Gelecek, Meme Kanseri Hastalar Için Daha Iyi Sonuçlar Vaat Ediyor
Gelecek, meme kanseri hastalari için çok daha iyi sonuçlar vaat ediyor.
Prof. Dr. Zehra Nese Kavak, “Saglikli ve güçlü kadinlar, mutlu yarinlar insa eder. Testlerinizi yaptirmaktan, mamografinizi çektirmekten, banyoda memenizi kontrol etmekten korkmayin” çagrisinda bulundu. Kavak, "Kadinlarin mutlu ve saglikli olmalari için kendi biyolojik güçlerinin farkinda olmalari gerekiyor. Lütfen, gücünüzün farkinda olun, kadinliginizin ve sagliginizin degerini bilin. Mutlu yarinlari, saglikli ve güçlü kadinlar insa eder. Saglikli yarinlar için saglikli yasam aliskanliklarinizi arttirin, dengeli beslenin, spor yapin, kendinizi mutlu edecek ugraslar edinin. Günümüzde artik meme kanseri, jinekolojik kanserler ya da çikolata kisti gibi kadinlarin korktugu birçok hastalik erken teshis edildiginde tedavi edilebiliyor. Bu hastaliklari geç kalmadan yakalamanin yolu ise düzenli saglik kontrolleridir. Bir kadin olarak jinekologunuzla dost olun, onu her yil düzenli ziyaret etin. Testlerinizi yaptirmaktan, mamografinizi çektirmekten, banyoda memenizi kontrol etmekten korkmayin” dedi.
Genel Cerrahi Uzmani Prof. Dr. Bahadir Güllüoglu ise tedavideki umut verici gelismelere dikkat çekerek, “Multidisipliner ekip çalismasiyla ileri evre meme kanseri hastalarinda dâhi yüksek yasam oranlari elde edilebiliyor. Gelecek, meme kanseri hastalari için çok daha iyi sonuçlar vaat ediyor. Meme kanseri hâlen dünyada kadinlarda görülen en sik kanser türüdür. Her 4 kanserden 1 tanesi meme kanseridir. Türkiye’de de durum dünyadan farkli degildir. Ancak ülkemizde görülme sikligi, Bati ve sanayilesmis ülkelerdekine kiyasla yari yariyadir. Meme kanseri tarama programlari artik dünyada oldugu gibi ülkemizde de oturmus durumdadir. Bugün tedavi alanindaki gelismeler meme kanserinden ölme olasiligini azaltmaktadir. Dolayisiyla saglikli kadinlarin risk durumlarini bilerek tarama sikliklarini ve taramaya baslama yaslarini ögrenmeleri çok daha önem kazanmaktadir. Dogru tani ile dogru tedavi stratejilerinin belirlenmesi erken tani kadar önem kazanmistir. Bu nedenle özellesmis meme kliniklerinin bu konudaki katkisi çok fazladir. Multidisipliner ekip çalismasiyla hastalar ileri evre de olsalar dogru ve etkin tedaviye ulasma sanslari artiyor. Bugün bu sekilde ileri evre meme kanseri hastalarinda dâhi yüksek yasam oranlari elde edilebiliyor. Bunun yani sira cerrahi tedavilerin boyutlari küçülerek hastalarin yasam kaliteleri korunabiliyor” dedi.
Kaynak: İHA
Genel Cerrahi Uzmani Prof. Dr. Bahadir Güllüoglu ise tedavideki umut verici gelismelere dikkat çekerek, “Multidisipliner ekip çalismasiyla ileri evre meme kanseri hastalarinda dâhi yüksek yasam oranlari elde edilebiliyor. Gelecek, meme kanseri hastalari için çok daha iyi sonuçlar vaat ediyor. Meme kanseri hâlen dünyada kadinlarda görülen en sik kanser türüdür. Her 4 kanserden 1 tanesi meme kanseridir. Türkiye’de de durum dünyadan farkli degildir. Ancak ülkemizde görülme sikligi, Bati ve sanayilesmis ülkelerdekine kiyasla yari yariyadir. Meme kanseri tarama programlari artik dünyada oldugu gibi ülkemizde de oturmus durumdadir. Bugün tedavi alanindaki gelismeler meme kanserinden ölme olasiligini azaltmaktadir. Dolayisiyla saglikli kadinlarin risk durumlarini bilerek tarama sikliklarini ve taramaya baslama yaslarini ögrenmeleri çok daha önem kazanmaktadir. Dogru tani ile dogru tedavi stratejilerinin belirlenmesi erken tani kadar önem kazanmistir. Bu nedenle özellesmis meme kliniklerinin bu konudaki katkisi çok fazladir. Multidisipliner ekip çalismasiyla hastalar ileri evre de olsalar dogru ve etkin tedaviye ulasma sanslari artiyor. Bugün bu sekilde ileri evre meme kanseri hastalarinda dâhi yüksek yasam oranlari elde edilebiliyor. Bunun yani sira cerrahi tedavilerin boyutlari küçülerek hastalarin yasam kaliteleri korunabiliyor” dedi.