Alerjik bünyeli kisiler için bahar aylarinin sikintilari beraberinde getirdigini söyleyen Dr. Özsaraç, “Polen türü alerjen yapisi bulunan maddeler vücuda girdigi anda bagisiklik sistemi bu maddeleri tehdit olarak algilar ve alerjiniz varsa vücut kimyasallar salarak semptomlara neden olur. Bunlarin yaninda vücut polene karsi konjonktivit (göz nezlesi), nezle, ürtiker ve astim gelistirebilir. Hastalarda, özellikle sabah kalktiklarinda ortaya çikan hapsirma, burunda ve bogazda kasinti, burun tikanikligi ile burun akintisi sikayetlerine rastlaniyor. Burunda, kasinti, akinti, tikaniklik, hapsirik, gözlerde kasinti, sulanma kizariklik, sislik görülebilir. Astimli hastalarda atak baslayabilir, öksürük, hirilti, nefes darligi gibi sorunlar ortaya çikabilir. Ciltte kasinti olabilir. Hastaligin tamamen yok edilmesi mümkün olmasa da, hastalarin sikayetlerinin ortadan kaldirilmasina yönelik bir takim tedaviler uygulanabilmektedir. Alerjenleri tespit edebilmek için kandan bazi tetkikler yapilabilmektedir veya bazi cilt, deri testleri yapilabilmektedir. Hekim tarafindan yapilan fizik muayene ve tetkikler neticesinde en uygun tedavi protokolü hastalara uygulanacaktir” dedi.
Polen alerjenlerinden korunmanin en önemli yolunun dogrudan olusabilecek polen maruziyetini azaltmak olacagini belirten Dr. Özsaraç, bu konuda önerilerde bulunarak, “Polenler genellikle sabah saatlerinde havada uçustugu için mümkünse kapali alanlarda kaliniz. Çim biçmekten, polen mevsiminde parkta oturmaktan kaçininiz, ev ve arabada pencereleriniz kapali tutunuz, gözleri korumak için günes gözlügünden yararlaniniz, polenden arinmak için sik sik dus alip, disari çiktiginizda maske takiniz. Eger hava sicakken polen mevsiminde disarida çok vakit geçirmissek aksam eve gidince hemen kiyafetleri çikaralim, ayakkabilari da kapinin disinda birakalim, çünkü polenler bütün her yere yapismaktadir ve dus almamiz gerekiyor ki, polenler bütün vücudumuzdan çiksin” diye konustu.
