Doç. Dr. Meltem Soylu Açiklamasi 'Etler Tereyagi Ve Kuyruk Yagiyla Pisirilmemeli'

Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Saglik Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Baskani Doç. Dr. Meltem Soylu, Kurban Bayrami dolayisiyla saglikli et tüketimi, saklanmasi ve hastalarin dikkat edecegi konular hakkinda önemli bilgiler verdi.

Doç. Dr. Meltem Soylu Açiklamasi 'Etler Tereyagi Ve Kuyruk Yagiyla Pisirilmemeli'
Kirmizi etin; tavuk eti, balik, yumurta, sert kabuklu yemisler, yagli tohumlar, kuru baklagiller ile ayni besin grubunda yer alip benzer besin ögesi içeriklerine sahip oldugunu belirten Doç. Dr. Soylu, “Bu grupta yer alan besinlerden yetiskinlerin her gün 1 porsiyon tüketmesi gerekir. 80 gram et 1 porsiyon olarak degerlendirilir ve yaklasik 150-200 kalori verir. Dolayisi ile aslinda günlük ihtiyacimiz karsilanirken büyük miktarlarda tüketilmesi gerekmiyor. Kirmizi et, birçok besin ögesinden zengin olup özellikle büyüme ve gelisme, hücre yenilenmesi, doku onarimi ve hastaliklara karsi direnç kazanilmasi bakimindan önemlidir. Özellikle ette bulunan demirin vücutta kullanilabilirligi yüksek oldugundan demir eksikligi anemisini önlemede önemli yeri vardir. Bu nedenle özellikle çocuklarin, gebelerin, emziren kadinlarin, gençlerin ve yaslilarin diyetlerinde mutlaka bir miktar et bulunmalidir. Ancak etin yag içerigine dikkat etmek gerekir. Yagli etler obezite ve kalp damar hastaliklari basta olmak üzere kronik hastaliklar için risk faktörü olusturabilir. Koroner arter hastaligi, diyabet, hipertansiyon gibi hastaliklari olanlar kirmizi eti yagsiz veya az yagli olarak tercih etmeli, diyetisyen kontrolünde kisitli miktarlarda ve asiriya kaçmadan tüketmelidirler” dedi.

Etin yaninda, salata, sögüs, ayran veya yogurt gibi kalsiyum ve vitamin degeri yüksek ürünlerin tüketilmesi gerektiginin altini çizen Doç. Dr. Soylu, böylelikle etin de besleyici degerini artiracagini belirtti.



Etler tereyagi ve kuyruk yagiyla pisirilmemeli

Kurban etlerinin hazirlanmasi konusunda da önemli bilgiler veren Doç. Dr. Soylu, kurbanliklarin kesildikten hemen sonra tüketilmesinin pisirme ve sindirimi zorlastirdigina deginerek saglik açisindan uygun olmadigini dile getirdi. Doç. Dr. Soylu, bu durumun olmamasi için etin büyük parçalar halinde 12 ila 24 saate arasinda buzdolabinda bekletilmesi gerektigini belirtti.

Özellikle mide-bagirsak hastaligi olan kisiler kurban etlerini hemen tüketmemesi gerektigi uyarilarinda da bulunan Soylu, “Kurban etin hazirlanirken; haslama, izgara, firinda pisirme gibi yöntemler kullanilmali, kizartmadan kaçinilmalidir. Etle yapilan yemekler kendi yagi ile pisirilmeli ve ilave yag eklenmemelidir. Özellikle kuyruk yagi veya tereyaginin et yemeklerinde kullanilmasindan kaçinilmalidir. Etlerin haslanarak pisirilmesi, saglikli olmasinin yani sira ette olmasi muhtemel “bagirsak parazitlerinin” insana bulasmasini da büyük ölçüde engellemektedir. Etler izgara veya mangalda pisirilirken öncesinde terbiye edilmesi, sarimsak, çesitli baharatlar, maydanoz, kekik gibi malzemeler eklenerek tatlandirilmasi kanser yapici maddelerin olusumunu azaltir. Etlerin çok yüksek sicaklikta, uzun süre pisirilmemesine çok dikkat edilmelidir. Mangal etlerinin yaninda mutlaka sögüs sebze, salata, meyve gibi besinler tüketilmelidir. Etlerin ‘çig ya da az pismis’ olarak tüketimi sonucu, hayvanlardan insanlara birçok hastaligin bulastigi unutulmamalidir.

En fazla 3-4 ay saklanmali

Etlerin saklanmasi konusuna deginen Doç. Dr. Soylu, “Kurban etleri, büyük parçalar seklinde degil, birer yemeklik olacak sekilde küçük parçalara ayrilarak buzdolabi posetine veya yagli kâgida sarilmali; hemen tüketilmeyecekse buzdolabinda 2-3 gün, derin dondurucuda ise (-18C) en fazla 3-4 ay saklanmalidir. Etler çözdürüldükten sonra yeniden dondurulmamali. Ayrica et çözdürülmesi oda sicakliginda degil, buzdolabinin içinde yapilmali. Kurban etinin en güzel tüketimi, sevdiklerimizle ve ete ulasamayan kisilerle paylasilmasidir. Tüm Islam aleminin saglikli ve mutlu bir bayram geçirilmesi dilegi ile” diyerek sözlerine son verdi.
Kaynak: İHA