Levent Ersöz'e çapraz sorgu

İkinci ''Ergenekon'' davasının hastanede tedavi gören tutuklu sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün video k...

İkinci ''Ergenekon'' davasının hastanede tedavi gören tutuklu sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün video konferans yöntemiyle çapraz sorgusuna devam ediliyor.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmada, üye hakimlerinden Hasan Hüseyin Özese, video konferans yöntemiyle bağlanılan İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki tutuklu sanık Levent Ersöz'e ''1999 yılında İmralı'dan sorumlu komutan siz miydiniz?'' sorusunu yöneltti.

Bu soru üzerine Ersöz, doğrudan doğruya İmralı'dan sorumlu olmadığını, ancak 2003 yılında Bursa Jandarma Komutanı iken İmralı'nın da kendisine bağlı bulunduğunu kaydetti.

Ersöz, söz konusu tarihte Hurşit Tolon ve Hasan Atilla Uğur'un görevli olup olmadığı sorusu üzerine de bunu bilmediğini söyledi.

2002-2003 yıllarında Bursa Jandarma Komutanı iken Yüksel Dilsiz'i tanıyıp tanımadığı sorulan Ersöz, sözkonusu kişinin jandarma istihbaratına müracaat edip haber elemanı olarak çalışmak istediğini kaydetti.

Ersöz, bu kişinin radikal dinci örgütlere karışabileceğini söylemesi nedeniyle işe alındığını, ancak açık kaynak kullandığının tespit edilmesi üzerine de çıkartıldığını, kendisiyle direkt bağlantısının olmadığını anlattı.

Hakim Özese'nin, ''Fethullah Gülen, Mustafa Sungur ve diğer dini gruplarla ilgili bir çalışma yapıldı mı?'' şeklindeki sorusuna da Ersöz, başkanlığı döneminde Fethullah Gülen ve diğer dini gruplarla ilgili bir çalışma yapılmadığını belirterek, ''Bunlar gizli tanık 'Faruk'un anlatımlarıdır. Biz sadece terör örgütü boyutunda olan dini gruplarla ilgili çalışma yaptık'' dedi.

Hakim Özese'nin, ''Faruk Demir ve Nuray Başaran, size 4 sayfalık bir darbe planı sundu. Siz o zaman bunu Şener Eruygur'a ilettiniz mi?'' sorusu üzerine Ersöz, bu konuyu üstlerine bildirdiğini ve üstlerinin de araştıracaklarını söylemeleri üzerine başka yapacak bir şeyinin olmadığını ifade etti.

Astları olan Hasan Atilla Uğur ve Mustafa Koç'un yapılan dezenformasyonlarla gelecekleriyle oynandığını, bunun da birtakım yerlerle hesaplaşmak için yapıldığını iddia eden Ersöz, ''Ben general rütbesinden emekli oldum, ama astlarım olmayan bir şeyle suçlandılar. Bu insanların gelecekleri karartılıyor. Bir kurmay subayın en büyük hayali general olmaktır. Bu kişilerin gelecekleriyle oynanmıştır'' diye konuştu.

SİVİL KİŞİLERLE GÖRÜŞMELER

Ersöz, başka bir soru üzerine de Cem Uzan, Mehmet Emin Karamehmet ve Mustafa Balbay gibi isimlerle üstlerinin talimatı doğrultusunda görüştüğünü anlatarak, bu görüşmelerin kayıt altına aldığını söyledi.
Görüştükleri kişinin sivil ya da asker olmasının önemli olmadığını dile getiren Ersöz, görüştükleri kişilerle yaptıkları konuşmaların daha sonra hem lehine, hem de aleyhine şeyleri doğurabileceğini ve o kayıtların olmaması durumunda da bugün çok farklı şeylerle suçlanabileceklerini savundu.

Bu görüşme belgelerinin daha sonra Jandarma Genel Komutanlığından çalındığını ifade eden Ersöz, şunları kaydetti:

''Bunu yapanın içeriden biri olduğunu sanmıyorum, ama bunu bulmak adaletin görevidir ve üzerinde oynanmıştır. Ben aptal, işini bilmez biri miyim, bunları her formatta yani ses, görüntü ve fotoğraf olarak hazırlayıp saklayayım, ardından da darbecilikle suçlanayım. Devletin arşiv müdürü gibi bu belgelerin tek kişide çıkması tuhaf değil mi?''

Ersöz, emekli olduktan sonra bazı kişilere kitap çıkartmak için aracı olduğu şeklindeki iddialar üzerine de ''Emekli olduktan sonra işi ile evi arasında gidip gelen biri olarak yaşadım. Sade bir Levent bey olarak yaşadım '' dedi.

Ezsöz'ün bazı sorulara ses tonunu yükselterek cevap vermesi üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, Ersöz'e ''Cevap verirken kızmanıza, hiddetlenmezine gerek yok. Siz şu anda rahatsızsınız'' dedi.
Ersöz de bunun üzerine ''Bunu mahkemeye saygısızlık anlamında yapmıyorum. O şekilde anlaşılmasın'' şeklinde konuştu. Başkan Karagül de ''Siz öyle yaparak kendinize zarar veriyorsunuz'' diyerek duruşmaya ara verdi.