GELECEĞİ, GEÇMİŞİNİN AVUCUNUN İÇİNDE OLAN DEVLETLER

Muhammed Çınık

Muhammed Çınık

Konvansiyonel savaşlar silahla, psikolojik savaşlar propaganda ile kazanılır.

Adolf Hitler 20. Yüzyılın en acımasız diktatörlerinden biriydi. Yahudileri toplumdan dışlamak ve Almanya`yı tamamen Almanların sahip olduğu bir konuma getirmek için çaba gösterdi. 6 milyon Yahudi`nin (kaynaklara göre ölü sayısı değişir) sistemli bir şekilde öldürüldükleri soykırım olarak tarihe geçmiştir. İkinci dünya savaşında Alman ordusu mağlup edildi fakat; Alman ideolojisini yıkmadan istenilen sonuca ulaşmak söz konusu olamazdı…..
Bunu için Almanların kendi geçmişinden nefret etmesi sağlandı. Batı asıl zaferini, Almanlar kendisinden nefret ettiğinde kazandı. Baktığımız zaman bugün dahi bu zaferin izlerini Almanların verdiği kararlarda görebiliriz. Geçtiğimiz günlerde hatırlarsanız Başkan Erdoğan`ın Almanya ziyaretinde Alman Başkan Olah Scholz`ün yanında söylediği bir söz vardı: “Bir borçluluk psikolojisinde İsrail ve Filistin savaşını değerlendirmemek gerekir. Bizim İsrail'e borcumuz yok. Ama borcu olanlar rahat konuşamıyorlar.`` Cumhurbaşkanının bu sözü söylemesindeki en büyük sebep, Almanların geçmişinde bulunan Hitlerin yaptığı ‘Holokost Katliamı`dır. Almanlar geçmişinden utanmakta ve bu olaydan dolayı İsrail`e karşı bir borçluluk psikoloji içinde yaklaşıp insani ve objektif davranamıyorlar. Bu Batı tarafından Almanlara yüklenilmiş bir yük. Böylelikle Batı Almanlara her istediğini yaptırabilmekte ve adeta bir kukla gibi kullanmakta. Şimdi siz şunu diyeceksiniz, ‘eee kardeşim utanmasınlar mı bu olaydan?` tabii ki utanmalı ama tarihe baktığınızda sadece Holokost katliamı yok. Geçmişte Ruanda katliamı olduğunda aynı batı “O ülkelerde bir soykırım yaşanması o kadar da önemli bir şey değil” (Fransa Eski Cumhurbaşkanı François Mitterrand) şeklinde açıklamada bulunup Amerika ve Fransa Birleşmiş Milletleri işlevsiz kılmaya yönelik diplomatik girişimlerde bulunmuştur. Ruanda olayı ne Amerikalılarda ne de Fransızlarda travmatik bir geçmiş veya borçluluk psikolojisi bırakmamıştır. Aslında batı son 100 yıldır savaşları psikolojik olarak kazandı ve propagandayı iyi kullandı.



Hepimiz çok uzağa gitmeden yakın zamanda hatırlamamız gereken bir psikolojik savaşı daha hatırlayalım. ABD, Japonların teslim olmaya niyeti olmadığı için nükleer silah kullandı ve bunu yapmak yerine konvansiyonel savaşa devam etseydi, binlerce milyonlarca asker kaybedeceğini savunur.

Düşman pes etmiyorsa ve askerini gücünü kullanarak zafere ulaşamıyorsan, barışın yolunu aramak doğru olandır; nükleer silah kullanmak değil. Almanlar kendi geçmişinden nefret ederken, ABD neden nefret etmiyor? Çünkü tarih onları zafer kazananlar olarak yazdı. Yani işin kısası günümüzde devletlerin verdiği kararların altında her zaman kazananlar, kaybedenler ve propagandayı iyi kullanma vardır. Bugün Almanya`nın İsrail`in, Gazze`ye yönelik adil olmayan kararları da bundan ötürüdür veya Japonların doğan çocuklarına karşı Hiroşima ve Nagasaki`yi göstererek gelişmek zorundasınız propagandasını yapması da kendi geçmişine olan borçtandır.