Sarıgül'den Öymen'e salvolar
Sarıgül, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in, tartışmaya yol açan Dersim katliamı ile ilgili sözlerine, “Haddini bilmez, sözünü bilmez kim ne söylerse söylesin, toplumsal dayanışmamız insan sevgimiz asla eksilmeyecektir” şeklinde cevap verdi.
Ümraniye Mustafa Kemal Mahallesi'ndeki Tunceliler Derneğini ziyaret eden Sarıgül, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'yi yönetme iddiasında olanların, geçmişten ders çıkarmak yerine, geçmişin çözümlerini örnek olarak gösterdiğini savundu. Dünyanın yerinde durmadığını, Türkiye halkının yerinde saymadığını belirten Sarıgül, “Herkes biliyor ki Tunceli halkı Cumhuriyet'e en bağlı halk, herkes biliyor ki Tunceli halkı demokrasiye en çok sahip çıkan halk, herkes biliyor ki Tunceli halkı okuyanıyla, yazanıyla, ozanıyla yeniden uygarlığı yaratmış bir halk.” dedi.
Sözlerini, “Çekin elinizi Tunceli'den, çekin elinizi Dersim'den. Bir siyasetçi ne söyleyeceğini değil, ilk önce neyi söylemeyeceğini öğrenmelidir” diye sürdüren Mustafa Sarıgül, şunları ifade etti: “Benim yüce halkım, yüce Sultan'ın dergahından geliyor. Geçmişte yüreği incinmiş, ama 'İncinsen de incitme' buyruğu var. Bu yüzden kimseyi incitememiş. Boynunu bükmüş, yüzünü yaradana dönmüş. Şimdi benim zaten incinmiş halkımı, yeni baştan incitmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Buna Sarıgül olarak karşı çıkıyorum, isyan ediyorum.
Anadolu'yu Anadolu yapan Anadolu halkıdır. Anadolu halkını halk yapan kültürüdür, inançlarıdır. Anadolu halkının kültürü, benim kültürümdür. Anadolu'da hangi mekana girsem bir yanda Allah'ın aslanı Hazreti Ali... Diğer yanda Mustafa Kemal... Dünyanın hiçbir yerinde bayrağına, kültürüne, inancına böylesine sahip çıkan bir halk örneği yoktur.
Yaşamımızı, toplumumuzu her türlü olumsuz etkiye karşı koruyan, bir arada tutan mayadır. Haddini bilmez, sözünü bilmez, kim ne söylerse söylesin, toplumsal dayanışmamız insan sevgimiz asla eksilmeyecektir.”
Sevgi ve bilginin paylaştıkça büyüdüğünü ifade eden Sarıgül, yaşanan bütün olayların Türkiye'nin yeni bir siyasete, yeni bir anlayışa ihtiyacı olduğunu gösterdiğini söyledi.
Basın mensuplarının CHP'den istifalar konusundaki soruları üzerine de Mustafa Sarıgül, şöyle konuştu: “Kurum, önemli bir kurumdur. Ama kurumu yönetenler çağ dışıdır. Kurumu yönetenler laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti'ni değil, kendilerini korumaya çalışıyorlar. Onlar yıllardan beri kendi koltuklarını korumaya çalışıyorlar. Biz Türkiye Cumhuriyeti'ni korumaya çalışıyoruz. Kuruma saygım sonsuzdur, ama kurumu yönetenlere bu saatten sonra hiç kimsenin sevgisi ve inancı kalmamıştır.”
Tunceli Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Özkan Tacer de 10 Kasımda CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in TBMM'de yaptığı konuşmadan sonra, Türkiye'de 70 yıldır tartışılmayan, gündeme getirilmeyen bir meselenin konuşulmaya başlandığını hatırlattı.
Tacer, “Dersim'de bir katliamın olduğunu Başbakan da söyledi. Siyasetçilerimiz, bu noktada 'Gereği yapılsın' dedi. Gereğini yapıp yapmamaları kendilerini ilgilendiriyor. CHP'nin içindeki istifalar bizi ilgilendirmiyor. Bizim bu hükümetten, bu devletten bazı taleplerimiz var. Bunları dile getirmek istiyoruz. Bunları dile getirmek için de 13 Aralıkta Kadıköy'de bir miting organize etme kararı aldık” dedi.
Sözlerini, “Çekin elinizi Tunceli'den, çekin elinizi Dersim'den. Bir siyasetçi ne söyleyeceğini değil, ilk önce neyi söylemeyeceğini öğrenmelidir” diye sürdüren Mustafa Sarıgül, şunları ifade etti: “Benim yüce halkım, yüce Sultan'ın dergahından geliyor. Geçmişte yüreği incinmiş, ama 'İncinsen de incitme' buyruğu var. Bu yüzden kimseyi incitememiş. Boynunu bükmüş, yüzünü yaradana dönmüş. Şimdi benim zaten incinmiş halkımı, yeni baştan incitmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Buna Sarıgül olarak karşı çıkıyorum, isyan ediyorum.
Anadolu'yu Anadolu yapan Anadolu halkıdır. Anadolu halkını halk yapan kültürüdür, inançlarıdır. Anadolu halkının kültürü, benim kültürümdür. Anadolu'da hangi mekana girsem bir yanda Allah'ın aslanı Hazreti Ali... Diğer yanda Mustafa Kemal... Dünyanın hiçbir yerinde bayrağına, kültürüne, inancına böylesine sahip çıkan bir halk örneği yoktur.
Yaşamımızı, toplumumuzu her türlü olumsuz etkiye karşı koruyan, bir arada tutan mayadır. Haddini bilmez, sözünü bilmez, kim ne söylerse söylesin, toplumsal dayanışmamız insan sevgimiz asla eksilmeyecektir.”
Sevgi ve bilginin paylaştıkça büyüdüğünü ifade eden Sarıgül, yaşanan bütün olayların Türkiye'nin yeni bir siyasete, yeni bir anlayışa ihtiyacı olduğunu gösterdiğini söyledi.
Basın mensuplarının CHP'den istifalar konusundaki soruları üzerine de Mustafa Sarıgül, şöyle konuştu: “Kurum, önemli bir kurumdur. Ama kurumu yönetenler çağ dışıdır. Kurumu yönetenler laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti'ni değil, kendilerini korumaya çalışıyorlar. Onlar yıllardan beri kendi koltuklarını korumaya çalışıyorlar. Biz Türkiye Cumhuriyeti'ni korumaya çalışıyoruz. Kuruma saygım sonsuzdur, ama kurumu yönetenlere bu saatten sonra hiç kimsenin sevgisi ve inancı kalmamıştır.”
Tunceli Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Özkan Tacer de 10 Kasımda CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen'in TBMM'de yaptığı konuşmadan sonra, Türkiye'de 70 yıldır tartışılmayan, gündeme getirilmeyen bir meselenin konuşulmaya başlandığını hatırlattı.
Tacer, “Dersim'de bir katliamın olduğunu Başbakan da söyledi. Siyasetçilerimiz, bu noktada 'Gereği yapılsın' dedi. Gereğini yapıp yapmamaları kendilerini ilgilendiriyor. CHP'nin içindeki istifalar bizi ilgilendirmiyor. Bizim bu hükümetten, bu devletten bazı taleplerimiz var. Bunları dile getirmek istiyoruz. Bunları dile getirmek için de 13 Aralıkta Kadıköy'de bir miting organize etme kararı aldık” dedi.