Bağış'tan Türklere Hakaret Değerlendirmesi

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Parlamento Başkanı'nın Belçika'da bir yarışma programında Türklere hakareti konusunda, "Bu kendisinin daha sonra bilerek yaptığını iddia ettiği ki ben neyi bildikleri konusunda gerçekten endişelerim var, en basit tabiriyle cahillik olarak algılanması gereken, daha derin üzerine eğilinmesi gereken önyar

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Parlamento Başkanı'nın Belçika'da bir yarışma programında Türklere hakareti konusunda, "Bu kendisinin daha sonra bilerek yaptığını iddia ettiği ki ben neyi bildikleri konusunda gerçekten endişelerim var, en basit tabiriyle cahillik olarak algılanması gereken, daha derin üzerine eğilinmesi gereken önyargıdan bahsediyoruz. Hem Dışişlerimizin hem de bizim tepkilerimiz var, olacak" dedi.
Devlet Bakanı Bağış, Ankara'nın Danimarka Büyükelçisi Egberg Mikkelsen'i kabul etti.
Mikkelsen, Bağış'ın haftaya Danimarka'ya yapacağı ziyaretin Danimarka için önemli olduğunu söyleyerek, Danimarka'nın Avrupa Birliği'nin genişlemesine önem verdiğini belirtti. Mikkelsen, Türkiye'nin AB üyesi olmak için çok çalıştığını ve AB kriterlerini karşıladığı zaman Türkiye'nin AB'ye üye olabileceğini de ekledi.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Flaman Parlamento Başkanı'nın Belçika'da bir yarışma programında Türklere hakaretinin, Avrupa'da ne kadar derin bir önyargı ile mücadele etmemiz gerektiğini ortaya koyduğunu belirterek, "Bu kendisinin daha sonra bilerek yaptığını iddia ettiği, ki ben neyi bildikleri konusunda gerçekten endişelerim var, en basit tabiriyle cahillik olarak algılanması gereken, daha derin üzerine eğilinmesi gereken önyargıdan bahsediyoruz. Hem Dışişlerimizin hem de bizim
tepkilerimiz var, olacak" dedi. Bugüne kadar Başbakan'ın 'diklenmeden, dik durun' politikası yürüttüklerini belirten Bağış, "AB sürecinde de biz birtakım ülkeler gibi önümüze konan her şeyi kabul ederek AB üyesi olma taraftarı olmadık. Onun için süreç kimi günler yavaş gidiyor imajını verse de kimi zamanlar bazı ülkelerle karşılaştırıldığında yeteri kadar fasıl açmamış gözükse de, 33 faslın 13'ünü açmış durumdayız. Geri kalan 20 faslın 17'sinde siyasi engel var, elimizi süremiyoruz. Ama komisyonun yayınladığı
İlerleme Raporu'nda 33 faslın 33'ünde de Türkiye'nin gelişme kaydettiğini çok net şekilde teslim ediyor. Bu da çok net şekilde ortaya koyuyor ki, bütün o önyargılara rağmen, önümüze çıkarılan engellere rağmen, Türkiye AB yolunda kararlılıkla ilerliyor. Ama biz bu ilerlemeyi sağlarken, Avrupa'da birtakım hastalıklı zihniyetlerin olduğunu da bilmemiz lazım. Onları da aydınlatarak, bilgilendirerek mücadele etmemiz lazım. Ben şuna inanıyorum. Güneş balçıkla sıvanmaz. Gerçekler Türkiye'nin AB yolunu açacaktır"
ifadelerini kullandı.
Basın mensubunun 'Wikileaks' adlı sitede Türkiye'nin AB'ye üye olamayacağı şeklindeki sorusuna yönelik olarak Bağış, sitenin yorumlanması için erken olduğunu bildirdi. Bağış, belgelerin ne zaman hazırlandığı, eğer belgeler eski tarihli ise ne kadar yanlış değerlendirmeler içerdiğinin ortada olduğunu söyleyerek, "Türkiye bugün dünyanın en güçlü ekonomisine, dinamik nüfusa sahip olan, potansiyeli herkes tarafından imrenilerek takip edilen ülke haline geldi" diye konuştu.
İstanbul'un dünyanın en gelişen ekonomik şehri olarak belirlendiğini belirterek, AK Parti olarak çok fitne süreçlerini geride bıraktıklarını söyleyen Bağış, genel başkanlarının yasaklanması, seçimler öncesinde de, AK Parti kapatma, Cumhurbaşkanlığı seçimleri fitne sokmaya çalıştıklarını ifade ederek, "Hiçbir AK Partili bu oyunlara gelmedi. Bundan sonra da gelmez. Biz Türkiye'nin kalkınması, daha şeffaf, zengin, demokratik ülke olması için üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Türk bayrağı renkleriyle ışıklandırılmış Eyfel Kulesi'ni görmemesi için Fransa Cumhurbaşkanı'nı uçağının rotasının değiştirildiğinin belgelerini olduğunu basın mensubunun Bağış'a hatırlatması üzerine Bağış, "Sayın Sarkozy'nin ışıklandırmayı bilmemesi imkansız. Fransa'nın tüm gazetelerinde haber oldu. Eyfel Kulesi'nin ışıklandırıldığı gün ben de Paris'teydim. Sayın Cumhurbaşkanı'na eşlik ediyordum. Sayın Sarkozy ile birlikte çok büyük bir sergi açılışını yaptılar. Bugüne kadar 13 faslı açtık. Bütün
fasıllar oy birliği ile açılıyor. Fransa'da, Almanya'da, Kıbrıs Rum Kesimi'de, Yunanistan'da, diğer üye ülkelerde her faslın açılışında Türkiye'nin hedefine destek vererek oy kullanıyorlar. Eğer 27 ülke bir araya gelip, 'Biz Türkiye'yi istemiyoruz' diyorlarsa, biz de ona göre hesabımızı yaparız. Ama 27 ülke bunu bir araya gelip söylemiyorsa, ki söylemiyor, aksine 27'si birden 13 kere Türkiye'nin üyeliği yönünde net bir tavır ortaya koymuşlar. Ben falan yerdeki kripto iddiasını ciddiye almam. Ben işime
bakıyorum. Türkiye AB müzakerelerine başladığı günle karşılaştırıldığı zaman daha zengin midir? Evet. Kişi başına düşen milli gelir 3 kat artmış mıdır? Evet. Daha çağdaş, demokrat, insan haklarına saygılı mıdır, Türkiye'de hukukun üstünlüğü konusunda insanlar biraz daha öz güvene kavuşmuşlar mıdır? Bütün bunların hepsine baktığımız zaman, özetle Türk insanının yaşam standardında iyileşme var mıdır? Evet vardır. Demek ki o zaman bu süreç Türkiye için doğru süreç, bizim için önemli olan sürecin kendisidir.
'Süreç sonuçtan daha önemlidir' diye defalarca söyledik. AB sürecinde Türkiye'nin o küresel değerlere, standartlara, insan haklarına, ekonomik güce kavuşması için bir takım adımlar atıyoruz ve ülkemiz bu adımların neticesinde daha güzel, yaşanabilir hale geliyor. Ülkemizin geleceği konusunda daha da umutluyuz"
Kriptoların içeriği ile ilgili olarak Devlet Bakanı Bağış, değerlendirmelerin kendisini ilgilendirmediğini belirterek, "Biz ülkemize hizmet ediyoruz. Böyle demiş, şöyle demiş. Ben onlara kendimi beğendirmek zorunda değilim. Ben ülkemin çıkarları neyi gerektiriyorsa, onu yaparım B yolunu açacaktır" ifadeler. Benim bütün siyasi dava arkadaşlarım da onu yapar. Muhalefetteki arkadaşlarım da onu yapar" şeklinde konuştu.
(AUÖ-EA-Y)