Kis Çaylarini Çok Tüketmeyin
Izmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Egitim ve Arastirma Hastanesi Enfeksiyon Hastaliklari Ana Bilim Dali’nda görevli Prof. Dr. Alper Sener, kis aylarinda üst solunum yolu enfeksiyonlarinin baslamasiyla birlikte kis çayi mevsiminin de basladigini belirterek, fazla tüketilecek olan karisimlarin karaciger yetmezligi, karaciger zehirlenmesi ve organ nakline kadar sebep oldugunu söyledi.
Kis aylarinin gelmesiyle birlikte üst solunum yolu enfeksiyonlari artmaya basladi.
Vatandaslar ise kis çayi mevsiminin baslamasiyla birlikte kis çaylarini yogunlukla kullaniyor. Uzmanlar ise, çok fazla kis çayi tüketimi yapilmamasi konusunda uyariyor.
Izmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Egitim ve Arastirma Hastanesi Enfeksiyon Hastaliklari Ana Bilim Dali’nda görevli Prof. Dr. Alper Sener, kis aylarinda üst solunum yolu enfeksiyonlarinin baslamasiyla birlikte kis çayi mevsiminin de basladigini belirterek, fazla tüketilecek olan karisimlarin karaciger yetmezligi, karaciger zehirlenmesi ve organ nakline kadar sebep oldugunu söyledi.
Kis aylarinda solunum yolu viral enfeksiyonlarin baslamasiyla birlikte kis çayi mevsiminin de basladigini belirten Prof. Dr. Alper Sener, “Kis çaylari yogun kullaniliyor. Kis çaylari baslamasiyla birlikte de kis çaylarinin maalesef bazilarinin, bazi tüplerinin, bazi tiplerinin, bazi karisimlarin, karacigerde toksik etki yani zararli etki, karaciger zehirlenmesine sebep olmasi gibi tablo da basliyor. Bu bazen hafif seyrediliyor, bazen de agir seyredebiliyor. Organ nakline kadar sebep olabiliyor. Özellikle kis çaylarin da ideali aktarlarda olan karisimlar degil paket, paketli, patentli özellikle Aflatoksin, Mikotoksin taramasindan geçmis olan ürünlerin kullanilmasi. Çünkü maalesef ve maalesef aktarlardaki yapilan kimse alinmasi gücenmesi ama bu tip ürünlerde Mikotoksin ve Aflatoksin dedigimiz bari mantar zehirlerin taramasi rutin olarak yapilmiyor. Bunlar çuvallar içerisinde saklaniyor. Saklandiktan sonra satis hizina göre çikarilip havalandirilarak, islenmeden önce herhangi bir tarama yapilmadan da belli karisimlar yapilarak kullanilir hale geliyor. Bu kullanilir hale geldigi zaman maalesef, düzensiz kullanildigi zaman yada fazla kullanildigi zaman asiri düzeyde kullanildigi zaman karacigerde toksik etki meydana geliyor. Zararli etki meydana geliyor. Çünkü vücudumuza giren her sey önce karacigerde metabolize oluyor. Önce karacigere ugruyor. Eger miktar olarak Aflatoksin, Mikotoksin miktari fazlaysa yada varsa zaten Aflatoksin çok az bir miktar daha zehirli. Bunu altini çizmekte fayda var. Karacigerde ciddi anlamda enzim yükseklikleri, toksik dedigimiz tablolara sebep olabiliyor. Bunlarin bazilari ki az bir oran degil, yüzde 10’a kadar da çikabilir, literatüre baktiginiz zaman, ciddi karaciger yetmezligi, hatta karacigerin nakline kadar gidebilecek tablolara sebep olabiliyor. O yüzden kis çaylarindansa ya da bunlar içerisinde en güvenilir hangileri diyecek olursaniz, yaygin kullanilan ihlamur, kusburnu gibi çaylar. Ama bunlar tabii ki Aflatoksin, Mikotoksin taramasindan geçmis olmasi, paketli çaylar olmasi ideali. En güvenilir olanlar bunlar. Ada çayi bile dürüst olmak gerekirse bu açidan çok güvenilir degil. Çünkü ada çayi da özellikle östrojen içerigi yani hormon içerigi yogun besinlerden bir tanesi erkek bireylerde çok yogun ve siki tüketimini çok fazla önermiyoruz” dedi.
Kaynak: İHA
Vatandaslar ise kis çayi mevsiminin baslamasiyla birlikte kis çaylarini yogunlukla kullaniyor. Uzmanlar ise, çok fazla kis çayi tüketimi yapilmamasi konusunda uyariyor.
Izmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Egitim ve Arastirma Hastanesi Enfeksiyon Hastaliklari Ana Bilim Dali’nda görevli Prof. Dr. Alper Sener, kis aylarinda üst solunum yolu enfeksiyonlarinin baslamasiyla birlikte kis çayi mevsiminin de basladigini belirterek, fazla tüketilecek olan karisimlarin karaciger yetmezligi, karaciger zehirlenmesi ve organ nakline kadar sebep oldugunu söyledi.
Kis aylarinda solunum yolu viral enfeksiyonlarin baslamasiyla birlikte kis çayi mevsiminin de basladigini belirten Prof. Dr. Alper Sener, “Kis çaylari yogun kullaniliyor. Kis çaylari baslamasiyla birlikte de kis çaylarinin maalesef bazilarinin, bazi tüplerinin, bazi tiplerinin, bazi karisimlarin, karacigerde toksik etki yani zararli etki, karaciger zehirlenmesine sebep olmasi gibi tablo da basliyor. Bu bazen hafif seyrediliyor, bazen de agir seyredebiliyor. Organ nakline kadar sebep olabiliyor. Özellikle kis çaylarin da ideali aktarlarda olan karisimlar degil paket, paketli, patentli özellikle Aflatoksin, Mikotoksin taramasindan geçmis olan ürünlerin kullanilmasi. Çünkü maalesef ve maalesef aktarlardaki yapilan kimse alinmasi gücenmesi ama bu tip ürünlerde Mikotoksin ve Aflatoksin dedigimiz bari mantar zehirlerin taramasi rutin olarak yapilmiyor. Bunlar çuvallar içerisinde saklaniyor. Saklandiktan sonra satis hizina göre çikarilip havalandirilarak, islenmeden önce herhangi bir tarama yapilmadan da belli karisimlar yapilarak kullanilir hale geliyor. Bu kullanilir hale geldigi zaman maalesef, düzensiz kullanildigi zaman yada fazla kullanildigi zaman asiri düzeyde kullanildigi zaman karacigerde toksik etki meydana geliyor. Zararli etki meydana geliyor. Çünkü vücudumuza giren her sey önce karacigerde metabolize oluyor. Önce karacigere ugruyor. Eger miktar olarak Aflatoksin, Mikotoksin miktari fazlaysa yada varsa zaten Aflatoksin çok az bir miktar daha zehirli. Bunu altini çizmekte fayda var. Karacigerde ciddi anlamda enzim yükseklikleri, toksik dedigimiz tablolara sebep olabiliyor. Bunlarin bazilari ki az bir oran degil, yüzde 10’a kadar da çikabilir, literatüre baktiginiz zaman, ciddi karaciger yetmezligi, hatta karacigerin nakline kadar gidebilecek tablolara sebep olabiliyor. O yüzden kis çaylarindansa ya da bunlar içerisinde en güvenilir hangileri diyecek olursaniz, yaygin kullanilan ihlamur, kusburnu gibi çaylar. Ama bunlar tabii ki Aflatoksin, Mikotoksin taramasindan geçmis olmasi, paketli çaylar olmasi ideali. En güvenilir olanlar bunlar. Ada çayi bile dürüst olmak gerekirse bu açidan çok güvenilir degil. Çünkü ada çayi da özellikle östrojen içerigi yani hormon içerigi yogun besinlerden bir tanesi erkek bireylerde çok yogun ve siki tüketimini çok fazla önermiyoruz” dedi.