Ustasi Olmadan Ögrendigi Çini Sanatini 30 Yildir Devam Ettiriyor
Konya’da üniversite yillarinda çini sanatini ögrenen ve sonrasinda çini atölyesi kuran Kemal Güler, çok sevdigi sanatini ömrünün sonuna kadar devam ettirmek istiyor. Güler, Mevlana Müzesinin yesil kubbesinin restorasyonunda atölyesinde yapilan çinilerin kullanilmasinin kendisini onurlandirdigini söyledi.
Selçuk Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümünden mezun olan çini ustasi Kemal Güler (59), ögrencilik yillarinda severek basladigi çini sanatina mezun olduktan sonra açtigi atölyesinde 30 senedir devam ediyor. Sanatini çok sevdigini anlatan Güler, ömrünün sonuna kadar sagligi el verdigi müddetçe devam edecegini söyledi.
Sanatina baslarken bir ustasini olmadigini ve ögrendigi her seyi deneyerek buldugunu söyleyen Güler, ustasinin olmasini çok istedigini belirtti.
Güler, Mevlana Müzesinin yesil kubbesinin bu yil tamamlanan restorasyon sürecinde kendi ürettigi çinilerin kullanildigini ve bunun kendisini onurlandiran, mutlu eden bir is oldugunu ifade etti.
“Mevlana Müzesinin çinilerini bizim atölyemiz de yaptik”
Sanatina baslama süreci anlatan çini ustasi Kemal Güler, “Selçuk Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümünden mezun olduktan sonra çini ve seramik atölyesi kurup is hayatina basladim. Yaklasik 30 yildir atölyede çalismaktayim. Ögrencilik zamanlarinda seramik ve çini üzerine çalismaktaydim. Mezun olduktan sonra da atölye kurarak devam ettim. Bu isi severek yapiyorum” dedi.
2021 yilinda restorasyon çalismalarinin basladigi Mevlana Müzesinin yesil kubbesinin çinilerinin kendi atölyesinde yapildigini ifade eden Güler, “Yakin zamanda Mevlana Müzesinin çinilerini bizim atölyemizde yaptik. Orayi yapmak bize nasip oldu. Bu isin güzel tarafi Konya’da yapilmis olmasi. Ayrica manevi yönden de çok güzel. Bizi onurlandiran mutlu eden bir is oldu” seklinde konustu.
“Toplamda bir çininin yapilmasi 45 günü bulur”
Çinilerin yapim asamalarini anlatan Kemal Güler, “Yaklasik 45 gün sürmekte. Ilk önce hamur hazirlanmakta. O hamur sekillendirme yöntemine göre ahsap kaliplarda, çömlekçi tornasinda veya alçi kaliplarda sekillendiriliyor. 15-20 gün kendi halinde kurumaya birakiliyor. Kuruma islemi tamamlandiktan sonra tekrar ele alinip düzeltmeleri yapiliyor. Daha sonra da astarlama yapiyoruz. Astarlama yapildiktan sonra tekrar 7-10 gün civarinda tekrar kurumaya birakiyoruz. Bu kuruma isleminden sonra 1. firinlama dedigimiz firinlama islemini yapiyoruz ve bu islem 5 gün sürmekte. Çininin alt yapisi olarak kullanilacak malzemeler bu sekilde yapilir. Daha sonra altyapinin üzerine ne sekilde desenler yapilacaksa o desenler uygulanir. Desenlerden sonra sirlama islemine geçilir. Sirlama islemi de bittikten sonra birkaç gün kurumaya birakilir. Sonra 2. firinlama süreci 5 gün sürer. Toplamda bir çininin yapilmasi 45 günü bulur” diye konustu.
"Benim bir ustam olmadi"
Meslekteki en büyük hedefinin en iyi çiniyi yapmak oldugunu ifade eden Güler, “Meslekteki hedefim, en iyi sekilde en iyi çini nasil yapabilirim. Ömrüm oldugu sürece, elim tuttugu sürece severek yaptigim bu sanatta devam edecegim. Her zaman da daha iyisini yapabilir miyim diye kafamda soru isareti olacak. Benim herhangi bir ustam olmadi. Kendi kendime ögrendim ne yaptiysam. Ustam olsa daha iyi olurdu. Bazen bilemedigim, takildigim konular oldugu zaman ustama sorsaydim mutlu olurdum. Belli yastaki çocuklarin geleneksel sanatlara çok ilgisi var. Genelde ilgiyle, severek sorular soruyorlar. Belli yasin üzerindekilerin maalesef pek fazla ilgisi yok. Yeni nesilden umutluyum” ifadelerini kullandi.
Kaynak: İHA
Sanatina baslarken bir ustasini olmadigini ve ögrendigi her seyi deneyerek buldugunu söyleyen Güler, ustasinin olmasini çok istedigini belirtti.
Güler, Mevlana Müzesinin yesil kubbesinin bu yil tamamlanan restorasyon sürecinde kendi ürettigi çinilerin kullanildigini ve bunun kendisini onurlandiran, mutlu eden bir is oldugunu ifade etti.
“Mevlana Müzesinin çinilerini bizim atölyemiz de yaptik”
Sanatina baslama süreci anlatan çini ustasi Kemal Güler, “Selçuk Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümünden mezun olduktan sonra çini ve seramik atölyesi kurup is hayatina basladim. Yaklasik 30 yildir atölyede çalismaktayim. Ögrencilik zamanlarinda seramik ve çini üzerine çalismaktaydim. Mezun olduktan sonra da atölye kurarak devam ettim. Bu isi severek yapiyorum” dedi.
2021 yilinda restorasyon çalismalarinin basladigi Mevlana Müzesinin yesil kubbesinin çinilerinin kendi atölyesinde yapildigini ifade eden Güler, “Yakin zamanda Mevlana Müzesinin çinilerini bizim atölyemizde yaptik. Orayi yapmak bize nasip oldu. Bu isin güzel tarafi Konya’da yapilmis olmasi. Ayrica manevi yönden de çok güzel. Bizi onurlandiran mutlu eden bir is oldu” seklinde konustu.
“Toplamda bir çininin yapilmasi 45 günü bulur”
Çinilerin yapim asamalarini anlatan Kemal Güler, “Yaklasik 45 gün sürmekte. Ilk önce hamur hazirlanmakta. O hamur sekillendirme yöntemine göre ahsap kaliplarda, çömlekçi tornasinda veya alçi kaliplarda sekillendiriliyor. 15-20 gün kendi halinde kurumaya birakiliyor. Kuruma islemi tamamlandiktan sonra tekrar ele alinip düzeltmeleri yapiliyor. Daha sonra da astarlama yapiyoruz. Astarlama yapildiktan sonra tekrar 7-10 gün civarinda tekrar kurumaya birakiyoruz. Bu kuruma isleminden sonra 1. firinlama dedigimiz firinlama islemini yapiyoruz ve bu islem 5 gün sürmekte. Çininin alt yapisi olarak kullanilacak malzemeler bu sekilde yapilir. Daha sonra altyapinin üzerine ne sekilde desenler yapilacaksa o desenler uygulanir. Desenlerden sonra sirlama islemine geçilir. Sirlama islemi de bittikten sonra birkaç gün kurumaya birakilir. Sonra 2. firinlama süreci 5 gün sürer. Toplamda bir çininin yapilmasi 45 günü bulur” diye konustu.
"Benim bir ustam olmadi"
Meslekteki en büyük hedefinin en iyi çiniyi yapmak oldugunu ifade eden Güler, “Meslekteki hedefim, en iyi sekilde en iyi çini nasil yapabilirim. Ömrüm oldugu sürece, elim tuttugu sürece severek yaptigim bu sanatta devam edecegim. Her zaman da daha iyisini yapabilir miyim diye kafamda soru isareti olacak. Benim herhangi bir ustam olmadi. Kendi kendime ögrendim ne yaptiysam. Ustam olsa daha iyi olurdu. Bazen bilemedigim, takildigim konular oldugu zaman ustama sorsaydim mutlu olurdum. Belli yastaki çocuklarin geleneksel sanatlara çok ilgisi var. Genelde ilgiyle, severek sorular soruyorlar. Belli yasin üzerindekilerin maalesef pek fazla ilgisi yok. Yeni nesilden umutluyum” ifadelerini kullandi.