Bdp`li Milletvekilleri Cizre`de
Şırnak`ın Merkez ve Cizre ilçesinde, dün Şırnak Emniyet Müdürlüğü`nün PKK`nın şehir yapılanması olan KCK`ya yönelik düzenlediği operasyonda, aralarında Barış ve Demokrasi Partili (BDP) yöneticilerin yer aldığı 55 kişinin gözaltına alınmasından sonra, BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Aysel Tuğluk ve BDP`li milletvekilleri Hasip Kaplan ve Altan Tan, gözaltına alınanlara destek vermek için Cizre`ye geldi.
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk ve BDP`li milletvekillerini Cizre girişinde çok sayıda kişi konvoylarla karşıladı. Konvoy eşliğinde Cizre`ye gelen Demirtaş ve beraberindekiler daha sonra Nur Mahallesi`nde bulunan BDP ilçe binasına geçti. Bir müddet BDP ilçe binasında oturan Demirtaş ve Tuğluk daha sonra ilçe binası önünde bekleyen vatandaşlara hitaben konuşma yaptı. Şırnak Merkez ve Cizre`de toplam 55 BDP`linin gözaltına alınmasından sonra, gözaltına alınanlara destekvermek için Cizre`ye gelen BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye`de Kürt sorununun olmadığını, Adalet ve Kalkınma Partisi`nin (AK Parti) sorununun olduğunu ifade edip, çözülmesi gereken bir sorun varsa onun da Kürt sorununun olmadığını, AK Parti sorunu olduğunu söyledi
Kürt halkı açısından Kürt sorununun çözüldüğünü kaydeden Demirtaş, Kürt halkının özerkliği ilan ederek kendi sorununu çözdüğünü belirtti. Şu anda Türkiye`de AK Parti sorununun olduğunu aktaran Demirtaş, çözülmesi gereken tek sorununun AK Parti sorunu olduğunu ifade etti. Demirtaş, "Şu saatten sonra Kürt halkına yönelik her türlü baskının her türlü hukuk dışı, ahlak dışı, her türlü vicdansız uygulamanın bir tek sorumlusu vardır oda başbakandır. Başbakan bunun tek sorumlusudur. Hakiminden savcısına vepolisine kadar bize hukuku uyguluyor demesinler. Maalesef ki, sadece siyasi otoritenin talimatlarını uyguluyorlar. Başbakanın talimatlarını uyguluyorlar. Cizre`de Şırnak`ta Hakkari`de hukuk işlemiyor. Başbakan birkaç gün önce `Habur Sınır Kapısı süreci bitti bedelini ödeyeceklerdir` dedi. Buradakiler talimatı aldılar ve kendilerince gereğini yapıyorlar. Başbakanın talimatlarını uyguluyorlar. Bu nedenle Cizre halkı, Botan halkı Başbakanın talimatını dinlemeyecektir. Bu halk Başbakanın kölesi değildir veBaşbakanın talimatını da dinlemek zorunda da değildir" dedi. 1980`den bu yana neredeyse 1,5 milyon kişinin PKK`nın üyesi olduğu için ya da PKK`ya yardım ettiği için gözaltına alındığını ve tutuklandığını kaydeden Demirtaş şöyle devam etti: "1,5 milyon insan PKK`nın üyesi ise, bu nasıl bir terör örgütüdür. AK Parti`nin üye sayısından daha fazladır PKK`nın üye sayısı. Kenan Evren`den bu yana zihniyet değişmedi. Tayip Erdoğan`ın zihniyeti ile 12 Eylül zihniyeti arasında hiçbir fark yok. Onlar da gereğini yapacağız diyorlardı, bunlarda gereğini yapacağız diyorlar. Ama gereğini yapan bu halkın kendisi oldu. Asıl bu halk gereğini yaptı. Burada yanlış olan şey Botan halkının düşüncesi değil, yanlış olan şey Cizre halkının düşüncesi değil. Senbütün Cizre halkını tutuklama bütün halkı terörist ilan etme hakkına sahip değilsin. Burada yanlış olan şey senin zihniyetindir, burada yanlış olan şey devletin zihniyetidir. O nedenle cezaevine konulacaksa faşizmi cezaevine koyacağız." BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile birlikte Cizre`ye gelen DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk ise, "Kürt halkına teslim olacaksın ya da yeni stratejiyi uygulayacağız diyor. Başbakanın o tehditlerini o hizaya getirmelerinin burada hiçbir hükmü yoktur" dedi. Bu devletin ve iktidarın Kürt halkına reva gördüğü tek bir şeyin olduğunu belirten Tuğluk, "O da dağdaysanız öldürmek, şehirdeyseniz tutuklamadır. Kürt`e başka politika uygulanmıyor. Şırnak`ta demokratik siyaset yürüten arkadaşlarımız gözaltınaalınıyor. Yani mesaj şudur; `size siyaset yapma hakkı tanımıyoruz` diyorlar. Erdoğan`ın iyi Kürt`ü olacağız, o zaman bir şey yok ama özgür Kürt olursak hedef oluyoruz, tutuklanıyoruz. Kürt`e savaş ilan eden Başbakan sınırların dışına çıktığında Demokrat kesiliyor, özgürlükçü kesiliyor ve çekinmeden çıkıp, Halk iradesine herkes saygı göstermelidir diyor" diye konuştu. DTK eş başkanı Tuğluk, tutuklayarak, gözaltına alarak, baskı altına alarak tehdit ederek kendilerini ve halkı sindiremeyeceklerini ifadeederek şöyle dedi: "Herkes her şeyi biliyor; kim haklı, kim haksız, kim barıştan yana, herkes bunu iyi biliyor. Kürt halkı önderi Öcalan barış elini uzatmıştır. Acılar yaşanmadan bu sorunun diyalogla çözelim demişti defalarca, barış eli uzatılmıştı. Ama karşımızdaki zihniyet hala Kürt`ün hakkını tanımıyor. Öcalan`ın barış elini tutmayanlar ve bu savaşın bugün yaşanmasına neden olanlar, Başbakan ve onun hükümetidir. Bu nedenle bundan sonra olacak her ölümden Başbakan sorumludur. Gerçekten hiç kimsenin ölmesini istemiyoruz.Yol yakınken Başbakana söylüyoruz; gelin bu yanlış yoldan dönün. Kürtlerin siyasi iradesini tanıyın Öcalan`la yeniden müzakereler başlatın bunun başka bir çözüm yolu yoktur. Savaş, ölüm herkese kaybettirecektir. Gelin barışı tercih edin diyoruz. Gelin hep beraber bu gençlerimizin ölümünü durduralım diyoruz." Şırnak Merkez ve Cizre`de KCK operasyonu kapsamında gözaltına alınan BDP`lilere destek vermek için Cizre`ye gelen sonra BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk ve BDP`li milletvekilleri Hasip Kaplan ve Altan Tan Cizre`de yaptıkları konuşmanın ardından Şırnak`a geçti.
Kaynak: İHA
Kürt halkı açısından Kürt sorununun çözüldüğünü kaydeden Demirtaş, Kürt halkının özerkliği ilan ederek kendi sorununu çözdüğünü belirtti. Şu anda Türkiye`de AK Parti sorununun olduğunu aktaran Demirtaş, çözülmesi gereken tek sorununun AK Parti sorunu olduğunu ifade etti. Demirtaş, "Şu saatten sonra Kürt halkına yönelik her türlü baskının her türlü hukuk dışı, ahlak dışı, her türlü vicdansız uygulamanın bir tek sorumlusu vardır oda başbakandır. Başbakan bunun tek sorumlusudur. Hakiminden savcısına vepolisine kadar bize hukuku uyguluyor demesinler. Maalesef ki, sadece siyasi otoritenin talimatlarını uyguluyorlar. Başbakanın talimatlarını uyguluyorlar. Cizre`de Şırnak`ta Hakkari`de hukuk işlemiyor. Başbakan birkaç gün önce `Habur Sınır Kapısı süreci bitti bedelini ödeyeceklerdir` dedi. Buradakiler talimatı aldılar ve kendilerince gereğini yapıyorlar. Başbakanın talimatlarını uyguluyorlar. Bu nedenle Cizre halkı, Botan halkı Başbakanın talimatını dinlemeyecektir. Bu halk Başbakanın kölesi değildir veBaşbakanın talimatını da dinlemek zorunda da değildir" dedi. 1980`den bu yana neredeyse 1,5 milyon kişinin PKK`nın üyesi olduğu için ya da PKK`ya yardım ettiği için gözaltına alındığını ve tutuklandığını kaydeden Demirtaş şöyle devam etti: "1,5 milyon insan PKK`nın üyesi ise, bu nasıl bir terör örgütüdür. AK Parti`nin üye sayısından daha fazladır PKK`nın üye sayısı. Kenan Evren`den bu yana zihniyet değişmedi. Tayip Erdoğan`ın zihniyeti ile 12 Eylül zihniyeti arasında hiçbir fark yok. Onlar da gereğini yapacağız diyorlardı, bunlarda gereğini yapacağız diyorlar. Ama gereğini yapan bu halkın kendisi oldu. Asıl bu halk gereğini yaptı. Burada yanlış olan şey Botan halkının düşüncesi değil, yanlış olan şey Cizre halkının düşüncesi değil. Senbütün Cizre halkını tutuklama bütün halkı terörist ilan etme hakkına sahip değilsin. Burada yanlış olan şey senin zihniyetindir, burada yanlış olan şey devletin zihniyetidir. O nedenle cezaevine konulacaksa faşizmi cezaevine koyacağız." BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile birlikte Cizre`ye gelen DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk ise, "Kürt halkına teslim olacaksın ya da yeni stratejiyi uygulayacağız diyor. Başbakanın o tehditlerini o hizaya getirmelerinin burada hiçbir hükmü yoktur" dedi. Bu devletin ve iktidarın Kürt halkına reva gördüğü tek bir şeyin olduğunu belirten Tuğluk, "O da dağdaysanız öldürmek, şehirdeyseniz tutuklamadır. Kürt`e başka politika uygulanmıyor. Şırnak`ta demokratik siyaset yürüten arkadaşlarımız gözaltınaalınıyor. Yani mesaj şudur; `size siyaset yapma hakkı tanımıyoruz` diyorlar. Erdoğan`ın iyi Kürt`ü olacağız, o zaman bir şey yok ama özgür Kürt olursak hedef oluyoruz, tutuklanıyoruz. Kürt`e savaş ilan eden Başbakan sınırların dışına çıktığında Demokrat kesiliyor, özgürlükçü kesiliyor ve çekinmeden çıkıp, Halk iradesine herkes saygı göstermelidir diyor" diye konuştu. DTK eş başkanı Tuğluk, tutuklayarak, gözaltına alarak, baskı altına alarak tehdit ederek kendilerini ve halkı sindiremeyeceklerini ifadeederek şöyle dedi: "Herkes her şeyi biliyor; kim haklı, kim haksız, kim barıştan yana, herkes bunu iyi biliyor. Kürt halkı önderi Öcalan barış elini uzatmıştır. Acılar yaşanmadan bu sorunun diyalogla çözelim demişti defalarca, barış eli uzatılmıştı. Ama karşımızdaki zihniyet hala Kürt`ün hakkını tanımıyor. Öcalan`ın barış elini tutmayanlar ve bu savaşın bugün yaşanmasına neden olanlar, Başbakan ve onun hükümetidir. Bu nedenle bundan sonra olacak her ölümden Başbakan sorumludur. Gerçekten hiç kimsenin ölmesini istemiyoruz.Yol yakınken Başbakana söylüyoruz; gelin bu yanlış yoldan dönün. Kürtlerin siyasi iradesini tanıyın Öcalan`la yeniden müzakereler başlatın bunun başka bir çözüm yolu yoktur. Savaş, ölüm herkese kaybettirecektir. Gelin barışı tercih edin diyoruz. Gelin hep beraber bu gençlerimizin ölümünü durduralım diyoruz." Şırnak Merkez ve Cizre`de KCK operasyonu kapsamında gözaltına alınan BDP`lilere destek vermek için Cizre`ye gelen sonra BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, DTK Eşbaşkanı Aysel Tuğluk ve BDP`li milletvekilleri Hasip Kaplan ve Altan Tan Cizre`de yaptıkları konuşmanın ardından Şırnak`a geçti.