DTP şovu sürdürüyor

DTP, Habur sınır kapısından gelen 34 PKK'lıyı karşıladığı gibi 28 Ekim'de Avrupa'dan gelecek 15 terör örgütü üyesinide mitingle karşılayacağını bildirdi.

Beyoğlu’ndaki Demokratik Toplum Partisi (DTP) İstanbul İl Başkanlığı binasında düzenlenen toplantıda Kandil Dağı’ndan ve Habur’dan gelerek teslim olan pkk terör örgütü üyesi "Barış Gurubu"nun yanı sıra 15 kişinin Avrupa’dan gelerek 28 Ekim günü İstanbul’a girecekleri açıklandı.

Barış ve Demokrasi Platformu’nun yaptığı açıklamada son dönemde yapılan kutlamaların tehlike arzetmediğini yanlızca beklenen kardeşliğin müjdesi olacağı belirtildi. Barış Platformu sözcüsü Yaman Yıldız ise yaptığı açıklamada "26 Kürt Mahmur kampından, 8 gerilla Kandil dağından PKK önderi sayın Abdullah Öcalan’ın çağrısı ile Türkiye’ye giriş yapmıştır" dedi.

Barış ve Demokratik Çözüm Platformu ile ortaklaşa basın açıklaması yapan DTP İstanbul İl Başkanlığı, 28 Ekim günü Avrupa’dan gelecek olan 15 pkk terör örgütü üyesinin uçaktan indikleri andan itibaren büyük bir coşkuyla karşılanacağını belirtildi. Barış ve Demokratik Çözüm Platformu temsilcisi Yaman Yıldız’ın yaptığı açıklamada; "Barış elçileri sınırdan gelmeye devam ediyor. Mahmur ve Kandil’den gelenlerin yanı sıra 28 Ekim tarihinde 15 kişi daha İstanbula gelecek. Gelenleri havaalanında büyük bir çoşkuyla karşılayıp Kazlıçeşme’de kutlama yapmayı hedefliyoruz" dedi. Gelen PPK’lıların teslim olmak için değil barış ve çözüm sürecine katkıda bulunmak için geldiklerini niteleyen Yaman Yıldız, kürt halkının gelenleri bayram havasında karşılayacağını belirtti. Demokrasi için gelen 34 kişinin tutuklanmamasının çözüm sürecinde Kürt halkını umutlandırdığını belirten Yaman Yıldız; "Bu olumlu gelişmelere gölge düşürmek isteyen CHP ve MHP yönetici gurubu, iç savaş yaratmak üzere tehlikeli bir yol izliyor. Karşılamalarda şov olarak nitelendirilmesin. Bu gösteriler sadece umut gösterileridir" dedi.

Düzenlenen toplantıda konuşan DTP İstanbul İl Başkanı Mustafa Avcı "Önemli bir süreçten geçiyoruz. Süreci iyi yönetebilirsek aydınlık gelecek için önemli adımlar olabilir. Abartılı birr sahiplenme yerinde bir eleştiri değil. Örneğin Yüksekova da cenazesi kaldırılan bir gerillanın törenine 5 yıl önce 80 bin kişi katıldı. Bu bir sahiplenmedir. Son 3 günde çok abartılı bir sahiplenme olarak nitelendirenlerin buna bakması gerekir ve bunu DTP’ye maledilmesi çok doğru değil“ dedi. Habur sınır kapısından gelerek daha önce gelen barış guruplarının akıbetinin yaşanmamasını halk arasında umut verici olarak niteleyen Mustafa Avcı, Halkın barış özlemini yıllardır çektiğini belirtti. DTP’nin günah keçisi durumuna getirildiğini belirten Mustafa Avcı, karşılamalardaki törenleri DTP’ nin organize etmediğini belirtti.

DTP’yi hedef göstermenin çok büyük bir haksızlık olduğunu belirten Mustafa Avcı, karşılama töreninde DTP’nin bu rüreci nasıl risksiz yönetebileceğini düşündüklerini belirtti. Mustafa Avcı "MHP ve CHP bu süreci provake etmektedir. Bu gelişmeleri üzülerek izliyoruz. CHP’de safını artık bize göre netleştirmiştir. Bu konuda hükümetin cesaretli olması gerekir. Aslında hükümet Silopiden Diyarbakır’a kadar yarın İstanbuldan çıkacak olan barış coşkusuna motive olması gerekirdi. Dolayısıyla bastırıp geri adım attırma karşı tarafta savaş talebine güç ve destek sunmadır. Karşılamalardaki şölen makul bir sayıda olacak ve ilçe örgütlerinin önünden kalkacak otobüslerle yapılacaktır. Hedefimiz trafiği dıkamak ve vatandaşlara zorluk çıkarmak değil. Mümkün olduğunca herşeyi planlayacağız. Bu konuda kimse kaygı duymasın. Süreci yönetecek güç ve iradeye sahibiz. Asıl yoğunluğumuz şölen alanında olacak" dedi. Avrupa’dan gelen kişilerin sorunsuz olduğunu belirten Mustafa Avcı, 15 kişinin pasaport kontrollerinin ardından işlemlerinin biteceğine inanıyoruz. Habur’daki gibi işlemlerin uzamayacağına inandıklarını belirten Mustafa Avcı, kısa zamanda şölen alanına geçeceklerine inandıklarını belirtti. Barış talebini niteleyen Mustafa Avcı; "Barış coşkusu süreci provake ediyorsa karşı tarafların yaptığı nedir? O zaman 1 milyon kişi alıp savaşa devam mı diyelim? Bunu ordu da açıklasa yanlıştır. CHP ve MHP’nin bar bar bağırması da yanlıştır. Başkalarının onlara pirim vermesi de yanlıştır" dedi. 15 kişinin yurda giriş tarihinin 29 Ekimden 1 gün öncesine denk gelmesin özellikle kararlaştırılıp kararlaştırılmadığını bilmediklerini belirten Mustafa Avcı, daha önceki barış gurubunun 29 Ekim’e denk gelmesinin ise planlı olduğunu söyledi.

HÜKÜMET SERTLEŞİYOR

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, bugün yaptığı açıklamada, PKK'lıların 20 Ekim'de karşılamasında DTP'nin büyük bir sorumsuzluk gösterdiğini belirterek, "Acaba süreci sabote mi etmek istiyorlar diye düşünmemek mümkün değil" dedi.

Atalay, demokrasi açılımı sürecinde yaşananlar kapsamında son günlerde öne sürülen bazı iddiaları ‘gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi olmayan, toplumu rahatsız eden ve sorumsuz’ olarak niteledi ve yargılama sürecini eleştiren CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın açıklamalarının da yalan ve yanlışlardan ibaret olduğunu kaydetti.

Atalay, "DTP Bu süreci sabote etmek istiyor. Eve dönenler hukuk kurallarına uymak zorundadır. Hiçbir kimse bu tür görüntüleri yeniden sergilemeyi aklından geçirmesin" dedi.

YARGILAMA CMUCK'A UYGUN

Kandil ve Mahmur'dan gelenlerin Habur'da yargılanmasının CUMK’a uygun olduğunu açıklayan İçişleri Bakanı Beşir Atalay, "Muhalefetin yargılamalara ilişkin eleştirisi suçtur. Ana muhalefet yargılama hakkında yalan yanlış açıklamalarda bulunmuştur" dedi.

‘SEYYAR MAHKEME’ İDDİALARINA YANIT VERDİ

Muhalefetin, yargılama süreciyle ilgili eleştirilerini, ‘Adalet Bakanlığına karşı yapılmış çok yakışıksız ithamlar’ olarak niteledi ve yargılama sürecinin anayasal dayanağını, ilgili kanun maddesini okuyarak ifade etti. Bakan, soruşturmanın gerekli kıldığı hallerde, ilgili yere gidilebileceğini, okuduğu kanun maddesiyle açıkladı ve ‘seyyar mahkeme’ iddialarına yanıt verdi.

CUMHURBAŞKANI GÜL DE TEPKİ GÖSTERMİŞTİ

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, dün yaptığı açıklamada, dağdan inişlerin gövde gösterisine dönüştürülmesini eleştirerek, "Bunlar hoş görüntüler değil, provokatif görüntüler. Tasvip etmem mümkün değil. Herkesin kendisine gelmesini ve ölçüsüz tavırlardan kaçınmasını tavsiye ediyorum" diye konuştu.