El Beşir'in yaptığı katliam değil mi?
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Dersim olaylarını Kerbela'ya benzetmesinin ardından çok sert konuştu. Baykal, Erdoğan'a 'El Beşir'in 300 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan katliamına 'Katliam' diyemeyen sen, nasıl olur da, 62 yıl önce yaşanmış acı olaylar için böyle demeyi, yüreğine sindirebiliyorsun' dedi.
Baykal'ın grup konuşmasının özeti:
Türkiye Dersim’i konuşuyor, Yozgat’ta, Bolu’da, Konya’da da isyanlar var. Ancak bu isyanlara yönelik müdahaleler kimse tarafından mezhebe ya da bir etnik kimliğe yönelik müdahaleler olarak düşünülmedi. Feodal yapı ile yeni devlet düzeninin karşı karşıya gelişidir. Sosyolojik otorite yerine, devlet otoritesinin gelişinin çatışması. Dolayısıyla, bunları kimse bir mezhep tartışmasının, kimlik tartışmasının içine sürüklemeye kalkmasın. Bir Başbakanın yaşananları “Kerbela” olayı olarak değerlendirmiş olması acıdır. Akıl ve mantığı var mı? Bölgedeki aşiretlerin 4’te 3’ünün itibar etmediği bir olay. Tamam, yaşananlara karşı böyle mi davranmak gerekirdi? Ancak, El Beşir’in 300 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan katliamına “Katliam” diyemeyen sen nasıl olur da, 62 yıl önce yaşanmış, yüreğimizi kanatan acı olaylar için böyle demeyi, beynine, yüreğine sindirebilirsin? Ayıp olan, yanlış olan bu.
ALEVİLER'DEN SANA HAYIR YOK
Karacaahmet Cemevi’ni yıkmak için dozerlerini yollayacaksın, “Cemevi cümbüş evi” diyeceksin, ülkenin güzide insanları Sivas’ta yakılırken, kılın kıpırdamayacak, bunca zaman geçtiği halde, Madımak hala o acıya uygun bir şekilde değerlendirilemeyecek, benzin bidonlarıyla dolaşanları himaye edeceksin, sonra da 60 yıl öncesinden siyasi menfaat sağlamaya çalışacaksın. Üzüntü verici olan budur. Alevilerden sana hayır yok, başka kapıya Başbakan.
Hz. Muhammed’i Hz. Ali’den ayırmak mümkün değildir. Hz. Ali’yi Mustafa Kemal’den ayırmak mümkün değildir. Bu beraberlik Türkiye’nin temelidir. Hz. Muhammed’den Mustafa Kemal’e kadar uzanan bu zinciri kimsenin kırması mümkün değildir. Milletimiz bunları en doğru şekilde değerlendirecek. Böyle oyunların CHP’ye yönelik olarak, sıkıştıkları zaman tezgahlandığını biliyoruz. Kimse merak etmesin, bize zarar veremeyecektir.
EMNİYET GÜÇLERİNİN ÖNÜNDE PKK BAYRAKLARI AÇILIYOR
Sen önce kafanda netleştir, listeyi ver de Türkiye’nin neresinde PKK Bayrağı açılır, açılmaz öğrenelim. Habur’da yaşananlar ortada. Türkiye’nin her yerinde PKK bayrağı açılmıyor mu? Bu cesareti senden almıyorlar mı? Emniyet güçlerinin gözü önünde PKK bayraklarıyla dolaşmıyorlar mı? Göz yuman sensin. Açtırma o zaman. Ama hem PKK atına binecek hem de Türkiye’nin mili bütünlük atına binecek. Oysa aynı anda iki ata birden binmek, ancak sirklerde olur ve bunu palyaçolar yapar. Hangi ata bineceğine karar ver. Başbakan Türkiye’yi bölmektedir. İzmir’de iyice anlaşıldı bu durum. Türkiye’yi kutuplaştıran kim? Türkiye’yi dağıtıp parçalıyorsun. Bölücülüğü, ayrımcılığı bir politika haline getirmeye başlarsan tepkiye maruz kalırsın. Sen PKK’nın taleplerine yaklaşıyorsun. Başbakan’ın konuşmalarında şaşırtıcı bulduğum bir nokta da “Kendi çocukları böyle öldürülmedi” sözleri. Olmadı Başbakan. Ne olur bu çocuk işini açma, milleti tahrik etme. Ne demek istiyorsun? Herkes çocuğunu askere gönderiyor. Şerefiyle gönderiyor. Herkesin çocuğunun hesabını soracak durumda mısın sen?
Türkiye Dersim’i konuşuyor, Yozgat’ta, Bolu’da, Konya’da da isyanlar var. Ancak bu isyanlara yönelik müdahaleler kimse tarafından mezhebe ya da bir etnik kimliğe yönelik müdahaleler olarak düşünülmedi. Feodal yapı ile yeni devlet düzeninin karşı karşıya gelişidir. Sosyolojik otorite yerine, devlet otoritesinin gelişinin çatışması. Dolayısıyla, bunları kimse bir mezhep tartışmasının, kimlik tartışmasının içine sürüklemeye kalkmasın. Bir Başbakanın yaşananları “Kerbela” olayı olarak değerlendirmiş olması acıdır. Akıl ve mantığı var mı? Bölgedeki aşiretlerin 4’te 3’ünün itibar etmediği bir olay. Tamam, yaşananlara karşı böyle mi davranmak gerekirdi? Ancak, El Beşir’in 300 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan katliamına “Katliam” diyemeyen sen nasıl olur da, 62 yıl önce yaşanmış, yüreğimizi kanatan acı olaylar için böyle demeyi, beynine, yüreğine sindirebilirsin? Ayıp olan, yanlış olan bu.
ALEVİLER'DEN SANA HAYIR YOK
Karacaahmet Cemevi’ni yıkmak için dozerlerini yollayacaksın, “Cemevi cümbüş evi” diyeceksin, ülkenin güzide insanları Sivas’ta yakılırken, kılın kıpırdamayacak, bunca zaman geçtiği halde, Madımak hala o acıya uygun bir şekilde değerlendirilemeyecek, benzin bidonlarıyla dolaşanları himaye edeceksin, sonra da 60 yıl öncesinden siyasi menfaat sağlamaya çalışacaksın. Üzüntü verici olan budur. Alevilerden sana hayır yok, başka kapıya Başbakan.
Hz. Muhammed’i Hz. Ali’den ayırmak mümkün değildir. Hz. Ali’yi Mustafa Kemal’den ayırmak mümkün değildir. Bu beraberlik Türkiye’nin temelidir. Hz. Muhammed’den Mustafa Kemal’e kadar uzanan bu zinciri kimsenin kırması mümkün değildir. Milletimiz bunları en doğru şekilde değerlendirecek. Böyle oyunların CHP’ye yönelik olarak, sıkıştıkları zaman tezgahlandığını biliyoruz. Kimse merak etmesin, bize zarar veremeyecektir.
EMNİYET GÜÇLERİNİN ÖNÜNDE PKK BAYRAKLARI AÇILIYOR
Sen önce kafanda netleştir, listeyi ver de Türkiye’nin neresinde PKK Bayrağı açılır, açılmaz öğrenelim. Habur’da yaşananlar ortada. Türkiye’nin her yerinde PKK bayrağı açılmıyor mu? Bu cesareti senden almıyorlar mı? Emniyet güçlerinin gözü önünde PKK bayraklarıyla dolaşmıyorlar mı? Göz yuman sensin. Açtırma o zaman. Ama hem PKK atına binecek hem de Türkiye’nin mili bütünlük atına binecek. Oysa aynı anda iki ata birden binmek, ancak sirklerde olur ve bunu palyaçolar yapar. Hangi ata bineceğine karar ver. Başbakan Türkiye’yi bölmektedir. İzmir’de iyice anlaşıldı bu durum. Türkiye’yi kutuplaştıran kim? Türkiye’yi dağıtıp parçalıyorsun. Bölücülüğü, ayrımcılığı bir politika haline getirmeye başlarsan tepkiye maruz kalırsın. Sen PKK’nın taleplerine yaklaşıyorsun. Başbakan’ın konuşmalarında şaşırtıcı bulduğum bir nokta da “Kendi çocukları böyle öldürülmedi” sözleri. Olmadı Başbakan. Ne olur bu çocuk işini açma, milleti tahrik etme. Ne demek istiyorsun? Herkes çocuğunu askere gönderiyor. Şerefiyle gönderiyor. Herkesin çocuğunun hesabını soracak durumda mısın sen?