Darbe iddialarına balyozlu tepki

Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un açıklamalarına, Mardin'deki sivil toplum kuruluşları tepki gösterdi.

Yenişehir semtinde bir araya gelen 22 sivil toplum örgütü ve sendikalar ellerine aldıkları balyozlarla Balyoz darbe planını hazırlayanları protesto etti.

Meydanda toplanan yaklaşık 100 kişilik grup adına basın açıklamasını okuyan Eğitim Bir Sen Sendikası Başkanı Hasan Ekinci, Taraf gazetesinin yayınlarıyla ortaya çıkan Balyoz darbe planının Türkiye'de militarizmin vahşi niteliğini bir kez daha ve en açık boyutlarıyla ortaya koyduğunu belirterek, "Cuntacı zihniyet, gözü dönmüş iktidar hırsı ve vahşet duygusuyla, Cuma namazı vaktinde cep telefonu düzenekli bombalarla Fatih ve Beyazıt camilerinde katliam yapmayı, kendi savaş uçağını düşürmeyi ve bu vesile ile komşumuz Yunanistan ile ülkeyi savaşa sürüklemeyi, ülkeyi ve halkı faşizan bir diktatörlükle baskı altına almak için bir dizi kirli, karanlık eylem ortaya koymayı hedefleyebilmiştir" diye konuştu.

Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un açıklamalarına da tepki gösteren Hasan Ekinci, "Genelkurmay Başkanı diyor ki, 'Hücuma giden askerlere Allah Allah dedirten bir ordu nasıl olur Allah'ın evini bombalamak ister?' Biz sivil toplum örgütleri olarak Genelkurmay Başkanı'na soruyoruz, '28 Şubat sürecinde inançlı insanları mahkûm ve mağdur ederken bu Allah Allah neredeydi? Askeri lojmanları bile başörtülü insanlara yasaklarken bu Allah Allah neredeydi? 80 yıldır Müslümanları laiklik sopası ile döverken bu Allah Allah neredeydi? Askeri yemin töreninde Mehmetçiklerin başörtülü anne ve bacılarına yasak getirilirken bu Allah Allah neredeydi? Vicdansızlar darbeyi deşifre edenler mi, yoksa darbeyi yapanlar
mıdır? Halkımızın da bir sabrının sınırı olduğunu hatırlatmak istiyorum. Kaça bölünürse bölünsün, hiç bir halk, kendisini tezgâh savaşlara, iç savaşlara sürükleyecek, birbirine kırdırmak için camide katledecek, müzede çocukları havaya uçuracak, kendi askerini öldürtecek planlara ortak olmaz" şeklinde konuştu.

TÜRKİYE'DE DARBE KONUŞULMASI NE HALKIMIZA NE DE ORDUYA YAKIŞIR

21. yüzyılda demokrasi ve hukukun üstünlüğüne inanılan bir Türkiye'de darbelerin konuşuluyor olmasının ne ülkeye, ne halka, ne de orduya yakıştığına dikkat çeken Ekinci, "Her gün ayrıntısını biraz daha öğrendiğimiz Balyoz darbe planı dehşet vericidir. Bu planı hazırlayanlar bu ülkenin dostu değil düşmanlarıdır. Bunu yapanlar en kısa zaman içinde yargı önüne çıkartılmalı. Genelkurmay'ın ciddi bir adım atarak kendi içinde hesap sorması lazım. Böyle bir şey dünyanın hiçbir ülkesinde ve ordusunda yoktur. Hükümet ve ordu bunlara gereken cezayı vermelidir. 2003'te AK Parti'nin iktidara gelmesinden sonra planlanan ve bilahare ortaya çıkan Sarıkız, Yakamoz, Eldiven, Ayışığı, Kafes ve şimdi de Balyoz darbe planları darbeciliğin, militarizmin "çürük elma" olarak da nitelenen kurumlar içerisindeki kişiler ya da bazı birimlerle sınırlı olmadığını gözler önüne sermekte. Camilere bomba koyarak olağanüstü hal ve darbe yolunu açmayı planlayan bir gözü dönmüşlük içeren Balyoz darbe planlarıyla ilgili olarak Genelkurmay'ın örtme tavrı kamuoyunu asla tatmin edemez." ifadesini kullandı.

BİR BALYOZ VARSA BUNU HAVAYA KALDIRACAK OLAN DA YİNE HALKTIR

TCK'nın "Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs" olarak nitelendirdiği Balyoz darbe planı için savcılar harekete geçmek zorunda olduğunu kaydeden Ekinci, konuşmasına şöyle devam etti: "Bu anlamda Ergenekon soruşturması kapsamında darbe planları ve Özden Örnek'e ait darbe günlükleriyle ilgili olarak 5 Aralık 2009'da emekli generallerden Aytaç Yalman, İbrahim Fırtına ve Özden Örnek'in ifade verdiği soruşturma genişletilerek Balyoz planında ismi geçen tüm komutanlar yargılanmalı. Balyoz harekâtı siyasi partiler, medya, kitle örgütleri, sendikalar ve kamuoyunun darbe planları ve en temelde militarizm karşısında tavır alma zorunluluğunu bir kez daha ortaya koymakta. Darbe planlarına dahi gerektiği gibi karşı çıkmayan, açık bir şekilde mahkûm etmeyen, sorumlularının yargılanması için çaba sarf etmeyenler planlarda bahsedilen "dost", "müttefik" kategorisine girmekten kurtulamayacaklardır. Militarist zihniyetle köklü bir hesaplaşma içine girmeden ordunun darbeci eğilimlerini terk etmeyeceğini Sarıkız, Yakamoz, Eldiven, Ayışığı, Kafes ve şimdi de Balyoz darbe planları açıkça göstermektedir. Unutmayın ki halkın iradesini simgeleyen yumruklar her zaman balyozların üstündedir. Bir balyoz varsa bunu havaya kaldıracak olan da yine bu halktır ve yani biziz."