Beyaz Gazete Ana Sayfa
Genişlet Işıklar
Bu Haber Diğer Kanallarda Nasıl Sunuldu

28 Şubat Soruşturması

15 Nisan 2012 Pazar günü yayınlandı 28 Şubat operasyonunda gözaltına alınan şüphelilere, Gölcük’teki aramalarda ele geçirilen imzalı belgeler soruldu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliği’nin başlattığı 28 Şubat soruşturması kapsamında gözaltına alınan, aralarında dönemin Genelkurmay 2. Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir’in de bulunduğu 28 kişinin sorgularına dün sabah başlandı.

Geceyi emniyette geçen şüphelilerden ilk etapta alt rütbelilerin ifadeleri alındı. Savcı Mustafa Bilgili tarafından yürütülen soruşturmaya Savcı Kemal Çetin de dahil edildi. Alınan bilgiye göre, şüphelilerden bazıları susma hakkını kullanarak emniyette konuşmayacaklarını belirtti. Sorgusu yapılabilen şüphelilerin her birine 10’u aşkın soru yöneltildiği ve onlarca belge gösterildiği ifade edildi. Aramalarda el konulan bazı ıslak imzalı belgelerin de daha önce savcılıkta örneği bulunan belgelerle karşılaştırıldığı ve şüphelilere sorulduğu kaydedildi.

Gölcük’te bulunan belgeler
Alınan bilgiye göre, 28 Şubat’a ilişkin adli soruşturmanın başlatılmasında, Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde 6 Aralık 2010’da bulunan belgeler etkili oldu. Döşeme altında gizlendiği belirtilen 10 çuval dolusu belge içinde, Batı Çalışma Grubu’nun (BÇG) çalışmalarına ilişkin dökümanlar çıktı. İstanbul Başsavcılığı, bu dökümanları Ankara Başsavcılığı’na gönderdi.

Şüphelilere, İstanbul’dan gönderilen ve Genelkurmay Karargahı, Genelkurmay Başkanlığı, Muharebe Elektronik ve Bilgi Sistemleri Başkanlığı logoları bulunan, seri numaralı, gizlilik dereceli CD içinden çıkan emekli Orgeneral Çevik Bir, Genelkurmay İç Güvenlik Harekat eski Daire Başkanlığı Şube Müdürü emekli Tuğgeneral İdris Koralp, emekli Tuğgeneral Kenan Deniz imzalı belgeler soruldu.

1995-1999 dönemini kapsıyor
Soruşturmanın, Refah Partisi’nin seçimlerden birinci olarak çıktığı 1995 ile erken seçimlerin yapıldığı 1999 yılları arasını kapsadığı öğrenildi. Soruşturmada, sadece 28 Şubat sürecinin yaşanmasına neden olan Refah-Yol iktidarı değil, bu dönemin öncesinde ve sonrasında yaşanan olayların da kapsamlı şekilde ele alındığı kaydedildi. Bu döneme ilişkin Genelkurmay Karargahı’ndan çıkan belgelerin incelendiği belirtildi.

Bu kapsamda, 28 Şubat döneminde yazılı ve görsel medyada yer alan haberlerin de mercek altına alındığı öğrenildi. Şüphelilere, 28 Şubat sürecine “olumlu katkı” yaptığı değerlendirilen bu haberlerin yayınlanmasında BÇG’nin ve Genelkurmay’ın etksinin olup olmadığına ilişkin sorular yöneltildi. Şüphelilere bu doğrultuda, 28 Şubat sürecine zemin hazırlayan ve sonrasında yaşanan gelişmeleri yönlendiren bir medya planlanmasından haberdar olup olmadıkları da soruldu. Ayrıca, bu planlamanın hazırlanış aşamaları hakkında bilgileri bulunup bulumadığı da soruldu.

DİZİLER DE SORULDU
28 Şubat soruşturmasında şüphelilere televizyon dizileri de soruldu. DHA’nın haberine göre, gözaltındaki askerlere ’Sevilen dizilerden Tatilciler, Bizimkiler ve Süper Baba’nın senaristleriyle görüşülüp laiklik vurgusunun yapılmasının istenilmesi’ de soruldu.

Baro’dan gözetmenler Emniyet’te
Şüphelilerin sorgusunun sürdüğü saatlerde Ankara Barosu Avukatlar Hakları Merkezi’nden bir grup avukat da Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne gitti. Avukatların şüphelilerin sorgusu sırasında savunma hakkı ihlali olup olmadığı konusunda, gözetmen sıfatıyla emniyette bulundukları öğrenildi.

Emekli orgeneral Çevik Bir ile 3 emekli tuğgeneralin sorgusunun ise sona bırakıldığı bildirildi. Bu nedenle Bir’in sorgusuna geç saate kadar başlanmadı. Geceyi emniyette geçiren ve avukatından herhangi bir talepte bulunmayan Bir ve diğer şüphelilerin akşam polisler için çıkartılan tabldot yemekten yediği, sabah da yine polisler için hazırlanan kapalı kutuda getirilen kahvaltılıklarla kahvaltılarını yaptığı ifade edildi. Bazı şüphelilerin aileleri, emniyette ayakkabı bağları çıkartıldığı için bağcıksız ayakkabı getirilirken, bazı şüpheli avukatları da el konulan bilgisayarların imajlarının bir an önce alınabilmesi için boş harddisklerle emniyete geldi.

“İmaj alınmadı” iddiası
Aralarında Ankara Barosu’na kayıtlı avukat, dönemin Genelkurmay Basın Halkla İlişkiler Daire Başkanı emekli Kurmay Albay Hüsnü Dağ’ın da bulunduğu bazı şüpheliler ise evlerinde yapılan aramada imajları alınmadan bilgisayarlarına el konulduğunu tutanaklara geçti. 28 Şubat sürecinde basın biriminde görev yapan Dağ’ın evinden, “Bu belgeler Genelkurmay’ın internet sitesinde bile var” itirazlarına rağmen, yurtdışında görevli TSK personeli hakkındaki bazı basın bildirilerine de el konulduğu ifade edildi.

Yeni dalgalar yolda
Operasyonun BÇG ayağının ardından elde edilen bilgiler doğrultusunda yeni gözaltı dalgalarının olabileceği ve operasyonun asıl büyük ayağının daha sonra yapılacağı iddiaları da kulislere yansıdı.

Emekli Albay: Ben de fişlendim
Şüphelilerden emekli Kurmay Albay Aydın Karaşahin, ifadesi sırasında, Ağustos 1995-Haziran 1997 arasında Genelkurmay Lojistik Daire Başkanlığı’nda, 1997 Haziran-1999 Aralık arasında Hava Kuvvetleri Savunma Daire Başkanlığı’nda, Ocak 1998-Haziran 2011 arasında Almanya’da görev yaptığını söyledi. Kendisine gösterilen belgelerin hiçbirisini daha önce görmediğini belirten Karaşahin, “1997 Nisan ortalarında Genelkurmay Karargahı’nda düzenlenen bir toplantıya katıldım. Toplantının konusunu oraya gidince öğrendim. Burada anlatılan konu irticai faaliyetleri takip edeceğimiz hususunda idi. Bu toplantının devamında ülkemizde o tarihte faaliyet gösteren tüm yazılı ve görsel medyadaki haberleri izleyip irticai faaliyetlerle ilgili haberleri takip edip tespit etmeye çalışıyorduk. Benim böyle bir tespitim ve arzım olmadı. Bu şekilde yapılan toplantılara birbuçuk ay içinde beş altı defa gittim” dedi.

Fişleme içerikli faaliyetleri kimin yaptığını bilmediğini ve bu tür faaliyetler içinde yer almadığını belirten Karaşahin, “Aksine ben de 1982-1992 arasında Milliyetçi-Muhafazakar olduğum gerekçesiyle şüpheli-sakıncalı personel kategorisinde değerlendirildim. 1982 Eylül-Ekim ayında bu yapım nedeniyle gözaltına alındım ve sorgulandım. Yapılan soruşturma kapsamında TSK’dan ilişiğimin kesilmesini gerektirecek bir bulguya rastlanmadığından göreve iade edildim. 1992’ye kadar kurmaylık sınavına girmeme izin verilmedi. Bu durumun acısını çekmiş bir insan olarak başka birini irticai faaliyetler adı altında fişleme yapmadım” dedi.

Alt rütbeli şüphelilerden bazılarının ise BÇG isimli bir oluşumun içinde yer almadıklarını, üstlerinden aldıkları emir ve talimatları yerine getirdiklerini söyledikleri öğrenildi. Emniyette sorguları tamamlanan şüphelilerin bugün adliyeye sevkedilmesi bekleniyor.

‘İmaj alınmadı’ iddiası
Barosu’na kayıtlı avukat, dönemin Genelkurmay Basın Halkla İlişkiler Daire Başkanı emekli Kurmay Albay Hüsnü Dağ’ın da bulunduğu bazı şüpheliler ise evlerinde yapılan aramada imajları alınmadan bilgisayarlarına el konulduğunu tutanaklara geçti. 28 Şubat sürecinde basın biriminde görev yapan Dağ’ın evinden, “Bu belgeler Genelkurmay’ın internet sitesinde bile var” itirazlarına rağmen, yurtdışında görevli TSK personeli hakkındaki bazı basın bildirilerine de el konulduğu ifade edildi.


İŞTE SORULAN SORULAR
ÇALIŞMA GRUBU OLUŞTURULMASI: 4 Nisan 1997 tarihli ‘GEN SEK:3050-55.97-CRA SB’ sayılı ‘Çalışma Grubu Oluşturulması’ konulu, Genelkurmay Personel Başkanlığı’na hitaben yazılmış olan Orgeneral Çevik Bir imzalı, gizli, kişiye özel, ivedi kaşeli yazı ile ilgili bilgi veriniz. Şüphelilere aynı şekilde tarihi ve numarası belirtilen Çevik Bir imzalı yazılarla ilgili sorular da soruldu.

MEKTUPLAR, SİYASAL İSLAMIN FAALİYETLERİ:
Ayrıca yazı içeriğinde bulunan ‘Batı Çalışma Grubu Mektupları, Siyasi İslamın Faaliyetleri’ konulu, Genelkurmay Personel Başkanlığı’na hitaben yazılmış olan Orgeneral Çevik Bir imzalı, gizli, kişiye özel, kaşeli yazı hakkında bilgi veriniz.
A, B, E PLANI: Ayrıca dağıtım bölümündeki ‘A-1 Planı-B Planı-E Planı’ nedir açıklayınız.

KRİZ MASASI KURULU: ‘Genelkurmay Başkanlığı Ankara’ başlıklı Mayıs 1997 tarihli ‘HRK:4130- - 97/İGHD.PL.Ş.(2)’ sayılı ‘Sürekli Giriş Kartı’ konulu, İç. Güv. Hrk. D. Bşk. Tuğgeneral Kenan Deniz isimli, paraf bölümünde Pl.SB.YB.Ü.Akbulut, Pl.ŞB.ALB.İ.Koralp isimleri bulunan gizli kaşeli yazı ve ekleri hakkında bilgi veriniz. Ayrıca ekinde bulunan ‘Batı Çalışma Grubu Kriz Masası Kurulu’ başlıklı liste, ‘İç Güvenlik Harekat Dairesi Plan Şube Müdürlüğü’ başlıklı isim ve görevlendirmelerin yer aldığı tablo hakkında bilgi veriniz.

İRTİCA BRİFİNG VE KONFERANSLARI:
Batı Çalışma Grubu faaliyetleri kapsamında irtica ile mücadele konulu brifing ve konferans verildiği anlaşılmaktadır. Siz herhangi bir konferans veya brifing verdiniz mi? Verilmesi için talimat verdiniz mi? Bu konferanslara katıldınız mı?

İŞTE FİŞLEME BELGELERİ:
Batı Çalışma Grubu tarafından irtica ile mücadele kapsamında milletvekili, belediye başkanları, hakim ve savcılar, vali ve kaymakamlar, emniyet görevlileri, öğretmenler gibi birçok kamu görevlisi hakkında ailevi ve kişisel verilerin rapor edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu konuyu açıklayın.
ŞİRKET, OKUL, YURT, İHL, KURAN KURSLARI: Batı Çalışma Grubu faaliyetleri kapsamında ülkemiz genelindeki ticari şirketler, okullar ve yurtlar, vakıf ve dernekler, imam hatip liseleri, Kuran kursları ile ilgili ayrıntılı rapor haline getirilmiş belgelerin olduğu anlaşılmıştır. Bu konuları açıklayınız.

AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ ELİTAŞ:
Tank kafalı siviller yüzünden 28 Şubat oldu
Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, 28 Şubat, 12 Eylül, 12 Mart, 27 Mayıs’ın, ”tank kafalı sivillerin” birilerini göreve davet etmesinden kaynaklandığını ifade ederek, “O dönemde siviller; mürekkebi mermi, kalemlerini namlu gibi kullandı. Eğer geçmişimizdeki karanlık düşünceleri çöplüğe gömebilirsek Türkiye’nin önündeki aydınlık yolu kimse karartamaz” dedi.

Elitaş, “Çöplüğe gönderilecek isimler arasında kimler olmalı?” sorusu üzerine, “Kim tank kafalı sivilse, onlar kendilerini bilir. Kim mürekkebi mermi, kalemini namlu gibi kullanıyorsa, onlar bilir. Geçmişe dönüp baktığınızda internet sitelerinde hepsi yazıyor, kendilerini bilirler” diye konuştu. Elitaş, “Kenan Evren’in oturduğu, emir subayı Çevik Bir’in ise arkasında ayakta durduğu” fotoğrafın nasıl değerlendirilebileceğinin yönündeki soruya ise, “Artık gerçekler, her şey ortada. O zamanki bir bayan sayın bakana söylenenler medyada; bunların hepsi tekzip edilmedi. Belge aramak yerine, gazete ve televizyon arşivlerini karıştırsalar, hepsi açık ve net ortada” karşılığını verdi.


HABERDAR OLMAK İÇİN MAİL BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN
Copyright BeyazGazete.Com ' Tüm Hakları Saklıdır. Web sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. Kaynakları beraberinde belirtilmiştir. Haberleri kopyalamayınız. Norm Yazılım
Ajanslar
yukarı