Bakan Tunç açıkladı: İlk uygulama gerçekleştirilecek
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, hukuk eğitiminde kaliteyi arttıracak yeni düzenlemelere dikkat çekti.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Hukuk eğitiminin kalitesini daha da artırmaya yönelik tedbirleri almamız gerekiyor. Hukuk fakültelerinin kontenjanlarının 125 binden 100 bine düşürülmesi ile ilgili ve daha sonraki hedeflerde daha da yükseltilmesi, özellikle hukuk fakültelerine giriş puanlarının yükseltilmesi ve kontenjanların azaltılması hukuk eğitimindeki kaliteyi artıracak" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara'da 'Yargı Reformu Strateji ve İnsan Hakları Eylem Planı' toplantısında konuştu. Bakan Tunç, İsrail-Filistin çatışmalarında ana amacı sivilleri korumak olan Cenevre Sözleşmesi’nin ihlal edildiğini belirtirken, Türkiye olarak, kalıcı istikrar ve barışın tesisi için çalışmayı sürdüreceklerini söyledi. Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı’nın adalete güvenin artması, vatandaşların yargı hizmetlerinden en adil ve en etkin bir şekilde yararlanması, temel insan hak ve özgürlüklerinin kullanılabilmesi amacıyla yasama, yürütme ve yargı olarak devletin kurum ve kuruluşlarına görevler yüklediğini belirtti. Tunç, "Gerek Orta Vadeli Programda gerekse 12'nci Kalkınma Planında yer alan adalet ve hukuk alanındaki ana başlıkların hayata geçirilebilmesi için ayrıntılı hedefler Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planında yer alacak hususlar olacaktır" dedi.
'EYLEM PLANININ UYGULANMASINDA ÖNEMLİ MESAFE ALDIK'
İnsan Hakları Eylem Planı’nın insan hakları alanında Türkiye’nin yol haritasını belirleyen tematik bir politika belgesi olduğunu vurgulayan Tunç, "Özgür birey, güçlü toplum; daha demokratik bir Türkiye vizyonu doğrultusunda hazırladığımız İnsan Hakları Eylem Planı, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 2 Mart 2021 tarihinde açıklanmıştı. Planın uygulama döneminde son derece önemli mesafeler aldık ve öngörülen faaliyetlerin çok önemli bir kısmını başarı ile hayata geçirdik. Bugüne kadar eylem planı kapsamında gerçekleştirilmesini öngördüğümüz 393 faaliyetten 260’ını uygulamaya koyduk. Bu bağlamda gerçekleşme oranı yüzde 66 olmuştur. Vatandaşlar tüm kamu hizmetlerinde olduğu gibi yargı hizmetlerinin de adil olmasının yanı sıra kaliteli ve hızlı olarak sunulmasını talep etmektedir" dedi.
'İLK UYGULAMA GERÇEKLEŞTİRİLECEK'
Bakan Tunç, hukuk eğitiminde kaliteyi arttıracak yeni düzenlemelere dikkat çekerek, "Hukuk eğitiminin kalitesini daha da artırmaya yönelik tedbirleri almamız gerekiyor. Önceki yargı reformu strateji belgesinde hedef olarak konulan hukuk mesleklerine giriş sınavını önemsiyoruz. 2024 yılından itibaren artık avukatlık stajına başlayabilmek için hukuk mesleklerine giriş sınavını geçmek gerekecek. Hakim savcı yardımcılığı sınavına girebilmek için hukuk mesleklerine giriş sınavını kazanmak gerekecek. Dolayısıyla bu ön elemenin doğru olduğunu, yıllarca tartışıldığını hepimiz biliyoruz. Ve bunun hayata geçmesi özellikle son yargı paketlerinden birinde hayata geçmesi tüm hukuk camiamızda, barolar birliğimizde de memnuniyetle karşılandı ve inşallah ilk uygulamasını gerçekleştireceğiz. Hukuk fakültelerinin kontenjanlarının 125 binden 100 bine düşürülmesi ile ilgili ve daha sonraki hedeflerde daha da yükseltilmesi özellikle hukuk fakültelerine giriş puanlarının yükseltilmesi ve kontenjanların azaltılması hukuk eğitimindeki kaliteyi artıracak. Tabii ki akademisyenlerin yetişmesi; önümüzdeki süreç içerisinde mevcut fakültelerimizde bugünün doçentleri belki birkaç sene sonra profesör olacaklar, bugünün doktor öğretim görevlileri birkaç yıl sonra doçent alacaklar ve yeni hukuk fakültesi açmadan mevcut hukuk fakültelerimizin kalitesini daha da artırarak eğitiminin özellikle yeni gelişen ihtiyaçlar doğrultusunda yeni ilave edilecek derslerle beraber hukuk öğrencilerinin hukuk misyonuna uygun bir eğitim almaları noktasındaki hassasiyetimizi ifade etmek istiyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Soruşturmaların eksiksiz yürütülmesi, yargılamaların yararlanıcılara güven verecek şekilde makul sürede yürütülmesi ve kararların yeterli gerekçelere dayalı olarak verilmesinin önem taşıdığını söyleyen Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı oluşturulurken, Yükseköğretim Kurulu’ndan, Türkiye Noterler Birliği’nden, Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu’ndan, Kişisel Verileri Koruma Kurumu’ndan, Kamu Başdenetçiliği’nden ve Türkiye Adalet Akademisi’nden de yazılı görüş talep edildiğini belirtti.
'YENİ ANAYASA ÜLKEMİZİ DAHA DA GÜÇLENDİRECEK'
Tunç, "Türkiye Yüzyılında hukuk devletini daha da güçlendirmek, hukukun üstünlüğünü daha üst seviyede sağlamak ile temel hak ve özgürlükleri daha da kuvvetlendirme yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonunun kuşkusuz en önemli başlığı, yeni bir sivil anayasanın hayata geçirilmesidir. Herkesin ve her kesimin kendini özgür hissettiği ve katkı verdiği demokratik bir ortamda yeni Anayasa yapmak, bizim değişmez ve değiştirilemez gündemimiz, vazgeçilmez hedefimizdir. Cumhuriyetimizin 2'nci yüzyılına, Türkiye yüzyılına, yeni Anayasa ile başlamak ülkemizi ve milletimizi daha da güçlendirecektir. Önümüzdeki dönemde Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı ile temel hak ve hürriyetlerin daha da güçleneceği, yargı mensuplarının daha kaliteli hizmet sunacağı bir ortamı hazırlayacağız. Aynı zamanda bu belgelerle; personelin niteliğini olabildiğince yükseltecek, başta hedef süre olmak üzere başarı ile bugüne kadar uygulanan müesseseleri daha da güçlendireceğiz" ifadelerini kullandı.
'3 MÜFETTİŞ GEREKLİ ÇALIŞMAYA BAŞLADILAR'
Program sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Tunç, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yolsuzluk iddialarının araştırılması istemi hakkındaki soruya yönelik, "İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcımızın ihbar dilekçesi, Hakimler ve Savcılar Kurulumuza ulaştığı andan itibaren gerekli inceleme ve soruşturma başlatıldı. Bu soruşturma kapsamında da Hakimler ve Savcılar Teftiş Kurulu 3 müfettiş gönderdi ve gerekli çalışmalara başladılar. Dolayısıyla bu ihbar dilekçesi üzerinden bütün yargıyı töhmet altında bırakacak ve yargı tarafsızlığına yönelik, yargı bağımsızlığına yönelik eleştirileri kabul etmek yargıyı yıpratıcı, adalete güveni sarsan açıklamalar yapmanın doğru olmadığını düşünüyoruz. Burada Hakimler ve Savcılar Kurulumuz buna benzer gelen ihbar dilekçelerini, gerek yargının içinden gelen gerek vatandaşların gelen dilekçeleri hep dikkate alır zaten. Dolayısıyla Hakimler ve Savcılar Kurulu Teftiş Kurulu zaten anayasal bir kurumumuz. Teftiş Kurulu bunun için var. Dolayısıyla bu bahsettiğiniz konuyla ilgili olarak da bahsedilen iddiaları kim araştıracak? Bununla ilgili yetkili olan kim? Hakimler Savcılar Kurulu, Teftiş Kurulu Başkanlığı. Teftiş Kurulu Başkanlığı da 3 müfettiş göndererek bu konuyu inceleyecek" diye konuştu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara'da 'Yargı Reformu Strateji ve İnsan Hakları Eylem Planı' toplantısında konuştu. Bakan Tunç, İsrail-Filistin çatışmalarında ana amacı sivilleri korumak olan Cenevre Sözleşmesi’nin ihlal edildiğini belirtirken, Türkiye olarak, kalıcı istikrar ve barışın tesisi için çalışmayı sürdüreceklerini söyledi. Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı’nın adalete güvenin artması, vatandaşların yargı hizmetlerinden en adil ve en etkin bir şekilde yararlanması, temel insan hak ve özgürlüklerinin kullanılabilmesi amacıyla yasama, yürütme ve yargı olarak devletin kurum ve kuruluşlarına görevler yüklediğini belirtti. Tunç, "Gerek Orta Vadeli Programda gerekse 12'nci Kalkınma Planında yer alan adalet ve hukuk alanındaki ana başlıkların hayata geçirilebilmesi için ayrıntılı hedefler Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planında yer alacak hususlar olacaktır" dedi.
'EYLEM PLANININ UYGULANMASINDA ÖNEMLİ MESAFE ALDIK'
İnsan Hakları Eylem Planı’nın insan hakları alanında Türkiye’nin yol haritasını belirleyen tematik bir politika belgesi olduğunu vurgulayan Tunç, "Özgür birey, güçlü toplum; daha demokratik bir Türkiye vizyonu doğrultusunda hazırladığımız İnsan Hakları Eylem Planı, Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 2 Mart 2021 tarihinde açıklanmıştı. Planın uygulama döneminde son derece önemli mesafeler aldık ve öngörülen faaliyetlerin çok önemli bir kısmını başarı ile hayata geçirdik. Bugüne kadar eylem planı kapsamında gerçekleştirilmesini öngördüğümüz 393 faaliyetten 260’ını uygulamaya koyduk. Bu bağlamda gerçekleşme oranı yüzde 66 olmuştur. Vatandaşlar tüm kamu hizmetlerinde olduğu gibi yargı hizmetlerinin de adil olmasının yanı sıra kaliteli ve hızlı olarak sunulmasını talep etmektedir" dedi.
'İLK UYGULAMA GERÇEKLEŞTİRİLECEK'
Bakan Tunç, hukuk eğitiminde kaliteyi arttıracak yeni düzenlemelere dikkat çekerek, "Hukuk eğitiminin kalitesini daha da artırmaya yönelik tedbirleri almamız gerekiyor. Önceki yargı reformu strateji belgesinde hedef olarak konulan hukuk mesleklerine giriş sınavını önemsiyoruz. 2024 yılından itibaren artık avukatlık stajına başlayabilmek için hukuk mesleklerine giriş sınavını geçmek gerekecek. Hakim savcı yardımcılığı sınavına girebilmek için hukuk mesleklerine giriş sınavını kazanmak gerekecek. Dolayısıyla bu ön elemenin doğru olduğunu, yıllarca tartışıldığını hepimiz biliyoruz. Ve bunun hayata geçmesi özellikle son yargı paketlerinden birinde hayata geçmesi tüm hukuk camiamızda, barolar birliğimizde de memnuniyetle karşılandı ve inşallah ilk uygulamasını gerçekleştireceğiz. Hukuk fakültelerinin kontenjanlarının 125 binden 100 bine düşürülmesi ile ilgili ve daha sonraki hedeflerde daha da yükseltilmesi özellikle hukuk fakültelerine giriş puanlarının yükseltilmesi ve kontenjanların azaltılması hukuk eğitimindeki kaliteyi artıracak. Tabii ki akademisyenlerin yetişmesi; önümüzdeki süreç içerisinde mevcut fakültelerimizde bugünün doçentleri belki birkaç sene sonra profesör olacaklar, bugünün doktor öğretim görevlileri birkaç yıl sonra doçent alacaklar ve yeni hukuk fakültesi açmadan mevcut hukuk fakültelerimizin kalitesini daha da artırarak eğitiminin özellikle yeni gelişen ihtiyaçlar doğrultusunda yeni ilave edilecek derslerle beraber hukuk öğrencilerinin hukuk misyonuna uygun bir eğitim almaları noktasındaki hassasiyetimizi ifade etmek istiyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Soruşturmaların eksiksiz yürütülmesi, yargılamaların yararlanıcılara güven verecek şekilde makul sürede yürütülmesi ve kararların yeterli gerekçelere dayalı olarak verilmesinin önem taşıdığını söyleyen Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı oluşturulurken, Yükseköğretim Kurulu’ndan, Türkiye Noterler Birliği’nden, Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu’ndan, Kişisel Verileri Koruma Kurumu’ndan, Kamu Başdenetçiliği’nden ve Türkiye Adalet Akademisi’nden de yazılı görüş talep edildiğini belirtti.
'YENİ ANAYASA ÜLKEMİZİ DAHA DA GÜÇLENDİRECEK'
Tunç, "Türkiye Yüzyılında hukuk devletini daha da güçlendirmek, hukukun üstünlüğünü daha üst seviyede sağlamak ile temel hak ve özgürlükleri daha da kuvvetlendirme yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonunun kuşkusuz en önemli başlığı, yeni bir sivil anayasanın hayata geçirilmesidir. Herkesin ve her kesimin kendini özgür hissettiği ve katkı verdiği demokratik bir ortamda yeni Anayasa yapmak, bizim değişmez ve değiştirilemez gündemimiz, vazgeçilmez hedefimizdir. Cumhuriyetimizin 2'nci yüzyılına, Türkiye yüzyılına, yeni Anayasa ile başlamak ülkemizi ve milletimizi daha da güçlendirecektir. Önümüzdeki dönemde Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı ile temel hak ve hürriyetlerin daha da güçleneceği, yargı mensuplarının daha kaliteli hizmet sunacağı bir ortamı hazırlayacağız. Aynı zamanda bu belgelerle; personelin niteliğini olabildiğince yükseltecek, başta hedef süre olmak üzere başarı ile bugüne kadar uygulanan müesseseleri daha da güçlendireceğiz" ifadelerini kullandı.
'3 MÜFETTİŞ GEREKLİ ÇALIŞMAYA BAŞLADILAR'
Program sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Tunç, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yolsuzluk iddialarının araştırılması istemi hakkındaki soruya yönelik, "İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcımızın ihbar dilekçesi, Hakimler ve Savcılar Kurulumuza ulaştığı andan itibaren gerekli inceleme ve soruşturma başlatıldı. Bu soruşturma kapsamında da Hakimler ve Savcılar Teftiş Kurulu 3 müfettiş gönderdi ve gerekli çalışmalara başladılar. Dolayısıyla bu ihbar dilekçesi üzerinden bütün yargıyı töhmet altında bırakacak ve yargı tarafsızlığına yönelik, yargı bağımsızlığına yönelik eleştirileri kabul etmek yargıyı yıpratıcı, adalete güveni sarsan açıklamalar yapmanın doğru olmadığını düşünüyoruz. Burada Hakimler ve Savcılar Kurulumuz buna benzer gelen ihbar dilekçelerini, gerek yargının içinden gelen gerek vatandaşların gelen dilekçeleri hep dikkate alır zaten. Dolayısıyla Hakimler ve Savcılar Kurulu Teftiş Kurulu zaten anayasal bir kurumumuz. Teftiş Kurulu bunun için var. Dolayısıyla bu bahsettiğiniz konuyla ilgili olarak da bahsedilen iddiaları kim araştıracak? Bununla ilgili yetkili olan kim? Hakimler Savcılar Kurulu, Teftiş Kurulu Başkanlığı. Teftiş Kurulu Başkanlığı da 3 müfettiş göndererek bu konuyu inceleyecek" diye konuştu.