Sultanahmet'te 'Vefatinin 106. Yildönümünde Sultan 2. Abdülhamid Paneli' Düzenlendi
Sultanahmet’te bulunan Sultan 2. Abdülhamid Türbesi’nde, "Vefatinin 106. yildönümünde Sultan 2. Abdülhamid Paneli” düzenlendi. Yogun ilgi gören panelin ardindan Osmanli Imparatorlugu’nun 34’üncü padisahi kabri basinda dualarla anildi.
Kültür ve Turizm Bakanligi Istanbul Il Kültür Müdürlügü ve Istanbul Türbeler Müze Müdürlügü ortakliginda Osmanli Imparatorlugu’nun 34’üncü padisahi Sultan 2. Abdülhamid’in ölüm yildönümü dolayisiyla anma programi düzenledi.
Sultanahmet Çemberlitas’ta bulunan Sultan 2. Abdülhamid Türbesi’nde düzenlenen "Vefatinin 106. Yildönümünde Sultan 2. Abdülhamid Paneli”nde, Istanbul Üniversitesi Ögretim Görevlisi Prof. Dr. Cezmi Eraslan ve Prof. Dr. Fatih Mehmet Sancaktar konusma gerçeklestirdi. Panelin moderatörlügünü ise Istanbul Il Kültür Müdür Yardimcisi Mümin Yildiztas üstlendi. Panele Istanbul Il Kültür Müdürü Coskun Yilmaz, Istanbul Türbeler Müze Müdürü Ebuzer Gümüs ve çok sayida vatandas katildi.
Sultan 2. Abdülhamid’e dair bilgilerini paylasan ögretim görevlilerine, Istanbul Il Kültür Müdür Coskun Yilmaz, hediye takdim etti. 10 Subat 1918’de vefat eden Sultan Abdülhamid’i konu alan panelin ardindan padisah, kabri basinda dualarla anildi.
"Sultan 2. Abdülhamid Han Osmanli Devleti’nin en zor zamanlarinda tahta çikti"
Panelde konusma gerçeklestiren Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Cezmi Erarslan, "2. Abdülhamid dönemini anlamanin en önemli katkisi Türkiye Cumhuriyeti’ne giden sürecin anlasilmasidir. Sultan 2. Abdülhamid Han Osmanli Devleti’nin belki en zor zamanlarinda tahta çikti. Çünkü hayata gelis sürecine baktigimizda 1842 dogumludur. Osmanli’nin artik kendi gücüyle ayakta durmaktan düstügü ve uluslararasi dengeleri dikkate alarak devletlik yaptigi ve politika yapmaya çalistigi bir dönemdi. Ekonomik, askeri ve siyasi olarak sikintilarin oldugu bir dönemde tahta çikti. Hem içerdeki aydin muhalefetin ve Avrupa devletlerinin reform baskilarini, isteklerini karsilamak adina da ilk is olarak mesrutiyeti ilan etti. Ilk yazili anayasa onun devriyle baslayan bir süreçtir. Hilafet pozisyonunu, Osmanli padisahlarinin Halife oldugu tezini en fazla isleyen, uluslararasi politikada ve iç politikada ön plana çikaran, canlandiran ve hayata geçiren bir padisahtir. Dolayisiyla hem toplumun dini ve manevi dinamiklerini hareketlendirmek ve devletle bütünlestirmek hem de Islam dünyasinin, sömürge olan devletlerinin kurtulus için bir ümit isigi gördükleri Osmanli imajini, Müslüman devlet imajini ortaya koymayi basardi. 10 Subat 1918 tarihi Sultan 2. Abdülhamid’in ebediyete irtihal ettigi tarihtir. Bu yüzden programi Il Kültür Müdürlügü ile gerçeklestirdik. Vefati, 1. Dünya Savasi’nin son noktalarina denk geldi. Büyük yenilgilerin, sikintilarin yasandigi bir dönemdeydi. ’Bizi birakip nereye gidiyorsun’ diyerek, insanlar aglamislardir. 1876-1909 tarihleri arasi Osmanli Devleti’nin bütün sikintilarina ragmen uluslararasi güç olarak degerlendirildigi, siyaset sahibi olarak ön planda oldugu bir süreç. Fiili etkisinin yaninda bir de manevi nüfuzu ve siyasi nüfuzu oldugunu söylemek, 2. Abdülhamid’in hakkini teslim etmek demektir. Manevi huzurundayiz. Mekani cennet olsun diyorum" ifadelerini kullandi.
"Sultan 2. Abdülhamid Osmanli Devleti’nin en çok konusulan ve en çok tartisilan padisahlarindan"
Panel hakkinda bilgi veren Istanbul Il Kültür ve Turizm Müdür Yardimcisi Mümin Yildiztas, "Sultan 2. Abdülhamid’i vefatinin 106. yildönümünde anmak için burada toplandik. Malumunuz Sultan 2. Abdülhamid Osmanli Devleti’nin en çok konusulan ve en çok tartisilan padisahlarindan. Fatih Sultan Mehmed, Kanuni Sultan Süleyman, Yavuz Sultan Selim konusulur ama Sultan Abdülhamid’in bir farkli özelligi var ki hem konusulur hem de tartisilir. Halkin bu tartismalari kafasinda biraz daha sekillendirebilmesi için ve bir de onun yaptiklarini unutmamak için bugün Istanbul Türbeler Müze Müdürlügü ve Istanbul Il Kültür Turizm Müdürlügü ortakliginda bir anma programi düzenlendi.
Programa Istanbul Üniversitesi hocalarindan Prof. Dr. Cezmi Eraslan ve Prof. Dr. Mehmet Fatih Sancaktar katildi.
Dinleyicilerimize umarim açiklayici bir etkinlik oldu. Merhumun huzurundayiz, kendisine rahmet dilendi. Kuran-i Kerim okundu ve yad edildi. Ben de tekrar kendisine rahmet diliyorum" seklinde konustu.
Kaynak: İHA
Sultanahmet Çemberlitas’ta bulunan Sultan 2. Abdülhamid Türbesi’nde düzenlenen "Vefatinin 106. Yildönümünde Sultan 2. Abdülhamid Paneli”nde, Istanbul Üniversitesi Ögretim Görevlisi Prof. Dr. Cezmi Eraslan ve Prof. Dr. Fatih Mehmet Sancaktar konusma gerçeklestirdi. Panelin moderatörlügünü ise Istanbul Il Kültür Müdür Yardimcisi Mümin Yildiztas üstlendi. Panele Istanbul Il Kültür Müdürü Coskun Yilmaz, Istanbul Türbeler Müze Müdürü Ebuzer Gümüs ve çok sayida vatandas katildi.
Sultan 2. Abdülhamid’e dair bilgilerini paylasan ögretim görevlilerine, Istanbul Il Kültür Müdür Coskun Yilmaz, hediye takdim etti. 10 Subat 1918’de vefat eden Sultan Abdülhamid’i konu alan panelin ardindan padisah, kabri basinda dualarla anildi.
"Sultan 2. Abdülhamid Han Osmanli Devleti’nin en zor zamanlarinda tahta çikti"
Panelde konusma gerçeklestiren Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Ögretim Üyesi Cezmi Erarslan, "2. Abdülhamid dönemini anlamanin en önemli katkisi Türkiye Cumhuriyeti’ne giden sürecin anlasilmasidir. Sultan 2. Abdülhamid Han Osmanli Devleti’nin belki en zor zamanlarinda tahta çikti. Çünkü hayata gelis sürecine baktigimizda 1842 dogumludur. Osmanli’nin artik kendi gücüyle ayakta durmaktan düstügü ve uluslararasi dengeleri dikkate alarak devletlik yaptigi ve politika yapmaya çalistigi bir dönemdi. Ekonomik, askeri ve siyasi olarak sikintilarin oldugu bir dönemde tahta çikti. Hem içerdeki aydin muhalefetin ve Avrupa devletlerinin reform baskilarini, isteklerini karsilamak adina da ilk is olarak mesrutiyeti ilan etti. Ilk yazili anayasa onun devriyle baslayan bir süreçtir. Hilafet pozisyonunu, Osmanli padisahlarinin Halife oldugu tezini en fazla isleyen, uluslararasi politikada ve iç politikada ön plana çikaran, canlandiran ve hayata geçiren bir padisahtir. Dolayisiyla hem toplumun dini ve manevi dinamiklerini hareketlendirmek ve devletle bütünlestirmek hem de Islam dünyasinin, sömürge olan devletlerinin kurtulus için bir ümit isigi gördükleri Osmanli imajini, Müslüman devlet imajini ortaya koymayi basardi. 10 Subat 1918 tarihi Sultan 2. Abdülhamid’in ebediyete irtihal ettigi tarihtir. Bu yüzden programi Il Kültür Müdürlügü ile gerçeklestirdik. Vefati, 1. Dünya Savasi’nin son noktalarina denk geldi. Büyük yenilgilerin, sikintilarin yasandigi bir dönemdeydi. ’Bizi birakip nereye gidiyorsun’ diyerek, insanlar aglamislardir. 1876-1909 tarihleri arasi Osmanli Devleti’nin bütün sikintilarina ragmen uluslararasi güç olarak degerlendirildigi, siyaset sahibi olarak ön planda oldugu bir süreç. Fiili etkisinin yaninda bir de manevi nüfuzu ve siyasi nüfuzu oldugunu söylemek, 2. Abdülhamid’in hakkini teslim etmek demektir. Manevi huzurundayiz. Mekani cennet olsun diyorum" ifadelerini kullandi.
"Sultan 2. Abdülhamid Osmanli Devleti’nin en çok konusulan ve en çok tartisilan padisahlarindan"
Panel hakkinda bilgi veren Istanbul Il Kültür ve Turizm Müdür Yardimcisi Mümin Yildiztas, "Sultan 2. Abdülhamid’i vefatinin 106. yildönümünde anmak için burada toplandik. Malumunuz Sultan 2. Abdülhamid Osmanli Devleti’nin en çok konusulan ve en çok tartisilan padisahlarindan. Fatih Sultan Mehmed, Kanuni Sultan Süleyman, Yavuz Sultan Selim konusulur ama Sultan Abdülhamid’in bir farkli özelligi var ki hem konusulur hem de tartisilir. Halkin bu tartismalari kafasinda biraz daha sekillendirebilmesi için ve bir de onun yaptiklarini unutmamak için bugün Istanbul Türbeler Müze Müdürlügü ve Istanbul Il Kültür Turizm Müdürlügü ortakliginda bir anma programi düzenlendi.
Programa Istanbul Üniversitesi hocalarindan Prof. Dr. Cezmi Eraslan ve Prof. Dr. Mehmet Fatih Sancaktar katildi.
Dinleyicilerimize umarim açiklayici bir etkinlik oldu. Merhumun huzurundayiz, kendisine rahmet dilendi. Kuran-i Kerim okundu ve yad edildi. Ben de tekrar kendisine rahmet diliyorum" seklinde konustu.