27 Şubat 2012 Pazartesi günü yayınlandı
Eski Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile dünden beri telefonda görüştüğünü belirterek, “Partideki kargaşanın bitmesi için iki somut adımın atılması gerekiyor.
Birincisi yerel seçimlerden öncede ön seçimin yapılması, ikincisi ise 60 kişiye indirilecek olan parti meclisinin üyelerinin 1 Martta seçilmesidir.” dedi.
Eski Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Üyesi Savcı Sayan 'nın Ankara Rixos Otel 'deki düğününe girişte basın mensuplarının sorularını cevaplayan Deniz Baykal, 2 gündür Kılıçdaroğlu ile çeşitli telefon görüşmeleri yaptıklarına dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Benim açımdan bu telefon görüşmelerinin hedefi CHP 'nin bu iki kurultay dolayısıyla içine sürüklendiği dağınıklıktan, ayrışmadan, çatışmadan gerginlikten kurtulmasıydı. Kurultaya gidilir, gidilmez bunun ayrı bir önemi vardır ama bunun asıl önemli olanı partideki dağınıklığın aşılmasını sağlayacak bir paketi yürürlüğe koymaktır. Ben kendimde bu sorumluluğu hissettim, bunun nasıl sağlanacağı yönünde bir arayış içinde oldum. Ulaştığım noktalarını da sayın Genel Başkan ile paylaştım. Geldiğimiz son noktada bugün bütün vatandaşlarımızı, partililerimizi derinden kaygılandıran bu CHP 'nin çatışmalı kurultay görüntüsünü aşmanın bir yolu olduğunu gördük. Yaptığım temaslar sonucunda partide farklı anlayışlarda bulunan, daha önce bir kurultay toplamak için 362 imza toplayan arkadaşlarımın dahil olması ile CHP 'li her kesimin bir araya gelerek kurultayda bir muhteşem birlik ve beraberlik görüntüsünü el ele kurultaya girerek, bütün Türkiye 'ye yaşatma şanslarının olduğunu gördüm.”
Bu birlik ve bütünlüğün gerçekleşmesi için ise iki somut adımın atılması gerektiğinin altını çizen Baykal, şöyle devam etti: “Bunlardan birincisi 362 imza toplayan arkadaşların gündeminde bulunan bazı konularında pazar günki kurultayda gündeme alınıp çözüme kavuşturulmasıdır. Nedir bu iki konu? Bir, yerel seçimlerde de ön seçimin uygulanacak bir düzenlemenin yapılması, pazar günki kurultayda milletvekili seçimlerinde ön seçimin uygulanması öngörülüyor ama yerel seçimlerde bu yok. Halbuki yerel seçimler önemli. Belediye meclis üyeliklerinin, belediye başkanlığı seçimlerini de ilke olarak düzenlenmesini sağlayacak bir adım atılmalıdır. Arkadaşlarımızın bu önerisi şimdi karşılanamamıştır.
İkinci önemli nokta da şudur: Bildiğiniz gibi pazar günü için genel merkezin hazırladığı tüzük tasarısında parti meclisi üye sayısının 80 'den 60 'a indirilmesi öngörülüyor. Ama 60 üyeli bu parti meclisinin düzenlendiği maddenin yürürlüğe girmesi önümüzdeki ilk seçimli kurultaya bırakılmıştır. Parti meclisi önümüzdeki seçimli kurultayın kasım ayında olmasını kararlaştırmıştır. Daha önceye çekmek mümkündür. Bu tüzük maddesinin diğer tüzük maddeleri gibi bir martta yürürlüğe girmesinin sağlanması halinde ben bugün partide gözüken kargaşanın çok rahatlıkla gerçekleşeceğini inandım. Bu anlayışımı da sayın başkana ilettim.”
“BÖYLE BİR FIRSATIN DEĞERLENDİRİLMEMESİ HİÇ KİMSENİN ALTINDA KALKAMAYACAĞI BÜYÜK BİR SORUMLULUKTUR”
Kılıçdaroğlu ile görüşmesinin ilkini dün akşam saat 19.00 civarlarında yaptığını aktaran Baykal, Kılıçdaroğlu 'nun söylediklerini maalesef yanlış anladığını gördüğünü dile getirdi. Daha sonraki konuşmasında Kılıçdaroğlu 'nun bu hukuken mümkün olmadığını düşündüğünü kaydeden Baykal, “Niye mümkün olmadığını sorunca anlaşıldı ki pazartesi günü yapılacak kurultayda sanki parti meclisinin 60 kişilik üyesinin seçilmesi talep edilmiş. Bu algılamanın sayın genel başkanın zihnin de olduğunu gördüm. Böyle bir algılama için hiçbir neden yok, hiç kimsenin aklından böyle bir şey geçmez. Söz konusu 60 kişiye indirileceği geçen tüzük maddesinin 1 Mart'ta yürürlüğe girmesidir. Sayın Genel Başkan tüzüğün kendisine verdiği hakkı kullanarak usulüne göre o parti meclisini seçmek için kurultay çağrısı yapabilir. Önümüzdeki zaman içerisinde bunun gerçekleştirilmesidir. Hukuka aykırı hiçbir neden yoktur. Bu, şu saat itibariyle de geçerlidir. Bunun olamaması tabi çok acı bir olaydır. Kaçırılmış büyük bir fırsattır ve tarihi bir sorumluluktur. Yani böyle bir fırsatın değerlendirilmesinin reddedilmesi hiç kimsenin altından kalkamayacağı büyük bir sorumluluktur.” ifadelerini kullandı.
“PARTİ ÜST YÖNETİMİ İLE ÖRGÜT ARASINDA UYUMDAN ÇOK GERGİNLİK HAKİM”
Bugün CHP 'de parti üst yönetimi ile örgütün değerleri arasında uyumdan çok gerilimin söz konusu olduğunu yineleyen Baykal, partinin rahatlamasının bu gerilimin bitmesiyle mümkün olacağını kaydetti. Baykal, bu fırsatın değerlendirilmesi halinde CHP 'de kaynaşmanın olacağına inandığını ve kesinlikle CHP 'nin oyunun birkaç puan artacağını dile getirdi.
“TELEFONLARIM AÇIKTIR, YARINKİ KURULTAYA BÜTÜNLÜK MANZARASIYLA GİRME ŞANSI VAR”
Kılıçdaroğlu 'na yürekten bir çağrı yaptığını bildiren Baykal, “Buna partimizin şiddetle ihtiyacı var, buna Türkiye 'nin büyük ihtiyacı var. Bugünkü parti meclisini sürdürmekte ısrar edeceğim diye bu şansı kullanmamak büyük bir vebali yüklenmek demektir. Bu saat itibariyle de bu şansın hala olduğunu görüyorum. Telefonlarım açıktır, böyle bir imkanı gördüğümüz anda her türlü çalışmayı yaparız. İnanıyorum yarınki kurultaya bu bütünlük manzarasıyla girmek şansı vardır.” şeklinde konuştu.
Düğüne girişte telefonunun açık olduğunu ve hala böyle bir şansın olduğunu söyleyerek, Kılıçdaroğlu'na mesaj gönderen Baykal 'ın salonda masada oturduğu sırada iki defa telefon görüşmesi yapması dikkat çekti. Arayanın Kılıçdaroğlu olup olmadığının sorulması üzerine ise Baykal, gülerek “Yok, o değil” dedi.