Reyhan Binbir Derde Deva

Bitkilerin Profesörü Aysun Bay Karabulut, 2500 yildan beri Ortadogu ve Akdeniz havzasinda tibbi amaçlarla ziraati yapilan reyhanin insan sagliginda binbir devam özelliginin bulundugunu söyledi.

Reyhan Binbir Derde Deva
Yildirim Beyazit Üniversitesi Tip Fakültesi Ögretim Üyesi Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, reyhanin sagliga faydalarini yazdi. Reyhanin acimsi, keskin ancak çok hos kokulu bir bitki türü oldugunu belirten Karabulut, anavatani Hindistan olun reyhanin yaklasik 2500 yildan beri Ortadogu ve Akdeniz havzasinda tibbi amaçlarla ziraati yapildigini söyledi.

Iyi bir antosiyanin kaynagi olan reyhanin yalnizca gida sanayii açisindan degil, ayni zamanda parfümeri ve tip açisindan da önemli bir yeri oldugunu ifade eden Karabulut, “Antibakteriyel oldugu, bir baska ifadeyle zararli bakterileri temizledigi için ciltte sivilce olusumunu engellemekte, akne olusumlarini önleyerek pürüzsüz bir görünümün elde edilmesine katki saglamaktadir. Vücuda sürüldügü takdirde terlemeyi engelledigi, kötü vücut kokularini, özellikle de koltuk alti kokularini giderdigi bilinmektedir. Yine etkileyici kokusuyla zararli böcek ve haserati kovdugu, uygulandigi mekânin havasini tazeleyerek yeniledigi ve yumusattigi da bu bahse ilave edilmelidir” ifadelerine yer verdi.

Reyhanin insan sagligina faydalarinin saymakla bitmeyecegini belirten Prof. Dr. Karabulut, sunlari söyledi:

“Yatistirici, midevi, gaz söktürücü ve idrar arttiricidir. Halk arasinda romatizma, kalp çarpintisi ve hemoroit gibi rahatsizliklari tedavi etmek için kullanilan bu bitki, bagisiklik sisteminden sindirim sistemine kadar birçok saglik sorunu ile mücadele etmektedir. Metabolik faaliyetleri desteklemekte, bagisiklik sistemini güçlendirmekte, vücuttaki asitleri dengeleyerek mideye (örnegin ishal, gastrit ve ülser gibi rahatsizliklara, mide bulantisina, sindirimi kuvvetlendirmeye) iyi gelmekte, bulasici hastaliklari önlemekte, soguk alginligi ile savasmakta ve A Vitamini bakimindan zengin oldugu için göz sagligini da korumaktadir.

Radyasyona karsi koruyucu etkisi olup kanser hücrelerinin çogalmasini engelleyen reyhanin insan sagligina faydalari kuskusuz bu kadarla sinirli degildir. Sinir sistemini düzene sokup strese iyi geldigi gibi anksiyete ve migren üzerinde de olumlu etkileri vardir. Reyhan koklamak sikintiyi dagitmakta, depresif ruh halini ve moral bozuklugunu gidermekte, yasama sevincini arttirmaktadir. Kalbe sükûnet, sinirlere hafiflik vermekte, uykusuzluktan ve zihinsel çalismalardan kaynaklanan yorgunlugu gidermektedir. Ayrica saç dökülmesine karsi da etkili olup saçlari siyahlastirmaktadir.

Kan dolasimini hizlandiran, kalp ve damar sagligini takviye eden, trigliserit ve kolesterol seviyesini düsüren reyhan bitkisinden yapilan serbet kansizlik ile mücadele etmekte, kan sekerinin düsmesine engel olarak bas dönmesi ve bayginligi önlemektedir. Ayrica seker konmadan hazirlanacak reyhan suyu ile gargara yapmak yalnizca agizdaki yaralari iyilestirmekle kalmamakta, ayni zamanda agiz kokusunu da gidermekte, bunlara ilave olarak sigarayi birakmaya yardimci olmaktadir. Ayni sekilde ödem söktüren, bebek emziren annelerin sütünü arttiran, karaciger ve böbrek sagligi için yararli olan ve öksürük tedavisinde tavsiye edilen reyhan, örnegin ari sokmasina karsi tedavi edici olarak da önerilmektedir. Son olarak bitkimizin yag yakici özellige sahip oldugunu ve özellikle de reyhan çayinin zayiflamaya yardimci olabilecegini belirtmeden geçmeyelim. Yine bir uyari olarak asiri reyhan tüketmenin böbrekleri yorabilecegini ve karacigere zarar verebilecegini de ifade etmis olalim”

Arapgir’in mor reyhani

Reyhanin, özellikle de son yillarda Türkiye’de essiz bir yer edinmeye basladigini da aktaran Prof. Dr. Karabulut, baska bölgelerde gerçeklestirilen tarim uygulamalarinda mor rengini ve belli ölçüde de aromasini yitirdigi görülen reyhanin, ‘Arapgir Mor Reyhani’ olarak 2017 yilinda Arapgir Belediyesi tarafindan tescil edildigini ve cografi isaret belgesi aldigini söyledi.

Arapgir mor reyhaninin, kendine özgü nitelikleri ile dikkat çektigini de dile getiren Karabulut, “Yapilan analizler, yumusak yaprak yapisi ve koyu mor rengi ile bölgeye özgü bir genotip olan bu reyhan türünün yüz otuz adet uçucu bileseni ve yüz yetmis adet farkli esansiyel yag maddesini ihtiva ettigini ortaya koymustur” dedi.

Karabulut, eski dönemlerden beri bölgenin özel bir degeri olmakla birlikte bir zamanlar herkesin ihtiyaç duydugu kadar ve sinirli miktarda ürettigi Arapgir mor reyhaninin, gelinen noktada özellikle de belediyenin alim garantisinin de etkisiyle ilçenin en önemli ekonomik ürününe dönüstügünü ifade etti.

Mevsiminde dört kez hasat edilebilen ve onlarca dönümlük alanda gerçeklestirilen zirai faaliyetlerle üretimi her geçen yil artan Arapgir mor reyhaninin yillik rekoltesinin bin tona yaklastigini da belirten Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, “Hasat mevsiminde göze ve gönle muhtesem bir manzara sunan, bu görsel ihtisami ile birçok yerli ve yabanci turisti de bölgeye çeken mor reyhandan birçok ürün elde edilmektedir. Önümüzdeki dönemlerde kirk civarlarina ulasmasi hedeflenen reyhan ürünleri arasinda reyhan kurusu, reyhan çayi, reyhan reçeli, reyhan serbeti, reyhan gazozu ve reyhan sirkesi yer almakta, ayrica bu kiymetli ürün cilt kremi, sabun, oda spreyi ve haserat ilaci yapiminda da kullanilmaktadir. Gelecekte ilaç sanayiinde çok daha fazla ve güçlü bir yer edinecegi açik olan Arapgir mor reyhani, sahip oldugu bütün bu özellikler bakimindan bölgemizin özel bir digeri olarak daha çok ilgi görmeyi hak etmektedir” seklinde konustu.

Mor reyhanin, özellikle de bölgenin tarih ve kültürel zenginlikleri baglaminda daha fazla öne çikarilmasi gerektigini de belirten Karabulut, sunlari söyledi:

“Bu sekilde kültür turizmimize saglayacagi katkinin azami seviyeye yükseltilmesi mümkündür. Bu noktada sehrimizdeki üniversitelere önemli görevler düstügü söylenebilir. Nitekim mor reyhanin cografi isaret alma sürecinde Arapgir Belediyesi ile birlikte Inönü Üniversitesi’nde yürütülen çalismalarin belirleyici bir etkisinin olmasi, üniversite-sehir isbirliginin olumlu sonuçlarindan yalnizca biridir. Henüz üç yasinda genç bir üniversitesi olmasina ragmen ari ve ari ürünleri, atçilik ve atli sporlari ile kayisi ve kayisi ürünleri alanlarinda önemli çalismalar yapan (birçok sempozyum, panel, konferans, proje) ve ürünler gelistirerek bulundugu sehrin degerlerini öncelikli odak noktasi kabul eden Malatya Turgut Özal Üniversitesi, Arapgir Meslek Yüksekokulu ile önemli faaliyetler yürüttügü Arapgirimizin de tipki diger ilçelerimiz gibi her bir degeri ile toplumsal kültürümüze mal edilmesi yönünde güçlü bir irade tasimaktadir. Nitekim üniversitemiz ile Arapgir Belediyesi arasinda imzalanan isbirligi protokolü de bölgenin gelisimi ve yeni istihdam imkanlarinin olusturulmasi hedefiyle öncelikli olarak yöresel ürünlere iliskin ARGE (Arastirma ve Gelistirme) ve ÜRGE (Ürün Gelistirme) çalismalarini yogunlastirma amaci tasimaktadir. Bu protokol çerçevesinde, üniversitemiz bünyesinde tipki kayisi çekirdeginden elde edilen ürünlerin gelistirilmesi gibi mor Arapgir reyhanindan da muhtelif ürünler gelistirilecek ve halkimiza arz edilecektir. Sonuç olarak reyhanin, özellikle de Arapgir mor reyhaninin cografyamiz için sahip oldugu potansiyele iliskin farkindalik, üniversitemiz açisindan güçlü bir motivasyon olusturmaktadir. Nitekim üniversite bünyesinde yürütülen geleneksel ve tamamlayici tip ile tibbî ve aromatik bitkilere iliskin çalismalar baglaminda bütün endemik bitkilerimizle birlikte bu nazli bitki de inceleme konularimiz arasinda yer almaktadir. Öte yandan üniversitemizin vizyonu bu kadarla da sinirli degildir. Her olgunun tarihi, kültürel, toplumsal ve folklorik bir baglami bulundugu gerçeginden hareketle, toplumsal nitelikli inceleme ve arastirmalar da temel ilgi konularimiz içerisindedir”
Kaynak: İHA