Beyaz Gazete Ana Sayfa
Genişlet Işıklar
Bu Haber Diğer Kanallarda Nasıl Sunuldu

Ömer Dinçer 'Öğrenci hadisesi olarak görmek eksikliktir'

26 Aralık 2012 Çarşamba günü yayınlandı Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, ODTÜ olaylarıyla ilgili bazı üniversitelerin ortak açıklama yaparak tepki göstermesine ilişkin, “Şiddetin ulusal düzeyde kınanmasının doğru olduğu kanaatindeyim” dedi.

Otelcilik ve Turizm İşletmelerinde Uygulamalı Eğitim Projesi’nin kapanış törenine katılan Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Başkent Öğretmenevi’nde düzenlenen programın bitişinde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü binasının çıkan yangınla ilgili değerlendirmelerde bulunan Dinçer, “Bu yangın bizim çok üzüntü verici oldu. Yaklaşık 150 yıllık tarihi binamız, üstelik çok latif, çok güzel bir binaydı. Yangından dolayı çok üzüldük biz. İnşallah en kısa zamanda o binamızı eğitim için gözden geçirerek hizmete alacak şekilde sarf edeceğiz ve telafi etmeye çalışacağız” diye konuştu

“BİZİM ARŞİVLERİMİZ O BİNADA DEĞİLDİ”
Yangın olayı ile ilgili gazetelerde bazı tereddütler gördüklerini dile getiren Dinçer, “Yanan hizmet binamızda kaybolan herhangi bir kıymetli evrakımız veya dosyamız yok. Çünkü bizim arşivimiz o binada değildi. Arşivimiz başka bir yerde ve başka bir binadadır. Ama daha da önemli Milli Eğitim Bakanlığı elektronik imzaya geçtiği için son zamanlarda verdiği bütün kararlarla ilgili kayıtlar elektronik ortamlarda muhafaza edilmektedir ve yedekleme yapılmaktadır. Bu açıdan bakıldığında günlük süreçleri etkileyecek kararlarımızı gözden geçirmemizi gerektirecek herhangi bir sorunla karşı karşıya değiliz. Ayrıca, arşivimiz başka yerde olduğu için herhangi bir geçmişe dair problem yaşamayacağımızı düşünüyorum” dedi.

“ODTÜ’DEKİ OLAYLARIN ULUSAL DÜZEYDE KINANMASININ DOĞRU OLDUĞU KANAATİNDEYİM”
ODTÜ’deki olaylarla ilgili bazı üniversitelerden gelen ortak açıklamaların hatırlatılması üzerine Dinçer, “Öğrencilerimizin herhangi bir olayı protesto etme hakları her zaman vardır. Demokratik bir şekilde insanlar katılmadıkları herhangi bir görüşe, politikaya karşı düşüncelerini, tavırlarını ortaya koyabilirler. Bunu üniversite içinde yapabilecekleri gibi, üniversite dışında da yapabilirler. Ama bu yapılan hadise herhangi bir demokratik tepki hadisesi değildi. Çok açık bir şekilde orada yapılan protestolar şiddeti içeren protestoydu. Bu açıdan bakıldığında şiddetin ulusal düzeyde kınanmasının doğru olduğu kanaatindeyim. Biz hep birlikte şiddete karşı çıkmalıyız. Ama demokratik tavırları desteklemeli ve o anlamda da herkesin kendi düşüncesini ifade edebileceği bir zemin için mücadele etmeliyiz” şeklinde konuştu.

“KILIK-KIYAFET YÖNETMELİĞİ NEYSE ONA UYMAK ZORUNDALAR”
Öğretmenlere yönelik kılık kıyafet yönetmeliği ile ilgili soru üzerine de Dinçer, “Biz öğretmen kavramı konusunda hep birlikte bir ortak fikre ulaşmalıyız. Öğretmen kimdir diye baktığımız da, öğretmen Milli Eğitim Bakanlığı’nda öğretmenlik kadrosuna geçmiş bir yıllık stajını tamamlamış ve artık ders verme yetkisini almış kişidir. Onun dışındakiler ya stajyerdir ya da öğrencidir. Stajyer olarak eğitim fakültesinde okuyan öğrencilerin okullarımızda eğitime dair yetiştirme eğitimi almalarının bizce öğrencilik vasıflarını kaybetmedikleri bir durumdur. O açıdan bakıldığında devlet memuru değildirler ve henüz öğretmen olma hakkı elde etmemişlerdir. Öğretmende olmamışlardır ve onlar kendi okullarının prosedürlerine tabidirler. Biz öyle gördük. Dolayısıyla kendilerini öğrenci vasfıyla hangi hakları taşıyorlarsa bizim kurumumuzda o haklarla kalabileceklerine karar verdik. Değilse, devlet memurlarının kılık kıyafetleriyle ilgili düzenlemeler neyse, devlet memurları onlara uymakla mükelleftirler” diye konuştu.


HABERDAR OLMAK İÇİN MAİL BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN
Copyright BeyazGazete.Com ' Tüm Hakları Saklıdır. Web sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. Kaynakları beraberinde belirtilmiştir. Haberleri kopyalamayınız. Norm Yazılım
Ajanslar
yukarı