Diyarbakır'da 'Toplumsal Cinsiyet' Eğitimi

Diyarbakır'ın Bağlar İlçe Belediye Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren kadın kooperatifi ortaklığı ve İngiltere Büyükelçiliği'nin katkılarıyla 'Toplumsal cinsiyet' semineri verildi.

Diyarbakır'da 'Toplumsal Cinsiyet' Eğitimi
Bağlar Belediyesi Ferzad Kemanger Eğitim Destek Evi Seminer Salonu'nda 'Gençlerle insan hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği projesi' kapsamında gerçekleşen semineri Feminist akademisyen Yazar İlknur Üstün ve Eğitim-Sen üyesi Figen Aras Kaplan verdi. Seminere yoğun ilgi gösteren gençlerin yaşadıkları örnekleri paylaşmaları renkli tartışmaların ortaya çıkmasına neden oldu. Kadınlık ve erkekliğin küçüklükten itibaren başladığını söyleyen Feminist akademisyen İlknur Üstün bu kavramlardan birinin yüceltme,diğerinin ise aşağılama amacıyla kullanıldığını belirtti. Mesleki yönlendirmelerin tam da bu cinsiyet rollerinin birtakım yapılabilecek ve yapılamayacak davranış kalıpları tarafından oluşturulduğunu ifade eden Üstün, ' Özellikle kadınlığın ve erkekliğin toplumsal olarak nasıl kurgulandığını örneklerde görüyoruz. Bir kadınlık ve erkeklik rollerine uygun mesleki yönlendirmeler başlıyor ' dedi.

İsimlendirmelerle cinsiyet kalıplarına göre çocuklara roller verildiğini söyleyen Üstün, beklentilerin, onaylama ya da cezalandırmaların çocukların küçük yaştan itibaren birtakım kalıplara uygun biçimlenmelerini sağladığını söyledi. Üstün, ' Bunlara cinsiyet kalıpları deriz. Yine isimler ailemizin bizden beklentilerini, bizimle ilgili umutlarını yansıtır. Bunlar, toplumdaki kadınlık ve erkeklikle ilgili değer yargılarıyla bağlantılıdır ' diye konuştu.

Eğitim Sen üyesi Figen Aras Kaplan ise özellikle kadın ve erkek rollerinin belirlemeleri sonrasında ortaya çıkan eşitsizlik ve bunun oluşturduğu sonuçları ele aldı. Kaplan, eşitsizlik ve baskılanmayla birlikte kadın hareketlerinin nasıl ve ne zaman ortaya çıktığını ve bu mücadelenin nasıl verildiğini anlattı. Kaplan, ' İnsanlık tarihi sadece ezilenlerin tarihi değil, ezilmeyle birlikte mücadele eden ciddi kadın kahramanlarının tarihidir. Bunu böyle belirtmek gerekiyor. Kadın hareketlerinin kazanımları,kadın örgütlenmesinin gerekliliği ve bununla birlikte ciddi sorgulamaları ele aldık. Çünkü gençlik gerçekten bizim geleceğimizin umudu ve gençliğin bunu sorgulaması, bunu böyle ele alınması gerekir diye düşünüyoruz ve bu çalışmayı da bu temelde ele alıyoruz ' şeklinde konuştu.

Seminerin ardından, katılımcılardan Şevin Sonsuz bu eğitimle birlikte kadın ve erkeklere dayatılan rolleri daha iyi anladıklarını söyleyerek, ' Kadın hakları ve toplumsal cinsiyet hakkında aldığımız eğitimde toplumun bize dayatmış olduğu cinsiyet kimliklerinin bizi kalıplara sığdırdığını öğreniyoruz. Toplumda bazı değişiklikler oluşturmamız için önce kendimizden başlamamız gerektiğini ve kendimizle başlayan bir değişimle bazı şeyleri başarabileceğimizi öğreniyoruz ' dedi.

Eğitime katılan Mehmet Önen ise seminerle birlikte aydınlandıklarını ve artık çevrelerini de aydınlatabileceklerini söyledi.
Kaynak: İHA