Türk-Is Baskanlar Kurulu Açiklamasi 'Israil'in Askeri Operasyonlari Kosulsuz Bir Sekilde Durdurulmalidir'
Türkiye Isçi Sendikalari Konfederasyonu (Türk-Is) Baskanlar Kurulu, yayimladigi bildiri ile Israil’in Gazze’de hastaneye saldirmasini kinayarak, "Israil’in askeri operasyonlari kosulsuz bir sekilde durdurulmalidir" çagrisinda bulundu.
Toplantida gündemdeki konularin yani sira Gazze’de sivil ölümleri degerlendirildi. Toplantinin ardindan 12 maddelik bir bildiri yayimlandi. 7 Ekim tarihinde baslayan olaylarin Türk-Is Baskanlar Kurulu tarafindan kaygiyla izlendigi belirtilen bildiride, Gazze’de çogunlugunu kadin ve çocuklarin olusturdugu 4 bine yakin insanin yasamini yitirdigi belirtildi. Bildiride su ifadelere yer verildi:
“Istanbul’un on dörtte biri kadar bir alana sahip Gazze Seridi’nde yaklasik 2,5 milyon kisi agir bir insani krizle basa çikmaya çalismaktadir. Su, elektrigin kesilip, gida ve temel ihtiyaç maddelerinin Gazze Seridi’ne girisinin Israil tarafindan engellenmesi, insani krizin boyutlarini derinlestirmektedir. Okullar, ibadethaneler ve hatta hastanelerin dahi Israil Savunma Güçleri tarafindan hedef haline getirilmesi, savas kurallarinin ihlali anlamina gelmektedir.”
“Bu vahsi eylem, ayni cografyada yasayan insanlar arasinda derin ve uzun vadeli toplumsal ayrismalari beraberinde getiriyor”
Israil’in Gazze’de bir hastaneye saldirmasina da tepki gösterilen bildiride, “Türk-Is Baskanlar Kurulu, 17 Ekim 2023 Çarsamba gecesi gerçeklestirilen Gazze’deki hastane saldirisini en güçlü sekilde kinamaktadir. Tüm insani degerlerin ötesine geçen bu vahsi eylem, ayni cografyada yasayan insanlar arasinda derin ve uzun vadeli toplumsal ayrismalari beraberinde getirme riski barindirmaktadir. Harp zamaninda sivillerin korunmasina iliskin 1949 tarihli Cenevre Sözlesmesi’nin dahi birçok maddesini ihlal anlamina gelecek sekilde sürdürülen Israil’in askeri operasyonlari kosulsuz bir sekilde durdurulmalidir. BM’nin uluslararasi garantörlügünde iki devletli çözümün bir an önce yasama geçirilmesi amaciyla gerekli adimlar atilmalidir” ifadelerine yer verildi.
“Yasanan tüm gelismeler, bölgede yasayan emekçiler ve aileleri üzerinde iyilestirilemez yaralar açmistir”
Ortadogu’nun en uzun soluklu meselesi olduguna dikkat çekilen Filistin-Israil meselesinin diplomatik yollarla çözülmesi gerektigi vurgulanan bildiride, bölgedeki kalici baris ve huzurun tesisinin saglanmasi gerektigine dikkat çekildi. Bildiride, “Son iki haftada yasanan tüm gelismeler, din, dil, irk, millet ayrimi olmaksizin, en fazla bölgede yasayan emekçiler ve aileleri üzerinde iyilestirilemez yaralar açmistir. Her iç savas, bölgesel çatisma veya savasta oldugu gibi son iki haftada yasanan gelismeler de yine en fazla yasamini emegiyle geçinenleri etkilemistir. Yasanan zulümden en çok zarar görenler emekçiler ve aileleridir. Ortadogu’da kalici baris ve huzurun saglanmasi için tüm taraflarin birbirlerine karsi önyargilarini bir kenara birakarak derhal harekete geçmesi gerekmektedir” denildi.