8 Şubat 2012 Çarşamba günü yayınlandı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘dindar nesil yetiştirme’ sözlerinin ardından başlayan tartışmalara değinerek, “Dindar nesil gençlik kavramı üzerinden yürütülen kampanya, son derece bayat bir kampanyadır.
Bu kampanya o kadar bayattır ki 31 Mart Vak`ası 'ndan bu yana, 103 yıldır temcit pilavı gibi bu ülkenin önüne getirilmiştir.” dedi.
Meclis AK Parti Grup Toplantısı 'nda konuşan Başbakan Erdoğan, 'dindar nesil yetiştirme 'açıklamasının ardından başlatılan irtica kampanyalarının periyodik aralıklarla kamuoyunun önüne getirildiğini dile getirdi. İrtica diyerek insanların idam edildiğini, hükümetlerin elinin, kolunun bağlandığını dile getiren Erdoğan, Türkiye 'nin dini, milli, manevi değerlerinin ayaklar altına alındığını vurguladı.
İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy 'un 'Zulmü Alkışlayamam 'şiirini okuyan Erdoğan, kendisini eleştirenlere 'İrticanın şu sizin lehçede manası bu mu? 'diye sordu. Kendilerine mürteci yaftası vurmaya çalışıldığını, Türkiye 'nin hiçbir zaman irticaya prim vermediğini kaydeden Erdoğan, şunları söyledi:
“İrtica korkusuna, kampanyasına çok ama çok büyük bedeller ödendi. Kimi aşağılamak istedilerse yobaz dediler. 31 Mart`ta, 27 Mayıs öncesi, 28 Şubat, AK Parti kapatma davası öncesinde yürütülen kampanyanın tıpkısının aynısıdır. Kusura bakmayın, biz bunları yutmayız. Biz siyasi mücadelemiz boyunca bu kampanyaları aşarak bugünlere ulaştık. Biz bu yolda, elinden irtica oyuncağı alındığı için kimlik bunalımı yaşayan yazarlarla değil, biz milletimizle gidiyoruz. Bize milletimizden başka hiç kimse yol çizemez. Televizyonlarda veryansın ediyorlar, sizin veryansınınız değil halkımın veryansı önemli. Onun da ölçüsü sandıktır. Hem demokrasi diyeceksin hem başbakan niye böyle konuşuyor diyeceksiniz. Milletimin diliyle konuşuyorum ben. Siz milletin dilini anlamadınız, bu ülkede 10 yıllardır iktidar olamadınız, olamayacaksınız. Anayasa 'nın 24. maddesini açın okuyun. Anayasayı kabul etmiyorsunuz, o zaman bir dindar insanın çağdaş olabileceğini neden düşünmüyorsunuz. Hem dindar hem çağdaş olamaz mı bir insan. Ama bunların dindarlık anlayışı da farklı. Bunlar çağdaşlığı da anlamış değiller.”
'FATİH PROJESİ`YLE HEPSİNE DERS VERDİK '
Çağdaşlık konusunda Fatih Projesi`yle kendilerini eleştirenlere ders verdiklerini söyleyen Erdoğan, “İnternet, bilgisayar yeni mi icat oldu. Niçin bunları okullarımıza, yavrularımızın önüne koymadınız. Yüzde 10 faizi bile yüksek gören iktidar var. Hiç kimse çok bilmiş edasıyla bize istikamet gösteremez, efendilik taslayamaz. Bizim rehberimiz millettir. Bu hükümetin gizli ajandası var, ensemizde boza pişirilmesine asla ve asla müsaade etmeyiz. Bizim iktidarımızda ikna odaları yok. Bu ülkede 10 yıllar boyunca dindarlara ikinci sınıf muamelesi yapıldı. Namaz kılanlar, oruç tutanlar, başörtüsü takanlar, selam verenler dışlandı, aşağılandı.” diye ifade etti.
'GENÇLİK ZARARLI ALIŞKANLIKLARA ÖZENDİRİLDİ, KENDİ DEĞERLERİNE YABANCI EDİLDİ '
Daha önceki dönemlerde gençlik zararlı alışkanlıklara özendirilirken, kendi değerlerine yabancı hale getirildiğini söyleyen Erdoğan, “Çok uzağa gitmeye gerek yok, 2000 'li yıllarda başörtülü öğrencileri ikna odalarına alanlar CHP tarafından ödüllendirildi. Elinizde dindarlığı ölçecek alet mi var diyorlar. Dindarlığı ölçecek değiliz. Bizim uluhiyyet kavgamız yok. O ancak Kadir-i Mutlak olan Allah 'a aittir. Siz bu ülkede yıllarca laikliği nasıl ölçtünüz, hangi cihazı kullandınız. Üniversitelerde başörtülü kızların laikliğini nasıl ölçtünüz. Başörtüsüyle ilgili düzenlemeyi neden Anayasa Mahkemesi`ne götürdünüz ey Kılıçdaroğlu. Siz önce millete bunu anlatın. Dindar bir nesil derken neyi kastettiğimi anlıyor musunuz. İmam hatiplerle sorununuz ne. Katsayı konusuna neden bu kadar takıldınız. Siz önce bunu anlatın. Sadece bize oy verenlere değil, herkese biz 9 yıldır hiçbir dayatmanın içinde olmadık, bugün de değiliz, yarın da olmayacağız. Biz geçmişte yaptıkları gibi öğrenci formatlama gayretinde değiliz. Örneği olmayan Fatih Projesi başladı.” şeklinde konuştu.
'ZİHİNLERİ DEĞİL BİLGİSAYARLARI FORMATLARSINIZ '
Bilgisayarın, internetin olduğu okulda dayatma olamayacağını kaydeden Erdoğan, “Televizyonlarda konuşan, adının önünde Prof. yazanlara sesleniyorum. Haberin var mı hoca. Olsa olsa bilgisayarları formatlarsınız ama zihinleri asla formatlayamazsınız. Elbette her siyasi partinin nesil tasavvuru vardır. Dini, milli, manevi gençlik tasavvurun neresi yanlış. Hiçbir parti kendi tasavvurunu topluma dayatamaz. Biz toplum mühendisliğine de siyaset mühendisliğine de karşıyız. Sorun, diğer partilerin böyle bir vizyonu olmamasıdır. Bizler milletimizin rızası istikametinde anayasa ve yasalar çerçevesinde 9 yıldır ne yaptıysak onu yapmaya devam edeceğiz. Devletin, zihinleri tek tipleştirmesine karşıyız. Aynı şekilde çocuğu ateist olarak yetiştirmek isteyenlerin dayatmalarına da karşıyız. Bize oy verenler kadar vermeyenler de müsterih olsun. Bu hükümet 75 milyonun hükümetidir. Milletimiz, bize inansın, bize güvenmeye devam etsin. Milletin rotasında ilerleyeceğiz.” diye konuştu.