Kadinlarin Emegi Uluslararasi Zirvede
Kadinlarin Karsiliksiz Emeginin Farkina Varalim" projesinin zirve toplantisi gerçeklesti. Programda, kadin istihdaminin artirilmasina yönelik görüsler sunuldu.
2021 Nisan ayi itibariyla baslayan proje kapsaminda Istanbul-Adiyaman-Budapeste arasinda STK’lar araciligiyla kadin girisimciler için kurumsal kapasite artirimina yönelik bir dizi egitim ve farkindalik faaliyetleri gerçeklestirildi.
Önemli ve derin arastirma içeren bu projede temel hedef, kadinlarin ücretsiz emeginin farkina varilmasi ve ücretli emege dönüstürülmesi oldu. Projenin Türkiye’de istihdam ve sosyal politika üzerinde olumlu bir etki olusturmasi hedefleniyor.
SGK, ISKUR, Aile Çalisma ve Sosyal Hizmetleri’nden yetkililer, AB uzmanlari, Kidemli Arastirma Görevlisi Dr. Dorottya Szikra, Ohio APSAC Çocuk Politikasi Baskani Kidemli Arastirma Görevlisi Dr. Maria Herczog, is adamlari ve gazetecilerin de konusmaci olarak katilim sagladigi programda konuklar, kadin istihdaminin artirilmasina yönelik görüslerini sundu.
Saglik problemi sebebiyle bir süredir hastanede bulunan Iste Kadin Dernegi Baskani Gülhan Akyazi, toplantiya video konferans metoduyla katilarak projeyi yürütmenin önemine dikkat çekti. Türkiye ve Macaristan’daki kamuoyu, STK’lar ve özel sektör kuruluslari arasinda diyalogu artirmanin yani sira Türkiye’nin Avrupa Birligi üyelik müzakerelerine ve istihdam için politika önerilerine katkida bulunacagina inandigini söyleyen Akyazi, projede emegi geçenlere tesekkür etti. Dernegin Baskan Vekili Fatma Çinar da hedeflerinin bu projeyle tarihte bir iz birakacak, kadinlarin gerçekten hayatlarini degistirecek ve onlari olumlu etkileyecek bir politika önerisi sunmak oldugunun altini çizdi. AKID Baskani Birsen Günay ise “Dernek olarak kadinlarimizin emeklerine ve gelecegine katkida bulunacak bu projede yer almaktan gurur duyduk” dedi.
Toplantiya katilan, Disisleri Bakanligi Avrupa Birligi Baskanligi AB Uzmani Ayse Deniz Arican, Disisleri Bakanligi AB Baskanligi’nin STK’lara yönelik yeni proje çagrilarindan bahsederek sunlari söyledi: “STK’larin karar alma süreçlerinde daha fazla yer almalarini saglayan bir hibe programimiz olacak. Buna odaklanan çalismalar desteklenecek. Ayrica sosyal girisimciligi odagina alan bir destek programimiz olacak. Su an uygulamasi devam eden bir Erasmus programi var. Bu kapsamda sivil toplum kuruluslari, çok çesitli alanlarda is birlikleri gelistirebilecekleri ve yapmak istedikleri çalismalara form bulabilecekler.”
“Türk ortaklarimizdan çok sey ögrendim”
JOL-LET Denetim Kurulu Baskani Dr. Zsolt Nemeskri ise üç gündür Istanbul’da oldugunu belirterek Türk ortaklarindan çok sey ögrendigini söyledi.
Dr. Nemeskri sözlerini söyle sürdürdü: “Yuvarlak masa görüsmeleri yaptik. En önemli seylerden biri, iyi tartismalar için çok yemek yememizdi. Çok lezzetliydi. Macar JOL-LET vakfinin baskani olmak, esenlik-refah demektir. Bu vakif ve ben vakfimizin Türk ortaklarla ilk projesinde yer almaktan dolayi çok mutluyum. Bu, vakfimizin hayatinda büyük bir adimdir. 20 yildir isverenlerle, cinsiyet programlari ile çalisiyoruz. Türk ortagimizla birlikte olmak bizim için gerçekten önemli. Çünkü belki Macaristan’da da benimseyebilecegimiz bir seyler vardir. Ben ayni zamanda bir üniversite profesörüyüm. Ortakliginiz ve arkadasliginiz için çok tesekkürler.”
Daha sonra söz alan Kidemli Arastirma Görevlisi, Sosyal ve Kamu Politikasi Arastirma Departmani’ndan Dr. Dorottya Szikra ise Macaristan’daki aile politikalarindan ve dogum izinlerinin öneminden bahsederek, “Macaristan’da dogum izinleri ücretsiz emegin ücretli emege dönüsmesine yardimci oluyor. Böylece her yerde kadinlar tarafindan tamamen ücretsiz bakim isi olmak yerine devlet tarafindan ödeniyor” dedi.
Kidemli politika analisti, Insan Hizmetleri Enstitüsü, Columbus, Ohio Çocuk Politikasi Merkezi Baskani ve Program Direktörü Dr. Maria Herczog, Türkiye’de Aile ve Sosyal Hizmetler ve Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakanligi’na bagli olarak yürüttügü projelerden bahsetti. Herczog, “Yüzlesmemiz gereken en önemi sorunlardan biri bakim emegi krizi. Türkiye’de çogunlukla büyükanne ve büyükbabalar küçük çocuklara bakiyor. Bu iyi çalisiyorsa, harika bir sey. Türkiye’de geleneksel aile yapisi sehirlerde de büyüyor fakat sanirim siz de bu konuda artan bir gerilimle karsi karsiyasiniz. Macaristan’da sorun su ki, akrabalarina evde bakilanlar için ödenen ücretler çok çok düsük” dedi.
Türkiye Gazetesi Ekonomi Müdürü Canan Eraslan ise söyle konustu:
“Kadina pozitif ayrimcilik son dönemin önemli unsurlarindan biri. Fakat ben ayrimciligin her türüne karsiyim. Aslina bakarsaniz biz hakkimiz olan ama yavas yavas elimizden alinan haklarin iadesini aliyoruz. Türk toplumu anaerkil bir toplum. Annelerin sözü geçer evlerde. Bunun genele yayilmasi lazim. Dünyada begendiginiz ya da begenmediginiz her sey aslinda kadinin yetistirdigi insanlarla oluyor. Diktatörü de bir kadin yetistiriyor, demokrati da; sanatçiyi da bir anne yetistiriyor. Onun için her alanda bir izimiz var. Ben haberlerde kadinin basarisini içeren haberleri yazmak istemiyorum. Çünkü kadin her isin üstesinde geliyor ve çok daha iyisini yapiyor. Sadece gölge olmayin yeter.”