15 Ağustos 2012 Çarşamba günü yayınlandı
Londra 2012 olimpiyat oyunlarında Türkiye’ye ilk altın madalyayı kazandıran Aslı Çakır Alptekin’e Üsküdar Belediye Başkan’ı Mustafa Kara daire hediye etti.
Londra olimpiyatlarının ardından Aslı Çakır Alptekin, Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara ve Aslı Çakır Alptekin’in eşi İhsan Alptekin Üsküdar Belediye binasında basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara burada Aslı Çakır Alptekin’e bir daire hediye ettiğini açıkladı.
Kara, daha önce sporcularına altın hediye ettiklerini ancak bu sefer bir farklılık yapmak istediklerini dile getirerek, "Üsküdar Belediyesi olarak daha önce kendi yönetimimizce, meclisimizde aldığımız kararlar vardı. Altınlar veriyorduk, Helsinki dönüşü altınlar, Kapalı Dünya Şampiyonası’nda altınlar oldu. Tabi artık çok altın oldu. Altına fazla ihtiyacı yok. Üsküdarımızın simgesi Çamlıca’dır biliyorsunuz. Kendisi Çamlıcalı olsun istedik ve Çamlıca’dan bir tane daire hediye ediyoruz. Bunu hep saklı tutmuştuk ilk defa öğreniyorlar. Hayırlı uğurlu olsun diliyorum” dedi.
“ASLI BİZİM ALTINIMIZ”
Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, Aslı Çakır Alptekin ‘altınımız’ diye hitap ettiklerini belirterek, “Onun çok değerli çalışma arkadaşları İhsan, Aytaç ve Ahmet hocamız ile beraber biz ona altınımız diyoruz. 2006’dan bu yana Üsküdar Belediyesi’nin forması altında ter döküyor, emek veriyor. Bunu yaparken de hep inançlı, istikrarlı bir gidişi var. Biz şunu ifade etmek istiyoruz. Biz çok büyük bir bütçesi olan, büyük bir kulüp değiliz. Ama bizim bu madalyanın arka yüzünde gördüğünüz ekip ve buna inanan bir yönetim kurulumuz var. Hepsi de sporu ve sporcuyu seven arkadaşlarımız. Biz sporu sadece spor olsun diye yapmıyoruz. Sporu tabana yaymak istiyoruz, sağlıklı nesiller gelsin istiyoruz. Özellikle de birçok yerde ifade ettik biz futbol hariç her şey diyoruz. Bu anlamda da bu başarıyı beraber elde ettik” diye konuştu.
“ASLI GENÇ SPORCULARA ÖRNEK OLACAK”
Aslı Çakır Alptekin’in genç sporculara örnek olacağını vurgulayan Kara, “İnşallah bundan sonrada 'Aslı ablam, Gülcan ablam' var diyecek genç arkadaşlarımız olacak. Bahar Doğan’ı ve Özlem Kaya’yı örnek alacak gençlerimiz var. Yüz on bin tane öğrencimiz var. Biz her yıl beden eğitimi hocalarımızla beraber yüz on bin öğrenci üzerinden Üsküdar’ın en hızlısı, en dayanıklısı ve en güçlüsü diye programlar yaparız. Sonunda iki yüz tanede altmış bin kişi içinden iki yüz tane sporcumuz çıkar, bonservisi olur ve onu da deriz ki illa Üsküdar Belediyesi’nde kalmasın yayılsın, yeter ki biz tabandan yeni yeni sporcular yetiştirelim. Ve inşallah bu sonuca da ulaştığımızı görüyorum. Tarih ve kültür şehrine bundan sonra da şampiyonlar şehri demeye başladık. Bu başarılarımıza devam edeceğimize inanıyorum” şeklinde konuştu.
ASLI ÇAKIR ALPTEKİN: “ATLETİZM TARİHİNDE İLK DEFA İSTİKLAL MARŞIMIZI BEN OKUTTUM”
Aslı Çakır Alptekin ise, çok mutlu olduğunu ve atletizm tarihinde İstiklal Marşı’nı okutan ilk sporcu olduğunu dile getirerek, “Olimpiyat Şampiyonu olduğum 10 Ağustos’un saatini bile söylemek istiyorum. Saat 10.55 idi. Bütün Türkiye’nin o güzel yüreği ve dualarıyla olduğunu biliyordum. Buradan herkese tek tek teşekkür ediyorum. Hepsinden tek tek Allah Razı olsun, Allah hepsinin gönlüne göre versin. Çünkü onlar bize çok dua etti. Ben yarışmadan önce antrenörümle şöyle bir diyaloğum oldu. ‘Hocam sen hiç merak etme. Bizim yarışmada son 300 metre çok önemlidir. Kim önde girerse avantajlıdır. Son 300 metre kesinlikle ben önde olacağım ve o yarışı ben birinci bitireceğim’ dedim. Sonra hocam ‘Kendine neden bu kadar güveniyorsun?’ dedi.
Bende ‘Benim arkamda kocaman bir Türkiye var’ dedim. Bunu ona söyledim ve bu bilinç ve rahatlıkla yarışa çıktım. Beni tanıyan tanımayan herkes benim yanımda olduğu için buradan herkese tek tek teşekkür ediyorum.
Türkiye bunu hak ediyordu. Çünkü atletizm tarihinde ilk defa 80 bin seyircinin önünde atletizm stadında İstiklal Marşı’mız okundu ve bunu ben okuttum. İstiklal Marşı'mızı bütün Dünya’ya dinlettik. Bu anlamda çok mutluyum, gururluyum, onurluyum. Bütün dünya bizim İstiklal Marşı’mızı ayakta dinledi ve ben onu hem ağlayarak, hemde bağırarak söylemek istedim. Tutamadım gözyaşlarımı, bu bir ilk olduğu için. Tabi ki buraya gelirken de çok kolay şartlar altında gelmedik. Zorlu antrenmanlarımız oldu, zorlu şartlardan geldik. Kesinlikle tırnaklarımızla kazıyarak geldik. Bazı sıkıntılarımız oldu. Bunları aşmamızda kulübümüzün, Mecit Başkanımızın bana çok desteği ve emeği oldu. Aynı zamanda Türk kadını da hem olimpiyatta olsun, hem de olimpiyatta başarı anlamında ve madalya anlamında erkeklerden ön durumdayız şuan” diye kaydetti .