Cumhurbaskani Erdogan Açiklamasi '5 Üyenin Iki Dudaginin Arasina Dünyayi Sikistirmayalim'
Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, "Mademki dünya besten büyüktür, burada hepsi de daimi üye olmak suretiyle bunun tadini alsin. 5 tane üyenin iki dudaginin arasina dünyayi sikistirmayalim. Birlesmis Milletler’de su anda bulunan ülkeler, daimi-geçici ayrimina tabi olmadan, daimi üye olursa inaniyorum ki tüm dünya bundan mutluluk duyacaktir" dedi.
Fas’ta meydana gelen depremde hayatini kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralilara sifa dileyen Cumhurbaskani Erdogan, "Daha 6 ay önce asrin felaketini yasamis bir ülke olarak tüm imkanlarimizla Fasli kardeslerimize yardima haziriz. 18’inci G20 Liderler Zirvesi’ni Hindistan’in ev sahipliginde tamamlamis bulunuyoruz. Bu vesileyle dönem baskanligi görevini basariyla icra eden Hindistan’i, sahsim, milletim adina tebrik ediyorum. Sahsima, esime ve heyetime gösterdikleri misafirperverlik için Basbakan Sayin Modi basta olmak üzere emegi geçen herkese mütesekkirim" dedi.
Bu seneki zirvenin temasinin "Tek Dünya, Tek Aile ve Tek Gelecek" oldugunu hatirlatan Cumhurbaskani Erdogan, zirve oturumlarinin ilkinde gezegenin karsilastigi çevre sorunlarini istisare ettiklerini dile getirdi. Cumhurbaskani Erdogan, iklim degisikligi, biyolojik çesitliligin kaybi ve üçlü gezegen krizinin etkisini daha fazla hissettirdigini anlatarak, orman yanginlarindan, sel felaketlerine, kurakliktan isinmaya kadar genis bir yelpazede bunun yikici sonuçlarini gördüklerini söyledi.
“2053 yili net sifir emisyon hedefimiz dogrultusunda 2030 senesine kadarki emisyon azaltma hedefimizi iki katina çikardik”
Türkiye’nin özellikle sera gazi salinimlarinda sorumlulugunun oldukça düsük olduguna dikkati çeken Cumhurbaskani Erdogan, buna ragmen Türkiye olarak dünyanin ve insanligin ortak gelecegini ilgilendiren bu hayati meselede elini tasin altina koyduklarini vurguladi. Cumhurbaskani Erdogan, Paris Iklim Anlasmasi’na “2053 net sifir emisyon” ve “yesil kalkinma” hedefleriyle en anlamli katkiyi yapan ülkeler arasinda olduklarini belirterek, "Hem yenilenebilir enerji hem de nükleer ve hidrojen yatirimlarinda önemli adimlar atiyoruz. Yenilenebilir kurulu güç bakimindan Avrupa 5’incisi dünya 12’ncisiyiz. Enerji verimliligi ve yenilenebilir enerji alanlarinda attigimiz adimlar, yillik 90 milyon ton karbon es degeri sera gazi emisyonunu engelledi. ’2053 yili net sifir emisyon’ hedefimiz dogrultusunda 2030 senesine kadarki emisyon azaltma hedefimizi iki katina çikardik. Çöllesme ve erozyonla mücadelede dünyanin lider ülkelerinden biriyiz. Genis bir alanda hayata geçirdigimiz projelerle daha yesil, daha temiz, daha yasanabilir bir Türkiye ve dünya için çalisiyoruz" dedi.
Cumhurbaskani Erdogan, esi Emine Erdogan’in öncülügünde hayata geçirilen Sifir Atik Projesinin bu süreçte bir dönüm noktasi oldugunu anlatarak, "Dünya Ortak Evimiz" sloganiyla yürütülen projenin 3’ü Birlesmis Milletler ofis ve programlarindan olmak üzere 5 uluslararasi ödüle layik görüldügünü söyledi.
"Gelismekte olan ülkelere finansman ve teknoloji transferinin arttirilmasina dikkat çektik"
Birlesmis Milletler Genel Kurulu karariyla Sifir Atik Projesinin küresel bir harekete dönüstügünü aktaran Cumhurbaskani Erdogan, "Bu kararla 30 Mart ’Uluslararasi Sifir Atik Günü’ olarak ilan edildi. Önerimiz sayesinde G20 bildirgesinde sifir atik girisimlerinin önemine dikkat çekildi. Zirvenin ilk oturumunda gelismis ve gelismekte olan ülkeler arasindaki yük paylasiminin adil bir sekilde yapilmasinin önemini vurguladik. Ayrica gelismekte olan ülkelere yönelik finansman ve teknoloji transferinin arttirilmasinin ehemmiyetine dikkat çektik" ifadelerini kullandi.
Cumhurbaskani Erdogan, bundan sonra da dünyanin korunmasi için çalismaya devam edeceklerini dile getirerek, "Tek Aile baslikli ikinci oturumda hiç kimsenin geride birakilmamasi, buradan hareketle küresel dayanismayi güçlendirmeye yönelik çabalarimizi aktardik. Mülteciler ve yerinden edilmis kisilerin kendi ülkelerine gönüllü, güvenli ve onurlu bir sekilde geri dönüsleri için yapilmasi gerekenleri ifade ettik" dedi.
“Bir tarafta 735 milyon kisi açlikla mücadele ederken, diger tarafta lüks, satafat ve israf alip basini gitmisse burada çok ciddi bir sorun var demektir"
"Inancimiz, kültürümüz ve kökenimiz ne olursa olsun hepimiz 8 milyarlik büyük insanlik ailesinin birer ferdiyiz” ifadelerini kullanan Cumhurbaskani Erdogan, “Bir parça ekmek ve su bulamadiklari için çocuklarin öldügü, her yil on binlerce umut yolcusunun çöllerde hayatini kaybettigi, denizlerimizin hizla devasa bir mülteci mezarligina dönüstügü, savaslar ve çatismalar dolayisiyla milyonlarin evlerini terk ettigi, onca retorige ragmen insan hayatinin giderek degersizlestigi, ezcümle hemen yani basimizda yürek parçalayici trajedilerin yasandigi bir dünyada, hiçbirimiz kendimizi güvende hissedemeyiz. Bir tarafta 735 milyon kisi açlikla mücadele ederken, diger tarafta lüks, satafat ve israf alip basini gitmisse burada çok ciddi bir sorun var demektir" dedi.
"Türkiye olarak, biz bu adaletsizliklere itiraz ediyoruz"
Cumhurbaskani Erdogan, gelinen noktada Afrika’dan Asya’ya milyarlarca insanin bir avuç elitin keyfi ve refahi için çok kötü sartlarda çalistigini ve ter döktügünü kaydederek, "Bu ne adildir ne insanidir ne de vicdanidir. Sorunlarimizin sebebi kaynak kitligi degildir, merhamet eksikligidir" dedi.
Türkiye olarak bu adaletsizliklere itiraz ettiklerini vurgulayan Cumhurbaskani Erdogan, "Daha adil bir dünyanin mümkün olduguna inaniyoruz. Milli gelire oranla dünyanin en fazla yardim yapan ülkesiyiz. Ülkemize siginan 4 milyonu askin mazlum ve magdura sahip çikiyoruz. Suriye’nin kuzeyini terör örgütlerinden temizleyerek, bu bölgede kardes ülkelerin destegiyle kalici konutlar insa ederek, egitimden güvenlige her alanda ihtiyaçlari gidererek, insanlari göçe zorlayan asil nedenleri kaynaginda ortadan kaldiriyoruz” dedi.
Cumhurbaskani Erdogan, simdiye kadar 600 bine yakin Suriyelinin güvenli, gönüllü, insan onuruna yakisan bir sekilde vatanina geri döndügünü, projelerinin hayata geçmesiyle de bu sayinin daha da artacagini dile getirdi.
"33 milyon ton tahil uluslararasi piyasalara ulastirildi"
Cumhurbaskani Erdogan, 1,5 yildir devam eden ve yüz binlerce insanin canina mal olan Rusya-Ukrayna Savasi’ni sonlandirmak için yogun çaba harcadiklarini söyledi.
Taraflari ayni masa etrafinda toplayan Istanbul sürecinden, esir takaslarina ve Karadeniz Girisimi’ne kadar pek çok diplomatik hamleye imza attiklarina dikkati çeken Cumhurbaskani Erdogan, "Karadeniz Girisimi çerçevesinde, 33 milyon ton tahil uluslararasi piyasalara ulastirildi. Girisim sayesinde gida krizinin daha fazla derinlesmesinin önüne geçtik. Sahsi temaslarimiz sonucunda, girisim 3 kez uzatildi. Hafta basinda, pazartesi günü Sayin Putin’in daveti üzerine Soçi’ye yaptigim ziyarette bu meseleyi kendisiyle bir kez daha enine boynuna konustuk” dedi.
"Karadeniz’de sükuneti bozacak her türlü adimdan uzak durulmasi gerektigi kanaatindeyiz"
Rusya-Katar ve Türkiye olarak gida sikintisi çeken Afrika ülkelerine yönelik 1 milyon ton tahilin islenerek, ulastirilmasina önem verdiklerine vurgu yapan Cumhurbaskani Erdogan, "El ele vererek bunu gerçeklestirecegiz. Tahil meselesinde Rusya’yi dislayan bir sürecin sürdürülebilir olma ihtimali çok düsüktür. Karadeniz’de sükuneti bozacak, bölgede gerilimi tirmandiracak her türlü adimdan uzak durulmasi gerektigi kanaatindeyiz. Bugüne kadar Montrö’yü titizlikle uygulayarak ve taraflarla sürekli diyalog hâlinde kalarak, böyle bir duruma mahal vermedik. Küresel gida güvenligine katki için yakin zamanda Gida Güvenligi Çalisma Grubu’nu toplayacagiz. Gerek Rusya gerek Ukrayna gerekse Birlesmis Milletler ve uluslararasi toplumla yakin temas içinde olmayi sürdürecegiz. Zirve bildirgesinde ülkemizin tüm bu çabalarindan hakkiyla bahsedildi" dedi.
Cumhurbaskani Erdogan, zirvede ayrica Afrika Birligi’nin G20’ye daimi üyelik talebinin Türkiye’nin de güçlü destegiyle karara baglandigini ifade ederek, "Afrika Birligi’nin sahsinda tüm Afrikali kardeslerimizin G20 üyeliginin hayirli olmasini diliyor, kendilerine aramiza hos geldiniz diyorum" ifadelerini kullandi.
"Müslümanlari ve mültecileri hedef alan saldirilar tahammül sinirlarini asti"
Cumhurbaskani Erdogan, "tek dünya, tek aile ve tek gelecek" idealine en büyük zarari tipki bir veba gibi yayilan Islam düsmanligi ve yabanci karsitliginin verdigini belirtti.
Müslümanlari ve mültecileri hedef alan saldirilarin kimi Bati ülkelerinde artik tahammül sinirlarini astigini, bazi yerlerde de nefret furyasina dönüstügünü dile getiren Cumhurbaskani Erdogan, "Demokrasi ve insan haklari savunuculugu yapan ülkelerin çogu bu barbarlik karsisinda maalesef üç maymunu oynamaktir. Polis korumasi altinda Kur’an-i Kerim yakilmasi fikir özgürlügü degil, çok açik bir provokasyondur, nefret suçudur. Hiç kimse bizden buna sessiz ve tepkisiz kalmamizi bekleyemez. Insanligin ortak gelecegi adina Islam düsmanliginin yükseldigi tüm ülkelerin, bu konuda artik daha kararli politikalar izlemesi gerektigine inaniyorum. Mevzuatla ilgili bir açik varsa giderilmelidir. Kanun gerekiyorsa süratle yapilmalidir. Uluslararasi camianin sorumlu bir üyesi olarak, ’Dost aci söyler’ prensibinden hareketle hakikatleri tüm açikligiyla söylemeyi görev biliyoruz. Bununla birlikte basta Birlesmis Milletler olmak üzere üyesi bulundugumuz platformlarda bu konuyu gündeme getiriyoruz" dedi.
Birlesmis Milletler Genel Kurulu tarafindan 15 Mart ’in "Islamofobi ile Mücadele Uluslararasi Günü" olarak kabul edilmesine katki sagladiklarini kaydeden Cumhurbaskani Erdogan, "Gerek Insan Haklari Konseyinin gerekse Genel Kurulun, Kur’an-i Kerim’e yönelik saldirilarla ilgili kararlari bu minvalde önemlidir. Kimi ülkelerin, bu eylemler karsisinda çesitli idari ve hukuki tedbirler aldigini görüyor, bundan da memnuniyet duyuyoruz. Ülkemizin teklif ve gayretleriyle, kutsal kitaplara saldiri G20 bildirisinde de kinanmistir" dedi.
Cumhurbaskani Erdogan, insani degerleri savunan, insan hak ve hürriyetlerine önem veren, farkli inanç mensuplarinin baris içinde yasayabilecegine inanan herkesi, Türkiye’nin çabalarina destek vermeye çagirdigini ifade etti.
"Hindistan ile basta ekonomi olmak üzere pek çok alanda ciddi bir potansiyele sahibiz"
Cumhurbaskani Erdogan, bu yil MIKTA’nin 10. kurulus yil dönümünün idrak edildigini belirterek, "Endonezya’nin dönem baskanliginda liderler olarak, MIKTA’nin son 10 yilini ve gelecege dair planlarimizi gözden geçirdik. Ziyaretim çerçevesinde Sayin Hindistan Basbakani Modi ile ikili bir görüsmemiz oldu. Güney Asya’daki en büyük ticaret ortagimiz olan Hindistan ile basta ekonomi olmak üzere pek çok alanda ciddi bir potansiyele sahibiz" dedi.
Özellikle seçim belirsizliginin geride kalmasiyla birlikte bu potansiyeli en üst seviyede hayata geçirebilecek imkâna kavusulduguna inandigini anlatan Cumhurbaskani Erdogan, "Yüzde 90’lari bulan rekor katilimla gerçeklesen 14-28 Mayis seçimleri, hem Türk demokrasisinin gücünü hem de milletimizin iktidarimiza olan güvenini teyit etti. Attigimiz her adimla bu güveni daha da perçinliyoruz” ifadelerini kullandi.
Cumhurbaskani Erdogan, çarsamba günü kamuoyuyla paylastiklari Orta Vadeli Program’in hem içeride hem yurt disinda takdirle karsilandigini gördüklerini ifade ederek, "Dünya Bankasi tarafindan yapilan açiklama, Türkiye ekonomisine duyulan güvenin bir tezahürüdür. Dünya Bankasi Grubu 17 milyar dolarlik yatirim paketinin üzerine, 18 milyar dolarlik yeni bir yatirim paketi daha ekledi. Böylece bankanin, Türkiye’de önümüzdeki 3 yil içinde planladigi yatirimlarin büyüklügü 35 milyar dolara ulasacak. Ülkemize yönelik önyargilar kirildikça, Dünya Bankasi’na yeni kurumlar eklenecektir. Ekonomimizdeki basarilarla birlikte uluslararasi yatirimlarin daha da arttigini hep birlikte görecegiz" dedi.
Bir taraftan 6 Subat depremlerinin yaralarini süratle sararken, diger taraftan da Türkiye Yüzyili hedeflerinden asla kopmayacaklarini vurgulayan Cumhurbaskani Erdogan, ziyaretinin, diger hususlarin yaninda, büyüyen ve güçlenen Türkiye gerçeginin daha iyi anlasilmasina vesile oldugu kanaatine vardigini söyledi.
Zirvenin ev sahibi Hindistan Basbakani Narendra Modi’nin yani sira iki günlük zirve boyunca pek çok ikili görüsme gerçeklestirdiklerini anlatan Cumhurbaskani Erdogan, bu kapsamda Japonya Basbakani Kisida Fumio, Brezilya Devlet Baskani Luiz Inacio Lula da Silva, Birlesik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Baskani ve Abu Dabi Emiri Seyh Muhammed Bin Zayed Al Nahyan, Güney Kore Devlet Baskani Yoon Suk Yeol, Almanya Federal Cumhuriyeti Basbakani Olaf Scholz, Misir Cumhurbaskani Abdulfettah es-Sisi, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdülaziz El Suud, Avrupa Birligi Konseyi Baskani Charles Michel, Dünya Bankasi Baskani Ajay Banga ile son derece verimli görüsmeleri oldugunu aktardi.
Cumhurbaskani Erdogan, iki gün boyunca gerçeklestirdikleri tüm istisarelerin hayirli olmasini temenni etti. Hindistan Dönem Baskanligina tesekkürlerini sunan Cumhurbaskani Erdogan, görevi devralan Brezilya’ya da basarilar diledi.
"Süratle bu projeyi hayata geçirmenin gayreti içerisindeyiz"
Konusmasinin ardindan basin mensuplarinin sorularini yanitlayan Cumhurbaskani Erdogan, Hindistan-Orta Dogu-Avrupa Ekonomik Koridoru ile ilgili soruya, “Her seyden önce bu koridorla ilgili çalismamizda, Körfez ülkeleri buna dâhil, Irak buna dâhil ve Türkiye üzerinden böyle bir hattin açilmasiyla Körfezi, Basra’dan Avrupa’ya baglayan bir koridor olusacak. Bu koridorla ilgili özellikle de Birlesik Arap Emirlikleri, Irak, Türkiye burada hassas davraniyoruz ve süratle de bu projeyi hayata geçirmenin gayreti içerisindeyiz. Su an itibariyla Disisleri Bakanlarimiz, Ulastirma Bakanlarimiz müsterek bir çalismanin içerisine girerek, bunu birkaç ay içerisinde uygulamaya geçirmenin gayreti içinde olacagiz" cevabini verdi.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile görüsmesi sorulan Cumhurbaskani Erdogan, agirlikli olarak Türkiye-Suudi Arabistan iliskilerinin yarinlarina yönelik ne gibi adimlar atilacaginin üzerinde durduklarini, siyasi, ekonomik, kültürel birçok konuyu aralarinda görüstüklerini aktardi.
"Bölgeyi sükunete davet etmekten baska çaremiz yok"
Cumhurbaskani Erdogan, Ermenistan-Azerbaycan sinirindaki son duruma iliskin degerlendirmesinin sorulmasi üzerine ise, "Bununla ilgili bugün Sayin Ilham Aliyev’le de görüsme yaptim. Bu görüsmeden sonra da yarin büyük ihtimalle Sayin Pasinyan’la da (Ermenistan Basbakani Nikol Pasinyan) bir görüsmem olacak. Bölgeyi sükûnete davet etmekten baska çaremiz yok. Fakat burada özellikle Hankendi’de, Karabag’da su anda atilan bu adimlar, dogru adimlar degil. Bunu kabullenmek, mümkün de degil. Nitekim, Avrupa Birligi üyesi ülkeler de bunu kabullenmiyor. Charles Michel’le de (AB Konseyi Baskani) yaptigim görüsmede gördüm ki onlar da bu gelismelere olumlu yaklasmiyorlar. Tabii biz de buna olumlu bakmiyoruz. Nitekim yarin yapacagimiz görüsmede, Sayin Pasinyan’a da bu konuda uyari yapmalarini ve kesinlikle böyle bir seçimi kabullenmenin mümkün olmadigini onlara da ifade edecegiz. Su ana kadar görüstügümüz tüm dost, Batili ülkeler vesaire böyle bir seçimi kabullenmiyorlar. ’Bu olacak bir is degil. Kabul edilebilecek bir seçim degil’ diyorlar” açiklamasinda bulundu.
"Fakirlikle mücadelede özellikle Afrika ülkelerine yönelik adimlarimizi atmaya devam edecegiz"
Rusya’dan tahil sevkiyatina yönelik elestirilerle ilgili gelen bir soruya Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, "Dogrusu ben bu elestirilere katilmiyorum. Çünkü 33 milyon ton, Rusya su ana kadar Karadeniz koridorundan tahil ithali yapti. Fakat burada bir gerçek var, bunun yüzde 44’ünü Bati aldi, yüzde 14’ü bize geldi. Bunun yüzde 14’ü Afrika ülkelerine gitti. Sayin Putin’in buradaki israri, ’Bati bize verdigi sözleri tutmadi’ diyor. ’Biz ücretsiz olarak bilabedel bu tahili verelim. Türkiye olarak siz bunu una çevirin. Katar’i da yanimiza alalim. Bu sekilde fakir Afrika ülkelerine biz bu tahili gönderelim’ diyor. Sayin Putin’in en son pazartesi günü yaptigimiz görüsmede de israrla üzerinde durdugu, ’Fakir ülkelere bu tahili göndermeye ben varim bilabedel’ Biz de ayni sekilde düsünüyoruz. Katar ayni sekilde düsünüyor. Bu sekilde bu süreci isletmekten yanayiz. Bu konuda Sayin Putin simdilik 1 milyon tonu kabullendi. Burada da Sayin Lavrov’la yaptigim görüsmede yine ifade ettim, ’Bunu, 1 milyon tonu bu sekilde birakmayalim. Yeniden bunu arttirmanin gayreti içerisinde olalim. Çünkü gerçekten fakir Afrika ülkeleri buraya bakiyor. Acaba Rusya’dan ne kadar tahil gelir?’ ’Bunun üzerinde düsünelim.’ dediler. Biz de telefon diplomasisiyle de olsa çalismaya devam edecegiz. Disisleri Bakanim ayni sekilde bu süreci takip edecek. Çünkü biz fakirlikle mücadelede özellikle Afrika ülkelerine yönelik bu adimlarimizi atmaya devam edecegiz" cevabinin verdi.
"Tahil koridorunun yeniden islevsel hale gelmesinde ümitsiz degilim, yine bu süreç baslayabilir"
Soçi ziyareti hatirlatilan Cumhurbaskani Erdogan, "Putin’in tahil anlasmasi için iki isteginden bahsetmistiniz. Bununla ilgili olarak BM’nin çalisma yürütecegini ifade ettiniz. Söz konusu çalismalara iliskin Sayin Guterres ile burada görüsme imkaniniz oldu mu. Tahil koridorunun gelecegini nasil görüyorsunuz?" sorusu üzerine, "Tahil koridorunun yeniden islevsel hale gelmesinde ümitsiz degilim, yine bu süreç baslayabilir. Ancak Guterres’in bir mektubu var. Kendisinden bu mektubu güncelleyen ikinci bir mektubun gönderilmesi noktasinda bir talebimiz olacak. Gerek sigorta gerekse swiftle ilgili konulari güncellemesiyle burada yeni bir gelisme olabilir. Bunun da takipçisi olacagiz" dedi.
Afrika Birligi’nin G20’ye üye oldugunun hatirlatilmasi ve "Bunu adil dünya için bir adim olarak degerlendiriyor musunuz?" sorusu üzerine Cumhurbaskani Erdogan, "Dogrusu bu gelismeler bana göre olumlu, güzel bir gelisme. Hele hele Afrika’nin buraya bu sekilde üye olmasi bu süreci daha da bana göre canlandirdi diye düsünüyorum. Bu konuyla ilgili olarak kabul büyük bir alkisla karsilik buldu. Bu da tabii bizi ayrica heyecanlandirdi” ifadelerini kullandi.
Cumhurbaskani Erdogan, bundan sonraki süreçte ilgili ülkelerin Afrika’yla olan münasebetlerini çok daha dikkatli, çok daha hassas yürütecegini düsündügünü belirterek, temennilerinin ise iliskileri daha da canli hâle getirmek ve bu süreci canli tutmak oldugunu ifade etti.
Biden’la F-16 temasi
Zirvede, ABD Baskani Joe Biden ile F-16’yla ilgili bir temasi olup olmadigi sorulan Cumhurbaskani Erdogan, "Sayin Biden’la bir görüsmemiz ayaküstü de olsa oldu. Orada F-16 konusunu da görüstük. Tabii F-16 konusunda maalesef dostlar isi aliyorlar, götürüyorlar, ’Isveç de Isveç’ diyorlar. Simdi bu sekilde yaklasim bizi ciddi manada üzmektedir. Böyle dendigi zaman benim verecegim bir cevap var. Siz her seyde kongre kongre diyorsunuz. Benim de kongrem var. Benim kongrem neresi? Türkiye Büyük Millet Meclisi. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden bu tür bir karar geçmedigi sürece benim ’evet’ demem mümkün degil. Tek basima karar verecek noktada degilim. Meclisimden geçmesi lazim. Isveç’in üzerine düsen görevleri yerine getirmesi lazim. O da üstüne düsen görevleri yerine getirmedigi sürece tabii ki ben Meclisimin verecegi karari beklemek durumundayim" dedi.
Putin ve Xi’nin zirveye katilmamasi
Rusya Devlet Baskani Vladimir Putin ile Çin Devlet Baskani Xi Jinping’in zirveye katilmamasi hatirlatilan Cumhurbaskani Erdogan, "Ikili görüsmelerde bu konu gündeme geldi mi? Iki liderin yoklugu zirveye nasil yansidi? Sizce gelecek G20 Zirvesi’nde bu iki lideri görebilecek miyiz?" seklindeki soruyu da her iki lideri de temsilen Disisleri Bakanlarinin zirvede bulundugu yanitini verdi.
Çin Basbakani Li Qiang ve Çin Disisleri Bakani Wang Yi ile görüsmedigini ama Rusya Disisleri Bakani Sergey Lavrov’la uzun uzadiya bir görüsme yaptigini aktaran Cumhurbaskani Erdogan, "Konuyla ilgili gerek Rusya’nin buradaki durusuyla ilgili zaten pazartesi günü Soçi’de de görüsmelerimiz olmustu. Burada da bu görüsmeleri yaptik. Tabii ki Xi Jinping’in de burada olmasi isabetli olurdu ama kendilerini temsilen basbakani gönderdiler. Birlesmis Milletler Genel Kurulu’nda bizler bulunacagiz. Orada birçok liderler süphesiz ki yine bulunacak. Onlardan da gelenlerle orada görüsmelerimiz muhakkak etraflica olacaktir" dedi.
Cumhurbaskani Erdogan, siyasetin bosluk kabul etmeyecegini, kendilerinin siyasette bu bosluklara firsat vermeyeceklerini dile getirdi.
"(Türkiye-BAE) Su anda iliskilerimiz güçlü bir konumdadir"
Cumhurbaskani Erdogan, "Gelinen asamada Türkiye-Birlesik Arap Emirlikleri (BAE) iliskilerini nasil degerlendiriyorsunuz? BAE, Orta Dogu, Avrupa ve Hindistan arasindaki ekonomik koridorun gelistirilmesine nasil katkida bulundu?" sorusu üzerine, özellikle Orta Dogu’yla ilgili koridor çalismasinda BAE dâhil, Suudi Arabistan, Irak, Türkiye birlikte bu çalismayi yürüteceklerini dile getirdi. Bunun için de zaman kaybina tahammülleri olmadigini belirten Cumhurbaskani Erdogan, hizla bunu devam ettireceklerini aktardi.
Cumhurbaskani Erdogan, son Körfez seyahatinde 50 milyar dolarin üzerinde tutari olan 13 anlasma imzaladiklarini animsatarak, "Bu 13 anlasmayla özellikle Birlesik Arap Emirlikleri ile Türkiye arasindaki is birligi çok daha güçlü bir noktaya tasindi, çok daha farkli bir konuma geldi. Burada da Muhammed Bin Zayed’le yine etraflica bir ikili görüsmemiz oldu. Bundan sonraki süreçte de bu görüsmelerimizi gerek bakan arkadaslarimiz, gerekse sahsim devam ettirecegiz. Su anda iliskilerimiz güçlü bir konumdadir" ifadelerini kullandi.
“Depremzedelerin bir an önce konutlarina kavusabilmesi için çalismalarimizi çok yogun bir sekilde devam ettiriyoruz”
Kahramanmaras merkezli depremlerden etkilenen bölgelerdeki son durumla ilgili soru üzerine Cumhurbaskani Erdogan, "Öncelikle deprem bölgesine yönelik depremzedelerin bir an önce konutlarina kavusabilmesi için çalismalarimizi çok yogun bir sekilde devam ettiriyoruz ve hedefimiz köy evleri, normal konutlar, bunlari 1 yil ile 2 yil içerisinde tamamlamak. Su anda ilgili Bakan arkadasim ekipleriyle TOKI, bu çalismalari sürdürüyor. Dikey mimari degil daha çok yatay mimariyle bu konutlari yapacagiz" ifadelerini kullandi.
Hindistan-Orta Dogu-Avrupa Ekonomik Koridoru’na iliskin gelen soruya Cumhurbaskani Erdogan, "’Tek Kusak Tek Yol’, biliyorsunuz Çin’in bir projesiydi. Bu projeyi Çin takip ediyor, devam ediyor ama digeri ise daha çok Körfez ülkelerinin sahiplendigi, bizim de içinde oldugumuz, Türkiye, Irak, Suudi Arabistan, Birlesik Arap Emirlikleri, hep birlikte attigimiz bir adim. Temenni ediyorum ki bütün bunlar tarihteki Ipek Yolu’yla koordineli bir adim. En güzel sekilde bunun neticesini almak için kararli olmamiz lazim, çalismamiz lazim. Gerek altyapi gerek üstyapi çalismalarini da sürdürmemiz gerekiyor. Bunlari yaptigimiz takdirde kisa zamanda netice alacagimiza inaniyorum" dedi.
Ev sahibi ülke Hindistan’in Basbakani Narendra Modi’nin Rusya-Ukrayna Savasi’nda barisi saglama adina attigi adimlara iliskin soruyla ilgili Cumhurbaskani Erdogan, herkesin gayretinin karsiligini alacagini, Modi’nin de kendisine göre bu alanda attigi bazi adimlarin oldugunu ifade etti.
Cumhurbaskani Erdogan, kendisinin de bu alanda attigi adimlarin oldugunu hatirlatarak, "Pazartesi günü Soçi’de oldugumu söyledim ve Soçi’de heyetler arasi görüsmeler yaptik, Sayin Putin’le benim ikili görüsmem oldu. Bütün bunlarin hepsi acaba Rusya ile Ukrayna arasindaki bu savasi nasil durdururuz? Nasil buna noktayi koyariz ve bölgeyi bir baris bölgesi hâline yeniden getiririz? Derdimiz bu” ifadelerini kullandi.
"Bizi 50 yildir AB üyesi ülkeler hep oyalamistir"
Gazetecilerin AB’ye katilimla ilgili Türkiye’nin perspektifinin sorulmasi üzerine Cumhurbaskani Erdogan, "Su an Michel ile neyi görüseceksin? AB’yi görüseceksin. Görüstük ama Sayin Michel’in tek basina karar verme yetkisi yok. O da tabii bütün AB üyesi ülkelerle görüserek bir karar vermenin gayreti içerisinde. Bizi 50 yildir AB üyesi ülkeler hep oyalamistir, bugün de oyaliyorlar, hala oyalamaya devam ediyorlar. Oyalasalar da oyalamasalar da Türkiye Türkiye’dir, biz yolumuza devam ederiz" dedi.
Ukrayna Disisleri Bakanligi Sözcüsü Oleg Nikolenko’nun G20 Sonuç Bildirgesi’nden memnun olmadigini söylediginin hatirlatilmasi üzerine Cumhurbaskani Erdogan, "Onu yine kendisine sormak lazim. Biz gurur duyulacak bir deklarasyon olduguna inandik ve altina imzalarimizi koyduk, hayirli olsun" dedi.
"5 üyenin iki dudaginin arasina dünyayi sikistirmayalim"
Hindistan’in Birlesmis Milletler Güvenlik Konseyindeki (BMGK) hedefiyle ilgili gelen soruya Cumhurbaskani Erdogan, "Hindistan gibi bir ülkenin orada bulunmasindan iftihar ederiz ama biliyorsunuz dünya 5’ten büyüktür. ‘Dünya 5’ten büyüktür’ derken burada sadece ABD, Rusya, Çin, Ingiltere ve Fransa, 5 ülke olsun istemiyoruz. Su anda gerek daimi üyeler gerekse geçici üyeler, madem ki bunlar 5+15, biz diyoruz ki tamami burada daimi üye olsun, dönüsümlü olsun ve dünyada su anda mevcut Birlesmis Milletler’deki 195 üyenin hepsini daimi üye yapacak hale gelelim, dönüsümlü olarak. Mademki dünya besten büyüktür, burada hepsi de daimi üye olmak suretiyle bunun tadini alsin. 5 tane üyenin iki dudaginin arasina dünyayi sikistirmayalim. Birlesmis Milletler’de su anda bulunan ülkeler, daimi-geçici ayrimina tabi olmadan, daimi üye olursa inaniyorum ki tüm dünya bundan mutluluk duyacaktir" dedi.