Bakan Bolat, Indirim Yapmayan Marketleri Uyardi Açiklamasi 'Indirim Kampanyasina Katilmayanlar Pazar Kaybedecekler'

Ticaret Bakani Ömer Bolat, Cumhuriyet’in 100. yilinda enflasyon ile mücadeleye ve halkin alim gücünün yükseltilerek rahatlatilmasi çalismalari kapsaminda gida marketlerine çagri yaptiklarini hatirlatarak, “Bu fiyat indirme kampanyalarina katilmayan kuruluslarimiz ve firmalarimiz varsa onlara bir kez daha çagrida bulunuyorum: Geç kalmasinlar, çünkü tüketicilerimiz kim yapici ve olumlu davraniyorsa onu tercih edecektir. Bu indirim kampanyalarina katilmayanlar maalesef pazar kaybedeceklerdir” dedi.

Ticaret Bakani Ömer Bolat, Ankara Sanayi Odasi (ASO) Ekim Ayi Meclis Toplantisi’na katildi.

ASO Baskani Seyit Ardiç’in da yer aldigi toplantida, sanayicilerin güncel sorunlari, sanayicilerin daha iyi üretim ve dis ticaret yapabilmesi için atilmasi gereken adimlar ve aylik ekonomik gelismeler gibi konular ele alindi.

ASO Baskani Ardiç burada yaptigi konusmada, üretime ve ihracata iliskin güncel verilere bakildiginda sanayi üretiminde durgunluk gözlemlendigini belirterek, “Sanayi üretim endeksi Agustos’ta bir önceki aya göre yüzde 0,8 gerilerken imalat sanayisi yüzde 1,3 geriledi. Imalat PMI endeksi üç aydir, durgunluk anlamina gelen 50 esik degerinin altinda gerçeklesti. Yilin ikinci çeyrek büyüme verileri, sanayinin bir önceki yila göre yüzde 2,6 küçüldügünü göstermisti. Üçüncü çeyrekte de benzer bir gidisat var” dedi.



“(Piyasalarda) Olusan belirsizlik, maliyet artislari ve fiyat olusturmadaki zorluk üretimi olumsuz etkiliyor”

Ardiç, ekonomide zorlu faaliyet kosullarinin devam ettigini savunarak, “Eylül ayi verileriyle tüketici fiyatlarinda yaklasik yüzde 61,5, hizmet üreticilerinde yüzde 80, yurtiçi üretici fiyatlarinda yüzde 47,4, yurt disi üretici fiyatlari bazinda yüzde 57,25 yillik enflasyon yasiyoruz. Olusan bu belirsizlik, maliyet artislari ve fiyat olusturmadaki zorluk üretimi olumsuz etkiliyor” diye konustu.



“Iki aydir cari açik ve dis ticaret açigimiz geriliyor”

Ardiç, eylül ayinda dis ticaret açiginin 5 milyar dolar civarinda gerçeklestigine vurgu yaparak, “Temmuz’da kaydedilen açik bunun yaklasik iki katiydi. Iki aydir cari açik ve dis ticaret açigimiz geriliyor. Dis açiklarin gerilemesi olumlu bir gelismedir elbette. Fakat bu gerilemede sanayi üretimindeki cansizligin, enerji talebini azaltmis olmasinin payi büyük. Üretim arttiginda dis açiklarimiz da artiyor, üretim zayifladiginda dis açiklarimiz azaliyor. Aslinda bu olgu, ülkemizin üretiminin ve ihracatinin temel sorunudur. Bizim bu döngüden kurtulmamiz gerekiyor” ifadelerini kullandi.

“Kredi maliyetlerinin yüksek oldugu bu dönemde katma degerli, yüksek teknolojili ve düsük emisyonlu üretimin arttirilmasi ise güçlü destekler gerektirmektedir”

Geçtigimiz haftalarda ekonominin gündeminde büyüyerek enflasyonu düsürmenin mümkün olup olmadiginin çokça tartisildigini hatirlatan Ardiç, “Bizler sanayiciler olarak, bunun mümkün olabilecegini biliyoruz. Fakat bazi kosullarin olusmasi lazim. Enflasyonla mücadele edilirken, verimsiz kamu harcamalarindan tasarruf edilip, verimlilik odakli bir kaynak tahsisiyle üretim artisi desteklenmelidir. Eger üretimde ve ihracatta nitelik ve nicelik artisi birlikte saglanir ise büyüme ve dezenflasyon hedeflerine eszamanli olarak ulasabiliriz. Kredi maliyetlerinin yüksek oldugu bu dönemde katma degerli, yüksek teknolojili ve düsük emisyonlu üretimin arttirilmasi ise güçlü destekler gerektirmektedir” degerlendirmesini yapti.

“Tesvik, vergi, istihdam, gümrük düzenlemelerinin sadelestirilmesi is yapma kabiliyetimizi artiracaktir”

ASO Baskani Ardiç, firmalarin yillardir “devir KDV sorunu” yasadigini kaydederek, “KDV kanununda bir düzenleme yaparak firmalarin devreden KDV alacaklarinin iade edilmesi ya da mahsup yönüyle degerlendirilmesi gerekirken, bu konu bir türlü çözülemiyor. OECD ülkelerinde devir KDV alacaklarinin iade edilmedigi ülke yok. Toplam tutari yaklasik 200 miyar lirayi bulan bu kalemin bir an önce kullanilabilir bir likit varliga dönüstürülmesi, finansman sorunu yasayan reel sektöre can suyu olacaktir. Yani bakanim bizler krediye ulasamazken, kamuyu faizsiz yaklasik 200 milyar lira fonluyoruz. Sanayiciyi bosuna yoran bunun gibi onlarca konu var. Tesvik, vergi, istihdam, gümrük düzenlemelerinin sadelestirilmesi is yapma kabiliyetimizi artiracaktir” dedi.

Ardiç, karbon fiyatlandirmasindan zarar gören degil, fayda saglayan ülkeler tarafinda Türkiye’nin olmasinin önemli olduguna dikkati çekerek, Türkiye’nin oldugunu söyledigi en büyük ticaret pazari Avrupa Birligi’nin emisyon ticaret sistemiyle uyumlu bir sistemin hemen hayata geçirilmesi gerektigini söyledi.



ASO Baskani Seyit Ardiç, konusmasina söyle devam etti:

“Cumhuriyetimizin ikinci yüzyilina güçlü bir baslangiç yapma hedefiyle, perakende sektöründe indirim kampanyalari düzenlenmesi çagriniza Ankara Sanayi Odasi olarak destek verdigimizi belirtmek istiyorum. Üyelerimiz bu konuda çok hassas ve özverili bir yaklasim içerisindeler. Ülkemizin, milletimizin üstün faydasina gördügümüz her konuda elimizi tasin altina koyuyoruz.”

"Üretimde büyümeyi ne kadar artirabilirsek refah düzeyi ve satin alma gücünü de o kadar artirabilecegiz”

Ticaret Bakani Ömer Bolat ise yaptigi konusmada, Türkiye’nin milli gelirinin üçte birini sanayiden elde ettigini belirterek, "Bu asamaya gelmek kolay olmadi. Siz sanayicilerimizin, mütesebbislik gücünüzle çabanizla devletimizin de sanayide kalkinmayi önceleyen politikalari ile bu basarili olumlu sonuç birlikte meydana getirilmistir. Bu kapsamda 60 yil önce kurulan Ankara Sanayi Odasi, ülke sanayisinin gelismesinde ciddi katkilar yapmaktadir. Surasi bir gerçek: Yatirim, üretim, ticaret ve refah bu kavramlar birbirini tetikleyen çok önemli unsurlar. Yatirimla beraber üretim, üretimle beraber ticaret artmaktadir. Ticaret arttiginda büyüme ve istihdam artmaktadir. Dolayisiyla ihracat artmaktadir. Üretimde büyümeyi ne kadar artirabilirsek refah düzeyi ve satin alma gücünü de o kadar artirabilecegiz” diye konustu.



“Türkiye ekonomisi olarak üretimin büyümesi ve ihracatta yakaladigimiz güçlü seyir, ekonomimizin krizlere ve zorluklara son derece dayanikli oldugunu göstermektedir”

Son dört yilda dünyanin ve Türkiye’nin basina gelenleri, “pismis tavugun basina gelmeyen kalmadi” ifadesi ile niteleyen Bakan Bolat, “Bu gibi çok olumsuz gelismeleri de maalesef hep birlikte yasadik. Iki yil süren Covid-19 salgini, yani basimizdaki Rusya-Ukrayna savasi ki mini bir dünya savasi olarak bati ile dogu arasinda devam eden kanli bir savas. Bunun gida ve enerji piyasalarinda hem arz tedariki hem de fiyat konusunda yasattigi çok olumsuz gelismeler var. Iklim degisikligi ve kurakligin kuzey yarim kürede son yillarda çok olumsuz etkiler yapmasi ve bundan 9 ay önce yasadigimiz büyük deprem felaketi var. Bu olumsuz tablolari maalesef daha da katmerlestirdi. Ancak bu tüm can sikici gelismelere ragmen Türkiye ekonomisi olarak üretimin büyümesi ve ihracatta yakaladigimiz güçlü seyir, ekonomimizin krizlere ve zorluklara son derece dayanikli oldugunu göstermektedir” dedi.



“2028’de mal ihracatini 375 milyar dolara çikarmak azmindeyiz”

Bakan Bolat, Ticaret Bakanliginin ihracatta, “tek yol ve tam yol ihracat” slogani oldugunu hatirlatarak, “Bu nedenle sevinçle ifade etmek istiyorum ki bu ay insallah ekim ayinda da ihracatimiz yine tarihin en yüksek ihracati olacak. Temmuzda öyleydi, agustosta öyleydi. Yukari dogru bir ivmemiz var. Insallah 2028’de mal ihracatini 375 milyar dolara çikarmak azmindeyiz. 5 yil sonra yaklasik 120 milyar dolarlik bir artisi hedefliyoruz. Yillik ortalama büyüme orani yüzde 5 olarak planlandi. 2028’de kisi basina milli gelirimizin de 17 bin 550 dolara ulasmasini bekliyoruz. Bu sene sonu için su ümit verici rakamlari söyleyebiliriz: Insallah milli gelirimiz 1 trilyon dolari asmis olacak. Geçen yil 906 milyar dolarin üzerinde. Kisi basina milli gelirimiz de 11 bin 654 dolari asarak 11 bin 500 ila 12 bin dolar arasinda gerçeklesmesini hedefliyoruz” ifadelerini kullandi.

“Denetimlerimizi yapiyoruz, yanlis görürsek de kanun ne diyorsa onu uygulamaktan asla çekinmiyoruz”

Amaçlarinin, Türkiye’nin ekonomisi ve halkin menfaati için dogru olan kararlari almak ve uygulamak olduguna dikkati çeken Bakan Bolat, “Maalesef Covid-19 ile beraber baslayan bir piyasa bozucu, yanlis fiyatlama davranislari seklinde uygulamalar, stokçuluk, firsatçilik, vurgunculuk egilimleri yaygin bir sekilde ortaya çikti. Bunu görmekten üzüntü duyuyoruz. Biz hükumet olarak bu noktada piyasa denetimleri konusunda gerekli bütün hukuki degisiklikleri hizlica yapiyoruz. Denetimlerimizi de yapiyoruz. Maalesef yanlis görürsek de kanun ne diyorsa onu uygulamaktan asla çekinmiyoruz” dedi.



“Otomotiv ve gayrimenkulde köpüklerin azaldigini ve piyasa degeri ile gerçek fiyat arasindaki makasin, fiyat seviyesinin düsmesi seklinde gerçeklestigini memnuniyetle gözlemliyoruz”

Pazarlama, satis ve ilan kisitlamalarina yönelik düzenlemelerin, alinan tedbirlerin, yapilan denetimlerin, piyasanin isleyici noktasinda olumlu etki getirdigini savunan Bolat, “Otomotiv sektörü ile bu piyasa düzenleme ve denetim faaliyetlerimizi hizlandirdik. Gayrimenkule uzandik. Her ikisinde de ciddi anlamda köpüklerin azaldigini ve piyasa degeri ile gerçek fiyat arasindaki makasin, fiyat seviyesinin düsmesi seklinde gerçeklestigini memnuniyetle gözlemliyoruz” degerlendirmesini yapti.

“Fiyat indirme kampanyalarina katilmayan kuruluslarimiz ve firmalarimiz varsa onlara bir kez daha çagrida bulunuyorum”

Perakende ticaret sektöründe de gida marketleri, konfeksiyon kuruluslari, oteller, magazalar, mobilyacilar ve lokantacilarla çalismalar yürüttüklerini kaydeden Bolat, su ifadelere yer verdi:

“Allah’a sükür kuruluslarimiz ve onlarin üyelerinden ciddi bir teveccüh var. Cumhuriyetimizin 100. yilinda enflasyon ile mücadeleye ve halkimizin alim gücünün yükseltilerek rahatlatilmasi çalismalarina ‘siz de katkida bulunun’ diye bir çagri yapti Cumhurbaskanimiz. Biz de Ticaret Bakanligi olarak takip ediyoruz. Sonuçtan oldukça memnunuz. Ticaret Bakanligimizin internet sitesinde bu indirimleri yapan kuruluslari, verileri kontrol etmek sartiyla, tek tek ilan ediyoruz. Onlari akredite ediyoruz. Tüketicilerimiz, vatandaslarimiz bu gelismeleri takip ediyorlar. Büyük oranda memnuniyet duyduklarini bizlere yazili, sözlü sekilde iletiyorlar. Internet sitemizdeki kuruluslara biz de vatandaslarimiz da tesekkürlerimizi sunuyoruz. Bütün odalarimiza, sivil toplum kuruluslarina tesekkür ediyoruz. Cani gönülden katildiklarini açikladilar. Birlikte basaracagiz bunu. Piyasalari toparladiktan, istikrara kavusturduktan sonra zaten ticaretin nasil canlandigini hep birlikte görecegiz. Bu indirim kampanyalarindan sonra ticaret daha oturdu. Insanlar önünü görebilmeye basladi.

Bazen aylik ya da mevsimlik konjonktürel daralmalar olabilir. Her sektörde böyle seyler oluyor ama sürümden kazanma dedigimiz olgu da gerçeklesiyor. Bu anlamda ben bu fiyat indirme kampanyalarina katilmayan kuruluslarimiz ve firmalarimiz varsa onlara bir kez daha çagrida bulunuyorum: Geç kalmasinlar, çünkü tüketicilerimiz kim yapici ve olumlu davraniyorsa onu tercih edecektir. Bu indirim kampanyalarina katilmayanlar maalesef pazar kaybedeceklerdir.”

Toplanti, Bakan Bolat’in konusmasinin ardindan basina kapali sekilde devam etti.
Kaynak: İHA