkür ediyorum ama ben CHP’nin Mersin’de yüzde 50-60 oy potansiyeline sahip olduğunu düşünüyorum. Biz de bu potansiyeli harekete geçirmek için elimizden geleni yapacağız ve oldukça iddialıyız” şeklinde değerlendirdi. “BİZ BÜYÜK KURULTAY’DA KILIÇDAROĞLU İLE BERABERİZ” CHP Büyük Kurultayı’na da değinen Akar, CHP’nin genel başkanlık sorunu olmadığının altını çizdi. “Bizler hepimiz tüm arkadaşlarımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde partinin yerel seçimlere hazırlanması gerektiğine inanmış insanlarız” diyen Akar, şu anda Kılıçdaroğlu dışında adaylık için adı geçen ikinci bir şahıs da olmadığını belirtti.

Kurultay’da Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceklerini bildiren Akar, şunları söyledi: “Biz arkadaşlarımızla yaptığımız görüşmelerde Kemal Kılıçdaroğlu ile beraberiz, onunla beraber hareket edeceğiz. Bizim bu konuda herhangi bir ters duruşumuz yok.” “BORA YORULMAZ, SEÇİMLERDE MACİT ÖZCAN’IN İSMİNİ KULLANDI” Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan’ın kurultay delegeliği tartışmalarına da değinen ve Özcan’a destek veren Akar, il kongresinde Özcan’ın, hem kendi listesinde hem de diğer aday Bora Yorulmaz’ın listesinde kurultay delegesi olarak yer aldığını anımsattı. Özcan’ın, Yorulmaz’ın listesinden istifa ettiğini belirtir dilekçeyi kongre esnasında Divan Başkanlığı’na verdiğini anlatan Akar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Divanın yapması gereken, Özcan’ın verdiği dilekçeyi işleme sokmak ve Bora Yorulmaz’ın listesinden Macit Özcan’ın adını sildirmektir. Divan bunu yapmamıştır. Bu arada seçim yarışına giren Bora Yorulmaz da kendi listesinden istifa ettiğini beyan eden Macit Özcan’ın adını silmemiştir. Yani Sayın Yorulmaz, Macit Özcan’ın adına alabileceği oyları almış, yarışmada kendine avantaj sağlamış ama seçim bittikten sonra da Özcan’ın düşmesi gerektiğini söylemiştir. Bunu daha baştan yapması lazımdı. Listesini değiştirmesi gerekirdi. Bu uyumu divanla beraber sergilemesi gerekirdi. Dolayısıyla Macit Özcan adına Bora Yorulmaz’ın listesine verilen delege oyu yok sayılamaz, kanunen de böyledir. Benim listemde Özcan’ın adına verilen oylar da yok sayılamaz. Her iki listede olduğu için de Özcan’ın seçilmesi yasal olarak en doğal hakkıdır. Burada ayrıca, ‘etik midir, değil midir’ konusu işleniyor. Etik olan, divanın verilen istifa dilekçesini işleme sokmasıydı. Etik olan bir diğer konu da Sayın Bora Yorulmaz’ın ‘madem ki, sen benim listemde yer almıyorsun, ben de senin üzerini daksilliyorum’ yahut da ‘yeni bir liste basıyorum’ diye seçime sokmamasıydı. Fakat ne divan bu konuya uydu ne de Sayın Bora Yorulmaz bu konuya uydu. Dolayısıyla bu tartışmayı fazla da suyunu çıkartmamak lazım. Bora Yorulmaz, seçimlerde Macit Özcan ismini kullandı.” “CHP’NİN ÖNÜNE ‘YENİ’ KELİMESİ EKLEMENİN BİR ANLAMI YOK” ‘Yeni CHP’ söylemine ilişkin tartışmalar konusunda da açıklama yapan Akar, “CHP tabi ki, gelişen dünyaya ayak uyduracak, kendini yenileştirecek, geri kalmayacaktır. Ama bunu yapmak için partinin önüne bir ‘yeni’ hanesi koymakla partiyi yeni yapamazsınız. CHP zaten kuruluşunda da yeniydi bugün de yenidir yarın da yeni olacaktır. Fikirlerin geliştiği, fikirlerin sürekli olarak kendi içerisinde çarpıştığı bir partidir. Kendi içerisinde sürekli fikirleri çarpıştıran parti, sürekli kendini yenileyen partidir. Dolayısıyla partinin adına ‘yeni’ kelimesi eklemenin bir anlamı yok” dedi.

‘Yeni CHP’ söylemini daha çok CHP’yi zaman zaman terk etmiş, ‘CHP artık tarihi misyonunu doldurmuştur, kapatılmalıdır’ diyenlerin kullandığını öne süren Akar, şöyle devam etti: “CHP’nin içerisinde çizgi sapması yapmayan arkadaşlarımız hiçbir zaman ‘Yeni CHP’ söylemini kullanmadılar. CHP’nin genel başkanı dahi ‘Yeni CHP’ söylemini benim anlattığım ifadede kullanıyor. Yeni CHP kavramını arkadaşlarımız aslında gelişen, kendini geliştiren CHP anlamında kullanıyor ama bazıları da maksatlı kullanıyor. Bu maksatlı kullanan insanlar genellikle bu parti çizgisinde kendileri siyaset olarak kesintiye uğramış olan insanlar. Sanki Kemal Kılıçdaroğlu ile parti çizgisi, ilkesi değişmiş’ havası vermeye çalışıyorlar. Hayır, böyle bir şey yok. Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin genel başkanı olarak CHP’nin kuruluşundaki tüm ilkelere sahip ve bilgi birikimini ileriye taşımak isteyen, dünyanın gelişimine de ayak uyduracak derecede partiyi araçlarla gereçlerle ve fikirle donatacak olan kişidir.”
Kaynak: İHA