Hanefi Bostan`dan "ekonomik Kriz" Uyarısı
Türkiye Kamu-Sen İstanbul İl Başkanı Yrd.
Doç. Dr. M. Hanefi Bostan, yeni bir ekonomik kriz gelmeden Türkiye`nin önlemlerini alması gerektiğini belirterek, "Gerekli tedbirler alınmazsa, Türkiye için yılsonu çok da parlak görünmüyor" dedi
Yazılı açıklama yapan Hanefi Bostan, ABD ve AB`de geçtiğimiz yıllarda yaşanan ekonomik krizin kötü yönetilmesinden dolayı hem Avrupa hem de ABD`nin türbülansa girdiğini söyledi. ABD`nin tarihinde ilk defa kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notunun düşürülmesinin büyük bir ekonomik güç kaybının tescili olduğunu belirten Bostan, "Bu nedenle ABD kamu borçlanma faizleri zaman içinde yükselecek ve borçlanmayı kolaylaştırıcı tedbirler alınacaktır. Avrupa ise `ikinci büyük depresyon` şeklinde bir riskitaşıyor. Orada sorunlu ülkeler çok büyük faiz ödemek zorunda, üstelik de büyüyemiyorlar. Yunanistan, İrlanda ve Portekiz`de büyük ekonomik sorunlar var ancak Avrupa`ya oranla küçük ülkeler. Bu nedenle Avrupa onları uzun süre fonlayabilir. Ama İspanya ve İtalya, hatta Belçika da ağır ekonomik sorunlarla boğuşan, ekonomisi dev boyutta olan ülkeler. Bu ülkeler batarsa Avrupa da batar" açıklamasını yaptı.
"İspanya`nın büyük konut sektörü balonu krizde patladı" diyen Bostan, İspanya`nın banka sistemi ve özellikle konut kredisi veren "caja" denen kurumlarının büyük zarar gördüğünü ifade etti. Hanefi Bostan, "Devlet bu kurumlara sermaye koymaya mecbur oldu. Bu nedenle ülkenin bütçe açığı yüzde 11 düzeyine ve borç sorunu GSYİH oranı olarak yüzde 36 düzeyinden yüzde 60 düzeyine çıktı. Dış yatırımcılar endişeli. İspanya`da borçlanma faiz oranları, henüz çok büyük felaket düzeyine yükselmedi. Ekonomi çevreleri,yüksek oranlı faiz dışı fazla sağlayarak İspanya`nın ekonomik krizi atlatabileceğini belirtiyor. Ancak eğer İspanya AB tarafından kurtarılmak zorunda kalırsa, 400-500 milyar euro arasında bir kurtarma operasyonu gerekir ve bu da çok büyük bir rakam" diye konuştu.
Bostan, İtalya`nın da Avrupa`nın üçüncü büyük ekonomisi olduğunu ve borçluluk oranının İspanya`nın iki katı olmasına rağmen bankacılık sisteminde çok büyük bir sorun yaşamadığını ifade etti. İtalya`nın sorununun büyüyememek olduğunun altını çizen Hanefi Bostan, şunları kaydetti: "Ekonomi çevreleri, IMF`nin İtalya için 2011 büyüme tahmininin yüzde 1.8 olduğunu, eğer İtalya`nın büyümesini bunun üzerine çıkaramazsa bunun Euro Bölgesi`nin felaketi olacağını belirtiyorlar. Çünkü sonunda İtalya`nın kurtarma operasyonu 1 trilyon euro üzerinde bir aktarma gerektirecek. Türkiye`ye geldiğimizde ise felaket tellallığı yapmanın kimseye bir faydası olmayacağını özellikle belirtmek gerekir. Ancak bizleri bekleyen sorunları görmezden gelmek de yapılabilecek en büyük yanlış olur. Türkiye`ninekonomik verileri incelendiğinde bazı rakamların tehlike sinyalleri verdiğini görüyoruz. Bu tehlikelerin başında ise cari açık sorunu geliyor." Son 10 yılda cari açığın büyük bir artış gösterdiğini ve buna bağlı olarak da borç yükünün 221 milyar dolardan 550 milyar dolara yükseldiğini ifade eden Bostan, "Dolayısıyla İtalya ve İspanya kadar olmasa da Türkiye`nin önündeki en büyük sorunun bu yılsonunda 80 milyar doları bulacağı tahmin edilen cari açığın finansmanı olacağını öngörmek zor değil. Bu durum Türkiye açısından normalin ötesinde bir risk teşkil ediyor. Çünkü Türkiye`nin finansman açığını büyük ölçüde kapatan ve ihracatımızın yüzde50`sinden fazlasını gerçekleştirdiğimiz Avrupa Birliği de bu dönemde yoğun bir ekonomik kriz tehdidi altında. Diğer taraftan ise neredeyse 10 yıldır yükselmeyen döviz kuru nedeniyle aşırı değerlenen Türk Lirası, dış ticaret açığını körüklüyor ve 100 milyar dolarların üzerine çıkarıyor" dedi.
Hanefi Bostan, gerekli tedbirler alınmazsa Türkiye için de yılsonunun çok parlak görünmediğini belirtti. Bu ekonomik verilerle yakında TCMB`nin bir faiz artırımına giderek, borçlanma yolunu seçeceğini savunan Bostan, bunun da fazladan milyarlarca dolarlık kaynağın faiz yoluyla yurt dışına çıkması ve borç sarmalına girmek anlamına geleceğini söyledi. Bostan, Türkiye`de uygulanan politikanın iç piyasaların soğutulması yoluyla cari açığın finansmanının sağlanması olarak görüldüğünü belirterek, "Ancaksaydığımız nedenlerden dolayı bu ekonomik tedbir son derece riskli. Zaten hatırı sayılır miktarda borç faizi ödüyor ve her yıl büyük miktarda yeni borç alıyoruz. Bu gerçeği piyasalar gördüğü için de yurt içindeki para güvenli limanlara kaçıyor. Son birkaç ayda döviz ve altındaki yükseliş bunun göstergesi. Görülüyor ki, artık Türkiye`ye Avrupa`dan ve sıcak paradan fayda yok. 2008 yılında yaşanan kriz, bütün uyarılarımıza rağmen bilinen yöntemlerle, kemer sıkılarak ve alım gücü düşürülerekgeçiştirilmeye çalışıldı. O dönemde krizin teğet geçtiği söylense de bir yıl içinde 1 milyonun üzerinde çalışan işsiz kaldı. Yüz binlerce fabrika ve işyeri kapandı. Sonuçta uygulanan politikalar yanlıştı ki, iki yıl aradan sonra yeniden ekonomik kriz tehdidi ile karşı karşıya kaldık. Öyle ise iç piyasaya dönmeli ve sorunumuzu 75 milyonluk dev pazarımızı büyüterek kendi içimizde çözmeliyiz. Bunun yolu da vatandaşlarımızın alım gücünü yükseltmekten geçiyor" ifadelerini kullandı.
"İster kabul edilsin ister edilmesin, neo-liberal ekonomik sistem çökmek üzere" diyen Hanefi Bostan, daha önce görülmemiş sorunlara bilinen yöntemlerle çözüm aramanın yersiz olduğunu söyledi. Bostan, "Geçtiğimiz krizde bu yönteme başvuruldu. Krizin atlatıldığı zannedildi ancak dünya şimdi daha büyük bir riskle karşı karşıya kaldı. Bu nedenle artık, mutlu azınlık yaratmaktan vazgeçmenin ve tabanı güçlendirmenin zamanı gelmiştir" dedi
Hanefi Bostan`ın yıllara göre derlediği ekonomik veriler ise şöyle: 2002 2010 2011 (ilk 6 ay) İhracat 36 milyar $ 114 milyar $ 66 milyar $İthalat 52 milyar $ 186 milyar $ 120 milyar $Dış ticaret açığı 16 milyar $ 72 milyar $ 54 milyar $ 2002 2010 2011 DeğişimToplam borç 221milyar $ 519 milyar $ 550 milyar $ % 149Cari açık 0,63 milyar $ 49 milyar $ 30 milyar $ (ilk 4ay) % 4662 Ocak 2011 Ağustos 2011 DeğişimÇeyrek altın 112 TL 169 TL %51,0Dolar 1,54 1,77 %14,9Euro 2,04 2,53 %24,0
Kaynak: İHA
Yazılı açıklama yapan Hanefi Bostan, ABD ve AB`de geçtiğimiz yıllarda yaşanan ekonomik krizin kötü yönetilmesinden dolayı hem Avrupa hem de ABD`nin türbülansa girdiğini söyledi. ABD`nin tarihinde ilk defa kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notunun düşürülmesinin büyük bir ekonomik güç kaybının tescili olduğunu belirten Bostan, "Bu nedenle ABD kamu borçlanma faizleri zaman içinde yükselecek ve borçlanmayı kolaylaştırıcı tedbirler alınacaktır. Avrupa ise `ikinci büyük depresyon` şeklinde bir riskitaşıyor. Orada sorunlu ülkeler çok büyük faiz ödemek zorunda, üstelik de büyüyemiyorlar. Yunanistan, İrlanda ve Portekiz`de büyük ekonomik sorunlar var ancak Avrupa`ya oranla küçük ülkeler. Bu nedenle Avrupa onları uzun süre fonlayabilir. Ama İspanya ve İtalya, hatta Belçika da ağır ekonomik sorunlarla boğuşan, ekonomisi dev boyutta olan ülkeler. Bu ülkeler batarsa Avrupa da batar" açıklamasını yaptı.
"İspanya`nın büyük konut sektörü balonu krizde patladı" diyen Bostan, İspanya`nın banka sistemi ve özellikle konut kredisi veren "caja" denen kurumlarının büyük zarar gördüğünü ifade etti. Hanefi Bostan, "Devlet bu kurumlara sermaye koymaya mecbur oldu. Bu nedenle ülkenin bütçe açığı yüzde 11 düzeyine ve borç sorunu GSYİH oranı olarak yüzde 36 düzeyinden yüzde 60 düzeyine çıktı. Dış yatırımcılar endişeli. İspanya`da borçlanma faiz oranları, henüz çok büyük felaket düzeyine yükselmedi. Ekonomi çevreleri,yüksek oranlı faiz dışı fazla sağlayarak İspanya`nın ekonomik krizi atlatabileceğini belirtiyor. Ancak eğer İspanya AB tarafından kurtarılmak zorunda kalırsa, 400-500 milyar euro arasında bir kurtarma operasyonu gerekir ve bu da çok büyük bir rakam" diye konuştu.
Bostan, İtalya`nın da Avrupa`nın üçüncü büyük ekonomisi olduğunu ve borçluluk oranının İspanya`nın iki katı olmasına rağmen bankacılık sisteminde çok büyük bir sorun yaşamadığını ifade etti. İtalya`nın sorununun büyüyememek olduğunun altını çizen Hanefi Bostan, şunları kaydetti: "Ekonomi çevreleri, IMF`nin İtalya için 2011 büyüme tahmininin yüzde 1.8 olduğunu, eğer İtalya`nın büyümesini bunun üzerine çıkaramazsa bunun Euro Bölgesi`nin felaketi olacağını belirtiyorlar. Çünkü sonunda İtalya`nın kurtarma operasyonu 1 trilyon euro üzerinde bir aktarma gerektirecek. Türkiye`ye geldiğimizde ise felaket tellallığı yapmanın kimseye bir faydası olmayacağını özellikle belirtmek gerekir. Ancak bizleri bekleyen sorunları görmezden gelmek de yapılabilecek en büyük yanlış olur. Türkiye`ninekonomik verileri incelendiğinde bazı rakamların tehlike sinyalleri verdiğini görüyoruz. Bu tehlikelerin başında ise cari açık sorunu geliyor." Son 10 yılda cari açığın büyük bir artış gösterdiğini ve buna bağlı olarak da borç yükünün 221 milyar dolardan 550 milyar dolara yükseldiğini ifade eden Bostan, "Dolayısıyla İtalya ve İspanya kadar olmasa da Türkiye`nin önündeki en büyük sorunun bu yılsonunda 80 milyar doları bulacağı tahmin edilen cari açığın finansmanı olacağını öngörmek zor değil. Bu durum Türkiye açısından normalin ötesinde bir risk teşkil ediyor. Çünkü Türkiye`nin finansman açığını büyük ölçüde kapatan ve ihracatımızın yüzde50`sinden fazlasını gerçekleştirdiğimiz Avrupa Birliği de bu dönemde yoğun bir ekonomik kriz tehdidi altında. Diğer taraftan ise neredeyse 10 yıldır yükselmeyen döviz kuru nedeniyle aşırı değerlenen Türk Lirası, dış ticaret açığını körüklüyor ve 100 milyar dolarların üzerine çıkarıyor" dedi.
Hanefi Bostan, gerekli tedbirler alınmazsa Türkiye için de yılsonunun çok parlak görünmediğini belirtti. Bu ekonomik verilerle yakında TCMB`nin bir faiz artırımına giderek, borçlanma yolunu seçeceğini savunan Bostan, bunun da fazladan milyarlarca dolarlık kaynağın faiz yoluyla yurt dışına çıkması ve borç sarmalına girmek anlamına geleceğini söyledi. Bostan, Türkiye`de uygulanan politikanın iç piyasaların soğutulması yoluyla cari açığın finansmanının sağlanması olarak görüldüğünü belirterek, "Ancaksaydığımız nedenlerden dolayı bu ekonomik tedbir son derece riskli. Zaten hatırı sayılır miktarda borç faizi ödüyor ve her yıl büyük miktarda yeni borç alıyoruz. Bu gerçeği piyasalar gördüğü için de yurt içindeki para güvenli limanlara kaçıyor. Son birkaç ayda döviz ve altındaki yükseliş bunun göstergesi. Görülüyor ki, artık Türkiye`ye Avrupa`dan ve sıcak paradan fayda yok. 2008 yılında yaşanan kriz, bütün uyarılarımıza rağmen bilinen yöntemlerle, kemer sıkılarak ve alım gücü düşürülerekgeçiştirilmeye çalışıldı. O dönemde krizin teğet geçtiği söylense de bir yıl içinde 1 milyonun üzerinde çalışan işsiz kaldı. Yüz binlerce fabrika ve işyeri kapandı. Sonuçta uygulanan politikalar yanlıştı ki, iki yıl aradan sonra yeniden ekonomik kriz tehdidi ile karşı karşıya kaldık. Öyle ise iç piyasaya dönmeli ve sorunumuzu 75 milyonluk dev pazarımızı büyüterek kendi içimizde çözmeliyiz. Bunun yolu da vatandaşlarımızın alım gücünü yükseltmekten geçiyor" ifadelerini kullandı.
"İster kabul edilsin ister edilmesin, neo-liberal ekonomik sistem çökmek üzere" diyen Hanefi Bostan, daha önce görülmemiş sorunlara bilinen yöntemlerle çözüm aramanın yersiz olduğunu söyledi. Bostan, "Geçtiğimiz krizde bu yönteme başvuruldu. Krizin atlatıldığı zannedildi ancak dünya şimdi daha büyük bir riskle karşı karşıya kaldı. Bu nedenle artık, mutlu azınlık yaratmaktan vazgeçmenin ve tabanı güçlendirmenin zamanı gelmiştir" dedi
Hanefi Bostan`ın yıllara göre derlediği ekonomik veriler ise şöyle: 2002 2010 2011 (ilk 6 ay) İhracat 36 milyar $ 114 milyar $ 66 milyar $İthalat 52 milyar $ 186 milyar $ 120 milyar $Dış ticaret açığı 16 milyar $ 72 milyar $ 54 milyar $ 2002 2010 2011 DeğişimToplam borç 221milyar $ 519 milyar $ 550 milyar $ % 149Cari açık 0,63 milyar $ 49 milyar $ 30 milyar $ (ilk 4ay) % 4662 Ocak 2011 Ağustos 2011 DeğişimÇeyrek altın 112 TL 169 TL %51,0Dolar 1,54 1,77 %14,9Euro 2,04 2,53 %24,0
