Ankara Valisi Yüksel Açıklaması
Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, ''Dünya ile yarış etmeyi kafasına koymuş olan bütün iddialı ülkelerin ve marka olmak isteyen kentlerin, milenyum sahnesinde oynanan turizm oyununu mutlaka iyi takip etmesi gerekiyor'' dedi.
' 'Kültür Yolları ve İnanç Turizmi'' temalı 2. Kültür Turizmi Zirvesi ve Fuarı, ATO Congresium Fuar ve Sergi Sarayı'nda başladı.
Fuarın açılışını, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel yaparken, Yüksel ile birlikte açılışa, Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Bayburt Valisi Hasan İpek, Sinop Valisi Ahmet Cengiz, Muğla Valisi Fatih Şahin, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ali Gökşin ile bazı eski siyasetçiler katıldı.
Yüksel ve beraberindekiler daha sonra stantları gezerek, yetkililerden bilgi aldı.
Vali Yüksel, yaptığı konuşmada, her yüzyılın kendine has bir dili oluştuğunu anımsatarak, bu yüzyılın da kendine has bir dili bulunduğunu söyledi.
Yüksel, ''Düne dair ne var idiyse artık bu yüzyılda hiçbir şey konuşulmuyor. Bütün paradigmalar yıkıldı ve dün konuşulan kavramların tamamının çatısı uçtu. Bir milenyum tiyatrosu oluştu, yeni yüzyılın milenyum tiyatrosu perde açtı. Bu perdede dün oynanmayan, dün konumları da farklı olan yeni oyunlar sahneye konuluyor ve sahnedeki tüm dekorlar da değişti'' diye konuştu.
Milenyum tiyatrosunda oynanan oyunlardan birinin de turizm olduğunu ifade eden Yüksel, bu oyunu akıllı oynayan ve dünya ile yarış etmeyi kafasına koymuş olan bütün iddialı ülkelerin, marka olmak isteyen kentlerin, milenyum sahnesinde oynanan turizm oyununu mutlaka iyi takip etmesi gerektiğini anlattı.
Dünya Turizm Örgütü'nün verilerine göre, geçen yıl dünyada seyahat eden insan sayısının 1 milyar ve bunların bıraktığı paranın 855 milyar dolar olduğunu anımsatan Yüksel, 2020 yılında dünyada seyahat edecek insan sayısının ise 1,5 milyar ve bu endüstride dönecek olan paranın ise 1,2 trilyon dolar olarak öngörüldüğünü aktardı.
Ulusal ve uluslararası rekabete uygun pozisyonların belirlenip buna göre hareket edilmesi gerektiğini belirten Yüksel, şehirlerin stratejik başlıklarının oluşturulmasının önemine işaret etti.
Yüzyılın en önemli sektörünün turizm olduğuna dikkati çeken Yüksel, akıllı şehirlerin, bu konuda rekabet etmenin bütün yollarını belirlediğini ifade etti.
Rekabet edebilir konuma gelmenin ilk koşulunun, kentleri marka haline getirilecek çalışmaların yapılması olduğunu vurgulayan Yüksel, günümüzde turizmin geleceği ile geleceğin turizminin tartışıldığını anımsattı.
Türkiye'nin başkenti olan Ankara'nın da bu sorular üzerine kafa yorması gerektiğini kaydeden Yüksel, yeni yüzyılda genel itibarıyla çevreye duyarlı ancak otantik kültürel yapıya ilgi duyan bir turist yapısının söz konusu olduğunu, buna uygun düzenlemeler yapılmasın şart olduğunu söyledi.
Ankara'nın ve ilçelerinin, sahip olduğu özelliklerle önem bir kültür turizmi potansiyeline sahip olduğunu aktaran Yüksel, turizmin sadece deniz, kum ve güneşten ibaret olmadığını vurguladı.
Yüksel, ''Turizm sadece para kazanma mekanizması değildir. Bu yüzyılın mumla aradığı barışa da katkı yapan, barış kültürünü de geliştiren son derece önemli bir mekanizmadır'' dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Gökşin ise turizmin hem geçim kaynağı hem de imaj oluşturma ve şehirlerin tanıtımı açısından önemli bir araç olduğunu belirterek, Ankara'da turizmin canlandırılması adına bir çok projeye imza attıklarını anlattı.
Türkiye'nin kalbi olan Ankara'da zengin tarihin izlerinin görüldüğünü dile getiren Gökşin, Ankara'nın küresel bir kent olduğunu söyledi.
Ankara'nın 37 alışveriş merkezi ve bin kişi başına düşen 215 metrekare alışveriş alanı ile Türkiye'de birinci sırada bulunduğunu ifade eden Gökşin, şehrin, sahip olduğu ulaşım olanaklarıyla da Türkiye'nin en ulaşılabilir şehri olduğuna dikkati çekti.
Gökşin, 5 yılda 5 milyon turistin şehri ziyaretini hedeflediklerini kaydeden Gökşin, Ankara'nın her geçen gün atılan adımlarla turizm alanında geliştiğini dile getirdi.
-3 vali şehirlerinin turizm potansiyelini anlattı-
Açılış konuşmalarının ardından düzenlenen oturumu katılan Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Muğla Valisi Fatih Şahin ve Sinop Valisi Ahmet Cengiz, görev yaptıkları kentlerin turizm potansiyellerine iliştin bilgiler verdi.
Muğla Valisi Şahin, şehrin turizm olanaklarını çeşitlendirerek, turizm sezonunu çok daha geniş bir zamana yaymak için çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
Bundan böyle sahillerdeki turistleri, daha içerilere ve kültür turizmine çekmek istediklerini ifade eden Şahin, kültürel mirasın ve zenginliklerin gelecek kuşaklara aktarılmasının bir insanlık vazifesi olduğunu vurguladı.
Kültür turizmi ile bu miras konusunda bir farkındalık yaratıldığını, zengin turistlerin ülkeye çekildiğini ve turizm sezonunun uzatıldığını kaydetti.
Muğla'da turizmin geliştirilmesi kapsamında gerçekleştirdikleri projeleri anlatan Şahin, şehirdeki kültür varlıklarının korunması amacıyla 12 milyon liralık bir ödenek tahsis ettiklerini anımsattı.
Şahin, turizmin farklı kültürlerin birbirini tanımasına olanak sağladığını belirterek, bunun ekonomik getirilerden çok daha önemli olduğuna dikkati çekti.
Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak da şehir konusunda birtakım ön yargıların söz konusu olduğunu, herkesin zihninde güncel konularla gelen bir takım yargıların bulunduğunu aktardı.
Diyarbakır'ın, ''algılanan Diyarbakır'ın dışında, 12 bin yıl tarihi üzerinde barındıran, kadim bir kent olmanın güzelliklerini taşıyan'' bir şehir olduğunu belirten Toprak, ''Hiç kimsenin endişesi olmasın ki bundan sonra da bu güzellikleri hep birlikte yaşatmaya da devam edecektir'' diye konuştu.
Şehrin tarihi, turistik ve kültürel niteliklerine ilişkin bilgiler veren Toprak, dünyada Mekke ve Medine'den sonra en fazla sahabe mezarını barındıran Diyarbakır'ın, bu özelliğiyle önemli bir inanç merkezi olduğunu aktardı.
Diyarbakır surlarının da UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne girmesini umut ettiklerini dile getiren Toprak, ''Diyarbakır hem bilinmeyen ama geçmişte herkesin bildiği, hissedilmeyen ama geçmişte herkesin hissettiği, insani güzelliğiyle, kültürel, tarihi değerleriyle bundan sonra da dünya kültürel miras abidesi olarak girecektir'' diye konuştu.
Barışı ve diyaloğu ortaya çıkartacak bir turizmin, Diyarbakır adına oluşturulması gerektiğini ifade eden Toprak, ''Diyarbakır, son yıllarda oluşan ön yargılarla, 30-40 yıl öncesinde oluşan bir şehir değil. 12 bin yıl öncesinden bugüne kadar kazanımını yansıtıyor'' ifadesini kullandı.
Sinop Valisi Ahmet Cengiz ise Sinop'un trafik lambası olmayan tek il olduğun anımsatarak, bu durumun Sinopluların kurallara uyma özelliğinin bir sonucu olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin en kuzeyinde yer alan Sinop'ın, önemli doğal ve tarihi güzelliklere sahip olduğunu anlatan Cengiz, son verilere göre şehre 745 bin turist geldiğini aktardı.
Deniz kültürünün, şehirde çok hakim olduğunu dile getiren Cengiz, özellikle son yıllarda, kruvaziyer turizmi açısından gelişme sağlandığını söyledi.
Muhabir: Hüseyin Gazi Kaykı
Yayıncı: Selçuk Aval
Kaynak: AA
Fuarın açılışını, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel yaparken, Yüksel ile birlikte açılışa, Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Bayburt Valisi Hasan İpek, Sinop Valisi Ahmet Cengiz, Muğla Valisi Fatih Şahin, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ali Gökşin ile bazı eski siyasetçiler katıldı.
Yüksel ve beraberindekiler daha sonra stantları gezerek, yetkililerden bilgi aldı.
Vali Yüksel, yaptığı konuşmada, her yüzyılın kendine has bir dili oluştuğunu anımsatarak, bu yüzyılın da kendine has bir dili bulunduğunu söyledi.
Yüksel, ''Düne dair ne var idiyse artık bu yüzyılda hiçbir şey konuşulmuyor. Bütün paradigmalar yıkıldı ve dün konuşulan kavramların tamamının çatısı uçtu. Bir milenyum tiyatrosu oluştu, yeni yüzyılın milenyum tiyatrosu perde açtı. Bu perdede dün oynanmayan, dün konumları da farklı olan yeni oyunlar sahneye konuluyor ve sahnedeki tüm dekorlar da değişti'' diye konuştu.
Milenyum tiyatrosunda oynanan oyunlardan birinin de turizm olduğunu ifade eden Yüksel, bu oyunu akıllı oynayan ve dünya ile yarış etmeyi kafasına koymuş olan bütün iddialı ülkelerin, marka olmak isteyen kentlerin, milenyum sahnesinde oynanan turizm oyununu mutlaka iyi takip etmesi gerektiğini anlattı.
Dünya Turizm Örgütü'nün verilerine göre, geçen yıl dünyada seyahat eden insan sayısının 1 milyar ve bunların bıraktığı paranın 855 milyar dolar olduğunu anımsatan Yüksel, 2020 yılında dünyada seyahat edecek insan sayısının ise 1,5 milyar ve bu endüstride dönecek olan paranın ise 1,2 trilyon dolar olarak öngörüldüğünü aktardı.
Ulusal ve uluslararası rekabete uygun pozisyonların belirlenip buna göre hareket edilmesi gerektiğini belirten Yüksel, şehirlerin stratejik başlıklarının oluşturulmasının önemine işaret etti.
Yüzyılın en önemli sektörünün turizm olduğuna dikkati çeken Yüksel, akıllı şehirlerin, bu konuda rekabet etmenin bütün yollarını belirlediğini ifade etti.
Rekabet edebilir konuma gelmenin ilk koşulunun, kentleri marka haline getirilecek çalışmaların yapılması olduğunu vurgulayan Yüksel, günümüzde turizmin geleceği ile geleceğin turizminin tartışıldığını anımsattı.
Türkiye'nin başkenti olan Ankara'nın da bu sorular üzerine kafa yorması gerektiğini kaydeden Yüksel, yeni yüzyılda genel itibarıyla çevreye duyarlı ancak otantik kültürel yapıya ilgi duyan bir turist yapısının söz konusu olduğunu, buna uygun düzenlemeler yapılmasın şart olduğunu söyledi.
Ankara'nın ve ilçelerinin, sahip olduğu özelliklerle önem bir kültür turizmi potansiyeline sahip olduğunu aktaran Yüksel, turizmin sadece deniz, kum ve güneşten ibaret olmadığını vurguladı.
Yüksel, ''Turizm sadece para kazanma mekanizması değildir. Bu yüzyılın mumla aradığı barışa da katkı yapan, barış kültürünü de geliştiren son derece önemli bir mekanizmadır'' dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Gökşin ise turizmin hem geçim kaynağı hem de imaj oluşturma ve şehirlerin tanıtımı açısından önemli bir araç olduğunu belirterek, Ankara'da turizmin canlandırılması adına bir çok projeye imza attıklarını anlattı.
Türkiye'nin kalbi olan Ankara'da zengin tarihin izlerinin görüldüğünü dile getiren Gökşin, Ankara'nın küresel bir kent olduğunu söyledi.
Ankara'nın 37 alışveriş merkezi ve bin kişi başına düşen 215 metrekare alışveriş alanı ile Türkiye'de birinci sırada bulunduğunu ifade eden Gökşin, şehrin, sahip olduğu ulaşım olanaklarıyla da Türkiye'nin en ulaşılabilir şehri olduğuna dikkati çekti.
Gökşin, 5 yılda 5 milyon turistin şehri ziyaretini hedeflediklerini kaydeden Gökşin, Ankara'nın her geçen gün atılan adımlarla turizm alanında geliştiğini dile getirdi.
-3 vali şehirlerinin turizm potansiyelini anlattı-
Açılış konuşmalarının ardından düzenlenen oturumu katılan Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Muğla Valisi Fatih Şahin ve Sinop Valisi Ahmet Cengiz, görev yaptıkları kentlerin turizm potansiyellerine iliştin bilgiler verdi.
Muğla Valisi Şahin, şehrin turizm olanaklarını çeşitlendirerek, turizm sezonunu çok daha geniş bir zamana yaymak için çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
Bundan böyle sahillerdeki turistleri, daha içerilere ve kültür turizmine çekmek istediklerini ifade eden Şahin, kültürel mirasın ve zenginliklerin gelecek kuşaklara aktarılmasının bir insanlık vazifesi olduğunu vurguladı.
Kültür turizmi ile bu miras konusunda bir farkındalık yaratıldığını, zengin turistlerin ülkeye çekildiğini ve turizm sezonunun uzatıldığını kaydetti.
Muğla'da turizmin geliştirilmesi kapsamında gerçekleştirdikleri projeleri anlatan Şahin, şehirdeki kültür varlıklarının korunması amacıyla 12 milyon liralık bir ödenek tahsis ettiklerini anımsattı.
Şahin, turizmin farklı kültürlerin birbirini tanımasına olanak sağladığını belirterek, bunun ekonomik getirilerden çok daha önemli olduğuna dikkati çekti.
Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak da şehir konusunda birtakım ön yargıların söz konusu olduğunu, herkesin zihninde güncel konularla gelen bir takım yargıların bulunduğunu aktardı.
Diyarbakır'ın, ''algılanan Diyarbakır'ın dışında, 12 bin yıl tarihi üzerinde barındıran, kadim bir kent olmanın güzelliklerini taşıyan'' bir şehir olduğunu belirten Toprak, ''Hiç kimsenin endişesi olmasın ki bundan sonra da bu güzellikleri hep birlikte yaşatmaya da devam edecektir'' diye konuştu.
Şehrin tarihi, turistik ve kültürel niteliklerine ilişkin bilgiler veren Toprak, dünyada Mekke ve Medine'den sonra en fazla sahabe mezarını barındıran Diyarbakır'ın, bu özelliğiyle önemli bir inanç merkezi olduğunu aktardı.
Diyarbakır surlarının da UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ne girmesini umut ettiklerini dile getiren Toprak, ''Diyarbakır hem bilinmeyen ama geçmişte herkesin bildiği, hissedilmeyen ama geçmişte herkesin hissettiği, insani güzelliğiyle, kültürel, tarihi değerleriyle bundan sonra da dünya kültürel miras abidesi olarak girecektir'' diye konuştu.
Barışı ve diyaloğu ortaya çıkartacak bir turizmin, Diyarbakır adına oluşturulması gerektiğini ifade eden Toprak, ''Diyarbakır, son yıllarda oluşan ön yargılarla, 30-40 yıl öncesinde oluşan bir şehir değil. 12 bin yıl öncesinden bugüne kadar kazanımını yansıtıyor'' ifadesini kullandı.
Sinop Valisi Ahmet Cengiz ise Sinop'un trafik lambası olmayan tek il olduğun anımsatarak, bu durumun Sinopluların kurallara uyma özelliğinin bir sonucu olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin en kuzeyinde yer alan Sinop'ın, önemli doğal ve tarihi güzelliklere sahip olduğunu anlatan Cengiz, son verilere göre şehre 745 bin turist geldiğini aktardı.
Deniz kültürünün, şehirde çok hakim olduğunu dile getiren Cengiz, özellikle son yıllarda, kruvaziyer turizmi açısından gelişme sağlandığını söyledi.
Muhabir: Hüseyin Gazi Kaykı
Yayıncı: Selçuk Aval