Baskan Soyer Açiklamasi 'Gediz Nehri'nin Kurtarilmasi Için Kaybedecek Tek Bir Saniyemiz Yok'
Ege Belediyeler Birligi ve Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer, EGEV Yönetim Kurulunun olagan toplantisinda Gediz Havzasi’nin kirlilik sorununa dikkat çekti. Gediz Havzasi’nin Türkiye’nin tarimsal üretiminin yüzde onunu karsiladigini ifade eden Baskan Soyer, “Gediz, yalnizca Izmir’in veya Ege’nin degil bütün Türkiye’nin meselesi. Kaybedecek tek bir saniyemiz bile yok. Bunu ancak siyaset üstü bir sorumlulukla, el ele vererek basarabiliriz” dedi.
Toplantida Izmir Büyüksehir Belediyesi Baskan Danismani Dr. Güven Eken Gediz Havzasi’nin kirliligi ile ilgili yapilan arastirmalari açikladi.
"Gediz Türkiye’nin meselesi"
Toplantida Gediz Havzasi’nin kirliligine dikkat çeken Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer, “Ege’nin yasam suyu Gediz, bölgemiz ve ülkemiz için büyük önem tasiyor. Bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye’nin tarimsal üretiminin yüzde onu Gediz Havzasi’nda gerçeklesiyor. Gediz Havzasi’nda yaklasik 2 buçuk milyon vatandasimiz yasiyor. Gediz Nehri, geçtigi her yere yasam vererek Izmir Körfezi’ne dökülüyor. Dolayisiyla hem Izmir hem de Ege Bölgesi, Gediz Nehri ile etle tirnak gibi iç içe geçmis durumda. Yazik ki bu yasam pinarimiz, bugün çok büyük bir kirlilik ve susuzluk tehdidi altinda. Oysa bu havzada yasanan her sey hepimizi dogrudan ilgilendiriyor. Gediz, yalnizca Izmir’in veya Ege’nin degil bütün Türkiye’nin meselesi” dedi.
"Gediz’in ve Gediz Havzasi’nin bu haline seyirci kalamayiz"
Temmuz 2021’de “Temiz Gediz, Temiz Körfez” sloganiyla Gediz’in dogdugu Murat Dagi’ndaki Karapinar Selalesi’nden bir yolculuga basladiklarini ifade eden Baskan Tunç Soyer, “Uzman ekibimizle birlikte Gediz’in dogdugu bu kaynaktan, denize döküldügü noktaya kadar bin 800 kilometre kat ederek, adim adim kirliligin kaynagini yerinde tespit ettik. Bu yolculugumuz sirasinda Gediz Havzasi’nda üç büyük felaketin ayni anda yasandigini gördük. Birincisi yeralti ve yerüstü kaynaklarimizi kurutan yanlis ürün deseni. Havzada giderek artan silajlik misir üretimi ve buna eslik eden vahsi sulama bu havzayi tümüyle susuzlugun pençesine atmis durumda. Ikinci büyük sorun ise havzadaki su projelerinin tasariminda yapilan hatalar. Büyük umutlarla yapilan Gördes Baraji, Izmir’e hedeflenen miktarda su saglamadigi gibi dünyanin en önemli sulak alanlarindan biri olan Marmara Gölü’nün tamamiyla kurumasina neden oldu. Son olarak, bütün bunlarin yaninda Gediz’e zehir akitiyoruz. Bazi büyük organize sanayi bölgelerinin aritma tesislerini yasalarda tanimlanan haliyle isletmediklerini üzülerek gördük. Çogu zaman hiç aritma yapmadan dogrudan Gediz’e desarj yapildigina taniklik ettik. Kaynaginda gürül gürül, tertemiz akan o su, insanla temas ettikçe zehir akmaya basladi.
Gediz Nehri boyunca yaptigimiz saha çalismalari ve aldigimiz numunelerin analizi neticesinde ortaya çikan bu tablo, kabul edilemez. Bölgemiz ve ülke ekonomimiz için bu kadar degerli bir su kaynagi böylesine içler acisi bir vaziyette olmamali. Bu duruma ’dur’ demek için herkesin elini tasin altina koymasi elzem. Gediz’in ve Gediz Havzasi’nin bu haline seyirci kalamayiz” diye konustu.
Vatandaslarin ve doganin zehirlenmesine, havzadaki yasamin son bulmasina göz yumulmamasi gerektiginin altini önemle çizen Baskan Tunç Soyer, “Gediz Havzasi’nda yaptigimiz yolculuk sonrasinda Gediz Nehri’nin ve havzamizin kurtulus reçetesini içeren 12 maddelik bir deklarasyon yayinladik. Tarim ve Orman Bakanligimizin geçtigimiz aylarda yayinladigi Gediz Eylem Planinda bu deklarasyonda yer alan tavsiyelerin büyük kisminin yer aldigini görmek bizi çok memnun etti. Izmir Büyüksehir Belediyesi de 12 maddelik deklarasyon metninde yer alan ve yetki alanina giren konulari bir bir uygulamaya basladi.
Doganin siyaseti olmaz. Gediz’i kirleten her ne varsa ivedilikle ortadan kaldirmaliyiz. Hep birlikte atacagimiz adimlarla Gediz, Murat Dagi’ndan dogdugu gibi piril piril aksin istiyoruz. Kaybedecek tek bir saniyemiz yok. Bunu ancak siyaset üstü bir sorumlulukla, el ele vererek basarabiliriz. Bugün EGEV çatisi altinda gerçeklesen bu önemli bulusmanin Gediz Nehri’nin uzun yillardir bekledigi dayanisma için çok önemli bir baslangiç olduguna inaniyorum. Bu essiz nehri korumak için tipki nehirler gibi birleserek çalisacagimiz günleri büyük bir sabirsizlikla bekliyorum. Baskanlik görevlerini yürüttügüm Izmir Büyüksehir Belediyesi ve Ege Belediyeler Birligi tüm imkanlariyla bugün temellerini attigimiz Gediz imecesine katilmaya hazirdir” seklinde konustu.
Manisa ve Izmir iliskileri EGEV’de masaya yatirildi
Toplantida ayrica Manisa ve Izmir arasindaki ticari iliskiler de degerlendirildi. Toplantida söz alan Izmir Valisi Süleyman Elban, “Is bölümü yapmak ve arastirmalarla sehirlerin kendine özgü eksiklerini bulmak gerek. Tamamlayici olmak gerek” dedi.
Izmir Büyüksehir Belediye Baskani Tunç Soyer, “Manisa-Izmir arasi iliskilerde avantajlari ve dezavantajlari EGEV bize çikartirsa bir yol haritasi belirleriz. Bu iliskileri egitim, sanayi inovasyon ve baska sektörlerde genis çapta ele almak lazim. Bu ne valiligin ne de belediyenin tek basina yapabilecegi bir is degil. Birlik olarak bu isin üstesinden gelebiliriz” ifadelerini kullandi.
Manisa Ticaret Borsasi Yönetim Kurulu Baskani Sadik Özkasap da, “Organize sanayi bölgeleri hem ticaretin hem de ihracatin gelismesi için büyük önem arz ediyor. Ticaret yapan ve bu kadar birbirine yakin olan iki il önümüzdeki dönemlerde beraber neler yapabilir bunlari konusmak gerek” dedi.
Izmir ile Manisa arasinda organik bir bag oldugunu söyleyen Manisa Celal Bayar Üniversitesi eski Rektörü Semra Öncü ise “Arada bir rekabet olsa da Manisa, Izmir ile baglantili. Sorun sadece yol sorunu. Yol yapildi; ancak hizli trenin Izmir-Manisa arasinda gerçeklestirilmesi kolaylik saglayacak” seklinde konustu.