Beyaz Gazete Ana Sayfa
Genişlet Işıklar
Bu Haber Diğer Kanallarda Nasıl Sunuldu

Bedelli askerlikte son durum

16 Aralık 2012 Pazar günü yayınlandı Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın Uludere olayına ilişkin ''şerefli bir asker arıyorum'' sözlerine tepki göstererek, ''TSK'da görevli personelin şeref ve haysiyetini sorgulamak kimsenin haddi değildir. Kahraman ordumuzda görev yapan her subayımız şerefli ve onurludur, görevinde kaldığı sürece'' dedi.

Yılmaz, TBMM Genel Kurulu'nda, bakanlığının 2013 yılı bütçesi üzerinde Hükümet adına yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yeni tehdit ve risklerin yoğunlaştığı Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu üçgeninde olması, enerji ve ticaret yolunun üzerindeki konumu nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin imkan ve kabiliyetlerinin daha da geliştirilmesini zorunlu kıldığını ifade ederek, Türkiye'nin bu noktada caydırıcı askeri gücü sahip olmasının çok daha önemli hale geldiğini söyledi.

Askerlik Kanunu'nda yapılan önemli değişiklikleri anlatan Yılmaz, 118 hudut birlik tesisinin inşa edilmesinin planlandığını, bunların 38'nin tamamlandığını, 50'sinin inşaatının devam ettiğini kaydetti.

Yılmaz, 172 adet gözetleme kulesi ile bin 23 kilometrelik hudut yolu inşa edilmesinin de öngörüldüğünü ifade ederek, ''Hudut yolunun 700 kilometrelik bölümü tamamlanmıştır'' dedi.

Yapılan protokol gereği askeri hastanelerin sivil halka açıldığını dile getiren Yılmaz, malul ve gaziler için yapılanları anlattı.

Bakan Yılmaz, savunma sanayinin bir ülkenin güvenliği ve bağımsızlığı için olmazsa olmaz sektör olduğunu bildirdi.

''Ülkemizin savunma ve güvenliğine ilişkin tüm ihtiyaçlarının öncelikle yerli sanayiden karşılanması öncelikli amacımızdır'' diyen Yılmaz, ''Bu amacı gerçekleştirebilmek için üretimi makul kılacak bir ihracat hedefinin de yakalanması gerekmektedir. Savunma sanayi ihracatımızın 2023 yılında 25 milyar ABD dolarlık bir hedefi yakalamasını, savunma sanayisinde dünyanın ilk 10 ülkesi arasına girmeyi öngörmekteyiz'' dedi.

İsmet Yılmaz, savunma ürünleri alanında araştırma ve teknoloji geliştirme çalışmalarının koordineli olarak yürütüldüğünü söyledi.

Milli olması zorunlu ve kritik ihtiyaçların karşılanmasına yönelik olarak, yurt içi üretimin küçük ve orta ölçekli işletmelere iş aktarılması suretiyle, teknoloji ve üretimin ülke çapında yaygınlaştırılmasını amaçladıklarını belirten Yılmaz, bu dönemde TSK'nın savunmaya yönelik her türlü ihtiyacının en az yüzde 50'sinin yurt içinden karşılanması sayesinde, 1 milyar ABD dolarlık savunma ve havacılık ihracatı hedefine ulaştıklarını bildirdi.

Uzayı en çok kullanan ülkelerin, en çok gelişmiş ülkeler olduğuna işaret eden Yılmaz, Türkiye'nin de uzayda daha çok varolma çalışmalarına başladığını ve bu çerçevede bir çok projeyi görünür hale getirdiğini kaydetti.

Yılmaz, Göktürk uydusu projesi ile TSK'nın ihtiyaç duyacağı istihbarat görüntülerini elde edilmesi, işlenmesi, depolanması ve değerlendirilmesini sağlayacak keşif gözetleme uydu sisteminin tedarik edilmesi ve uzun vadede Türkiye'de üretilecek tüm uydulara hizmet edecek, uydu montaj entegrasyon ve test merkezinin kurulmasının hedeflendiğini belirterek, uydunun kurulacak merkezde testlerinin tamamlanmasını ardından 2014 yılı sonunda fırlatılmasının planlandığını bildirdi.

İsmet Yılmaz, Göktürk-2 projesinin tamamlandığını ve uydunun fırlatılmasının gelecek hafta Çin'de gerçekleştirileceğini ifade etti.

Bakan Yılmaz, ''Askeri harcamaların Sayıştay'ca denetlenmediği'' iddiasının doğru olmadığını belirtti.

Bir milletvekilinin ''doğudan asker alınmıyor'' dediğini anımsatan Yılmaz, ''Bu kesinlikle doğru değildir. Geçen ay Antalya'da şehit cenazesine katıldım. Şehitlikte Diyarbakır'dan, Kayseri'den, Antalya'dan şehitler yan yana yatıyordu. Biz doğusuyla, batısıyla bir aileyiz. İstanbul'a, Antalya'ya, İzmir'e giderseniz, orada da Batman'lı, Diyarbakır'lı, Siirt'li şehidimizi mutlaka görürsünüz'' dedi.

-Uludere olayı-

Yılmaz, BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan'ın, ''Şerefli asker arıyorum'' sözlerine cevap olarak, ''TSK'da görevli personelin şeref ve haysiyetini sorgulamak kimsenin haddi değildir. Kahraman ordumuzda görev yapan her subayımız şerefli ve onurludur, görevinde kaldığı sürece'' dedi.

Konuşmasında, Uludere'deki hava operasyonu sonucunda bazı vatandaşların ölmesi konusuna değinen Yılmaz, şunları kaydetti:

''Gülyazı'da vatandaşlarımızın hava saldırısı sonucu ölümünün savunan yok. Yapılanları yargının üzerine geçerek... Yargının yerine geçerek karar verilmemesini istiyoruz. Yargıdan önce karar verilecekse yargıya ne gerek var- Anayasa'ya göre yargıya intikal etmiş bir konunun, TBMM gündemine getirilmesi de hukuk ihlalidir. Terör örgütünün ve yandaşlarının insan hayatına değer verdiğini söylemek mümkün değil. En çok Kürt'ü öldüren, Kürt'e en çok zarar veren, bu terör örgütü olmuştur. Oralardaki insanlara yatırımın gitmesine engelleyenler, onları fakirliğe mahkum edenler, kaçıkçılığa teşvik edenler, elinde silahla dağda gezip hukuk tanımazlığını sürdürmek isteyenlere bir şey diyemeyenlerin, burada hak ve hukuku savunduğunu ileri sürmeleri doğu değildir. '5 Karakol bassak bu kadar etki doğurmazdı' diyenlerin sevincini milletimiz görmüştür.

Milletimiz kurtla beraber kuzuyu avlayanların, koyunla beraber ağlayanların kimler olduğunu çok iyi bilir. Bunu, Batman Barosu eski başkanının olayında gördük, Batman'da 28 Eylül 2011'de Mizgin Doruk ve karnındaki 8 aylık bebeğinin ölümünde gördük. 'Biz bir aileyiz dedik, birlikte güçlüyüz' dedik. Bunu bir türlü anlayamayanlar oldu. Biz tek vatandaşımızın dahi burnunun kanamasını istemeyiz. Kişiler yanılsa da milletin vicdanı asla yanılmaz. Hem bu olaylara sebebiyet verenleri hem de bu olayları görmezden gelenleri, milletimiz de tarih de mahkum edecektir, yarın kıyamet gününde ak ile kara hepsi ortaya dökülecektir.''

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, ''Bu ülke hepimizin'' sözüne katıldığını belirtti.

''Kaç tane Kürt subay var'' diyen Kaplan, Kürtlere ayrımcılık yapıldığını iddia etti.

Uludere olayının 21. yüzyılın insanlık suçu olduğunu iddia eden Kaplan, ''Ordunun içinde vicdan sahibi biri bir gün çıkıp emri kimin verdiğini söyleyecektir'' dedi.

Kaplan, ''12 Eylül darbecileri, 28 Şubatçılar, bu Meclisi kapatanlar da şerefli mi-'' dedi.

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce de bir insanı ak olmasıyla o kişinin ak olmayacağını ifade etti.

Bakan Yılmaz'ın ''yarın kıyamet gününde ak ile kara hepsi ortaya dökülecektir'' sözünü kasteden İnce, ''Dünyadaki adaleti hallettikten sonra Allah'ın mahkemesine mi el attınız- Kimin ak kimin kara olduğunu hukuk da bir gün gösterecektir, Allah da gösterecektir'' dedi.

Muhabir: Coşkun Ergül

Yayıncı: Kudret Topçu


HABERDAR OLMAK İÇİN MAİL BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN
Copyright BeyazGazete.Com ' Tüm Hakları Saklıdır. Web sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. Kaynakları beraberinde belirtilmiştir. Haberleri kopyalamayınız. Norm Yazılım
Ajanslar
yukarı