Kulak Basinç Sorunlari, Uçak Seyahatinizi Kabusa Çevirmesin

Uçak yolculuklari sirasinda gelisen kulak sorunlari, birçok yolcu için zorlayici olabiliyor. Uçus yüksekligindeki hizli degisimler sirasinda orta kulak basincinin da bu degisimlere adapte olmasi gerekiyor. Günümüzün modern uçaklarinda kabin içi basinç, normal düzeylerde tutulmaya çalisilarak, basinç degisimine bagli saglik sorunlari en aza indirilmeye çalisiliyor. Ancak özellikle inis sirasinda kulakta rahatsizliklar ve sorunlar yasanabiliyor.

Medicana Ataköy Hastanesi Kulak Burun Bogaz Bölümü Uzmani Prof. Dr. Özcan Öztürk, “Kabin içi hava basinç degisimlerine karsi kulaktaki basinç dengeleme isini, orta kulak ve geniz arasina yerlesmis olan östaki borusu denilen kanal yapisi saglar. Bu kanal, basinç degisimleri sirasinda hizli açilma ve kapanmalar yaparak, orta kulak basincini dis basinç ile dengeler. Östaki borusunun yetersiz fonksiyon göstermesi halinde ise kulak kaynakli ciddi saglik sorunlariyla karsilasilabilir” diye konustu.



Bebekler ve çocuklar daha çok etkileniyor

Uçagin havalanmasi sirasinda kabin içindeki basincin düstügünü ve bu esnada orta kulak boslugunda mevcut hava basincinin hizli bir sekilde, degisen kabin basinci ile esitlenmesi gerektigini ifade eden Prof. Dr. Özcan Öztürk su bilgileri verdi:

“Bu esitlemenin östaki tüpü tarafindan yeterli yapilamadigi durumlarda kulak içindeki basincin yüksek kalmasi, kulak zarinda disa dogru gerilme ve sonuçta kulak agrisi meydana getirir. Uçagin inisi sirasinda ise tam tersine, yine östaki tüpünün yeterli fonksiyon göstermedigi durumlarda, artan kabin basinci, orta kulaktaki düsük basinç ile dengelenemez ve kulak zarinin içe dogru çekilmesine yol açar. Bu durumda, orta kulakta sivi-kan birikmesi veya kulak zarlarinin delinmesi gibi sorunlarla karsilasilabilir. Sonuçta isitme kaybi, bas dönmesi ve kulak agrisi gibi ciddi sorunlar meydana getirir. Özellikle bebekler ve küçük çocuklar, östaki tüpünün gelisimi yeterince tamamlanmadigindan dolayi uçak yolculuklarindan daha fazla etkilenir.”

Östaki borusunun islevini yapmasini zorlastirarak orta kulagin havalanmasini bozan bazi hastaliklarin uçus sirasindaki kulak basinci sorunlarini arttiracagini vurgulayan Prof. Dr. Özcan Öztürk, söyle devam etti: “Özellikle nezle-grip, sinüzit, farenjit ve bademcik iltihabi gibi üst solunum yolu enfeksiyonlari, burunda akinti ve tikanma yapan alerjik hastaliklar, burun mukozasinda olusturdugu sislik ve ödemden dolayi östaki borusunun basinç dengeleme islevini aksatir. Yine sürekli burun tikanikligi olusturan, burun içindeki kemik egriligi ve et büyümesi gibi durumlar, geçmiste kronik orta kulak basinç sorunlari olanlar, kronik sinüzit varligi, hamilelik dönemindeki hormonal degisimlere bagli ödem artisi da östaki borusunun islevinde yetersizlik ile uçus sirasinda kulak basinç sorunlari olusturur. Bebek ve çocuklarda östakinin tam gelismemisliginin disinda, geniz etinin varligi ve sik sik üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmeleri basinç sorunlarini daha sik yasamalarina neden olur.”

“Kulak ameliyati geçirenler uçus öncesi doktorlarina danismali”

Prof. Dr. Özcan Öztürk, uçus sirasinda kulakta dolgunluk ve tikanma, zaman zaman çok siddetli olabilen kulak agrisi, hafif veya orta derecede isitme kaybi, kulak çinlamasi, bas dönmesi, beraberinde bulanti ve kusma, bazi durumlarda kulak zarinin delinmesi sonrasi dis kulak yolundan kan gelmesi gibi degisik düzeylerde sorunlar görülebildigini ifade etti.

Uçus sirasinda östaki borusunu aktive edecek ve fonksiyon görmesini kolaylastiracak bazi egzersizlerin basinç sorunlarini çözmeye katki saglayacagini ifade eden Prof. Dr. Öztürk, su önerilerde bulundu:

“Kalkis ve inis sirasinda, özellikle de inislerde sakiz çignemek, esnemek, yutkunmak veya bir seyler yemek, su içmek, uyumamak, zaman zaman Valsalva Manevrasi denilen, burun ve agzi kapatip hafifçe hava basinci olusturarak burundan orta kulaga dogru hava göndermekle basinç esitlemesi yapmak, bebekli yolcularin inis sirasinda bebegi uyutmayarak emzirmeleri veya beslemeleri gibi bazi önlemler alinabilir. Eger kiside nezle-grip, sinüzit, farenjit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlari varsa seyahatin ertelenmesi, ertelemenin mümkün olmadigi durumlarda ise öncelikle bir KBB hekiminden görüs alinmasi, gerekliyse burun açici sprey ve ilaçlar kullanarak seyahatin gerçeklestirilmesi iyi olacaktir. Herhangi bir kulak ameliyati geçiren bir hastanin mutlaka doktoruna danisarak uçakla yolculuk yapmasi gerekir” diye konustu.



Agri ve isitme kaybi bir günden uzun sürüyorsa dikkat

Uçus sirasinda kulaktan kan gelmesi, ileri isitme kaybi ve ciddi bas dönmesi gibi sorunlarin varligi ve uçus sonrasi kulakta dolgunluk, agri, isitme kaybi ve bas dönmesinin bir günden daha uzun süre devam etmesi halinde mutlaka bir KBB hekimine basvurulmasi gerektigine dikkat çeken Prof. Dr. Özcan Öztürk, tedavi yöntemlerini söyle anlatti:

“Kulak basinç sorununa karsi alinan önlemlerin yetersiz kaldigi ve ilaç tedavisinin ise yaramadigi durumlarda, bazi cerrahi müdahalelere basvurmak gerekebilir. Östaki borusunun basinç esitleme islevini yerine getirebilmesi için yapilan östaki balon plasti ameliyati (östaki borusunun genisletilmesi), sik basinç sorunlarinin azaltilmasinda etkili çözümler sunabilir ve tekrarlayan islemler seklinde de uygulanabilmektedir. Kulak zarina havalandirma tüpü yerlestirmek, özellikle çocuklarda kulakta sivi birikimine bagli olarak sikça yapilan bir islemdir. Yetiskinlerde de sik basinç sorunu yasayanlarda uygulanabilen etkili bir tedavi yöntemidir. Burun tikanikligi olusturan burun içi kemik egriligi ve et büyümesi varliginda östaki sorunlarina daha sik rastlanir ve burnu açici fonksiyonel burun ameliyatlari ile çözüme saglanabilir. Kronik sinüzit tedavisi için yapilan endoskopik sinüs cerrahileri ve çocuklarda burun tikanikligi sebebi olan geniz etinin alinmasi basinç sorunlarinin çözümünde etkilidir.”