Tüsiad Başkanı Boyner Terör Olaylarını Değerlendirdi
Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, Türkiye'de terörün artık yeniden ülkenin en önemli gündem maddesi haline geldiğini söyledi
Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, Türkiye'de terörün artık yeniden ülkenin en önemli gündem maddesi haline geldiğini söyledi. Boyner, iş dünyası temsilcileri olarak tüm vatandaşlar gibi gündemin birinci maddesi terör olan bir ülkede değil terörün gündem dışı olduğu bir ülkede yaşamak istediklerini anlattı.
Zorlu Otel'de TÜSİAD ve Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından düzenlenen "Bölgesel Kalkınma ve İş Dünyasının Rolü" konulu toplantıda söz alan Boyner, Hakkari'de şehit düşen askerlerimiz için üzüntüsünü dile getirdi. Terörün bugün itibariyle Türkiye'nin yeniden en önemli gündem maddesi haline geldiğini anlatan Boyner, şöyle konuştu: "Bugün burada artık terörü lanetlemek ve şiddeti kınamakla yetinemeyeceğim. Zaten terörün artacağının önceden bilindiğinden, demokratikleşmeyi
istemeyen gizli güçlerin varlığından, iç dış dengede hükümetin ayar problemlerinden hiçbir fikrimiz olamayan istihbarat zafiyetinden, silahlı kuvvetlerin terörle mücadeledeki deneyiminden, Pensilvanya'da terörle mücadele yorumu bekleyenlerden, sürekli İmralı referansı vermekten kendini kurtaramayan partiden, henüz adımları sonuçlanmadan yok olmaya yüz tutmuş açılımlardan da sadece bahsedemeyeceğim."
Artık bugün sözün bitmekte olduğu ve hepimizin sabrının son noktaya vardığı bir durumda olduğumuzu anlatan Boyner, şunları söyledi: "Silkinip terörü normalleştiren ve zaten 30 yıldır var deyip toplumu terörü ve terörün iniş çıkışlarını bir korku filmi gibi ürpertiyle ancak kanıksatarak seyrettiren anlayışa hepimizin 'dur' demesi gerekiyor. Terörle mücadele tüm yönleriyle Türkiye'yi yatay kesen bir konudur. Hepimizin konusudur. Hep birlikte üzerimize düşen sorumlulukları almak zorundayız."
Boyner, terörle mücadelede devletin yöneticileriyle, kurumlarıyla, alt yapısı ile öncelikli sorumluluğa sahip olduğunu hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti: "Gelişmiş ülke olmanın en önemli önceliklerinden biri devletin vatandaşının yaşama hakkına verdiği değerdir. Devlet vatandaşının yaşama hakkını korumak için gerekli tedbiri almakla sorumludur. Bu sorumluluğunu yerine getiremiyorsa bunun hesabını vermekle de yükümlüdür. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın, gencecik askerlerimizin yakınlarının
acılarını paylaşmakla sorumlu olan yapı toplumdur."
Boyner, "devletin sorumluluğunun ise sadece acıları paylaşmanın ötesinde bu acıların oluşmasının önlenmesi için gerekli tedbirleri almak ve gerekli adımları atmak olduğunu" söyledi.
Bugün tek yapılacak işin iktidar partisi ile muhalefet partileri ile kurumları ile tek bir söylemden oluşan partiler üstü bir anlayış ile geri dönüşü olmayan bir yol haritasının süratle kamuoyu ile paylaşılması ve hemen uygulamaya konulması olduğunu anlatan Boyner, şöyle konuştu: "Bunun dışındaki hiçbir söylemin hiçbir değerlendirmenin artık hiçbir önemi kalmamıştır. Bu girişimi geciktirmenin faturası çok ağırdır ve herkesin kaybedeceği bir sürece ülkenin sürüklenmesidir. Türkiye'nin gelişmesine ve
iyileşmesine sürekli zarar veren bugün başka mecralara da taşınan terörle etkin mücadele edilmelidir. Bugün şiddetten beslenen ve şiddetten medet uman her kim varsa onlarla mücadale etmek şarttır. Bugün huzur ve barış içinde demokratik bir refah toplumu olmamızın önünde kimler duruyorsa mücadele etmek şarttır."
Türkiye'de çalışan yatırım yapan istihdam sağlayan bir iş dünyası temsilcileri olarak tüm vatandaşlar gibi gündemin birinci maddesinin terör olan bir ülkede değil terörün gündem dışı olduğu bir ülkede yaşamak istediklerini anlatan Boyner, "Huzur arıyoruz. Sorunların çözümü için her türlü desteği vermeye hazırız ancak sürecin de çok yakından takipçisi olacağımızı belirtmek isterim" dedi.
Toplantıya Trabzon Valisi Recep Kızılcık, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Celal Beysel, Trabzon Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Zeyyat Kafkas, işadamları ve davetliler katıldı.
(GÖK-ÖS-HO-Y)
Zorlu Otel'de TÜSİAD ve Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından düzenlenen "Bölgesel Kalkınma ve İş Dünyasının Rolü" konulu toplantıda söz alan Boyner, Hakkari'de şehit düşen askerlerimiz için üzüntüsünü dile getirdi. Terörün bugün itibariyle Türkiye'nin yeniden en önemli gündem maddesi haline geldiğini anlatan Boyner, şöyle konuştu: "Bugün burada artık terörü lanetlemek ve şiddeti kınamakla yetinemeyeceğim. Zaten terörün artacağının önceden bilindiğinden, demokratikleşmeyi
istemeyen gizli güçlerin varlığından, iç dış dengede hükümetin ayar problemlerinden hiçbir fikrimiz olamayan istihbarat zafiyetinden, silahlı kuvvetlerin terörle mücadeledeki deneyiminden, Pensilvanya'da terörle mücadele yorumu bekleyenlerden, sürekli İmralı referansı vermekten kendini kurtaramayan partiden, henüz adımları sonuçlanmadan yok olmaya yüz tutmuş açılımlardan da sadece bahsedemeyeceğim."
Artık bugün sözün bitmekte olduğu ve hepimizin sabrının son noktaya vardığı bir durumda olduğumuzu anlatan Boyner, şunları söyledi: "Silkinip terörü normalleştiren ve zaten 30 yıldır var deyip toplumu terörü ve terörün iniş çıkışlarını bir korku filmi gibi ürpertiyle ancak kanıksatarak seyrettiren anlayışa hepimizin 'dur' demesi gerekiyor. Terörle mücadele tüm yönleriyle Türkiye'yi yatay kesen bir konudur. Hepimizin konusudur. Hep birlikte üzerimize düşen sorumlulukları almak zorundayız."
Boyner, terörle mücadelede devletin yöneticileriyle, kurumlarıyla, alt yapısı ile öncelikli sorumluluğa sahip olduğunu hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti: "Gelişmiş ülke olmanın en önemli önceliklerinden biri devletin vatandaşının yaşama hakkına verdiği değerdir. Devlet vatandaşının yaşama hakkını korumak için gerekli tedbiri almakla sorumludur. Bu sorumluluğunu yerine getiremiyorsa bunun hesabını vermekle de yükümlüdür. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın, gencecik askerlerimizin yakınlarının
acılarını paylaşmakla sorumlu olan yapı toplumdur."
Boyner, "devletin sorumluluğunun ise sadece acıları paylaşmanın ötesinde bu acıların oluşmasının önlenmesi için gerekli tedbirleri almak ve gerekli adımları atmak olduğunu" söyledi.
Bugün tek yapılacak işin iktidar partisi ile muhalefet partileri ile kurumları ile tek bir söylemden oluşan partiler üstü bir anlayış ile geri dönüşü olmayan bir yol haritasının süratle kamuoyu ile paylaşılması ve hemen uygulamaya konulması olduğunu anlatan Boyner, şöyle konuştu: "Bunun dışındaki hiçbir söylemin hiçbir değerlendirmenin artık hiçbir önemi kalmamıştır. Bu girişimi geciktirmenin faturası çok ağırdır ve herkesin kaybedeceği bir sürece ülkenin sürüklenmesidir. Türkiye'nin gelişmesine ve
iyileşmesine sürekli zarar veren bugün başka mecralara da taşınan terörle etkin mücadele edilmelidir. Bugün şiddetten beslenen ve şiddetten medet uman her kim varsa onlarla mücadale etmek şarttır. Bugün huzur ve barış içinde demokratik bir refah toplumu olmamızın önünde kimler duruyorsa mücadele etmek şarttır."
Türkiye'de çalışan yatırım yapan istihdam sağlayan bir iş dünyası temsilcileri olarak tüm vatandaşlar gibi gündemin birinci maddesinin terör olan bir ülkede değil terörün gündem dışı olduğu bir ülkede yaşamak istediklerini anlatan Boyner, "Huzur arıyoruz. Sorunların çözümü için her türlü desteği vermeye hazırız ancak sürecin de çok yakından takipçisi olacağımızı belirtmek isterim" dedi.
Toplantıya Trabzon Valisi Recep Kızılcık, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Celal Beysel, Trabzon Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Zeyyat Kafkas, işadamları ve davetliler katıldı.
(GÖK-ÖS-HO-Y)