Kibyra Antik Kenti'nin Essiz Çesmesi Görenleri Hayran Birakiyor
Burdur’da Kibyra Antik Kenti’nde bulunan ve 2022 yilinda baslatilan restorasyon çalismasi sonucu ayaga kaldirilan çesme mayis ayi sonunda ziyaretçilerin kullanimina açildi.
Gölhisar ilçesindeki Kibyra Antik Kenti’nde 2016 yilindaki kazi çalismalari esnasinda tamamen yikik halde bulunan yuvarlak planli çesme 2022 Agustos ayinda baslatilan restorasyon çalismalari sonucu ayaga kaldirilmisti. Ayaga kaldirilan çesme Mayis ayi sonunda kullanima açildi.
"Muhtemelen M.S. II. yüzyilin son çeyreginde ikinci bir havuz eklenmis"
Restorasyon çalismalari tamamlanan ve 21 Aralik itibariyle gün yüzüne çikan görkemli çesme için açiklama yapan kazi baskani Doç. Dr. Sükrü Özüdogru, “Kibyra 2016 yili kazi çalismalari sonucunda Agora’nin III. Teras düzlügünün merkezinde konumlanan yuvarlak planli çesme yapisi açiga çikarildi. Kazi çalismalarindan elde edilen bilgiler, yapinin kent içindeki konumu ve mimari parçalarinin stili çesme yapisinin M.S. 23 yili depremi sonrasinda insa edildigini göstermektedir. Ilk insa döneminin ardindan çesme yapisi, çesitli dönemlerde yapilan ekleme ve degisikliklerle oldukça uzun bir süre, kentte gösterisli bir su heykeli olarak hem kentin görselligini artirmis, hem de su ihtiyacini karsilamistir. Yaklasik 7,5 metre yükseklige ve 15 metre çapa sahip yapi, üç farkli kullanim evresine sahiptir. Sütunlar, kabartmali frizler ve heykellerle süslenmis olan çesme yapisi, merkezinde blok örgü ile olusturulmus ve orta noktasina su sisteminin dösendigi yuvarlak gövde ve bunu çevreleyen, biri içte biri dista olmak üzere daire formlu iki havuzdan mütesekkildi ve blok örgü merkezdeki yuvarlak gövde sütunlarla tasinan konik bir çatiyla kapatilmisti. Çesme yapisi M.S. 23 yili depremi sonrasi kentin yeniden insasi sirasinda yapilmis olup, bu ilk kullanim evresinde merkezinden su sisteminin geçtigi yuvarlak gövde ve tek havuzdan olusmaktaydi. Muhtemelen M.S. II. yüzyilin son çeyreginde ikinci bir havuz eklenmis. Çesmenin çatisinin M.S. 417 depreminde çöktügü ve büyük oranda zarar gördügü anlasilmis olsa da elimizdeki arkeolojik veriler, yapinin bazi tadilatlar sonucunda yine ayni isleviyle Erken Bizans Çagi’nda da muhtemelen M.S. VII. yüzyil sonlarina kadar kullanildigini göstermektedir” bilgisini vermisti.
Antik kentler arasinda yapisal bakimda dünyadaki nadir eserlerden olan çesme suyunun içilebilir kaynak suyu olmasi sebebiyle de ziyaretçilerin ayrica ilgisini çekiyor.