Melih Gökçek: Kılıçdaroğlu şeffaf davranmıyor

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Alevi, annesinin de etnik olarak Ermeni olduğunu öne sürdü.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Alevi, annesinin de etnik olarak Ermeni olduğunu öne sürdü. Gökçek, Kılıçdaroğlu'nun bunu sakladığını ve şeffaf olmadığını savundu.

Anadolu'da Sabah programına konuk olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, Kılıçdaroğlu'nun annesinin Ermeni ve kendisinin de Alevi olduğunu sakladığını söyledi. Bir kişinin kökeni ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıysa olayın bittiğini ve her türlü haktan yararlanabileceğini ifade eden Gökcek, "Kılıçdaroğlu annesinin Ermeni olmasını inkar etmiyor. Kılıçdaroğlu'nun kendiside Alevi. Kim Alevi Sünni ayrımı yaparsa vatan hayinidir. " dedi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun mitinglerini Alevilerin yoğun olduğu ilçelerde yaptığını savunan Gökçek, şunları söyledi: "Alevi vatandaşları böylece istismar ediyor. Belediye seçimlerinde Ermeni cemaatine gidiyor, kendi kimliğini öne sürerek onlardan yardım talep ediyor. Yapabilir. Ama bunları sesiz sedasız yapıyor. Sorulduğunda hemen etrafından dolanıyor. Alevi olduğunu saklıyor, annesinin etnik olarak Ermeni olduğunu saklamaya çalışıyor. Şeffaf davranmıyor. Alevi olmak ayıp bir şey değil. Kosavalı. Bunda gizlenecek korkulacak bir şey yok. İnsan kimliğini demokratik ülkelerde söylemeli."

CHP DEMOKRATİK ORTAMDA İSTEDİĞİNİ YAPAMAMAKTAN KORKUYOR

13 Eylül'de yüzde 55-60 civarında 'evet' çıkacağını ifade eden Gökçek, 'evet' çıkarsa Türkiye'nin çok demokratik bir ülke olacağının altını çizdi. Melih Gökçek 12 Eylül'de yapılacak olan referanduma CHP'nin 'hayır' demesinin nedeninin çok açık olduğunu belirterek, "Bundan 20-25 yıl önce eski Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'ın bir ifadesi var. 'Biz devri iktidarımızda kadrolaşacağız. Kendi örgütümüzden getirdiğimiz elemanlar zaman gelecek, belli yerleri işgal edecekler ve bizim hükmümüz geçecek.' Seyfi Oktay '200 bin hakim aldım. 5 bin tane de muhafaza memuru aldım. Bunların hepsini örgütümden aldım.' diyor. Adam hedefini koymuş 'örgütümden hakimler alacağım, ülkenin belli yerlerini işgal edeceğim' diyerek dilediğini yapacağını söylüyor. CHP'nin olaya sahip çıkmasına baktığımızda, o gün Moğoltay'ın ne demek istediği ortaya çıkıyor. Demek istiyor ki: 'Biz mevziilerimizi kaybetmeyeceğiz, biz elemanlarımız getirdik belli yerlere yerleştirdik' Siz kalkıyorsunuz düzeni bozuyorsunuz. Daha demokratik bir ortam oluşuyor. CHP de bu demokratik ortamda ben istemeğimi yapamam diyor. Olaya yüzde 100 ideolojik yaklaşıyor. CHP'nin davranışını normal karşılıyorum." şeklinde konuştu.

'MHP'YE VE TÜRKEŞ'E GÖNÜL VERMİŞ BİR İNSAN HAYIR DİYEMEZ'

CHP'nin 'hayır'demesinin sebibinin açık olduğunu fakat MHP'nin 'hayır' demesinin açık olmadığını ileri süren Başkan Gökçek, Alparslan Türkeş'in 'Dokuz Işık' adlı kitabının 260'ncı sayfasında, Anayasayı, HSYK'yı, Danıştay'ı, Sayıştayı, Yargıtayı değiştirerek millileştirip, Türkleştireceklerini yazdığını söyledi. Türkeş'e gönül vermiş bir insanın referandumda hayır oyu vermesinin mümkün olmayacağını dile getiren Gökçek, "MHP'liler bir tercih yapacak. Ya Türkeş'in yolundan gidip evet diyecek, ya da Oktay Vural'ın yolundan gidip hayır diyecek. Oktay Vural'la Türkeş arasında bir tercih yapacak. Hayır demelerini siyasi kin ve garezden başka bir anlam veremiyorum. Bu seçimin partilerle bir ilgisi yok, bu iş partiler üstü bir iş." diye konuştu.

Gökçek, şu örnekle sözlerine devam etti: "Sevmediğiniz bir doktor sizi muayene ediyor. Bu ilaçları alırsan iyi oyacaksın. Yok, ben o ilacı almam. Doktorun verdiği ilaç doğruysa neden kabul etmiyorsun. Şimdi AK Parti'nin getirdiği ilaçları kabul etmem diyorlar. Hem MHP hem CHP ikisi hariç hepsine oy veririz diye beyanat verdiler."