Şık ve Şener'in fotoğraflarına sert tepki
''Hrant'ın Arkadaşları'' grubu üyesi yaklaşık 80 kişi, Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Ahmet Şık'a destek vermek amacıyla bir yürüyüş düzenledi.
Yayınevine polis baskını (Son Detaylar)
'Hrant’ın Arkadaşları'' grubu gazeteci Ahmet Şık’ın tutuklanmasına neden olduğu öne sürülen yayınlamaya hazırladığı İmamın Ordusu isimli kitabının kendi yaptıkları kapaklarıyla Dolmabahçe’de Beşiktaş Adliyesi’ne yürüdü. Yaklaşık 80 kişilik toplulukta Hrant Dink dışında, Ahmet Şık ve Nedim Şener’in fotoğraflarının taşınmasına tepki gösterenler oldu. Bazıları yürüyüşten ayrıldı. Bunun üzerine tetip komitesi, fotoğrafların kaldırıldı.
Hrant’ın Arkadaşları grubundan 80 kişi, Hrant Dink Davası’nın 17’inci duruşması nedeniyle, bugün saat 10.00’da Dolmabahçe’de bir araya geldi. "Affetmeyeceğiz!" yazılı bir pankart açan topluluk, saat 10.00’da, "Unutmayacağız, affetmeyeceğiz’, ‘Öldür diyenler yargılansın’, ’Faşizme inat, kardeşimsin Hrant’ sloganları ile Beşiktaş, Barbaros Hayrettin Paşa Meydanı’na yürüdü. Burada, aralarında Ufuk Uras, Zeynep Tanbay, Oral Çalışlar, Gülten Kaya, Muhsin Kızılkaya, Ümit Fırat, Yonca Şık’ın da bulunduğu 120 kişilik grupla birleşti. "Hrant için Adalet için", "4 yıldır yüzleri yok 4 yıldır vicdan yok" yazılı pankart ve döviz taşıyan kalabalık grup, "Katil devlet hesap verecek", "Asla unutmayacağız" sloganları attı. Beşiktaş Meydanı’nda sanatçı Ayça Damgacı’nın okuduğu açıklama şöyle:
"Dört yıl üç ay oldu ve biz yine buradayız. Çünkü şunu biliyoruz: er ya da geç, Hrant’ı öldürenlerin yakasına yapışacağız. Arkadaşımızın öldürülmesine katılan, karışan, katilleri kollayan, suçlu ve kusurlu resmi görevlileri koruyan kim varsa hesap verecek. Bundan kaçamayacaklar. Darbe planlarında Hrant’ın öldürülmesinden ‘operasyon’ diye söz edildiği ortaya çıktı. Biz "İşte!" dedik. ‘Hrant Dink cinayeti davası’ adı altında bir müsamereyi sürdürenler oralı olmadı. Zirve Yayınevi katliamıyla ilgili olarak Malatya İl Jandarma Alay Komutanı tutuklandı. Oralı olacaklar mı? merak ediyoruz. Trabzon’da da bir jandarma komutanı vardı. Albay Ali Öz. Görevi ihmalden yargılanıyor. Oysa şu içeride, sanık sıralarında oturması gerekiyordu. Başka pek çok polis ve jandarmayla birlikte. Onlara, kimlerden emir aldıklarının sorulması gerekiyordu. Türkiye’de çok büyük suçlar işlendi. Hrant’ın öldürülmesi bunlardan biriydi. Bunların faillerini ilelebet koruyup kollamaya kimsenin gücü yetmeyecek. Bizim ise, arkadaşımızın ölüm emrini verenler karşımıza getirilene kadar direnecek gücümüz bol bol var."
Açıklamanın ardından grup, Beşiktaş’taki özel yetkili İstanbul Adliyesi’ne yürüdü. Adliye önünde Bandista isimli müzik grubu şarkılar çalarken Hrant Dink’in eşi Rakel, kardeşi Orhan Dink, ve çocukları duruşma salonuna alındı. Davayı bu yıl, Paris Barosu’ndan bir hukukçu delegasyonunun da izlediği belirtildi.
'Hrant’ın Arkadaşları'' grubu gazeteci Ahmet Şık’ın tutuklanmasına neden olduğu öne sürülen yayınlamaya hazırladığı İmamın Ordusu isimli kitabının kendi yaptıkları kapaklarıyla Dolmabahçe’de Beşiktaş Adliyesi’ne yürüdü. Yaklaşık 80 kişilik toplulukta Hrant Dink dışında, Ahmet Şık ve Nedim Şener’in fotoğraflarının taşınmasına tepki gösterenler oldu. Bazıları yürüyüşten ayrıldı. Bunun üzerine tetip komitesi, fotoğrafların kaldırıldı.
Hrant’ın Arkadaşları grubundan 80 kişi, Hrant Dink Davası’nın 17’inci duruşması nedeniyle, bugün saat 10.00’da Dolmabahçe’de bir araya geldi. "Affetmeyeceğiz!" yazılı bir pankart açan topluluk, saat 10.00’da, "Unutmayacağız, affetmeyeceğiz’, ‘Öldür diyenler yargılansın’, ’Faşizme inat, kardeşimsin Hrant’ sloganları ile Beşiktaş, Barbaros Hayrettin Paşa Meydanı’na yürüdü. Burada, aralarında Ufuk Uras, Zeynep Tanbay, Oral Çalışlar, Gülten Kaya, Muhsin Kızılkaya, Ümit Fırat, Yonca Şık’ın da bulunduğu 120 kişilik grupla birleşti. "Hrant için Adalet için", "4 yıldır yüzleri yok 4 yıldır vicdan yok" yazılı pankart ve döviz taşıyan kalabalık grup, "Katil devlet hesap verecek", "Asla unutmayacağız" sloganları attı. Beşiktaş Meydanı’nda sanatçı Ayça Damgacı’nın okuduğu açıklama şöyle:
"Dört yıl üç ay oldu ve biz yine buradayız. Çünkü şunu biliyoruz: er ya da geç, Hrant’ı öldürenlerin yakasına yapışacağız. Arkadaşımızın öldürülmesine katılan, karışan, katilleri kollayan, suçlu ve kusurlu resmi görevlileri koruyan kim varsa hesap verecek. Bundan kaçamayacaklar. Darbe planlarında Hrant’ın öldürülmesinden ‘operasyon’ diye söz edildiği ortaya çıktı. Biz "İşte!" dedik. ‘Hrant Dink cinayeti davası’ adı altında bir müsamereyi sürdürenler oralı olmadı. Zirve Yayınevi katliamıyla ilgili olarak Malatya İl Jandarma Alay Komutanı tutuklandı. Oralı olacaklar mı? merak ediyoruz. Trabzon’da da bir jandarma komutanı vardı. Albay Ali Öz. Görevi ihmalden yargılanıyor. Oysa şu içeride, sanık sıralarında oturması gerekiyordu. Başka pek çok polis ve jandarmayla birlikte. Onlara, kimlerden emir aldıklarının sorulması gerekiyordu. Türkiye’de çok büyük suçlar işlendi. Hrant’ın öldürülmesi bunlardan biriydi. Bunların faillerini ilelebet koruyup kollamaya kimsenin gücü yetmeyecek. Bizim ise, arkadaşımızın ölüm emrini verenler karşımıza getirilene kadar direnecek gücümüz bol bol var."
Açıklamanın ardından grup, Beşiktaş’taki özel yetkili İstanbul Adliyesi’ne yürüdü. Adliye önünde Bandista isimli müzik grubu şarkılar çalarken Hrant Dink’in eşi Rakel, kardeşi Orhan Dink, ve çocukları duruşma salonuna alındı. Davayı bu yıl, Paris Barosu’ndan bir hukukçu delegasyonunun da izlediği belirtildi.